30 Eylül 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11

30 Eylül 1935 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TAOLARI lin SEGMDAN CENGiZiN OĞLU İSKENDER Kırlaguç havada uçan kuşları vuruyordu. Erlas Akay)ı kışkırttı: “Bu herifin karısı Çagatayı baştan çıkarmak istiyor.. dikkat etl,, emedi.. bir gün çeke Kırlaguç, Çagatayın kapı bekçisi olduktan sonra.. Aradan bir ay bile geçmemiş- li, Kırlaguç, saray kapısında nö- “bet bekliyordu. (Cüda) saray damlarına ve retini ve avcılıktaki omeharetini az anda anlamıştı. Çagatay bir gün ava gitmişti. Yanındaki muhafız bölüğü arasın- da Kırlaguç da vardı. 'agatay yüksek bir ağacın te- pesinde duran bir kuşu yanındaki zabite göstererek: — Erlas! dedi, şu kuşu bir okla “yere indirebilirsen, sana iyi bir avcı imişsin diyeceğim!. Erlas hemen yayını gerdi ve a- “ğacın tepesindeki kuşa nişan al- dı. Fakat, kuş ağaçtan uçtu.. baş- ka bir ağacın dalına kondu. Çagatay: — Ben zaten senin dalda duran bir kuşu vurduğunu görmedim. Diye mırıldandı, sonra Kırla- guça dönerek: — Haniya, sen bana, geldiğin gün, iyi bir avci olduğunu söyle- çiya Haydi, göster kendini ba- nı havada rUŞ. şalttı, Delikanli attığı ok, ku- şun böğrüne saplanmıştı.. Kuş okla beraber yere düş amam ere pi h üştüler, Çagatay Er- lasa dönerek ördün mü avcıyı?... Uçan kuşu vel Sen dalda dura ku- şu vuramadın! Dedi ve herkesin gözü önünde delikanlıya on baliş verdi. — Haydi, bir kuş daha vur! Bu Sefer yüz baliş vereceğim. ı gerdi. ve Çagatayın üstünden geçen bir kuşu, havada uçarken vurdu. Bu kuş da önceki gibi tam ML yaralanıp ye- re düşmü iy Kia aguçun iyi bir avcı hiç gün olduğu anlaşılmıştı. Onunla kimse avda yarışa çıkamıyordu. g ill tı. Domuz çok besliydi.. atılan ok- lar derisinin üstünü sıyırıp çiyordu. rlas, Çagatayın yanında ken- Jikanlının attığı ok yaban domur. | a gün de Çagatay av- FAHREDDİN Zunun tam alnının ortasına saplan- mıştı. Domuzun vii birden kapan- dı ve homurdanarak yere yuvar- landı.. siren başladı. Bun- dan sonra Erlas kiki ok attı ve bu oklar hayvanın karnını desti. terdin, Seni öy itibaren mu- hafız onbaşısı yapi Dedi.. ümitle ye yüz ix baliş daha verdi ve omuzunu okşadı. — Nasıl, rahat mısın? Yurdu- ma geldiğin gündenberi bir üzün- tün var mı?. Diye s erdi Kalay yere iğildi.. Çagatayın dizlerini ö; — Çok yi tım, dedi, eşimle birlikte sağlığınıza dua ediyo- rum. sie (Erlas) bir tuzak mı hazırlıyor? Kırlaguç vazifesinden başka bir şey düşünmüyordu. Kapı ar- kadaşlarının hepsi de onu seviyor- lardı, u çekemiyen ve onu; — Kırlaguçun çi Şaeatayı baştan çıkarmak ve gözüne gir- mek istiyor.. ye e j, Dedi. Akay, Çağ büyük bir sevgi ile bağli ei Fakat, ne de olsa onun karısıydı ve kırk- tan çok gözdeleri arasında Akayın yüksek bir mevkii vardı. Ak sözlerin kendisini ilkemizi bed bir şey olma- Fi ee Hiddetle Çaga- ak — zi ei arasına aldı- ğın Kırlaguçu orman bekçisi yap- e birlil ai saraydan us ömre yeni parlıyan kıvıl- cımlarını sezdi. — Sen bugüne kadar hiç bir kadını kıskanmamıştın! dedi, he- nü bile görmediğim bir zavallıyı buradan lk eline ne geçecek?... Sonra düşün ki, Kırlaguç ormanda Peytieak yanımdan uzaklaştırmak TER, G akşam bir Li i Hayatında hiç bir kadın bu yakışıklı, usta çapkını şu küçük & ol lur?. kolleksiyonumu görün.. ne olur canım?. e Melâhat al Gn değin tadı bir kıvrımla — Ne lüzumu var?.. diyordu Zaten pul meraklısı değilim ki.. leyse çeşit çeşir iskam- billerden yaptığım kolleksiyonu görmeğe gelin... İçlerinde en es- ki a var... — İskambil meraklısı da de- ğilim.... — Ya tesbih kolleksiyonu? İç- lerinde gayet nadide, antika olan- arı var.. — Antika meraklısı hiç deği- lim... e çen yorma Fe- rid... Gelmi Minyi genç e bir çay içir- mek için 'apartımanına gelmeğe Tazı etmişti.. apartıman çiçeklerle . Yeni likörler, şekerle- meler li Kapı hafifçe ça- lındı... Ferid koştu, açtı. Melâ- hat mütereddid adımlarla içeri gün süslendi.. w m m likör kadehini reddetti, Araların- da bu yüzden bir münakaşa baş- ladı: — Ne olur?, Bir kadehcik ca- nım.. — İçmem Ferid. Hakikaten çok başım dönüyor.. ispirto fena ediyor. — Ne çıkar.. hatırım için.. — Onlar tam likörün münaka- şasını yaparlarken bu sefar kapı mam in ne mümkün?. Kapı yıkılırcasına çalınıyordu... Nihayet lar inmeğe baş- ke Esri — diyerek gitti kapı Ee re harikul g dın amma olgunlaşmağa yüz tut- zun kirpikli, iri ve mâ; gözlerini. Kim Serli aça- rak ilk sö; — Melâhat nerede?, Sorgu oldu... Feridin cevabını bekler meden onu hafifçe göğsünden it- ti, içeri girdi.. — Biliyorum. burada.. lamağa lüzum yok.. ben teyzesiyim.. Böyle söyliyerek salona d. sak- onun (Arkası var) Umum Emlâk Acentesi Bahçekapı TAŞHAN No. 29 EHVEN ŞERAITLE EMLÂK iDARESİ KİRALIK APARTIMAN n ALIM ve SATIMI TELEFON: 20307 u yürüyordu. Arkasındaki vik kalıklı bir adam da beraber... ne yapacağını, ne söy- çamamıştı. z ö E 5 m 5 5 burada resi değil m — Vallahi erim şimdi geldim.. şimdi » Beş da- agi bile oem > > “Bak şapkam mda... Ilah... Doğrusu ne if- tihar edilecek 'bir hal... Kadeh- lerde likörler... Sigaralar... medim ki teyzeciğim... Billâhi içmedim... kapının önünde sessizce rdu... Genç tey- yük kıyafetli Ferid onları seyrediyoı ndaki ndü: Hemen Melâhatı ze arkasın adama dö al. eve götür... Sonra Melâhata döndü: — Yürü bakalım. Kasımla be- raber eve git, ben süt dökmüş kediye nmüştü: — Peki teyzeciğim gidiyorum. Feridin önünden geçerken bir fısıltı halinde Ilaha pe Kasımla beraber çıktı ti Şimdi genç teyze ile Ferid yal- nız kalmışlardı... eyze büyük bir kame se deydi. . yeliyerduz . dedi... işi Melâhat lr nda yukarı dolaşmasının bir türlü bit- miyeceğini anlayınca Ferid: zum m yaln yi ze.. u derece kendinizi üzme- yiniz.. 04 Nez Gene teyze tam Feridin önün- ii amıyayım?. sinirli sinirli ayağını hızla .. Ferid hayran onun tavırlarını tmese güleci İsterseniz beni tokatlayınız. İsterseniz yumruklayınız, seniz tekmeleyi akat ederim, kendinizi üzmi velâ bir sigara yakın.. ister- rica eyiniz, Ev- insan si- wa s5 5 zi ni iü teklifinizi kabi le âmadey; Genç Feridin uzattığı tabakadan bir sigara alıp dudak- Yumu- re ü.. Ferid bu sessizliği gi- dermek maksadile: — Bir likör... dedi... nirlerinizi yatıştırır... Genç teyze Melâhattan daha uysal çıktı. Sinirlerinin yatışma- sı için bir, bir daha, bir daha li- kör ai izel £ açık konuşalım bay Ferid. dedi, ne zamandan beri si- zinle “Melâhatin macerasını İşit- bii Belki si- Ferid önüne baktı: Teyze iğ 30. il ği Abone Ücretleri 4 Adres tebdili için kuruşluk pul Mi Tml İdarel Acımusl k tıp ğa bakteriyoloğ Fethi Erdeni seç- miştir. Cemiyet leri saat muhtelif tıpsel konuları mektedir, Toplatılara eğ Kimi Bi edebilir! — a halde?. Yapımız doğ r hareket mi?,. Sizinle iki samimi arkadaş maceradan gi mi?. Meliki istikbali için likanlının elini omuzuna koy. kurtarmi riyor Saatler an Azade Tarcan, duğu iti geldi, de- Ben ak, Melâbatin mm — kurtarmak için geldim.. musunuz?,. diyordu. omuzundaki Radyo Eylül Pazartesi 8,30 Bi ayanlara a , 18.5 50 Dan kuvartet), 22,15 Türkiye Ecnebi 1400 kuruş 2700 kurus 750 » 1450 » » 300 > 11000 kuruştur. b 1 — Hızar günü 2,04 1529 1155 1977 hane; Babiâli civan uk Sı cemiyetinden 24/9/935 eyoğ Si her hafta salı gün- 18,30 da toplanarak görüş“ he- ira imdi d 3 sg Şi döneceksiniz eyze tam nına oturdu.. uraya ii şerefini di * Ferid e eli tuttu. i geçmiş, likkörler tama- mile bitmişti. 'Tablanın izinde ucu kırmızı dudak boyasına boyanmış belki 10 tane sigara vardı. ze tami m dört saat sonra Feri- din apartmandan li — Ne yapayım nin şerefi.. sordu: Ferid — sözi değil mi iyordu.. ail i ehri istikbali. n muhakkak geleceksin — Ge iri 3 Sonra sö bir gülümseyişle omuzunu ka ii ein şerefi. var . çin di Bir yıldız)

Bu sayıdan diğer sayfalar: