3 Nisan 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 13

vimlerinden biri, tanıdığı bir şahsın da "vali" tayin edilmesini istemiş ve fakat şu cevapla karşılaşmıştır: "— İmkânsız! Artık liste, Komitesine verildi." Tâyin Söz konusu "Tayin Komitesi", Hü- kümet Programı üzerinde görüşme baş ladığında Bölükbaşının aniden açıkla- yıverdiği hükümetiçi komitedir. Bilin- diği gibi bu komitede, koalisyon par- tilelerine mensup dört Bakan yer ala- cak ve bu Bakanlar noter, vali, elçi, emniyet müdürü ve genel müdür ta- yinlerini a 1 Anlatılan olayın anlamı. Hükümet içindeki bu Dörtlü Tayin Komitesinin, karar ve çalışmalarında, akıl ve hayale sığmaz bir pervasızlıkla, tazyik altında bıra- kılmaya çalışıldığıdır. Bu işe inanmak gerçekten kolay değildir. Meseleyi öğrenenlerin yürek- lerinin Türkiyenin ve türk demokrasi- sinin geleceği için iyi temennilerle do- lu bulunması, inanma keyfiyetini daha da güçleştirmektedir. o Ancak bir sü- redenberi, Koalisyona dahil partilerin genel merkezlerinde, 27 Mayıs öncesi valilerinin veya herhangi bir sebeple Merkeze alınmış valilerin gündengüne daha sık rastlanır tipler haline gelme- si dikkatlerden hiç de kaçmamaktadır. Son günlerde Merkezde kızağa alınan valilerin sohbetlerinde ilgi çekici bir yarışmaya girdikleri bilinmektedir. Bu yarışma, kızaktaki valilerin, "kendile- rinin CHP düşmanı oldukları için Mer keze alındıklarını" en inandırıcı olay ve delillerle ispat etme yarışmasıdır! Bu yarışmaya girenlerin oOümitleri ve hareketleri herhalde kuvvetli bir en- formasyona dayanmaktadır. Aktif gö- reve tekrar atanmak için şiddetli bir ihtirasa sahip bulunan bu kimselerin, CHP düşmanı olduklarını dolaylı ola- rak tekrarlarken güttükleri gaye, her halde İktidarın antipatiğini kazanmak değildir! Yukarıdaki olaya şahit olanlar ve Merkez valileri ile diğer vali hevesli- leri arasındaki havayı bilenler, mese- leyi şu şekilde izah etmektedirler: "— Yeni İktidar ve bilhassa AP, valiler arasında geniş değişiklikler yap - mak istemektedir. Bunun çeşitli sebep- leri vardır. Birincisi, AP teşkilâta, se- çimlerde illerin elindeki imkânlardan çok şey beklemektedir. Bu imkânla- rın kullanılması için mutlaka AP ve- ya eski DP sempatizanı kimseleri, ya- hut İktidara kul köle olacak yaratı- lıştaki kimseleri bu imkânların başına getirmek gerekmektedir. İ değişikliklerle diğer devlet sorumlula- ra gözdağı verilmek ve Onları alet AKİS, 3 NİSAN 1965 haline getirmek amacı ogüdülmekte- dir. Üçüncü sebep ise Eski Devir'e dö- nüş propagandası ile doldurulan AP Çağlayangilin de hafizasını tazeliyoruz! Büğünlerde AKİS, bir takım po litakacıların hafızasını tazele- mekle meşgul olmak mecburiyetin- de. Bir kaç hafta önce Osman Bölukbaşının hafızasını 22 Şubat gecesiyle ilgili olarak (o tazelemiş- tik. Bu hafta sıra Çalışma Baka- nı İhsan Sabri Çağlayangilde.. Çağlayangilin T.R.T.'de çalı- şanlara mesaj göndererek kendi- lerine teminat verdiği bu dergide yazılmıştır. Çağlayangil şimdi bu- nu yalanlamakta, bu yayını "koa- lisyon partileri arasına nifak sok- mak isteme"ye atfetmektedir. Bir defa, Allah eksik etme- sin, koalisyon partileri odışardan bir nifağa hiç bir lüzum hisset- tirmemektedirler. İkincisi, Çağla- yangil bu teminatı vermiştir. Te- minatı alan T.R.T. mensubu Mu- ammer Yaşar Bostancıdır. ammer Yaşar Bostancı bir haberin kontrolü içim İhsan Sab- ri Çağlayangile telefon Bu görev tamamlandıktan Çanğlayangil sonra ile Bostancı arasın- da "Ne var, ne yok?", "İyilik Bey- fendi!", “T.R.T. nasıl?" kabilin- den bir hasbıhal olmuştur. T.R.T den söz açıldığında Çağlayangil Bostancıya bunu söylemiştir "- Bir bir hesap yaptık. Se- çimlere kadar Millet Meclisi an- cak 32 tam toplantı yapabilecek. Bu süre içinde, değil yeni bir T.R.T. Kuruluş Kanunu getirebil- mek , programda vaad ettiğimiz tasarıları bile (o kanunlaştıracağı- mız şüpheli. Bu bakımdan yöneti- cileriniz müsterih olsunlar, kendi- lerine ve çalışmalarına sevgi (o ve saygımız büyüktür. Muammer Yaşar Bostancı bu mesajı yöneticilere ulaştırmıştır. Ama, çocukcağız ne bilsin, ha- fiza-i beşerin nisyanla (böylesine malul bulunduğunu!. teşkilâtına bu yönde uygulama örneği vererek, eski devrin canlanması ümit- lerinin oOdevamını o sağlamaktır..." YURTTA OLUP BİTENLER Bu yorum ve olaylarla beraber ifa- de edildiğine göre. Hükümet içindeki Tayin Komitesine sunulan listede eski DP'li kimselerin oranı küçümsenemiye- cek ölçüdedir. Hattâ AP'nin, varılan anlaşma ile kendisine düşen konten- janı doldurduğu ve kendisine müraca- at eden eski DP'li heveslilere şu tav- siyeyi yaptığı söylenmektedir: "— Bizim kontenjanımız doldu. Hem, bütün eski DP'liler bizim kon- tenjanımızdan olmasın... Gidin, diğer Koalisyon partilerinden adam bulun kontenjanlarına girmeğe ..Ve bir ziyaret Vali o tâyinleri ile ilgili bitirdiğ n bu haberler haftanın zihin- lerde beliren şüpheleri biraz daha şe- killendirdi. O gün, Diyanet İsleri Başkanı Tev- fik Gerçeker, mesaisine başlamak üze- re sabahleyin makamına geldiğinde o- dasında bir misafir buldu. Gerçekerin odasına sereserpe (o yerleşmiş olan bu ziyaretçi, CKMP'li Devlet Bakanı Meh- met Altınsoydan başkası değildi. Al- Başkanına, melere pek dikkatetmeden özellikle polislere karşı hoyratlığı ile ün yapmıştır!- izah etti: (o Gerçekerin tutum ve davranışlarından yeni Hükü- met memnun değildi... kapılar ardında cereyan e- den konuşma bazan bir Bakanla daha alt kademedeki bir mem arasında rastlânmıyan sertliğe bürünerek, ba- zan da, iplerin tamamen kopmaması için, ölçülü ricatlerle sürüp gitti. Sızan haberlere göre, Diyanet İş- leri Başkanlık makamında yapılan bu görüşme oldukça sert bir şekilde so- nuçlandı. Tevfik Gerçeker neticede. Bakanın bazı art niyetlerle geldiği fik- rine varmış olacak ki. meseleyi kesti- rip attı ve mâruz kaldığı tenkitlere ve ithamlara özetle şu cevabı verdi: — Ben 68 y aşımdayım. Bu maka- ma da Anayasa Mahkemesinden rica üzerine geldim. Hukukçuyum. Kimse- ye boyun eğecek yaşta ve durumda de- gilim Gerçekerin. bu cevabına, kendisinin Başbakana bağlı bir teşkilâtın reisi ol- duğunu ve Devlet Bakanının Kendisi üzerinde herhangi bir olağanüstü etki- de bulunma isteğine boyun eğmeyece- ğini eklediği de belirtilmektedir. Altınsoyun bu ziyaret ve davranışı- nın anlamı henüz anlaşılmış değildir. Devlet Bakanının Diyanet İşleri Re-