9 Nisan 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

9 Nisan 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sol maçlar etrafında izmirlilerin her hakemi beğenmemesi doğru mudur? İzmirliler İstanbulda Fenerbahçe ve Beşiktaşa, Ankarada da Gehçlerbirli- ğine ve Ankarsgücüne yenildikten sonra İzmir gazeteleri, bu dört mağ- lübiyetin de hakemler yüzünden ileri geldiğini yazıyorlar. Yazmak istedi- gimiz noktaları kaydetmeden evvel bu gazetelerin hakemler hakkında neler yaudıklarını evvelâ şuraya alalım: Doğanspor - Gençlerbriliği maçı ve Alâeddin hakkında diyorlar ki: «Yapılan gollerin beşi de ofsayd- dir. Takımımız büyük bir haksızlık ve tarafgirlikle karşılaştı. Yoksa çok iyi bir derece alacaktık» Ankaragücü - Doğenspor maçı hakkında Said Salâhaddin için bü. yük puntolarla «Bu mağlübiyetin doğ- tudan doğruya hakemin taragirane idaresinin mahsulü olduğunu» kay- dediyortar ve ekâle içinden çevrilen bir gölün sayılmadığını: yazıyorlar. Fenerbahçe - Üçok maçı hakkında ve Şazi için «Üçok Taksim stadında Fenerbahçe ile karşılaştı. Ve maalesef hakem Şazi Tezoznın haksız karar. ları ile mağlüp oldu. Yirminci dakika- Ja Fikrete hafif bir favul yapıldı ve derhal ceza verildi ve Fikretin çekti- *i favul Bülendin kafasile gol oldu. Bir akında Fener müdafileri topa el le dokutidülar hakem penaltı ver medi, Göz göre göre mağlüp edildik» tiyorlar, Beşiktaş - Üçok maçı hakkında ve Nihad için eÜçok İstanbulda Beşik- taşla karşılaştı. Hakem onuncu daki: kada en iyi oyuncu Basrinin sakatlan- mâsina göz yumdu. Kale direğine çar- parak geri gelen topu gol saydı. 1-1 be- yabere iken verilen bu gol takımımızı bozdu. Sanki bu yetmiyormuş gibi topa göğüs çıkaran Zehir Aliye hakem bir de penaltı verdi satırlarını > yorlar. İzmir gazetelerinin dört maç haki kında yazdıkları yazılardan birer par- çasını yukarıya koyduk. Şimdi biz düşüncelerimizi ayrı ayrı yazalım. Görülüyor ki Gençlerbirliği - Do- Zanspor maçında Alâeddin beş golü de ofsaydden vermiğ. Ankâragücü - Doğanspor maçında, mağlübiyetin - büyük farkla ok masına râğmen - yine hakemin sebeb olduğunu kaydediyorlar. Yoksa ha- kem bitaraf olsa imiş yine İzmir gar Tibmiş. Fenerbahçe - Üçok maçında golün, gol olduğunu nasılsa kabul ediyorlar, Fakat hakem penaltıyı vermemiş. O- yun berabere olunca İzmirin galib geleceği ihsas edilmek isteniyor. Yine İzmir galib. Beşiktaş - Üçok maçında o hakemi oyuncularının sakatlanmasına gös yumuş, i Direkten geri gelen top. içeri gir memiş göl saymış oyun berabere İken verilen bu gol takımı bozmuş haksız penaltı verilmiş. Bunlar olma- sa imiş yine İzmir galibmiş. Anlaşılıyor ki İzmirliler dört maç- ta da mağlübiyeti haksız buluyorlar. Biz bu iddiaların, İzmirin faal spor- cularından ziyade gazetelere yazı ya zan müfrit klüp taraftarlarının dü- şünceleri olduğunu zannediyoruz. Fenerbahçe maçı az bir farkla ne- ticelendiği için ileri sürülen iddialar, görmeyenler için, bir dereceye kadar akla yakın gelirsede1-6,1-5,1-4 gibi mağlübiyetilerde bu gibi tevillere kaçmak bir parça garib oluyor. Bu şekilde yazıların İzmir gazete lerinde nasıl yer bulduğuna doğrusu hâyret ediyoruz. Hiç şüphe yok ki İz- mirlilerin mantıki düşünen futbol meraklıları da böyle tevilleri muvafık görmüyorlar. Bir gol ofsayd olur fa- kat beş golün de ofsay olduğu gibi bir iddiada bulunmak pek de doğru 5 - ilik mağltübiyet için bu gol of- saydddi. Şu gol, gol değildi demiyor- lar da hakem sebebtir diyorlar. Bir golü haksiz kabul edelim, iki golü haksiz kabul edelim, fakat beş golün dc haksız olduğu nasıl kabul edilebilir. Her maçla ayni iddizlarla kaşıla- şıldığına göre yenilen takım taraftar- larının dönünce uğradıkları mağ- Yübiyetleri ne suretle teyil edecekleri- nl bilmediklerine, hakem diyerek işin içinden çıktiklarına, bir türlü «Karşı- mızdaki fukım bizden iyi oynadı, on- lar bizden yüksekti yenildik» diyeme- dlklerinö, insanın hükmedeceği geli- yor. Seneler var ki bu böyledir. Mağlü- biyet takdirinde ilk söylenen söz ha- kem tarafgirliğidir. İzmir futboletilerinin bugüne ka- dar hariçte mağtübi- karşılaştıkları yetlerin hiç birisi İzmir gazetelerine haklı bir netice olarak eksettirilme- miştir. İzmir gazeteleri bu husustaki mütaleaları müfrit klüpçülere bırak- mıyarak kendi takımlarını oçalış- mağa teşvik etseler İzmir futbolüne daha büyük hizmet ederler. Yoksa her takım kendi mağlübiye- tini kabul etmiyerek kendini büyük bir farkla yenen takımı yeneceğinden dem vurursa, Zayıf olduğunu bir türlü kabul etmezse, futbolün yükselmesine imkân yoktur, İzmir gazetelerine spor yazanlar İzmir futbolünün yükselmesine yar- dım etmek istiyorlarsa bu gibi tevil lere yer vermemeli bilâkiş şehirellik hislerini bir yana bırakarak kendi ta- kımlarına çalışmak tavsiye etmelidir- ler. Pek iyi hatırlarız ki rekabet iddia» Jarmın en hararetli devirlerinde bile yine hakem demişler ve Macaristan- dan hakem getirilmiş, sekiz sıfırlık bir mağlübiyete, kendi stadlarında, kendi halkları önünde uğramışlardı. Böyle giderse, her zaman ve her hakemden şikâyet, nihayet kendileri- ni de şüpheye ve inanmamağna sevk» edecektir. M. Kemal Spor ve Gençlik bayramı Cumhuriyet Halk Partisi tarafından bir talimatname hazırlandı Ankara 8 (Telefonla) — 19 mayıs spor ve gençlik bayramının memleke- tin her tarafında ne şekilde kutlana- cağı hakkında Cumhuriyet Halk par- tisi tarafından (bir talimatname ha- zırlanmıştır, Merasim o gün her yerde öğleden sonra yapılacak, bütün mek- İcp talebeleri ve sporcular saat on beşte milli marşlar söyliyerek spor veya Cumhuriyet mafdâmna gidip yerlerini alacaklar, mahatlin en büyük isare âmirleri talebe ve sporcuları teftiş ettikten sonra İstiklâl marşile merisimo başlanarak: sahalara Türk bayrağı çekilecektir. Bir talebe veya sporcu 19 mayıs gününün ve sporun ehemmiyetini an- atan bir nutuk söyledikten sonra > velâ talebeler sonra sporcular jimnasi tik hareketleri yapacaklar, bunu res- mİ geçid takip edecektir. O gün me- rasim bittikten sonra her yerde mü- kâfatlı spor müsabakları ve eğlence- leri tertip edilecektir. 19 mayıs günü her taraf buyraklar- la donanacak, mhjfaza ve dükkân vi- tirinleri, nakil vasıtaları süslenecek, merasim sahalrıma vecizeler asmlacak- tır, Tayyareler havadan vecize kâ- ğıdları atacaklar, Türkkuşu şubesi o- lan yrelerde hava gösterileri yapıla» caktır. ri Bundan başka o gün merüsim sa- basına gelemiyecek kadar ihtiyarlamış olan sporcular pehlivanlar, ciridej- ler bir heyet tarafından evlerinde zi- yaret edilerek hatırları sorulacak çen likler gecede devam edecektir, ESTİĞİ GİBİ; Futboleü portreleri Üçoklu Salim: Meşhur Vahabın kardeşi. Van kedisi gibi sevimli bir tip. Hakikaten de topla, kedi yün yu- mağile oynar gibi, rahat ve zevkli oy- nıyor. Fakat zavallı o kadar ürkek ki ufak bir patırdıda, kedi nasıl yumağı bırakıp kaçarsa, öylece kaçıyor. Pren- sip yapmış: «Ben topa gitmiyeyim top bana gelsin... Top bana gelsin, hasım bana gelmesin». Topu ayağına verseler ve karşısında oyuncu bulun- durmasalar fevkalâde bir futbolcü ... Beşiktaşlı Sulhi: İsmine rağmen maçta «Sulh» İle fazla bir alâkasını görmedim. Hem boylu, hem geniş ok duğu için mldir nedir, işini sulhen poz '... ç Galatasaraylı Avni: Sık sakatlanan bir kaleci, Ben bunu tahlil ettim, şu başı ileride ve aşağıya doğru bir vazi- yelle yapıyor. Üst kısım ağır basınca &normal düşüşler karşısında kalıyor. Eğer bu görüşümde yanılmıyorsam, Avninin, dalgıçlar gibi, ayağının altı- na ağır şeyler koydurması lâzım, Fa- kat bitaraf olarak söyliyeyim ki bu- nun da mahzuru ver: Sağdan gol, soldan gol... Fnerbahçeli Yaşar: Bir muhacim Fener kalesine doğrulmuş giderken Yaşarın bu oyuncunun üstüne gidi- şini şuna benzetirim: Bir çocuk gizli. ce bir meyva bahçesine, bir çilek tar- lasına girmek isterde karşısına iri vü- cudlu, aksi bir bekçi dikilir. Fakat çocuğun böyle bekçileri aldattığı, sa- dıkları da vakidir. ... Galatasaraylı Haşim: Usta bir san- atkâr elinden çıkmış bir biblo gibi kıvrak bir muhacim. Vücudunun pek çelimli olmasına rağmen topa aya- fından ziyade zekâsile hükmettiği için muvaffak oluyor. Şimdilik, sağa giderken sol açığa, sola giderken sağ açığa topu göndereck başka bir mu- hacim görmüyorum. ... Güneşli Rebü: Büyük mağazalarda çeşit çeşit malların nerede bulundu- ğunu parmağının ucunda bilen emek- tar tezgâhtarlar vardır. Bunlar müş- terilere, başka tezgfihtarların bilme- dikleri malları çıkarırlar. Ben Rebliyi, futbol sahasının emektar ve tecrübeli bir tezgâbtarı olarek görürüm. Esa- sen Saçları dökülmüş başile insanda böyle bir intiba bırakmaz da değildir. Sadun Galib Şazi Tezcan İzmire gitti İzmirdeki maçları idare etmek ü- Zere İcderasyon tarafından seçilen Şazi Tezcan dün akşam İzmire hare- ket etmiştir. “6 AKŞAM,ın Çocuklar için tertib ettiği resimli müsabaka —— Hayvan resimlerinin neşri bitti Evvelce de bildirdiğimiz üzere, müsabakaya iştirak etmek için (20) tane resmi biriktirmiş olan- lar, resimlerde gördükleri hayvan- ların (hangisi hangisine düş- man) ise onları yanyana yapıstı- rıp aşağıdaki! adrese göndermeli- dirler: «Akşam gazetesi Çocuk dünyası resimli müsabaka memurluğunaş Dikkat: 1 — Gönderilecek mektuplar- daki isim ve adreslerin okunaklı olması, 3 — Neşredilen (20) tane res- min tamam bulunması şarttır. 3 — Bu müsabakaya ald mek- tuplar (1 mayıs 1937 cumartesi) günü saat 17 ye kadar kabul edi- lecektir, İNE inden mlm e İK İRİLİĞİ İNME NİLİNİ Lİ ZİLLİ N tb.:01 se irin ne üz Mahkeme salonlarında Çarşıkapı Cinayetinin © Nisan 1937 muhakemesine başlandı Yıldız oteli sahibini öldüren, kendini müdafaa vaziyetine Geçen şubatın on ikinci cuma gü- nü akşam üzeri saat altı buçuk sıra- larında Çarşıkapıda Yıldız oteli sahi- bi İbrahimi bir ortaklık meselesinden dolayı tabanca Ile öldürmekten suçlu İbrahimin muhakemesine dün ağır ceza mahkemesinde başlanmıştar. Tahkikat evrakına nazaran katil İb- rahimin babası Mehmed Emin ken- disi işlettiği Yıldız otelini maktul İb- rahime devretmiş ve oğlu İbrahimi de ötelci İbrahime de bir müddet beklediğim halde kar- deşimin ve İbrahimin gelmediklerini görünce merak ederek meyhaneden çakıp otele gittim. Otele girdiğim za- man İbrahim, kardeşim Ethemle ko- nuşuyordu. Beni görünce küfrederek bağırmağa başladı ve tabancasını çek- mek üzere elini beline doğru götürdü. Ben İbrahimin beni vuracağından korkarak tabancamı çektim. O sırada sarboştum.. ateş ettim. Sonra karde- şimle beraber otelden çıktık. demiştir. Bundan sunra maktul İbrahimin veresesinin vekili mahkemeye bir isti. da vererek cinayetin suçlunun söyle diği şekilde olmadığını bildirmiş ve şunları anlatmıştır: — Suçlu ile babası Mehmed Eminin maktul İbrahimle ortaklık meselesin- den araları açıktı. Arzularına muvaf- fak olamayınca intikam almağa karar düştüğünü söylüyor verdiler, İbrahim o akşam babasının teşvikile rakı içerek cinayeti tasarla- muş ve evvelâ kardeşi Ethemi gönde- Terek İbrahimi lâkırdıya tutturmuş, o sırada kendisi de otele gidip tabanca ile İbrahimi öldürmüştür. Cinayet kasden ve tammüden işlenmiştir. Dİ- “ ğer taraftan suçludan beş bin lira taz- minat almarak maktulün veresesine Yerilmesini istiyoruz. Şahid olarak dinlenen otel kâtibi Hulüsi de vakayı şöyle anlatmıştır; — Akşam üzeri saat alti buçuk sira larında İbrahimin Kardeşi Ethem ote- lin yazıhanesine gelerek birim mal sa- hibi İbrahimi görmek istediğini söyle- di. İbrahimi kahveden çağırdım. Et- hem yazıhancde İbrahime bir kâğıd verdi, İbrahim bu kâğıdı okuduktan sonra «ben bu saatte meyhanede se- nin Kardeşinle ne konuşacakmışım; diyerek küğıdı yırttı. O sırada bir si- lâh sesi duydum. Ben yazıhanenin ka- pwsı önünde duruyordum. Başımı çe- virince Bthemin kardeşi İbrahimi ca- mekânın dışarısından tabanca ile otsi- ci İbrahime ateş ederken gördüm. Bin korkarak kahveye kaçtım. Üç taban- ca patladı, Otel sahibi İbrahim ellerile kalbini tutarak otelden dişarıya çıktı. Oradan otomobile binip hastaneye git- miş ve ölmüş. O sırada katil İbrahim- le kardeşi Ethem de kaçmışlar. Ben vakayı bu kadar gördüm. Diğer şehid, eyni otelin kahvesinde garson Lütfi de kahvede çalışırken silâh seslerini duyduğunu ve otel sa- hibi İbrahimin elile göğsünü tutarak > çıktığını gördüğünü söylemiş- is İbrahim bunların şahidlikle- rihi kabul etmemiştir. Gelmiyen şa- hidlerin çağırılması için muhakeme başka güne bırakılmıştır. İzmir takımının Ankaradaki mağlübiyeti Antrenör Grinvel bu hususta ne diyor? Ankara 8 (Akşam) — Fenerbahçe- nin güçlükle, ancak bir golle yenebil- lurken, yaptığı İki maçta on bir gol yiyerek sahaden yn birazda hay- rotle karşılanmış! İzmir bölgesi antrenörü B. Ne bu yeniimenin korkaklık ve itidalsiz. Ukten ileri geldiğini söyliyerek di- yor ki — Futbol oyununun bir vasfı da cesarettir. Korkoklık futbol 1l6 kabili telif değildir. Ben sol ayağı oynayamıyan bir oyuncuyu bir iki ay içinde buna elış- tırabilirim. Ayr suretle yalnız siğ ayağını kullanacak bir şekilde yetiş- tirebilirim, Fakat Korkaklığı nasıl te davi edebilirim? Eğer Doğanspor Ankarada yaptığı maçlarda biraz daha atılgan oynuya- bilse ve hele soğukkanlılığını muha- faza edebilseydi, muhakkak ki böyle bir akıbetle karşılanmazdı. Bu yenii- menin üçüncü bir Amili da hakem ol- muştur, Futbol tekniği bakımından İzmir ve Ankara sporcuları arasında bir mukayese yapabilmek için Ankaralı- lerin oyunlarını bir de İzmirde gör- mek islerim. Bu münasebetle futbolcularımızı büyük bir noksanlarını tebarüz ettir. mek isterim kl oda, oyunda soğuk kanlılıklarını muhafaza edemiyerek hepsinin birden töpa hücum elmeleri- dir. Bunun neticesi şu oluyor: Topu koşturacaklarına kendileri koşuyorlar. Binnetice enerjilerini bey- hude yere İsraf etmiş oluyorlar. B, Grinvel İzmirde (utbolculuğun iyi bir istikbale mazhar olacağına ka- ni olduğunu söyliyerek bugünkü vâ- ziyette bile, teşkil edilecek bir İzmir muhtelitinin Ankara muhtelitini her tar, Öğrendiğime göre Türk spor kuru- mu anirenör B. Grinvelin de MU takıma namzed olacak oyuncular hak- kındaki fikrini bildirmesini istemiştir. Bu husustaki tedkiklerini henüz bitir. mergiş olan antrenör bir sunlimize cevaben; — İzmirde Milli takıma namzed olarak üç oyuncu tesbit etmiş bulu- nuyorum, İsimlerini şimdilik yazma mak daha muvafıktır, ktır, demiştir. belimi Ankaraya gidiyor Ankara 8 (Akşam) — İstanbulspor takımı, Altınordu ve Demirspor ta- kırlarile iki maç yapmak üzere bu- raya gelecektir. Maçlar cumartesi ve pazar günleri stadyumda yapılacak- tır. Ayni günde gene stadyumda Ana- dolu klübü güreşçileri ile Ankaragücü güreşçileri de karşılaşacaklardır. Manisada kupa maçı Manisa (Akşam) — Pazar günü ya pılan kupa maçında Kasaba ile Ak- hısar spor klüpleri karşılaştı, Seyir- ciler haddinden fazla kalabalıktı, Bu maçı bütün seyirciler heyecanla tar kib ettiler. Kasaba oyuncuları pek güzel oynadı. Nihayet sıfıra karşı 6 seyi ile Kasaba Akhısara gelip gel miştir, Bu sırada seyircilerin alkış ve yaşa sesleri etrafı doldurmuş ve Kar saba sporcuları kupayı kazanmışlar. dır. “

Bu sayıdan diğer sayfalar: