21 Kasım 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 4

21 Kasım 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cilt: XIX Sayı: 332 AKİS HAFTALIK AKTÜALİTE M ECMUAS I 21 KASIM 1960 YURTTA OLUP BİTENLER Millet Yeni Devrin Eşiğinde gün başlayan ohaftayla birlikte Türk milleti, tarihinin yeni bir devresine ciddi hazırlığın ilk adımla- rını atacaktır. Aşağı yukarı bu sa- tırların okunduğu sırada, Devlet Baş- kanı Cemal Gürsele Birinci Cumhuri- yetten İkinci Cumhuriyete geçiş dev- rinin Anayasası tevdi oedilmiş ola- caktır: Devlet Başkanı projeyi der- hal Milli Birlik Komitesinden geçir- mek ve süratle kanunlaştırmak ni- yetini zaten açıklamış bulunuyor. De - mokratik İkinci Cumhuriyetin kurul- ması yolundaki en güçlü maniler or- tadan kaldırıldığına ogöre artık bu asil hedefin gerçekleşmesi, bir nlsbet dahilinde kolaylaşmış haldedir. Bun- dan sonrası azim, basiret ve bol sa- bır, itidal işidir. Zira en güçlü mâni- ler ortadan kaldırılmış olmakla be- raber devlet olarak ve millet olarak daha bazı çetin imtihanlar geçirme- miz mukadderdir. Geçici devrin bundan sonraki kıs- mının hususiyeti bir sivil (o idarenin işleri devralması olacaktır. Kurucu Meclis teşrii organ vazifesi görecek, M.B.K. ancak bir Senatonun rolüyle iktifa edecektir. Komite, İkinci Cum- huriyetin Anayasası kabul edildiğin- de kurulacak hakiki Senatonun çe- kirdeği vazifesi görecek ve geçici de- vir filen ve hukuken kapandığında olduğu gibi oraya intikal edecektir. Geçici devir boyunca işleyecek siste- min henüz bilinmeyen tarafı iki Mec- lisin karşısında Hükümetin durumu ve teşekkül tarzıdır. Hükümet Baş- kanı, gene Devlet Başkam mı olacak- tr? Tokam bu makama getirilecek kimse bir yandan Devlet Başkanına, diğer yandan iki Meclise karşı mesul bir şahsiyet şeklinde mi düşünül- mektedir? Tasanda bu kuşusun na- sıl ele alındığı ve M.B.K. nde nasıl kanunlaşacağı henüz meçhuldür. Bi- linen, iki Meclisin Hükümeti mura- kabe edeceğidir. Bu, kendiliğinden, normal bir Hükümet Başkanını der- piş etmektedir. Geçici devirde bir sivil idarenin D.P. Türkiyesindekl şartlardan bam- başka şartlar altında işlemeye koyul- ması, yarın karşılaşacağımız müşkül- lerden bazı örnekleri gözler önüne 4 Başkan Gürsel Emin adımlar atılıyor serecektir, Türkiye Oo politikasındaki rolleri dalma menfi istikamette ol- muş bazı şöhretler uyuşmazlık ve an- laşmazlığın yeni o çeşitlerini çıkara- caklar, hayal mahsulü aşırı istekler- le ortaya çıkacaklardır. Daha sivil idareye geçilmeden bu yola sapanlar vardır ve bunlar, zerrece şüphe et- memek lâzımdır, hayalhanelerinde yaşadıklarından kendilerini dev ay- nasında görmektedirler. Tabii bunlar, ilk seçimlerde, tıpkı son seçimlerde olduğu gibi hakikatin şamarını yüz- lerinde bir defa daha hissedecekler- dir. Bugün milletin kendilerini tuttu- gunu -ihtimal remil atarak- yüksek sesle tekrarlayanlar 1957'de en azın- dan düzinelerle ilin kendi lehlerinde oy kullanacağım ciddi ciddi tahmin eden ve hesaplarını buna göre yapan kahramanlardır. Halbuki son seçim neticeleri bunların bütün Türkiyede tek illik itibar sahibi bulunduklarını, bu itibarı da fikirden değil, Ameri- kada Başkan seçimlerinde moda olan tabirle "Favorite son — Eyaletin ço cuğu” vasfını haiz bir şahsiyet saye- sinde sağladıklarım göstermiştir. Se - çimlere kadar bu gürültüye sükünet- le tahammül etmek, fakat kuru olan bu gürültüye hiç ama hiç pabuç bı- rakmaksızın aklın, basiretin ve fera- gatli memleket sevgisinin icaplarını yerine getirmek geçici devirde kud- reti ellerinde tutacaklardan bu haf- tanın başında milletin beklediği hu- sustu. M.B.K. Gurbet yolcuları (Kapaktaki Komite) Ke gri renk elbiseli, gür kaşlı adam ellerini arkasına bağlamış, iki geniş odadan müteşekkil salonda bir aşağı bir yukarı dolaşıyordu. Ba- şını hafif hafif sallıyor ve hareket- lerinden bir şeyler düşündüğü anla- şııyordu. Tül perdelerin kapladığı pencerenin dışı omeraklılarla doluy- du. Odalardan birinde yeşil, diğerin- de turuncu renk hakimdi. Gür kaşlı adamın kahverengi yumuşak ayak- kabıları bir yeşil, bir turuncu halıyı eziyor ve tatlı bir hışırtı çıkarıyor- Bir ara ellerini arkasından çekti. Uğuşturdu ve kapıdan bakanlara bir nazar atfetti 27 Mayıs ihtilalinin kudretli oOAlbayı (Alpaslan oTürkeş Yeni Delhi yolculuğuna (o çıkıyordu. Hadise haftanın son günü Ankara- daki Hava terminalinin şeref salo- nunda cereyan etti. Kudretli Albay Hindistanda, bizden çok geri bir memleketin dahi ırkçı ya da otoriter bir rejime lüzum hissetmeden, de- mokratik nizam içinde pek âla kalkı- nabildiğini görecekti. Türkeş kapıdaki aşina çehreleri görünce adeta rahatladı. Eliyle ba- kanlara işaret etti ve içeri girmele- rini söyledi. Kapıda duranlar Albayın eski dostlarıydı. Gazeteciler Türkeşi hem uğurlamağa, hem de vazifeleri- ni ifaya gelmişlerdi. Türkeş içeri gi- renlerin elini birer birer sıktı. Vakit henüz erkendi. Gelenler üç kişiydiler. Aralarında bir AKİS'çinin bulundu- ğunu görünce eski o kudretli Albay çok iyi tanıdığı gazeteciye: — Ne var, ne yok bakalım? Ba- na kalırsa işiniz iş, size epey malze- AKİS , 21 KASIM 1960

Bu sayıdan diğer sayfalar: