24 Ocak 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

24 Ocak 1929 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 3 Garip bir haberi | M. Grandi Fransa aleyhinde ittifak teklif etmiş! Atina 22 (Fo) — Paristen bil- dirildiğine göre M. Pertinaks Eko depari, gazetesinde M. Grandinin Ankaraya seyahatına dair yazdığı bir makalede Akdenizde Fransa aleyhine matuf olarak Türkiyeye Türk - İtalyan teşriki “mesaisini teklif ettiğimi fakat Türkiye siyasetinin — filen — sulhperverane olduğunu , hiç bir devlete karşı her hangi kombinezona girmiyeceği cevabini — vererek - teklifi vakii reddettiğini yazıyor 'Türk - Yunan müzakeratı Ankara 22 (Hu. Mu.| — Türk- | Yunan müzakeratının inkıtaa ve ya tevekkufa uğradığıa dair bu- rada malümat yoktur. Hariciye vekili Tevfik Rüştü B. kurdeşen- den rahatsız olduğundan dört ündenberi evinden çıkmamakta- ke İyileşince müzakerata tekrar başlanacaktır. İngiltere kralı nekahet devrinde Londra 22 (A.A.) - (Röyter) İngiltere kralı Bognorda denize 'nazır ve etrafı açık olup emrine verilen busüsi bir geniş evde turacaktır. Bu kararın kralın nekahat devrine girdiği suretinde gelakki — olunması — ehemmiyetle /dolunuyor. Lâkin kralın deniz havası alması üzerindeki zafı galebe eylemesine yardım edeceği tannoluniyor. Alman vemıîı;ı izdivaç kanunları Viyana 22 (A.A) lis sosyalistlerin izdizaç hakkında- - Milli mec- ki Alman ve Avsturya kanumla Fını tevhit edenfkanun ( zümkün olduğu kadar süratle parla- tevdiini — talep — eden ihasının mentova takririni 76 reye karşı B0 rey ile kabul etmiştir. Hava açtı Fakat yeniden kar gelmesi — | ihtimali vardır Dün akşam başlayan Kar çok devam etmemiş, sabaha karşı hava açmıştır. Mamafi Karayel elân hafifçe esiyor, bu sebeple tekrar kar yağması ihtimali var- dir. Dün gecehararet sıfırdan aşağı 2, bu sabah bir derece idi. Ha: vanın açması üzerine bu günçbir çok vapurlar karadenize çıkmış- lardır. Dünkü otomobil kazası mecrühlerinden biri öldü Dünkü otomobil kazası mecruh- larından birisi de dün gece Gük- nesinde vefat etmiştir. İzmir vilâyetinin 7 ay zarfındaki vergi miktarı hakkında Maliye Vakâletine malümat verilmiştir. Geçen haziran ayından kânunu sani ibtidasına kadar İzmirin bü- tün vergilerinin tahakkukat mik- tan 5,941,439 lira B8 kuruştur. Buna mukabil tahsil edilmiş olan vergi miktarı 4,525,750 lira ? kuruştur. | 14 Kânunusanide ingilterede res- Rusyanın Lehistana yeni bir notası Berlin 22 (Mususi) — Moskova- dan bildirildi öre Rusya hü- kümeti Lehistanın son notasına cevap vermiştir. bu notada Rusya ile Lehistan arasında derhal bir üz misakı aktı, sonra Lehistan vasıtası ile bu misakın Romanya ve Baltık hükümetlerine teşmili teklif edilmektedir İngilterede sis Londra, 22 (A.A.) — İki sene- den beri ilk dafa bu gün sisten dolayı İngiltere ile Paris, Brüksel, Kolonya ve Amisterdam arasında umum havai münakalât kâmilen munkatı olmuştur. Vehhabiler bir Amerikan misyonerini öldürdüler Londra 22 ( Hususi) — Bir amerikan / misyoneri — Basradan Küveyte giderken yolda Vahabiler tarafından öldürülmüştür. Manş tüneli Londra 22 (A. A.) — (Röy- ter) Lortlar ve avam kamaraları tatilden sonra bu gün toplanmış- lardır. Mr. Baldvin bayanatta bu- lunup Manş denizi altında tünel inşası meselesini tetkik için bir | heyet teşkili “tasavvurunda bu- Tunduğunu baber vermiştir. Bu mesele sadece iktisadi ve müda- fani milliye noktai nazarından derpiş olunacaktı ingilterede işsiz amele Londra 22 (AA) — (Röyter) men mukayyel işsiz amelenin mik- tarı 1,435,000 kişiye baliğ olmuş- tur ki geçen haftaya nisbetle 17,619 kişi noksan ve geçen sene- ni,, aynı haftasına nisbetle 241187 kişi fazladır. teeyüt etmemiştir. Son ma- Emanet Terkos şirketi aleyhinde mahkemeye müracaatı düşünüyor İngiliz sefiri yangın yerine giderek Tatavla Peskoposu ile görüşmüş, bir şeye ihtiyaçları olup olmadığını sormuştur Yüzlerce ailenin felâketine sı bebiyet veren Tatavla yangınının e çıktığı ve neden teves- hakkında tahkikata de- | vam ediliyor. Yapılan tahkikattan anlaşıldığı- 'na göre yangının tevessilüne baş- hıca sebep Terkos musluklarında su bulunamamasıdır. Şirket birde, yâni yangın baş- dadıktân 3 saat sonra su vermiş- | tir. Halbuki © kadar | yangın bir çok kollara ayrılmıştır. Tefaiye yanğını itfa için büyük bir gayretle çalışmıştır” Emanet © gece vazifedar olmadıkları halde | fangını itfa hususunda yardım 50 kişiyi taltif etmeği işünüyor. Yalmız itfaiye mındi bir kısmının eskik laşılmıştır. Şehremini Muavini Hamit bey, yangın hakkında bir muharririmize şu beyanatta bulunmuştur: “— Yangındaki 'susuzluk bak- tekrar " Nafia Vekâletine | Muhiddin bey Ankarada iken müracaatımızı tekrar etmek çok Tatavla yangını neden tevessü etti ? | muştur. Afgan vekayii Kabilde asiler aleyhindeki cere- yan ariıyor Londra 22 ( Hususi ) — Habıbullahın katli haberi lümata göre Habibullah âbildeki (ransız ve ah man mekteplerini kapat- mıştir. Londra, 22 (fos) — Kâ- Habibullah isimile | Kıral bilde kendini ilân eden kiye karşı isyan çıktığı şayidir. Kıral Emanullah Kıral Emanullah Kan- deharda teşkilât icrasına devam ediyor. O havali tamamile Kırala sadıktır. Kâbilde âsiler aleyhindeki galeytin artmaktadır. Sırp müsevi fırkası Belgrat 22 (A.A.) Müsevi amele fırkasının fesh ve evrakının müsadere olundğu Saraybosnadan bildiriliyor. Fransız kabinesi 22 (A A) — Meb'usan hükümetin içtimai ve ik- iyasetini 262 reye karşı 327 rey ile tasvip etmiştir. Türk - Macar bitaraflık muahedesi Peşte 22 (A.A) — kânunusaninin | beşinde imzalanan Türk - Macar | bitaraflık . uzlaşma ve bakem mühadesinin metni . ait olduğu protokol ile birlikte neşrolunmuş- faydalı olur. Şirketin feshi behe- mehal lâzımdır.,, Şehremanet geceleri su Terkos şirketinin vermemesine — itiraz ediyor. Şayet yangın musluklarının | istiabı - derecesinde su — mevcüt değilise veşirket suyu bilâ sebep vermemişse — Emanet, — Terkos şirketi aleyhinde Ceza mahkeme- sine müracaal edecektir. Harikzeler mektep ve kiliselere yerleştirlmişler, hiç biri açıkta kalmamıştır. Harikzedelerden dörtte üçü Rum, digerleri Türktür. Son malümata göre 530 ev ve dükkân yamıştır. bu evlerde 750 aile — oturuyordu. 'Bu evlerden ancak ellisi ortalı idi. İngiliz Sefiri Sir Corç Klark, dün in mahalline — gitmiş, | Tatavla Piskoposile görüşmüş, bir İhtiyaçları olup olmadığını sor- | Tramvay şirketi de harikzede- lere peynir ekmek - dağıtmıştır. Diğer taraftan Patrikhane haril zedelerden Rüm> olanlara nakdi | beyin m Tip fakültesi ve doktorlarmünız bugünkü — vaziyetleri - hakkında daktorlarımızla temas eden muhar- ririmiz, Büyük Ada Sanatoryomu sahibi ve maruf dahili hastalıklar mütehassısı Musa Kâzım beyle de görüşmüştür Musa Kâzım bey Tıp fakültesi kında diyor ki — Fakültemiz, bahusus Türk etibbası diğer içtimai mesleklere- nispetle pek müterakidir. Ezcümle vesait şimdi çok mebzuldür. Biz mekteple iken ancak sene- de bir kadavra görüyorduk. Şa- yet fakültede bir noksanlık görü- yorsak, bunu memleketin her şu- besinde aramak lâzımdır. Fakülte muhtacı islah mi? — diyorsunuz. her şeyden evel —müderrisleri ikdar etmek lâzımdır. 120 lira ile bir müderi ikdar etmek müm- kün değildir. Bizim memleketin iktisadi. vaziyetine göre biç ol- mazsa 300 lira vermek lâzım. Fakültenin İstanbula nakli da doğru değil; karşı tarafta 200 len fazla nüfus Hay- semtsiz olduğu da doğru değil. Bir zaman biz 'de saray burnunda okuduk, İstanbu- lun en ücra köşesinden Davut |paşadan, Anadoludan hasta gelirdi, Şunu da ilâve edeyim ki faküb teyi mükemmel buluşum seviye- mize göredir. yoksa Avrupa fa- kültelerile bizim fakülteyi muka- yese edemem. Açık konuşalım: Fakültenin bu zamanki bozukluğunu mu arıyor- sunuz? Nasıl bız Âdem menkibe - sinden evel insanların menşeini arıyorsak, tıpkı bunun gibi. biz “de meşrutiyetten evelki devreyi tetkik bile etmeği münasip bul- miyoruz — Ancak meşrutiyet ilân edildikten sonra müderisler çok ir şekilde intihap edildiler . evsafı — tayin edilk Adliye vekilile mülâkat baş tarafı birinci sahifemizde Ceza muhakemeleri usulü ka- nununu aynen Almanyadan aldık, ve İsviçre kanunlarından ilâve ettiğimiz bazı maddelerle itmam ettik. Mer'i olan usulü muhakei cezaiye kanunu 1879 Fransa ka- nunudur. O zamandan beri bir çok tadilâta uğramıştır. Esas iti- barile, mutlakiyet devrinin arta kalan asarından biridir. Bilhassa yeni ceza kanunundan sonra, Cumhuriyet mahkemelerinin istilzam ettiği matlup veremiyecek hâle geli Yeni Ceza muhakemele: kanunundan ilk gaye, adalet pren- siplerini ihlâl etmemek - şartile, davaların azami sür'alte, sadelikle görülmesi, bitirilmesidir. Bundan başka, Devlet, Hükümet, ve bun- ların mesnedi olan hak otoritesinin haksızlığa tarsin ve takviyesi esaslı bir umde olarak göz önünde tutulmuştur. Yeni kanunda, hakimlere ve müddei umumilere bu maksatla salâhiyet verilmiştir. Fakat, aynı zamanda, kanunun en büyük vasfı mümeyyızi, şudur ki müddei umumt ile maznuna, adalet huzurunda, şuç- |luyu ve masumu meydana çıkar- müsavi aymı haklar muavenette bulunmuştur. Tıp ftakültesi ve doktorlarımız “Hekimlerimiz eyidir, fakülte ıslaha muhtaçtır,, Dahiliye mütehassısı Dr. Musa Kâzım talaası budur Haocalar ikdar edildi. Bu şeraite 15 sene kadar riayet edildi. Fakat sonra bir kısım gençler * Bizde ekseriyet kazanalım! , diye bu teşkilâti - bozmağa — başladılar , ve “ Kariyer , den yetişmiyenler fakülteye doldular. Halbuki he- kimlk başka, hocalık başkadır. Fakültenin gençleştirilmesi doğ- ru değildir. Hekimin ve müderri- sin ihtiyarı ve çalışkanı makbük dür. Senelerin verdiği tecrübe ve mümarese gibi esbabı. tercihiye vardır. Bundan başka bu yetişecek gençlerin tesvikine sebep olur ve her genç doktor: “Bende şu terakkiyi, tekemmülü - gösterirsen hoca olurum,, der. Alelümum tababetimiz, benim fikrimce, şu — haldedir: — Ben Viyanada — bulundum. Bir iki otorite sahibini istisna edersek, yani keşif sahibi, bir kaç üstattan başka, Viyana doktore ları ile bizim mütehassıslarımız arasında bir fark yoktur. Faküle tede bu günkü mazarralı için Fakültenin — istiklâlini etmek lâzımdır. Muayenehanelerine — gelmeyen doktorlar arz ve talep kaidesine riayet etmiyorlar demektir. Bizim memlekette sözün kıymeti maalesf çok yoktur. Doktor gel miyor bata. Fakat basta da geli- rim diyor gelmiyor buna ne dersiniz? Teşhis farkına gelince, Avrupa- 'da konan teşhis. behemehal burâe 'da da konur. Teşhisteki fark, içti. hat meselesidir. Her hastalığın Grüzı şahsa göredir. Şu ârâz bu hastalığa delâlet eder diye bir kaide yoktur. Hantağı bir defa görmelle haştat hık anlaşılmaz. Hastayı etüt etmek lâzımdır.Tababette kat iyet yoktur Yalnız cerrahi müstesnadır. Hayim efendi vapura binerken denize düştü Kuzguncuk - sakinlerinden Has yim efendi dün evine gitmek üze- re vapura binerken muvazenesini kaybetmiş ve denize düşmüştür. Hayim efendi etrafatan yeti- şenler tarafından güç halle kurs tarılmıştır. Horen Hayri tevkif edildi Adanada bir çok emlâk dala- veresi yapan Horen Hayri ile arkadaşı Öhanes tevkif edilmiştin Bir arabacı arabasından düşerek öldü Kasımpaşada — olturan ara Yorl a aN Babam L B ber Beyoğlundan geçerken üstüne bir fenal ?ılmlı, yere yuvarlaı lanarak vefat etmiştir. Yapılag Mmuayenesinde Yusuf ağanın sektesinden öldügü anlaşılmıştır. iki yangın başlangıcı — * Galatada Arkadi sokağında 3Ş numerolu Dimitrinin rakı- depç Ha yagin Şilönleendi VEbal yetişilerek söndürülmüştür. Beşiktaşta Şenlik Dede mahah temin lesinde oturan Musfafa efendinin evinden yangın çıkmışsada dermi hal yetişilerek söndürülmüştür. Genç bir kızın intiharı Beyanıtta oturan 15 yaşını Neşe dün intihar kastı ile SÖ hem tuz ruhü içmiştir. Neşe yı ölü bir halde bastahaneye kaldır rılmıştar.

Bu sayıdan diğer sayfalar: