10 Temmuz 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

10 Temmuz 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

10 Temmuz 1937 Güzel Trakyada bir dolaşma (Baş tarafı 1 inci sahifede) geçerek Avrupa şo- imriyi İerlemeğe başladı. m Kami bir köşesini dönerken başımı öğ P Edirneye doğru baktık. Bu- tün Sumuz yerden Edirne o Kadar dak, Ünüyordu ki, burada birkaç O durup seyretmekten kendimi. ik, Güzel Edirne! Mihnet görmüş, me- * çekmiş, birğok defalar düş- Şizmelerile yaralanmış ve yıp- 1 olan bu tarihi şehir, şimdi hu- Yeni $ sükün içinde yaralarını sarp ilin İF hayatın eşiğinde olduğunu Yar Bibi idi iZ güzel Trakyanın değli, tari- 1, €ski şehirlerinden biri ölan ii sayısız abidelerile uzaktan bir €serler sergisini andırıyor, en İmye Sinanın ölmez şaheseri Sanki ayağa kalkmış her ta- Tatı selâmlıyordu. de k bayrağının Viyana önlerin- ür nan denizlerinde dalgalandı- virlerde koca Sinanın Edirneye “Sstirdiği bu eşsiz sanat eserini, ölün hasmetile seyretmek doyulmaz İ bir Zey ktir, Muradiye, Eskicami, İkinci Beya- pi Ücüerefeli, Yıldırım, Gazimihal, terdar camileri Selimivenin et- Mu Süslüyorlardı. İraz evvel üzerlerinden geçtiğimiz Yüler bir kudret sembülü gibi idi, kö MR en meşhuru olanı Tunca Prüsü bundan 329 sene evvel yapıl» 1Ş, tarihin kaydettiğine göre Tunca Ne Tİ altın ve gümüyle doldurularak ölmez eser vücude getirilmiştir. Birinden işittim. Köprüyü yaptı- tan, Birinci Ahmed zamanında bir- PX seneler Defterdarlık ve Sadrazam Kaymakamlığında bulunmuş olan Ek- çekçioğlu Ahmed paşa temizliğe çok bir zatmış. Hattâ bu köprü- Yü hergün süpürenlere Ekmekçioğlu yakıflarndan aylıklar. adadığı gibi bunların çoluk çocuklarile beraber ra- hatca yaşamaları için Türkoğlu Tma- Ballesinde evler bırakmış. Edirne imar ediliyor Son devirlere kadar tâmamen ih- İRal edilmiş, kendi haline bırakılmış Edirenin baştan başa yenileşti- Timesi bir plân üzerinde yeniden Plâj hırsızları Fethinin Bttikları kimlere verdikleri araştır). Maker. ta diye kadar çalınan eşyanın altı N 8 kıymetli saat, üç yüzük, beş yüz pin fazla para ve bir kısımda bişi “$yadır. Haklarındaki tahkikat Ce aldliyeye verilecekierdir. Kiliste üzümün kilosu beş kuruşa nü 5 — Burada taze üzüm mah- Ü alınmış ve kilosu beş kuruştan Miş Şıkarılmıştır. İyi cins kavünun esi Yüz paraya satılıyor, ” AKŞAM Türk - Bulgar hududunda yeni yapılan gümrük dairesi miştir. Buraya kadar olan kısmı birinci teşrin ayında merasimle açılacaktır. Aldığım malümata göre Nafıa ve kületi bu sene kıştan önce yolun Lü- Jeburgaz - Edirne kısmını eksiltmeye koyacak, 1940 yılında İstanbul - Edir- programında mühim bir yer tutmak- tadır. Umum müfettiş general Kâzım Dİ- rikle Trakyada yeni yapılacak işler et” rafında görüşürken Edirne şehri imarı Trakyanın büyük m plânının Berlinde 14 bin liraya yap- | ne ve kududuna bağlan- tırlıp tasdik edildiğini öğrendim. MmıŞ bulunacaktır. Yolda birçok güzel Şimdi umum müfettişlik. profesör | köprüler yolun biran ev- Eğliyi şehrin müstakbel plânını hes İ zırlamak üzere davet etmiş, profesöt | önümüzdeki hafta içimde Edirneye geleceğini bildirmiştir. , Edirne şehir plânınm ana hatları çizilinee dört, beş milli müessese ye ni binalar yaplırmak üzere simdiden paralar ayırmışlardır, : Bundan başka Edirne orta mek | tebinin yeni binası için-para geldiğin- | den yakında eksiltmeye çıkarılacak ve mektep kıştan önce biteceklir. Bu mekteple Edime güzel bir bina kazan- mış olacaktır, vel bitirilmesi için ameleler posta, pos- ta çalışmaktadırlar. Asfalt yol ikmal edildikten sonra şimdi İstanbuldan trenle on Bit sa- atte gidilen Edirneye otomobil veya otobüsle altı saatte gitmek mümkün olacak, bu yol Edirmenin iktisadi kal- kınmasında çok hayırlı neticeler hu- sule getirecektir. Mustapaşa hudud kapısı İstanbuldan başlıyarak Edirneye ulaşan 5056 Mustapaşa hudud kapi” sında sona ermekte ve yol buradan ilibaren Bulgaristanın içine girerek İ İstanbul - Edirne asfalt yolu | devam ye < Otamobilimiz yoluna di atti: Otomaobi udad ka üzerinde ilerlediğimiz. si gele dar gittik ve yolun bir noktasında be- dan başlayıp Edirne hudud kapısına | Yaz üzerine kırmızı renkle yazılmış ulaşan ve İstanbuldan itibaren Lüle. | Dir «Stop> levhasile karşılaştık. Olo- mobilimiz durdu. Bize sid olan top- raklar tam bu noktada bitiyor ve ar- tık Bulgar toprakları başlıyordu. Şimdiye kadar tabii halile muha- faza edilen bu noktaya geçen sene demirden güzel bir kapı yapılmış ve yolun sağ kenarında etrafı çiçekler burgaza kadar asfalt döşenme işl ik- mal edilen yoldu. Yeni asfalt yol Edir- neyi İstanbula bir kere daha bağlıya- cak ve İstanbul ile Edirne arasındaki mesafeyi yarı yarıya kısaltacak olan mühim bir ana cadde, bir otomobil yo- Judur. Ve Trakya için ehemmiyeti pek büyüktür. eklil küçük bir bahçe ile çevrilmiş gü- İstanbuldan Lüleburgasa kadar açı. | 26) bir gümrük binası inşa edilmiştir. lan asfalk şose Lüleburgasım içine gir Yolu kapıyan kapının sol tarafın- da «girilir; sağ tarafında açıkılın kelimeleri yazılı idi, Kapının üçyüz metre kadar ileri- sinde gene geçen sene inşa edilen modem bir askeri karakol binası gö- rünüyordu. Burada askerlerimiz, kahraman hudud bekçilerimiz otu- | Tuyorlardı, Kalenin üzerinde bir Türk bayra- ğı dalgalanıyor, bu bayrağın altında, omuzunda silâhile daima Hazırl va- ziyetinde durarak ufukları tarassud eden ve insana çeliktenmiş hissini veren kahraman bir Türk askeri nö- bet bekliyordu. iz Bu heybetli manzarayı beş on daki- “> “Ka iftiharla seyretliklen sonra oto- İ mobilimizi geri çevirdik ve güzel top- İraklarımızdaki seyahatimize devam ettik, Şevket Hıfzı Rado izmir kız lisesi mezunları ; ? İzmir (Akşam) — Bu sene İzmir kız lisesi son sınıfından 38 talebe mezun olmuştur. Lisede 1330 talebe vardır. Bunlardan 576 s1 sınıf geçmiş, 242 si ipka kalmıştır. 482 talebe de eylül ikmal imtihanına kalmıştır. Resmimiz, kız lise- Telrika No. 146, Vahideddin, Anmed Rıza beyi âyan reisi yoptu ve Meclişi açtı — Harp temadi ettikçe levazım ve nakliyat hidematında, umuru ticariye ve İnşede envai suiistimalât zuhur ediyordu. Bu. gayrimiinkerdir. Müsta- hakki ceza olanları tedib etmek hükü- metin vazifesi idi. Fakat bu vazife ta- mamile ifa edilemedi, Bu bapta mesul olanlar buradadır, bizix!. Bunun me- Suliyetini kabul etmeğe hazırız. İğma- xı mucib esbab su idi ki sulistimalât her tarafı istilâ etmişti. Töhmet altın- da bulunan memurin, zabitan ve tüc- caranın adedi hadden efzun idi, Bun- ları hep cezaya çarpmak lâzım gelse, Talât paşanın bu cevabı çok elim ve çok açıktı. Sulistimallerin ne ka- dar dal budak saldığını ve ne kadar çok kişinin hesap vermek mecburiye- tinde bulunduğunu <İttihad ve Te rakkiş liderinin tarihe mal ol muş ve fırkamn resmi zabtında mev- cut bulunan bu sözleri kadar kuv- vetli bir vesika olamaz! Bu batayı bizzat Talât paşa itiraf ettikten ve artık islifa edeceğini res- men söyledikten sonra bu kadar âciz bir mevkie düşen, bütün mesuliyet- leri üstüne «lan bir ilderi artık da- ha fazla hırpalamak doğru görülmü- yordu. Şimdilik memleketin vaziyeti, baştan başa sarmış büyük bir felâket yangının dan kurtarabilecek asgari şeyi bir an evel kurtarmaktı. Sulistimallerin hesabmı sormak, daha müsaid ve en- dişesiz bir zamana bırakılmalı idi, Esasen sulistimallerden yapılan şikâyetler, ilk defa olarak o gün or- taya atılmış değildi. Fırka grupun- da, mebuslar arasında, hattâ dostlar arasındaki hususi toplantılarda da münakaşa ve hasbihal mevzuunu teş- kil ediyordu. Nitekim bir defa har- bi umuminin Almanya ve müttefik. leri için çok müsaft bir vaziyette gü rüldüğü bir tarihte bizzat Enver pa şa, sulistimallerden şikâyet eden ba- zı mebuslara karşı, harbin ilk gü- nündenberi dimağını işgal eden (Za- feri nihai) ye kuvvetli in; gösterir bir hâleti ruhiye ile şu ceva- bı vermişti: — Biz, harbe devam etmeğe sonu- na kadar mecburuz. Bütün harekâtı askeriyede Alman erkân harbiyesi- nin bir kolu Yaziyetindeyiz. Ben ya- pılan sulistimalleri sizden çok bili yorum. Fakat galip geldiğimiz za- man yalnız İzono cephesinde alnaca- gımız ganimetler milyonlara değer!., Ve bütün bu suzistimallerden doğan zararları telâfi eder! Fırka grupu, artık bu sulistimal ve mesuliyet etrafında daha fazla 15- rar etmedi ve bir kaç gÜK sonra açı- iacak meclisi mebusanda meelis ri- yasetin? Hall beyin getirilmesine karar verdikten sonra dağıldı. Mebuslar bu toplantıdan çıkarken Talât paşayı istihlâf edecek hüküme- tin vaziyetini ve işlerin nasıl bir is- tikamet alacağını düşünmekle meş- gul oluyorlardı. Her halde efttihad ve Terakki» nin müstakbel mevkiini tayin etmek için bir kongre toplantı- sına iktiyaç görülüyordu. Bu fırka grupu toplantısı yalnız hükümetin siyasetini tenkid etmek istiyen muarızlarn höcurmu ve Talât paşanın da hataları itiraf etmesi için yapılmamıştı. Bizzat Talât paşa da memleketin idare prensiplerinde ve dahili siyasetinde mühim değişiklik- ler yapılmasını zaruri gördüğünden «İttihad ve Terakkiz nin teşkilâtına ve istikbaline dair esaslı kararlar ve- rümek üzere kongrenin taplanması- ni zaruri görmüş ve fırka gfrupu da kongrenin çağırılmasına karar ver- müişti, Padişah Ahmed Rıza beyi âyan reisi yanıyor Diğer taraftan ahvalin nezaket kesbetmesinden dolayı kanuni mia- dından yirmi gün evyel. ç “Ittihad ve Terakki,, nin son devirlerinde Suikasdlar ve entrikalar Âyan meclisini feshedecekler Sahife 7 Yazan: Mustafa Ragıb Es-atlı ğırılan o parliâmentenun açılacağın- dan bir gün evvel Talât paşa, âyan meelisi reisliğine tayin edilecek zat için başmabeyinci Lütfi Simavi bey vasıtasile padişahtan istizan etti. O zamanlara kadar âyan reisliğine ta- yin edilecek zevat doğrudan doğruya hükümetçe namzed gösterilir ve sul- fan Reşad tarafından da derhal tas. dik edilirdi. Fakat Talat paşa, artık hükümeti muhafaza etmemeğe ka- rar verdiği bu sırada âyan reisliği et- rafında bir mesele yapmak istemi- yor ve padişam serbes bırakıyordu. Bundan başka son hadiselere rağ- men Mehmed Vahideddinin hâlâ ken- disine maruz tavır aldığını gös- termemeğe çalışmasındaki vaziyeti- nin ne kadar samimi olmadığını âyan reisliğine getireceği zatın şahsiyeti le İsbat etmiş olacaktı. Talât paşa, hünkârın, mutlaka «İttihad ve Te rakkiş ye muhalif olan âzadan biri- nin ve ağlebi ihtimal Ahmed Riza beyin âyan reisliğine tayin edileceği- ni tahmin ediyordu. X Filhakika sadrâzamın tahmini doğ- Tu çıktı: Padişah, başmabeyinci va sıtasile riyascte Ahmed Riza beyin tayinini arzu ettiğini bildirdi. Bütün harp müddetince âyan meclisinde hükümetin siyasetini en âmansız bir şekilde tenkid eden Ahmed Riza be- yin bu makama getirilmek islenme- si, padişahın «İttihad ve Terakkis ye vurduğu en kuvvetli bir darbe idi. Bundan başka daha iki gün evrele gelinceye kadar Talât paşanın istifa» sı karşısında bile müteessir görünen hünkâr, şimdi bu şekilde hareket et- mekle yüzündeki maskeyi çıkarmış Ve «İttihad ve Terakki» muhalifleri. , le hemfikir olduğunu göstermişti. Adi zamanda ve «İttihad ve Terak- Kiz nin vaziyete hâkim bulunduğu bir sırada ne Talât paşanm, nedediğer «İttihad ve Terakki ricalinin Ahmed Rıza beyin âyen riyasetine getirilme- sine tahammül edemiyecekleri muhak- kaktı. Fekat artik Talât paşa, gider ayak bu gibi şeylere ehemmiyet ver- mek istemiyordu. Simdi o, söneler- den beri, nefret ettiği Ahmed Rıza beyin âyan riyasetine tayini hakkın- daki resmi tezkereyi sadrazam sıfati- le imza etmeğe mecbur olmuştu miydi? Esasen Talât paşa, Ahmed Rıza beyin padişahı tahrik ederek «İttihad ve Terakki» aleyhinde gizli, âşikâr ne hararetli faaliyetlerde bulunduğunu bilmez değildi; Daha bir sene evvel bu eski «İttihad ve Terakki; liderinin Meclisi âyandaki tenkid ve münhaze- leri o kadar aşırı bir raddeye gelmişti ki bu sözlerin harbin vaziyet ve mu- kadderatı üzerinde menfi tesirler do- ğuracağından korkulmuştu. O zaman bazı müfrit İttikaderlar, Talât paşaya mürcaaat etmşiler, Meclisi mebusan- dan bir karar alınarak âyan meclisi. nin feshi le «İttihad ve Terakkiş ye taraftar âzadan mürekkeb yeni bir Ayan meclisi teşkil edilmesini iste- mişlerdi. Bu müracaatten maksad, Ahmed Riza beyle Damad Ferid paşa» yı ve bunlara mütemayil olan zevati çıkarmaktı, Fakat Talât paşa, mem- Jekette fena akisler yapacağını düşüne düğünden bu teklife yanaşmamış bundan başka o sırada sultan Reşad da vefat edip yerine Mehmed Vahi. deddin geçtiği için böyle bir tasay. vurun tafbikine imkân bulunamas mıştı. Mi yi Padişah, meclisi açiyor , 10 Teşrinlevvel 334: Perşembe gü nü öğleden sonra padişah, resmi ünl. . formasını giyerek mutantan bir alay ile Dolmabahçe sarayından çıktı, eti 1üs ettiğinden beri ilk defa olarak Fin« dıklı sarayında âyan ve mebus san “islerini açmağa gidiyordu. Hünkarın maiyetinde veliahd Abdik mecid ve şehzade Selim efindilerderi başka mabeyin erkân! bulunuyorlar« dı. Resimi ve askeri merasimle karşılâ nan padişah, meclisi mebusandald (Mahfeli hümayun) a girdi. Sadra. zam Talât paşa, salonu dolduran âyan ve mebusan Azasına hitaben (Nutku hümayun u okudu. (Arkası

Bu sayıdan diğer sayfalar: