November 11, 1931 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

November 11, 1931 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

11 Teşrinisani 1931 Greta Garboda Avrupaya dönmeğe karar verdi isveçli artist, artık san'at hayatından çekilerek kendi âleminde yaşıyacak .&. Greta Garbo son çevirdiği Romence filminde rus kıyafetinde Alman artisti Marlene Dietrich in Amerikadan bıktığı için ya- kında Avrupaya avdet edeceğini ve Almanyada filim çevireceğini bir kaç gün evvel yazmıştık. Bu haberin dünya sinema âleminde uyandırdığı merak ve alâka he- nüz geçmeden Hollivuttan bun- dan daha şayanı dikkat yeni bir haber gelmiştir: Greta Garboda Avrupaya dönüyormuş!.. Greta Garbonun Metro Gold- vin filim şirketile mevcut muka- velesi bir kaç ay sonra bitecektir. Isveçli sanatkâr bündan sonra yeni mukavele yapmıyacak ve Isveçe dönecektir. Greta Garbo senelerdenberi Hollivutta bulunuyor. Fakat buna rağmen Amerika hayatına bir türlü alışamamıştır. Burada çok münzevi bir hayat sürmekte,tatil günlerinde yalnızca | deniz kenarında gezerek, yahut evinin bahçesinde kitap okuyarak vakit e geçirmektedir. £ Gretanın gözlerinde daima memleketinin karlı, buzlu ufuklarının hasreti hissedilmektedir. isveçli sanatkâr memleketini çok göreceği geldiğini ve artık gidip orada yerleşmek istediğini bir kaç defa söylemiş, hattâ Amerikadan ayrılmak için teşeb- büslerde bulunmuştur. Fakat filim şirketlerinin dostlarının (şiddetli ısrarları karşısında her defasında bu tasavvurunu ertesi seneye bırakmış, yeni bir mukavele imza- sına razi olmuştur. Greta'nın bu defaki kararının Isveçe döneceği söyleniyor. Ma- mafih dostlarının ısrarı üzerine kararını tahvil etmesi ihtimali da vardır. Marlene Dietrich Avrupaya döndükten sonra Almanyada filim çevirmeğe devam etmek niyetin- dir. Halbuki Greta Garbo Isveçe döndükten sonra filim hayatından büsbütün çekilecektir. Bunun için isveçli artistin kararı bilhassa kendisini sevenler arasında büyük bir heyecan uyandırmıştır. Sinema haberleri X* Ufa “Jork,, isminde büyük bir tarihi filim çeviriyor. Başro- lunda “Wemer Krauss,, un oyna- dığı bu filim bazı sahnelerinin çevrilişini “Jork,, hanedanının ha- yatta bulunan azası, Nerbobels- berg'teki filim atelyelerine gelerek seyretmişlerdir. x “Erich Pommer,,in idaresinde ve “Charelle,,in rejisörlüğile çevri- len “Kongre dans ediyor,, filmin- de birinci Napoleon rolünü yap- mak için“Erne stStahi-Nachbauer, angaje edilmiştir. X* Ufa'nın çevirdiği “ Bade- minde meydan harbi ,, ismindeki komedi tamamlanmıştır. Bu filimde tekmil tanınmış komikler oyna- mışlardır. O meyanda baş rollerde Max Adalbert, Fritz Schulz, Celaire Rommer, Paul Heidemann,, vardır. X Universum Film Aktienge- zellschaft (yani: U F A) şirketinin 1930 - 31 ticaret senesi kâr veza- | rar hesabatını tetkik edecek heyet eylülde bu işi bitirecek, ve heyeti umumiye teşrinievel başlarında kat'i olduğu, bu yaza ber halde | toplanacaktır. Yeni filimler Bu hafta Paris sinemala- rında gösterilen güzel filimler Paris 4 (Hususi) — Bu hafta Paris sahnelerinde bir kaç yeni ve güzel filim gösterilmeğe baş- lanmıştır. Bunlardanbiri “kongre dansediyor ,, filmidir. .“Akşam,, bu filimden bir kaç defa bahs- etmişti. Kongre dansediyor. 1815 te toplanan Viyana kengresi esnasında murahhasların ve Rusya çarının Viyana kızlarile muaşaka- larını ve Napoleonun Elbe ada- sından kaçması üzerine hepsinin dağılmasını gösteriyor. Filim çok güzeldir, dekorlar, musiki mükemmeldir. Filmin bu- rada fransızca nüshası gösterili- yor. Bunda baş rolleri Lilian Harvey ve Hanry Garat yapıyor- lar. Kongre (o dansediyor. o çok büyük bir rağbet kazanmıştır. Ikinci bir film “Aşıkane macera,, dır. Bu filim Cennet yolu tarzında şen ve şakrak bir operettir. Filmi yapan Wilhelm Thiele'dir. Baş artistler Marie Glory, Albert Prejeandır. Burada bir kocanın karısını al- datarak bir artistle geçirdiği hayat kadının bunu haber alması, ko- canın artık sadık kalacağına yemin etmesi, artistin de eski hayatına dönmesi gösteriliyor. Bu filim de çok rağbet görüyor. Bundan başka tayyareciliğe ait bir filim vardır. Ismi Gloriadır. Bu filimde Brigitte Helm, Andre Roanne, Andre Luguet; oyn yorlar. Brigitte (Helm tatlı bir şive ile fransızça konuşuyor. Filimde tayyareci kocasını çok seven ve onu tehlikeli seya- hatlere © girmekten © meneden bir kadının bu seyahatlerde şam- piyon olan tayyareciye temayülü, kocanın bunu hissederek haber- sizçe bahrı muhiti aşmasını ve bu muvaffakıyetle (kadını (o tekrar kendisine celbetmesi gösteriliyor. Filimde tayyarenin deniz üze- rinde tesadüf ettiği güçlüklere | dair çok güzel sahneler vardır. Artistlerin hepsi iyi oynıyorlar. Harbe ait bir filimde gösteriliyor. Bu filim “ Tutuşmuş dağlar ,, is- mindedir. Filim Tirolde Avusturya ve İtalyan askerleri arasındaki muharebelere aittir. Mevzu mühim değildir, fakat filim çok güzeldir. Dağ muharebelerine, karlar içinde seyahate dair olan sahneler pek mükemmeldir.! »* “Baskın, filmini (osevimli Fransız yıldızı Anna Bella hali hazırda Pathe Natan için Joe May'ın “ikisi bir arada,, komedisini çevirmektedir. Murat, Noguero ve Duvalles bu filimde Anna Bella ile oynamaktadırlar. > x “Max Adalbert, yeninden Ufa hesabına bir filim çevire- cektir. Şimdiki adı “ Denizde ve karada, olan bu filimde “Max Adalbert , Baltık sahillerindeki bir banyo şehrinde belediye ha- demesi rolü oynayacaktır. x Berlinde yeniden uzun bir yer altı treni hattı açıldı. Bu hat uzun müşkülâtla ve senelerce süren çalışmalardan sonra yapıl- mıştır. İlk işe başlanıldığı günden itibaren bütün müşkül safhaları filme almış olan Ufa onları “ Güç bir yapı , ismile toplanmıştır. Çok şayanı dikkat bir eser olan filim sessizdir: T— —)2 Istanbulun eski ahçıları kalma- dı. Şimdi eski türk yemeklerini hakkile pişirecek ahçı bulmak pek güctür. Eskiden konaklarda sakız böreği yapılırdı, tadına doyum olmazdı. Şimdi hiç bir ahçı sakız böreğinin nasıl yapıl- dığını bilmez. Bir zamanlar en iyi sakız böreği Namık paşanın konağında yapr- lırdı. Daha bunun gibi tarihe kavu- şan yemekler vardır. Bu gün eski (o baklavaları (Oyapan bir usta bile (kalmamıştır. Evelce şehrimizin muhtelif yerlerinde iyi baklavacılar vardı. Bunların en meşhuru Fatihteydi. Konaklardan gelip bu baklavacıdan baklava alırlardı. Eski tavuk göğüsleri de kalmadı. Vaktile en iyi tavuk göğsünü yapan bir Marko vardı. Dükkânı Üsküdardaydı. Meşhur mahalle- bici Hacı Recebin tavuk göğsünü Markodan öğrendiğini söylerler. Markodan sonra iyi tavuk göğsü yapan kalmamıştır. Abdülâzizin sarayında bile Mar- konun pişirdiği kadar güzel ta- vuk göğsü yapılamazdı. O zaman Marko saraya tavuk göğüsü sa- tardı. Bir ahçının anlattığına göre tavuk göğsü, yapmak pek güçtür. Tavuk kesilir kesilmez hiç vakit, geçirmeden (tüyleri soyulacak ve haşlanacaktır. Tavuk haşlandık- rk Kastamonu, 4 (Hususi) — Mem- leketimizin her tarafında bir çok güzel eserler, bir çok güzel man- zaralar vardır. Fakat biz bu gü- zelliklerin ekseriya farkında olma- İ yız. Memleketimize gelen ecnebi bir seyyah bu güzelliklerden birini örüp meydana atınca o zaman biz de bunun farkina varıyoruz. Şu gördüğünüz köprü Kasta- monuda şehrin Jiçinden geçen suyun üzerindedir ve Kastamo- nunun kapıları önündedir. Kasta- monunun bu üzeri çatılı köprüsü çok eski zamandan kalmış: güzel Türk yemekleri ağır mıdır? Eskiden bir sakız böreği yapılırdı, enfes olurdu Tavuk göğsünü pişirmek zannedildiği kadar kolay bir iş değilmiş : li j Bir lokantanın mutfağı tan sonra göğüs ince ince ayrılacaktır. Tavuk eti tarafındaki eti bayat olursa tavuk göğsü iyi olmazmış.Gene ayni ahçı anlatıyor: — Adam akıllı yaprak dolması yapan ahçı da nadirdir. Yaprak dolması deyip geçmemeli. Eskiden yaprak dolmasını arap kadın ahçılar yaparlardı. (Dolmanın eti yağlı olursa dolma gevşek olur, zeytin yağlısının soğanı az olursa dolma saman gibi, çok olursa tatlı olur. Bütün bunlara dikkat etmek lâzımdır. | Arap bacılar dolmayı fındık tanesine yakın ufaklıkta yapar- lardı. Böyle dolma yapmak pek çetindir. Konaklarda bu işle üç beş bacı meşgul olurdu. Şimdi bu kadar nefis yemek yapmak için kaç zengin bu kadar ahçı kullanacak ?... Sonra eski harçları bulmak güçtür. Daha doğrusu bu harçlar çok pahalıdır. Halbuki türk ye- meklerinin iyi harca ihtiyacı vardır. Bizim “yemeklerimizde acı ve fena yağa “tahammül edilemez. Bir pilâvda bir az acı yağ olsun bir kaşık yenmez. Yağlar halis, harç tamam olursa iyi bir ahçının yaptığı Türk yemekleri dünyanın en lezzetli yemekleridir. Eğer yağ fena olursa yemeklerimizi yemek mide hastalığına sebebiyet verir. Bir çok kimseler kabahati yemeklerimizde buluyorlar. Bu haksızlıktır. Kabahat fena ahçile fena harçtadır. Eski bir türk eseri ği a İL N 8 Kastamonuda çatılı köpfü şairane bir'türk eseridir. Köprü- nün dış kısmı ahşaptır. İçerisi kaldırım taşları ile (döşelidir. Üzeri örtülü tarihi köprülerden bir kaç tane de İsviçrede vardır. Ancak orada böyle köprülere fevkalâde 'bir ehemmiyet verilir. Üstü çatılı eski köprüler şimdi yeni asri mimaride büyük mevki almaktadır. Bir çok yeni İ köprüler bu eski sistem üzerine, yani çatılı olarak inşa edilmek- tedir.Bu itibarlaKastamonu köprü- sünün mimari noktai nazarından da bir ehemmiyeti vardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: