7 Ocak 1930 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

7 Ocak 1930 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MA AA AAA AAA . TRarimi toman tetrikamız: 35 BİZANSIN SON GÜNLERİ Yazan: iskender Fahreddin Yedikule zındanında yatan Teofilos'un saçı sakalı uzamıştı. Kollarında sallanan demir- leri güçlükle kaldırarak sordu: «güneş | doğdu mu, yoksa batıyor mu?» | Cellatiardan biri, vahşi bir hayvan gibi bagırarak: «Bilciklerini | söyle, dedi, eğer ayaklarının altına kızgın demir parçalarının yapıştığını - istemiyorsan...b> Bizans ordu karargâhında, kumandanı görmeğe gelen büyücü kark: <Türkleri, böyle kar topuna tutarak kaçırtacaksın.. anladın mi?> diye haykırdı Yedikule zindanında.. (Klio) nun — firan mesuliyetinde şehir dahilindeki isyan bastırıl- | € biç şüphe yok ki hissesi ol- dıktan sonra, Yedikule zındanı | Mak lâzımdı. Klioyu saraydan tekrar saray muhafızları tarafından | baska kim kaçırtabilirdi?. Böyle Üüdk Sike sadaiyü. şiddetli bir tazyik neticesinde " biç olmazsa ( Kİ nun nerde Zindanın en korkunç ve rutu- | £ TERE olduğu, nasıl ve niçin kaçırıldığı betli ,;İ' köşesinde — Teofilos | . ( Si p yatıyordu. F l Teofilasu (Priakipo) dan Yedi- | oanda yatmalı ve azun müdüet < küle zindanlarına — nakletmeğe ğ meydana çıkarılmamalıydı. Teofilos'un tazyik neticesinde pek mühim ifşaatta bulunacağından çok haklı olarak endişe eden kıskanç Megadoks, impratorun mecbur kalmışlardı. Prinkipo mahkümları, Teofilos' 'un vatana hiyaneti sabit olduğunu işitmişler ve saraya haber gö dererek, aralarında böyle bir | hu fikrini tasvil n çai vatan haininin kollarını sallayarak | Ka egal . YeSVİP etmekten çeki zmesine tahammül edemedik- | " İymperatoran isran karşısında ini bildirmişlerdi. Lukas Notaras imparalora: —Teefilos Prinkipodan firar süküt etmeğe mecbur olmuştu. ) , Saray muhafızı zından cellat- larımı yanına alarak, imperatorun gi takdirde biç bir mesuliyet kabul | emirlerini harfiyyen icra etmel etmem., üzere bir sabah erkendi Demişti. 10s) un yatlığı zında İmperator. son isyanda Teofilo- G z sun da parmağı olduğuna kanidi. Bu haberi imperatora sahte delillerle teyide çalışan Lukas 'Notaras, rakibinin serbest kalma- eını istemiyordu. Kostantin bu habere inandığı günden beri Teofilosa düşman Olmuştu. Bötün Bizanslıların vazife ba: ina davet edildiği bir zamanda 'cofiles gibi cesaret ve şecaatile meşhür bir. kumandanın vatar Biyaneti balk arasında manalı manasız bir takım dedikodular fevlit etmişti. İmperator: — Böyle nazik bir Zamanda, büyük küçük, kim olursa olsun vatana hiyaneti sabit olanlar ceza! | Teofilos toprak üstünde uyu- yordu. Cellatlardan biri, elinde tuttuğu feneri uzatarak: — Uyan..! Uyan..l Diye bağırdı. Birbirine çarpan zincirlerin kor- kunç sesleri işidildi. Teofilosun saçı ve sakalı uza- mış, benzi sapsarı olmuştu. kol- larında — sallanan demir lâleleri | güçlükle kaldırarak sordu: — Güneş doğdu mu. Yoksa batıyar mu? Zindanın demir kapıdan başka hiç bir menfezi yoktu. Güneş ve zıya görmeyen bu mahzende otu- ranlar sabah ve akşamın farkında | Eğer sız bırakılmaz! olmazlardı. Diyordu. Saray muhafızı, Teofilosun yanı- | Lukas, —imperatorun Teofilos | Na sokularak, sırtlan mırıldanışına bakkındaki bu fikir ve kanaati | benziyen korkunç bir sesle: — Bildiklerini - çabuk — söylel “Dedi- yoksa, ayaklarına kızgın demir parçaları yapıştıracağız! Teofilos, bu sözleri işitmemiş gibi güldü. ikçe kökleştiğini memnuniyetle görüyordu. İmperatorla — Lukas ulak bir ihtilâf vardı: © İmperator, Teofilesun tazyiki arasında bağlı mazlumlar kar- Tesllür madamli e mleçba İ jE beyit Çaasel'in Hüydmme Burma yde bin bir fırıldak çe- virmeğe başlamıştı.. Elbette bu biyanetlerin saiki ve hedefi ola- caktı! Klio yu yaraladığımı bizzat görmüştü. Bu hadiseden sonra niçin geldiğini ve benden ne is- tediğini söylemeden evel, bana göneşten haber ver.. doğdu mu, yoksa baltı mı?! (Mabadı var) — | Afganistanda.. Islahat devri tekrar avdet etti Allahabat şehrinden İngiliz ga- zetelerine yazılıyor: Saka oğlunun Amanullahın isla- hatına yapmış olduğu irticakârane işler aleyhinde Kâbilde kuvvetli bir ceryan peyda olmuştur. Garplılaşmak hareketi — yeniden başlamıştır. -Saray memurini Saka / oğlunun haki- miyeti zamanı sarık ve cübbe giymeğe ve sakal bırakmağa icbar edilmiştir. Şimdi bunlar tekrar - Avrupalı kıyafetine girmişler ve perdahtlı traş olmağa başlamışlardır. Şapkanın tekrar giyilmesi ve çarşafın birakılması ancak bir zaman meselesinden ibarettir. Şimvari kal in hâlâ müte- reddit olup Kâbil ile Peşa- işliyen kamyonları yağma etmekte olmasına rağmen ve yeniden erkân — ve ver arasında memleketin — ihyası binası ilerlemektedir. Afganistanın sabık hükümdar ailesine ait bir çok mücevherat Peşaverde satılıyor. Bunlar Kâbil sarayını yağma eden Veziri ka- baili tarafından getirilmiştir. Sabık Kraliçe Süreyya Hanımın hususi mücevheratını satmak isteyen bir Kâbilli tevkif olunmuştur. Satılıga çıkarılan altın tezyinat parça parça edilmiştir. Anlaşılan yağmagerler “ bunları aralarında müsavat üzere taksim için kesmiş- ler ve altın eşyayı horda haline getirmişlerdir. Sene başı Denizde kayık yarışları mehtap sefası ile tesit edenler! Avrupada Nocl ve sene başı yortuları kışa tesadüf ettiği için dünyanın ber tarafında karlı ve yalsoğuk havada tesit edildiği zanmedilir. Halbuki bazı memle- ketlerde Noel ve sene başı en cehenmemi tesadüf etmektedir. Avustralyada, Yeni Zelandada, bahçelerde yemek yenir, Noclde (gardenparti ) ler “verilir, yeni sene şerefine de kayık yarışları yapılır . Cenubi Amerikada Nocl yazın tam orlasındadır. Yenilen yemek- ler hep soğuk et, dondurma ve meyvadan — ibaret — olmaktadır.. İçilen de buzlu şerbettir. Kap ta Noel sıcaklara Ve Sene- başını | ekseriyet, yaz tatilile birleştirerek deniz banyolarında geçirmektedir. mehtap —olursa — geceleri deniz de eğlenceler lertip edilir . Halbuki Kanadada ve Rusyada | Noel pek soğuk olmaktadır. Ek- seriyetle dereci heraret sıfırdan 20-25 derece aşağı iner. Oralarda herkes gideceği yere erkenden gider ve gece yenilen mugaddi yemekler içilen, içkilerden sonra soğuk havaya çıkım; için ev eğlenceleri tertip edilir. Amerikanın nüfusu Müttehidei Amerika yeni ye 119,306,000 nufusla girmişt On sene evveline nisbetle M hidei Amerikanın nüfusu 14299000 kişi artmıştır. Bu — nüfustan 72,726,000 kişi yani yüzde 61 kişinin çalışan ve para kazanan 46,580,000 - kişi tarafından bakı- kılıyor. Her akşam bir hikâye apartımanın kapısına — yaklaştığı | zaman, — tokmağın — vürulmakta | bulunduğunu işitli. -Kapıyı, ka- ranlık köşede duran bir gençkiz yuruyordu. — Feridun Necati de öbür kanadı vurmağa başladı: İki yumruğile... — Gümbür, gümbür, gümbür.. Ortalığı yıkacak gibi... Fakat, ne acan var, ne eden... Kız: — Beyhude zahmet! - dedi. - Açtıramazsınız.... Vurup — dürüyo- Tum. Bir iki komşu başlarını pen- cerelerinden - çıkarıp - küfrettiler, işte o kadar... Kapıcı öldü mü, nedir? Feridun Necati, bir yandan, kapıyı, tekme yumruk, gümbür- detmekte devam ederken, öbür yandan, yüzü vazıcık aydınlığa gelen genç kıza / dikkat etti. Ocoo... Enfes şeyf... Sesi ne de- rece kalbe yakınsa, yüzü de o derece şirin.. — Üzün zamandır. aynı apar- tımanda — oturmuiyoruz — galıba, Hanım efendi? : — Daha ğeçen hafta taşındık.. 7 numarada oturuyorum. — Ben de öyle tahmin etmiştim. Aksi takdirde, herhalde dıkkatimi celbetmiş olacaktınız... Nasıl oldu- da böyle geç kaldınız? — Pazarertesi günleri, sinema- ların 9,1/2 seansına giderim de... Arkadaşlarım beni köşe başına kadar getirdile: Genç kiz, delikanlıyı, gitgide sarıyordu . Fakat, Feridun Necati, kapıyı, hâlâ hızlı bizli. vurmakta idi. Bu esnada, üçüncü kat pen- cerelerinden biri açıldı. Takkeli bir baş. — Dünayı başımıza geçiriyor- sunuz, be... Bu ne rezalet?.. Ka- pici Yemliha uykusuna mı yattı?. Allah rızası için artık vurmuyın... | Sinirime dokunuyor... Şimdi ben iner kapıyı elimle açarım. Feridun Necati, kapıyı bu ka- dar hizlı vurup da açılmasına sebebiyet verdiği için bayağı mü- tessir oldu. kızla ne âlâ kanu- şuyorlar di işte... İçeri girecek ne vardı ki. Üçüncü kat kiracısı , sırlında şam hırkası, kapıyı açtığı zaman: — Girsenize... - dedi. - Eşikte niçin kakılıp kaldımız? Yoksa de mi sarhoşsu- Merdivenleri çıktıkları - sırada Feridun sordu: — Kapıcı sarhoş mu imiş? — Hemde masıl sarhoş.... Kör kütük! Kapının ipini - çekiyorum diye yarım saattır apteshane sifo- nunum ipini çekiyormuş. 7 numaramın önünde, genç kız: — Allah rahatlık versini dedi; ve, kafileden ayrıldı. Feridun Necati de: — “Demek ki, gelecek pazar- tesiye bu kaçırdığım fırsatı ele geçireceğim.... diye düşündü. ALI Ertesi sabah, apartıman kapıcısı, hiç ummadığı bir hüsnü muamele karşısmda kaldı. Feridun Necati. Bey ona: — Nasılsın, Yorgi? -diye sordu.- Bayılırım — senin gibi ehli keyif adamlara... Fakat, dün akşamdan hastafilân değilsin ya inşallah .. — Yok pasam... Eyilestim... Az basım ağrımıs.. Az midem bulan- mis.. Amma eyi ben. — Ben gayet iyi cinsten bir iki sandık kaçak Yunanistan mas- tikası alacağım. — Mastika.. Mastika tsok eyi — Sana da iki şişe vereyim... — Allah omur versin pasam. — Amma pazartesi günü. Ah vre pasam... genç kızın köşe başından - saptı- ğını gördü. Hah , tamam... Şimdi , kapı önünde buluşacaklar.. Ve, masti- ka öyle rakıdır ki, kapıcı, sızacak; şüphesiz kapıyı açamıyacak. Feridun, tokmağı, tekmeyi, yumruğu geçen haftaki gibi hızlı " sallamıyacak... Komşu kapıyı açmıyacak... Ötesi Allah kerim... ALALAL Hayretl Genç kizin lığından içeri sü: Feridun Necati koştu. Birde ne baksın! Kapıcı, igesi, kapı ara- rerdi. iki mastika — şişesir bağrına basmış; taşlıkta upuzun ... .. müdürlüğünden İşten memnu iken bilmuhakeme beraet eden muhafaza memurla- rından 217 numarah "ttin efendinin bir hafta zarfında İstanbul gümrük muhafaza müdüriyetine müracatla - vazifesine avdet etmesi ve ademi müracaatı takdirinde müstafa addedileceği tebliğ maka |omında ilân olanur. Ambar Tamiratı Gümrükler Umum müdürlüğünden 1 — İstanbulda bulunan merkez Ambarlarına ilave edilen Ambarda yapılacak tamiratı bedeli keşf ol: 2709 lira 41 kuruş dahilinde 20 'gün müddetle ve münakasaialeniye ile İstanbulda münakasaya kanob muştür. 2 — Şartnan müsaddak suretleri Ankarada Gümrükler Levazımı Müdürlüğünden ve İstanbulda Gümrükler Umum Müdürlüğü Levazını memurluğundan alınacaktır. 3 — Her talep bedeli keşfin | vermeğe ve - yahut bimu 21 kuruşluk hükümetçe —muteber k yerine yevmi münakasadan evvel İstan- yüzde yedi buçuğu olan 203 lira Milli Banka teminat mektubu | bul Gümrük Baş müdürlüğü Veznesine nakit olarak *para itasma mecburdur. 4 — münakasa günü 13 kânumusmi 930 tarihine müsadif pa- zartesi günü saat 14 dedir. 5 — Taliplerin yevm münakasa da İstanl lüğünde müteşekkil Gümrülder Umum Müs nuna müracaatları, l Gümrük Baş müdür- mubayaa komisyo-

Bu sayıdan diğer sayfalar: