26 Eylül 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

26 Eylül 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

pe Sahife 7 Yeni ve çok neşeli bir filim: Bir çiçek iki böcek Berlin 21 (Hususi) — Bir çiçek Iki böcek pi Seyir etmişsinizdir. Bir zamanlar Darölbedayinin en çok. rağbet €serlerinden biri olan bu piyesi ben Istanbulda iken bir kaç defa seyir etmiş, Eliza hanr- mın, Raşit Rızanın, Şadinin göster- dikleri iktidar karşısında hayran kalmıştım, Almanyaya geldikten (sonra, bestegâr Gilbert tarafından beste- lenerek operet haline konan bu piyesi bir kaç defa seyrettim ve her defasında büyük bir zevk duydum. İşte bu pek meşhur piyesi şimdi de sinemada seyrettim ve itiraf ederim ki . gene büyük bir zevk duydum. Piyesin ne kadar seyre- dilse usanç vermemesi çok hoş ve zarif olmasından ileri geliyor. Maamafih bu defa sinemada oynayan © artistlerinde | piyesin muvaffakiyetinde büyük bir amil olduklarını. ilâve etmek lâzımdır. “Bir çiçek iki böcek,, filminin artistleri Kaethe Von Nagy ile genç artist Wolf Albacı Betty gördüğünüz şen, neşeli şişman Olta Walburgdur. Bu üç artist o kadar sade ve tabii bir şekilde oynamışlardır ki filimi baştan ni- bayete kadar aynı zevkle seyret- memek kabil değildir. Eserin mevzuunu size en iyi günderdiğim resimler anlatacaktır. Kısaca izahat vereyin Tatlı ve sevimli bir çiçek (Ka- ethe von Nagy) şışman bir büce- ğin sevimli (Öle Walburg) kol. ları arasına veriliy Şişman böcek böyle bir çiçeği elde ettiğinden memnundur. Iki nişanlılar. baş başa kalıyorlar, düğünleri kararlaştırılıyor. “Alssilik buya, düğün günü çiçek tellenmiş, duvaklanmış iken, kar- Şisina ikinci genç bir böcek (Wolf Albech Betty) çıkıyor. Uzun za mandır. bir bile yüzünden birbir- lerinden haber alamamış olan kle böcek karşı karşıya heye- inde. Çiçeğin yüreği bu genç ve sevimli böceğe bağlı. Öyleyse yapılacak bir tek iş var: Kaçmal İki genç buna karar veriyorlar, Kızın taşrada ihtiyar bir teyzesi Var, güveyi tanımıyor, onun yanına gidiyorlar. Ihtiyar teyze kendile- rini sevinçle" karşılıyor. “Aman De güzel çift, birbirinize ne kadar yakışmışsınızl,, diyor. Ikisine bir oda w Vaziyet güçleşiyor... Çiçek ya takta uyurken, Bındaki küçük istirahat odasında şezlong üzerinde geçirmeğe karar can doğacak çocuğun ek olması için kapının önüne sihirli ot koymak üzere yavaş yavaş geldiği zaman damadı Şezlong üzerinde görünce köpürü- yor, “biz gençliğimizde karı koca aslâ ayrı yatmazdık,, diyor. Ihtiyar teyze: “Haydi bakalım, bana yeni âdetler çıkartmayın, koca beraber yatağa marşl,., diye iki genci zorla bir odaya kapıyarak kapının. eşiğine sihirli olu koyuyur. Ertesi günü birinci şişman bi cek nefes nefese geldiği vakit, Elimden” bazı Sannerer dolambaçlı ve karışık sahnelerden sonra vaziyet | tevazzuh vakit, çiçekceğiz gönlünün sevdiği ettiği | böceğe kalıyor. Sinema haberleri * Meşhur Alman artisti Harry Ledike yakında “Üniformalı aşk, isminde bir filim çevirecektir. & Olga Çekova “Paris dilencisi,, filminde baş rolu yapacaktır. # Almanyada Tannenberg mu- harebesine ait büyük bir filim ei ti z - er tarafta çok rağbet gö- ren Mickey filimleri renkli olarak çevrilmeğe başlanmıştır. * Meşhur fransız sahne esi olan Melo fransızca olarak filme çekilmişti. Bu eser almanca olarak ta filme çekilecektir. * Albert Prejean, | Brigitte Helm, Pierre Brasöcur Viyanaya | gitmişlerdir. Burada “ Jacgvelin ve artı iş işten geçmiştir. Bir çok | Âşk, filminin hariei sahnelerini gevireceklerdir. * Alman filim yıldızı Liane Haid, kocası baron Haymerleden ayrılmıştır. * Greta Garbo ile Ramen Nevaronun çevirdikleri Matahari filmi o Almanyada österilmeğe başlanmıştır. Alman sansörü fimin bazı kısımlarını gestir X Duglas son filminin ismini kararlaştırmıştır. Artistin devri- âlem seyahati esnasında çevirdi bu filmin ismi Mr. Robinson Cru- 808 olacaklır. * Irlanda bükümeti, içinde İngiliz kral hanedanı azasına m sup kimselerin bulunduğu günün vekayiine ait filmlerin gösteril mesini menetmiştir. Telsiz / telgraf © cihazımız, alimda kalarak bozulmuştu. Ma- kinistlerimiz, bülün gayretlerine rağmen bunu tamir edemiyecek- lerini söyleyip duruyorlardı. Fazla olarak 25 bin metro filmimi objektif ile beraber harap ve turap olmuştu. Timsahları kapana nasıl düşürdük? Carcyin çok hakkı var: Hiç bir şeyden ümidi kesmemek lâzim. Ertesi günü, civarda yaptığımız. bir istikşaf esnasında, timsahların. cepheden filimlerini almak için bize lâzim olan sahayı ve dekoru bulduk. Kampımızdan yüz metro kadar uzakta, nehirle irtibatı olan küçük bir bataklık vardı. Bu bataklığın ortasında bir adacık bulunuyordu. Bataklığı, nehire bağlıyan küçük bir geçit yeri vard. Bu geçidin derinliği de fazla değildi. Tim- sahlar karınlarını doyurduklan sonra bataklığın ortasında bu- lunan adacığa geliyorlar ve orada güneşin ziyası altında uyuklır yorlardı. Bu istikşafım esnasında bana re- fakat eden avcı Barnes timsabların bu vaziyetinden hayrete düşmemek lâzmgeldiğini söyledi ve sebebini de şöyle izah ett; Timsahlar, akıntının kuvvetli ve şiddetli olduğu yerlerde akıntı ile uzun müddet mücadele mecburiyetinde kalmamak için uzun müddet suda duramazlar. sahların bu ; tenbelliği ve âçgözlülüğü bize çok yardım edecek. Fakat bunun için de Hora rolunu oynayacak artistlerin kendilerini büyük tehlikelere maruz bırakmaksızın nehrin ortamdan adacığa geçmesini temin evre ve biz filmi çekerken timsabların Nil nehrine atlayıp kaçmalarını menedecek «tedbirleri | evvelce almak lâzımdır. Bir cihetten işler, yolunda gö- rünüyor. Çünkü adacığın ortasın- da yüksekçe bir ağaç var. Bu ağacın dalları, nehrin sabillerin- deki sazlıklarla temastadır. Bu sahneyi filme çekmek için müna- sip yerler de eksik değil Bütün mesele, bu sahneyi filme çekerken, © mahalde timsabıların bulunma- sını temin edebilmektir. Timsahların kaçmasını meniçin bütün bu bataklığın. etrafında yüksekçe bir duvar inşa etmeğe karar verdim. Bataklığı, nehre bağlıyan geçit yerinde de o ta- raftan timsalılarm kaçmasına mani olmak için bir set inşa ettire- ceğim. Bu vazifeyi maiyetimde bulunan zencilere tahmil ettim. Kafile yolda giderken Bu karar, üzerine zenciler, ellerinde bulunan baltalarla gide rek takriben iki metro uzunlukta kalın ağaç kütükleri kesmeğe başladılar. Bu hususta avcılar» rini de sordum. Kapanla avcı hayvan yakalamakta. ihtisas peyda etmiş olan Bormi yapılacale duvar ile setin genişli ve yüksekliği hakkında, kat'i karar vermekte tereddüt ediyor Nihayet, timsahın müthiş kuv vetini hesaba katarak duvarın 25 santim genişliğinde ve teme- linin de toprak içinde lâakal 60 Santim — derinlikte bulunmasına karar verdik. Duvar yıkılmaması için bunların arkasına kalın ağaç gövdeleri de koyacaktık. Bu sayede aşılmaz ve yıkılmaz bir duvar inşa etmiş olacaktı. Seddin inşası, daha çok müşkür lit arsediyordu.. Bu set, bem yüksek, hem geniş, hemde bir kaç dakika zarfında vazedilmesi için hafif olmak lâzımdı. Zenci Mutiamın bu hususta bize gok yardımı dokundu. Dıvarla seddi hazırlamak için tam ongün çalıştık işte biz, dört taraftan kapadığımız bu. adacığın içinde timsahları hapis edecektik. Bunları buraya çekmek için yem olarak öldüreceğimiz. hayvanların eşlerini kullanacaktık. Bir gün evvel avcılarımızdan in öldürdüğü büyük bir su geyiğinin bazı parçalarını, timsah- ları çekmek iiçin bir adacığın üzerine getirip bıraktık. Bir deniz aygırının eşini yem olarak kullandık Ferdası sabah bazı arkadaşlarla büyük kafesin etraf beraber, görür görmez geçit yeri vasıtasile pebre atladılar. Yalnız bir timsahı İyerinde kaldı. Bize klavuzluk eden zencilerden bi pir yol açamayınca, inşa el yüksekçe duvara tevcih etti. Tim- Sahin kendisine bir firar yolu bulmak için bu saldırışı cidden görülecek bir manzara teşkil ediyordu. Biz bu manzarayı seyir ederken henliz nemli yerleri tamamile ku- rumamış olduğu cihetle, ıslak toprağı ayaklarile (kazarak ve iki kütük arasından kendisine bir menfez açarak bütün süratile, behir sahiline doğru kaşıyordu. Adamlarımın bir çoğu, timsahın yolu üzerinde bulunuyordu. Bir kazanın önüne geçmek jiçin kafa sına iki kurşun sıktım, canavar, iki üç adım daha attıktan sonra kuyruğunun üzerine dayanarak, yu- karı kalktı ve bir iki defe, biye yandıktan sonra, ruhsuz yere serildi. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: