14 Kasım 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

14 Kasım 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SİYASI İCMAL:. Ingiliz Başvekili B. Neville Ghambherlain İngiliz imparatorluğunun harici siyasetini bizzat eline aldı Bütün siyasi itti) zulmuş Ol gilfere gayet #htiyatkâr bir politika takib etmek tedir, İngiltere Başvekilinin son. nuf- Ku bu devletin şu veya bu siyasi ve içtima mezhep ve temayile kapıl- mayıp münhasıran İngiliz İmpara- Yorluğunun maddi menfaatlerini ve selâmetini korumağı düşündüğüne şüphe bırakmamış idi. Şimdi de Başvekil Neville Cham- berlain İmparatorluğun harici poli- fikasının dümenini doğrudan doğru- ya kendi eline almıştır ki bu, dünya ahvalinde İngillerenin tarihte misli az görülen bir fevkalâdelik hissedil- diğini ispat ediyor. Genç Hariciye Nazırı B. Eden şimdiye kadar Fran- sa, Amerika ve Sovyet Rusyası ile sıkı münasebette bulunduğundan bunlara karşı manevi ve hususi vey& resmi mahiyette olsa da birçok teah» hüdlerde bulunmuş olduğundan ha- Tici politikanm istikametini birden- bire değiştirecek vaziyette değildir. Diğer tarfdan muhafazakârlar ara- sında Almanya ve İtalya düşmanı cereyanların tarafdarları B. Eden üzerinde ötedenberi müessirdir. B. Mussolini İngiliz Hariciye Nazırının Röma ziyaretlerini soğuk karşıladığı gibi Berlinde dahi hoş görülmiyen Dir denlet adamı sayıldığından B. Edenin bu devletlere karşı şahsi in- #ibaları da iyi değildir. iz Başvel ei bütün bu nokta- nerek harici politikada yal ir olmasına ka ermiştir. Zaten Akdeniz anlaş- mühim rol oyna- muştı. İspanya meselesinde İngiltere le İtalyanın arası ahiren fena halda açıldığı caman İngiliz Başvekili İtal- ya Başvekiline hususi bir mektup gön» derip doğrudan doğruya B. Musso- Hini ile muhabere ederek gerginliğin. önünü almıştı. İngiliz Başvekilinin bu müdahaleleri muhafazakârların bazları arasında ve bahusus Hberal ve amele partileri mahafilinde hiç de hoş görülmemişti. Şimdi de B. Eden Brüksel konje ransında Japonyaya ve bunun müt- tefiki Almanya ile İtalyaya karşı Amerikanın ve Sovyetlerin ve Fran- sanın beraberce yürümelerini temi- ne çalışırken Chamberlain Almanya- nın öledenberi samimi dost ve taraf- darı lord (Halijaksı Berline gönderip Almanya ile İngiltere arasındaki bile tün meseleleri ve bahusus müstem- lekelör işini halletmeğe karar ver- miştir. Bu karar yukarıda (söylediğimiz mahafilden başka Hariciye Nazırı B. Edene dahi gayet ağır gelmiştir. Mu- maileyhi teskin için Londradan Brüit- sele hususü bir memur gönderilmiş- #r. Fakat İngiliz Başvekli İngiliz. İmparatorluğunun harici mukadde- ratını kendi eline katt olarak almış bulunuyor. Feyzullah Kazan Iki bostan sahte evrakla Belediyeye mi satılmış? (Türkiye -Romanya ücareti Suçlular, muamelede ve evrakta sahtekârlık bulunmadığını iddia ediyorlar Ağır ceza mahkemesinde bir sah- tekârlık davasına bakılmıştır. İddla- ya nazaran, Maryora adında bir ka dınia kocası Mateo ve arkadaşları Yusufidi, Angelos, Sotiri elbirliği yar parak Kristiyan adında birine aid Yenibahçede Cami sokağında iki bos- tanı sahte evrakla Maryoraya mal etmişler ve sonra da bu bostanları Maryora. namına belediyeye altı bin İ liraya, satmışlardır. ! Sahtekârlık meydana çıkmez suç- | Iular yakalanmışlar ve nüfus Ka-İ yıdlarını teşviş, sahtekârlık, memur- l — Bu bostanlar Kristiyahın değil, Fakat babam Nikolanın varisi benim. Muamelede sahtekârlık yoktur. Sotiri de şunları söylemiştir: — Bu bostanlardan birinin bir ki- sım hissesi bana büyük babamdan intikal etmiştir. Ben hissemi Ferri adında birine ipotek etmiştim. Son- ra Maryoranın hisselerile birlikte hepsini altı Bin liraya sattık. Sante- kârhk yapmadık. Diğer suçlu Argelos dz bu işe hiş karışmadığını, muameleci (Oolması münasebetile arsaların ipotekten çi- | karılması ve belediyeye satılması iş- lerinde tavassut etiğini söylemiştir. Maryoranın kocası Mateo: — Biz sahte bir şey yapmadık. Va- ris benim karımdır. Karıma intikal eden bostanları sattık. Diyor. Yusufidi Kendini şöyle mü- dafaa etmiştir; — Veraset ve satış evrakı sahte de- ğildir. Hepsinin üzerinde resmi mü- hürler ve imzalar vardır. Ben, Mar- yora ile Sotirinin vekili olarak bos- tanları belediyeye satmak ve ipotek- ten çıkarmak işlerinde takrir ver- dim. Sahtekârlik yapmadım. Mahkeme, evrakını sahte olup olma- dığının tespiti için evrak üzerindeki mühür ve imza sahiplerinin bulun- dukları dairelere tezkere yazılarak mühür ve imzalarının birer suretle- rinin getirtilmesine ve şahidlerin çağırılmalarma Karar vererek muha- kemeyi başka güne bırakmıştır. Temiz ve saf süt Belediyenin yaptığı tedkikler hayli ilerledi Belediye, İstanbul halkına - temiz ve saf süt içirmek için bir müddef- tenberi tedkikat yapmakta idi. Bu tedkikat neticesinde Almanyada süt isthsal ve tevzi usulünün daha iyi ol- duğu ve bu usulün şehrimizde bazı tadilât ile tatbiki muvafık görülmüş- tür. Ancak, iyi süt istihsal* etmek için behemahal bir fabrika tesis etmeğe ihtiyaç vardır. Avrupada muhtelif memleketlerin fabrikaları arasında İtalyan süt fabrikalarmın tipleri be- ğenilmiş ve bu hususta telkikat ya- tipinin tercihi, gerek istihsal ve tevzi işlerinin tetkiki ikmâl edilince saf sü işl tatbik sahasına konulacaktır, Beygir kuduz mu? 9 yaşında bir kzıcağızı omuzundan fena halde ısırdı Dün Âbidei Hürriyet caddesinde bir kızcağız, bir beygir tarafından teh- Wikeli surette ısırılmıştır. Vaka şöyle olmuştur: Pangaltıda Bozkurt, caddesinde 18 numarsda oburan Aleksandr, yanında dokuz yaşındaki kızı Mari ile Âbidet Hürriyet o caddesinden gitmekte İ- ken arabacı Musanın beygirlerinin bi- ri kızı omuzundan yakalıyarak fena halde ısırmıştır. Aleksandrın müraca- atı üzerine kız tedavi altına alınmış, arabacı Musa, yakalanmış, beygir de kuduz hastanesine gönderilerek mü» şahede altına alınmıştır. Beyaz Rusların reisi Kerenskinin Pariste telefonla mükâlemelerini dinliyen gizli bir şebeke keşfedildi Paris zabıtası beyaz Rusların teles fon muhaberelerini dinlemek için ku- rulmuş gizli bir dinleme şebekesi mey- dana çıkarmıştır. Paris güzeteleri, şu tefsilâtı veriyor: Fondaminski namında bir Rus, Ver- say civarında mükeffel bir apartıman tutmuştur. Apartımanın Jasmin san- tralına bağlı bir telefonu vardır. Bu beyaz Rus, Çarlığın sukutundan son- ra bir aralık Rusyada hükümet başı- na geçmiş, sonra Bolşeviklerin gelme- si üzerine oradan kaçmış Kerenakinin. dostudur. Kerenski Pariste La Russie Nowelle namında bir gazele çıkarmağa baş- Tamış, Fondaminski ile Zenzinof na- mında diğer bir Rusun yazı ile yardi- mını temin etmiştir. Gizli dinleme merkezi Kerenski ile iki arkadaşının siyasi faaliyetini yakından tarassud etmek istiyen Steinberg namında. Rumen ta- biiyetinde bir kuyumcu, İspanyol ta» biyetinde trikotajcı, Beneveniski na- mında birine bir kaç metre büyük bir bina kiralamıştır. Fakat, Beneveniski binayi işgalden vazgeçtiği cihetle, Big- vard namında kimya mühendisi bir Fransıza devretmiştir. Stelnberg ile arkadaşları bir (Okaç hafta evvel gene Jasmin telefon san- tralına bir telefon makinesi almışlar Bu tertibatı yapanlar, istedikleri zaman Ke- reneskinin evini dina- mitle uzaktan havaya bile uçurabileceklermiş. Kerenski ve iki telefon hattının bağlı bulundu- ğu direğin dibindeki yer altı kablosu- na bir tel bağlıyarak Kerenski ile ar- kadaşlarının telefon muhaberelerini haberleri olmaksızın dinlemeğe başla mışlardır. Hattâ bu gizli telefon teli o kadar mükemmel bir surette vazedilmişti? ki, Kerenski ile arkadaşları işgal ettik- leri binada bulunmadıkları zaman t8- lefon zili onlar namına kendilerini ta» kif müzekkeresi kesilmiştir. hizmetini metçi, bir daktilo ve iki teknisiyen za- bıtaca şiddetle aranıyorlar. İKTİSADİ MESELELER: Dost ve müttefik Romanya ile, ye- ni bir tcaret anlaşması müzakere lerine başlanacaktır, Yeni anlaşma. dan sonra iki memleket arasındaki ticaret münasebellerinin daha ziya- de inkişaf bulacağına şimdiden emin abiliriz. ol Yeni anlaşma münasebetile,'Tür- kiye - Romanya 4 arâsındaki ticaret münasebetlerini kısaca. izah edelim: Merkez bankası bültenlerinde gör- düğümüz istatistiklere göre, 936 40- nesinde Türkiyeden Romanyaya 520 bin liralık ihracat yapılmıştır. Ro- manyanın bize olan ithalâtı ise bir milyon 507 bin liradır. Bu rakam- lardan anlıyoruz ki “ Türkiye- Ro- manya arasındaki ticaret münase- betleri her iki memleketi de mem- nun edemiyecek derecede azdır. Dost. ve mütlefik memleket Romanya ile daha geniş ticaret münesebetlerinin teessüs ve inkişaf etmesini arzu ederiz. Bir kaç güne Kadar Bükreşs gidecek Türk heyetinin bunu temin edeceğine kaniiz. Alâkadarlardan elde ettiğimiz ma- Iümafa göre, Türkiye - Romanya ti- caret münasebetlerinin daha ziyade ertmesma imkân vardır. Romanya ile aramızdaki ticaret münasebetle- rinden başka iktisadi bir bağ dana vardır. Bu da Köstence transit yolu- dur. Bu transit yolu, Türkiye - Ro- manya arasındaki iktisadi münase. betlerde büyük bir mevki tatmek- tadır. Seneler geçtikçe transit mü- 'nasebetlerinin ehemmiyeti daha zi- yade artacaktır. Köstence: transit yolu, Türkiyeyi bir kısım Avrupa pazarlarına bağlı- oluyor ki bu kolaylıklar daha ziya. de artacak olursa, Köstence yolu birinci derecede ticaret yolu olaeşktır. Bu yolun Romanya. ya da büyük menfaatler temin ede- ceğine şüphe yoktur. Romanyanım bize müşteri olacağı malların başında taze ve tuzlu ba- lıklar gelmektedir. OÖtedenberi Ro- manya balıklarınızın en büyük müş- terisiydi. Son senelerde müşterile- rimiz arasında. Romanyaya tesadüf edemiyoruz. Yeni ticaret anlaşma- sından, İstanbu! balıkçılarmın bü yük bir ümidi vaxdır, — HA, Azgın bir ayı 10 kişiyi yaraladıktan sonra itlâf edilmiş Adana — Vilâeytimize bağlı Silvan tüccarlarından Ramazan Parlağın koyunlarının içine büyük birayı gir- miş ve koyunları parçalamağa başla» mıştır. Bunu gören çoban Mehmed elindeki sildhla ayıyı yaralamış İse de yarası hafif olan ayı çoban Meh- medin üzerine saldırmış fakat çoban kaçıp kurtulmuştur. Yaralı ayı kudurmuş bir vaziyetie elrafa saldınrken tesadüfen oradan geçmekte olan Hoşigan köyünden Hasan oğlu Rizgo ile karşılaşmış ve derhal üzerine hücum ederek bir saat ha muhtelif yerlerinden ağır surette yaralamıştır. O sırada bu boğuşmayı gören Hanife adında bir kadın Riz- goyu kurtarmak maksadile ayıya bir kaç taş atmış ayı Rizgoyu bırakarak bu sefer Hanifeyi âyni akibete dü- şürmüştür. Hadiseyi haber alam Rizgonun ka- rısı Ayşe koşarak gelmiş ve ayıya taş atmağa başlamıştır. Ayı hemen Ha- nifeyi bırakıp Ayşeye hücum etmiş bunu da ağır surette yaralamıştır. Yarasının âcısmdan küdüz köpek gi- bi bir hale gelen ayı o civarda Bulu- nan 15 kadar çadırın üzerine saldır- mıştır. Çadırdakiler heybetli bir ayının üzerlerine doğru geldiğini görünce her biri bir tarafa savuşup saklan- muşlardır. Ayı çadırlara girip de kim- seyi bulamayınca orada çanak, çöm- lek, yağ, bal, ve peynir küplerini par- ça parça etmiş, yatak yorgan ne var- sa hepsini çadırda yanan ateşin içe- risine atmıştır. Bunu gören çadir halkı feryad etmeğe başlamışlardır. Bu feryadları işiten köylüler yetişe- Tek 40 kişi bir saat kadar uğraştıktan ve bu esnada bir kaç ki- şi yani ceman on kişi daha yaralan- dıktan sonra bu büyük ayıyı öldür- meğe muvaffak olmuşlardır. Serseri köpekler Zehirli gazle öldürülmele- rine lüzum görülmüyor sındaki sebeb, maş yerine muayyen bir ücret verilmesidir. Bundan dolayı köpeklerin zehirli gazla öldürülmesi için kati bir lüzum görülmüyor. Sokakta düşerek yaralanmiş Beşiktaşta Kılıç All Mahallesinde oturan Zeyneb adında bir kadın dün akşam üzeri evine giderken sokakta dama çıkarılmıştır. Ankara Vilâyetinden: 1 — Vilâyet çifticilerine dağıtılmak üzere satın alınacak 25 adet üç demir» U sandıklı ve ekici pulluğun 25/11/937 perşembe günü saat 15 de açık eksilt- mesi yapılacaktır. 2 — Pullukların muhammen bedeli 1500 liradır. 3 — Şartnamesi Ankara ve İstanbul Ziraat Müdürlüklerinde meccanen verilir, İsteklilerin pullukların 96 7,5. tutarı olan meblâğa aid Banka mektubu. veya hususi muhasebe direktörlüğü veznesine yatırılmış makbuz ile birlikte olunur, «#128» «7550» eksiltme günü gösterilen saatte Vilâyet Daimi Encümenine gelmeleri Hân

Bu sayıdan diğer sayfalar: