22 Ocak 1962 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

22 Ocak 1962 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

gözden geçirmek gerekir. Türkiyenin ana meselelerini en kısa süre içinde çözümliyebilecek bir başka formül, bir başka çıkar yol, bir başka ku- ruluş var mıdır? Varsa nedir? Nasıl olmalıdır? Nasıl olacaktır? Bu soru- lar yalnız bu kuruluşlara çatmakta, demogojik yollarla davaların oçözü- münü kösteklemektedirler. Bir kuru- luşun, bir bakıma, adı da önemli de- ğildir, önemli olan Türkiyenin bu ana dâvasını çözüm işine girişirken, ha- reket noktası olarak adına köy ens- titüleri denen kuruluşların amacını benimsemek doğru mudur, değil mi- dir, buna cevap verebilmektir. Veya başka EE başka yollar göstere- bilmi Meselenin bam teli burasıdır. Uygulamanın öğrettikleri gretim dâvasının en kı- a süre içinde ve en verimli de edilecek sonuçlara gelir. Meseleye bir de bu açıdan bakmak doğru olur. Haklı bir gerekçeyle ve doğru ilkeler, le kurulduğu muhakkak olan köy enstitüleri kendilerinden o bekleneni vermişler midir? ulama sırasın - da eksikler, gedikler, sivrilikler, rintiler, çıkıntılar olmamış mıdır? Hata edilmemiş midir? Yanlış adım atılmamış mıdır? Bütün bu sorula- rın da cevabım aramak, sağduyuya day anan, konuyu tarafsız bir gözle zorunlu sayılmak gerekir. Bir meselede, ilkeleri tesbit etmek başka, bu İlkelere ogöre uygulama safhasına geçmek başkadır. Uygu- lanmayan her düşünce, her fikir bü- tünüyle her zaman doğru ve eksiz görülebilir ama iş uygulamaya gelin- ce aksaklıkları belli olur. Denemenin tecrübenin değeri, (odenemelerden, tecrübelerden almak gerekliliği (o de üzden önem kazanmıştır. Köy enstitülerinin ilk kuruluş yıl- larında, işlenmiş hatalar vardır. Hat- tâ yanlış adımlar vardır. e Düzenle- nen öğretim ve eğitim programların- da eksiklikler, gedikler kendini gös- termiştir. Köy enstitülerini bitiren- lerin ilk yıllarda çok az bir ücretle çalıştırılmaları, geçim şartları bakı- mından öğretmenin okulla ilişkisini gereği gibi kurmasına yer yer engel de olmuştur. Pratik bilgilere (fazla AKİS, 22 OCAK 1962 Rauf İnan İnanmış adam yer verilmiş olması, öğretmende ara- nılan niteliklerin köy enstitüsünü bi- tirenlerde yerleşme şansım bir öl- çüde azaltmış olabilir. Konuya, malüm iddialar açısından da bakalım. Köy enstitülerine, kuru- luş amacım ters çevirecek, memleket zararına olabilecek sonuçlar verme- sini sağlıyacak zararlı unsurlar sızmıştır. Yani, bir nisbet dahilinde, köy enstitülerinde kuruluş amacının Yl istismar yoluyla komünizm agandası yapılmış, böylece teh- Tikeli, bilecek bazı hareketler tes- bit edilmiştir. Bu nisbet, İmam-Ha- EĞİTİM tip e yobazlıktan ne az- dır, lad Köy enstitülerinin kuruluşunda, hazırlanışında, sapılmış dikkatsizlikler ve ihmaller sonucunda bu kuruluşlara sızan teh- mak gerektiğinin düşünülmesi lâzım- dır. Önce ve gene ilkeden hareket edi- ecektir. Türkiyenin eğitim ve öğre- tim dâvasını, köy ale en sa süre içinde, en verimli bir biçimde çözmek konusunda bi bun bir yl yol mudur, değil midir? Değil- bunun yerine neyi, nasıl koymak gerekir? Yılların tecrübesi gulamasından geçmektedir. çek, yalnız Türkiyede kabul edilmiş bir gerçek değildir. Köy enstitüleri- ni inceleyen dünyaca tanınmış eği- tim uzmanları, bu kuruluşların bütün az gelişmiş, daha doğrusu geri kal- yazmışlar belirtmişlerdir. Demek ki, Türkiyenin öğretim ve eğitim prob- lemini çözmek için bar mara miz yol köy enstitülerinin ana ilkesine dayanmaktan ibarettir. Ne var ki, uygulamanın verdiği derslerden fay- dalanmak, boşlukları doldurmak, siv- rilikleri törpülemek, aksaklıkları gi- dermek, yani tecrübelerden faydala- narak kuruluşu geliştirmek ve olgun- laştırmak gerekir, İlk adımda, hiç bir lerini kapatmak değil, o unsurları bu eklen ayıklamaktır. Şark Bir kuruluşu aksaklıklarından ötü- ya da üç beş zararlı unsurun sızmasını önlemek için kapatmak, bu suretle de Türkiyenin ana dâvaların- dan biri olan öğretim ve eğitim işi- ni içinden çıkılmaz, çözülmez bir hâ- le getirmek kimin aklı Olabilir? Var- sa Suç, kuruluşta, kuruluşun varmak istediği amaçta, bu amaca varılması için konulan TN değil, uygula - edir. Yapılacak iş, uygulamayı düzenlemek, Kiler a- yıklamak olmalı değil m Ama hayır, Türkiyede me a besle- nen, , memleket gerçeklerine sırt oçe- grubun politikası bu polkanm nükümet etmeye tesiri. 21

Bu sayıdan diğer sayfalar: