6 Kasım 1929 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

6 Kasım 1929 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 1

Sayfaya ait küpürler

 Coşmuş! İranlı Abtullah sarhoş olmuş , kara oğlan sokağında tabancasıla havaya ateş ederken yakalanmıştır....
 Ahmet Haşim bey Şair Ahmet Haşim bey bundan bir kaç gün evel Galatadan geçerken meçhul bir yankesici yanına yaklaşmış ve bir
 — Tramvaydaki biletçi ne kadar acemi? — Neden anladın ? — Çok nezaketle konuşuyor!...
 ««Sonrada şu istatistiğe bakınız: İstanbuldaki garsonların yüzde beşi türk, yüzde on beşi muhtelif anasır, yüzde sekseni...
 Zavallı ço sefil bir halde kaldı Bu resimde görülen çocuk Malatyalı Ali isminde bir zavallıdır . Ta Malatyadan kalkıp küçük
 Ahret var mıdır Yoksa Öldükten sonra hiç mi olacağız ? Bu sualin cevabını ulümu şarkıye ve garbiyede yedi tulâ sahibi olan ve
 Bu defa temizlenecek mi? Haliç, sandallar için bile tehlikeli olmağa başladı Alâkadar daireler bırleşerek Halici temizlemek
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

«Sonrada şu istatistiğe ilân a Hira nnti TAyER bakınız: İstanbuldaki gar- lerine bakınız: iş arayan- Jarla doludur. Bunların . & : ğ A sonların yüzde beşi türk, » Çoğu her İşi yapmağa ra- / Â b A /» h yüzde on beşi muhtelif ıdır ve isimleri de Ahmet E SA İA a g Ka Ş::sa'ı: 'teggğ:ıendsaonıîşm lehmet, Ali, Velidir... o 3 —D ---C--.—- -- Sene 12 — No : 3975 Bu defa temızlenecek mi? Haliç, sandallar için bile tehlikeli olmağa başladı Alâkadar daireler bırleşerek Halici temizlemek için kati bir karar verecekler Günden güne kum dolan Haliçten bir manzara Senelerden beri temizlenecek nakaratı ile gazete Sütunlarımı dolduran Haliç artık içinde hare- ket edil miştiz. Halic'a şimdiye kadar tc- mizlenmemesi denizden çıkacak eşyanın hangi daireye ait oldu- ğuna — dair — anlaşılamamasından ileri geliyor. Hiç bir daire temizleme nelice- sinde çıkacak malzemenin kime ait olacağı belli olmadan masrafa yanaşmıyor. Bu vaziyet karşısında Haliç günden güne doluyor. Alâkadarlar bu kıştan sonra kazasız olarak Haliçte seyrüsefer imkânı kalmayacağı fikrindedirler. iyecek bir hale gek | Filhakika son günlerde yapılan | tetkikat teticesinde bu sene de Haliç tamizlenemez ve şiddetli bir kış olursa artık Haliçte san- dalların — bile — güçlükle edeceklerini meydana çıkarmıştır. Bundan başka, Halicin bazı sa- hillerindeki — taaffün de sahilde oturanların sıhhatını ihlâl ediyor Haliçle alâkadar daireler ve mü- esseseler yakında — müzakeratta bulunacaklar ve burasının temiz- lenmesi için bir karar verecek- lerdir. “Temizlenme ” neticesinde çıkacak malzeme bir nisbet da- hilinde taksim edilecektir. Otomobil gumruk tarifesi 'Otomobil ye yedek aksamı- na konulan resim ağırdır . Bu tanfeye göre otomobilleri tamir etmek pek pahalı olacak Yeni gümrük tarifelerinde ağır etomobiller için yüksek tarife konulmuştu. Ağırlığı iki bin kilo- dan yukarı olan otomobillerin beher yüzkilosu 175lira resme tabi tutulmaktadır. 900 kiloya kadar olan otomo- billerden beher yüz kilo için 75 lira resim alınmaktadır. Bu su- getle memleketimize lüks ve pa- otomobillerin — girmesinin çeçilmiş oluyor. fenin bu noktası paramızın mafile yere harice gitmesine mani olmaktadır. Fakat diğer taraftan yedek aksam için de ağır resim- ler — vardır. Yedek — aksam memleketimize girerken beher yüz kilosu için 150 lira resim alınıyor. Tarifede yedek alâta ağır resim konması otomobil - ticarethanele- rinin şikâyetini mucip olmaktadır, Çünkü yedek alâta ağır resim vazedimesi - yedek alâtın - pi, öuda pahak sabimsamı ucip ifelerde hareket | ÇARŞAMBA — 6 Teşrinisani 1929 Ahret var mıdır Yoksa Öldükten sonra hiç mi olacağız? Bu sualin cevabisi ulümü şarkıye ve garbiyede yedi tulâ sahibi olan ve aral farisi, fransızca, ingilizce kü- tüphaneler devirmiş bulunan HOCA İDRİS EFENDİ kırk bukadar senelik bir tetebudan sonra Akşam karilerine vere- cektir. y Ölülerin — ruhları, cesetlerini eskimiş bir elbise gibi terk- |j ettikten sonra, bize görünmeden gene etrafımızda mı ya- şarlar ? Yoksa, baş- ka âlemlere de mi gider? Yoksa?... Cennet var mıdır? Cehennem var mıdır? Zavallı çocuk Sekiz ay uğraştıktan sonra sefil bir halde kaldı Bu resimde görülen çocuk Malatyalı Ali isminde bir zavallıdır . Ta Malatyadan kalkıp küçük zabit mektebine gırmnk üzere İstanbula gel- V miştir. Lâkin V Ali sekiz ay müracaat et- mediği yer — Malatyalı Ali kalmadığı halde mektebe yerleşe- memiştir. Kendisi burada aç sefil bir halde dolaşmaktadır. Ceketini elbiselerini satmıştır. İstanbulda, köylerinden - kalkarak gelmiş ve mektebe yerleşemiyerek - perişan bir halde kalımnış bir çok çocuklar Bunlar burada işte bulartamakta sefil bir halde kalmaktadırlar. Bu çocuklar için bir çare düşü- nülmelidir. İranlı Abtullah sarhoş olmuş , kara oğlan sokağında tabanca: sıla havaya ateş ederken yaka- lanmıştır. Bundan başka mer yedek aksam girecek otomobillerin tamirat şe- raiti güçleşmiş olacaktır. Bundan daha ziyade otomobil kullanan kimseler zarar edeecektir. Çünkü yedek alât elde edemiyen otomo- bil sahipleri yeni bir. otomobil * almağa mecbur olacaktır. olmaktadır. leketimizde Fiatı 5 kuruş — Tramvaydaki biletçi ne kadar acemi? — Neden anladın ? — Çok nezaketle konuşuyor! “Muhterem bir yankesici;, Şair Ahmet et Haşim beyin cüzdanını aşıran hırsız evrakı iade ediyor.. Ahmet Haşim bey Şair Ahmet Haşim bey bundan bir kaç gün evel Galatadan ge- çerken meçhul bir yankesici ya- nma> yaklaşmış ve bir kolayına getirerek üstada hiç hissettirme- den para cüzdanını çarpnı Ahmet Haşim bey neden sonra elini cebine alınca cüzdanı bula- mamıştır. “Gurebahanci laklakan,, muhar- riri buna çok hayıflanmıştır. çünki cüzdanın içinde paradan başka kendisine Jâzım olan evrakı da varmış. Aradan bir müddet geç- tikten Ssonra meçhul yankesici kimin cüzdamını çaldığını anlayın- ca parayı kendisine alakoyarak evrakı üstada iade etmiştir. Ahmet Haşim B. hadiseden, “Muh- terem bir yanesici, ismini verdi- ği bu meçhül adamdan - şöyle bahsediyor: “Geçenlerde hayatımda ilk de- fa olarak cebimde taşıdığım bazı husüsi / kâğıtlarının — cüzdanımla birlikte — anlaşılmaz bir tarzda kayboluverdiğini hayretle gördüm, ve (belki cebimden bir şey çıka- rirken düşürdüm ) diye dalgınlı- gımdan, dikkatsizliğimden- semliğimden dolayı kendimi; için için hayli azarladım. Bir ikı hafta sonra, bir gün, Galata postanesine bir işim düş- O şubenin müdürü dostum Talât bey, söz arasında sordu: — Bu son zamanlarda hiç bir şeyinizi kaybuldu mu? — Evet para cüzdanımla bazı düzümlü kâğıtlarım. — Yazık ki çantanıza bir daha kavuşamıyacasınız, onun hasretine alışmalı. — Kâğıtlarınıza — ge onlar bulundu. Sizi çarpan yan- kesici çantada bulduğu para ile iktifa etmiş ve kendisinden ziya- de size lüzumlu olan evrakı zarf içine koyarak, size iade edilmek üzere posta kutusuna — atmış. Kemali gurur ile söylerim ki son zamanlarda Galata hırsızları he- men daima böyle hareket ediyor. Bahtli ve mesut Galatal na- muslu ve kibar yankesicilerinle iltihar et.,, Bize kalırsa hırsız daha centil- mence hareket edebilir, cüzdanın aşırıldığı zatın büyük bir şair olduğunu anlayınca üstada evrakı ile birlikte parasını gönderebilirdi. Avrupada bu kabil hırsızlıklara çok tesadüf edilir. Hattâ geçen- lerde meşhur artist Hüget Düfle tiyatroda iken evine hırsız gir- şti. Lâkin davetsiz misafir diği evin büyük bir sanatkâra ait olduğunu anlayınca hemen bir kâğıt yazmış ve geldiği gibi hiç bir şey almadan kaçıp gitmiştir. Meçhul hirsiz kâğıda - şunları yazıyordu : “Geldim, fakat senin gibi bü- yük bir sanatkârın evine girdi- ğimi anlayınca hiç bir şey alma- dan gidiyorum !, İşte “muhterem hırsız,, olur. böyle

Bu sayıdan diğer sayfalar: