20 Kasım 1937 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

20 Kasım 1937 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ürk - Rumen dost uğu sarsılmaz ve tükenmez,, Dün gelen Rumen merkez bankası genel direktörü bu sözü söylemiştir Her sene toplanmakta olan Balkan anisntı Merkez bankaları genel di- rektörleri konferansı bu sene 22 teş- Tinisanide Ankarada toplanacaktır. Konferansa iştirak edecek Romanya heyeti dün Fransız bandıralı Provi- dence vapurile İstanbula gelmiştir. Heyet Romanya Merkez bankası genel direktörü B, Constantineskonun reis- Miği altında banka murahhas âzası eski nazırlardan B. Lüpadato, iktisadi müşavir manifesto, ticari itilâflar di- rektörü Yordan ve genel direktörlük bürosu şefi Dadaçeskodan mürekkep- tir. Heyet Merkez bankası İstanbul di- rektör muavini B. Nazif İnan ile Ro- manya general konsolosu tarafından karşılanmıştır. Yarın akşam Ankara- ya gidecektir, Heyet dün müzeleri ve diğer gezilecek yerleri gezmiştir. Bal- kan antantına dahil diğer devletlerin Merkez bankaları genel direktörleri de bugünlerde geleceklerdir. Toplantıda Balkan devletri arasında- ki mal mübadelelerinde Merkez ban- kalârmin karşılıklı muameleleri gö- Tüşülecek ve icab ettiği takdirde yeni kararlar alınacaktır. Bu kararlar hü- kümetlere arzedilecek ve müşterek tasdikten geçtikten sonra tatbik edi- lecektir, Dün gelen Romanya Merkez ban- kası direktörü Türk - Rumen dostlu- Uludağda Kış hazırlığı bitti, elektrik tenviratı da yapıldı Bursa (Akşan) — Uludağ otel ve €vlerinde kış hazırlıkları bitmiştir. Otel ve kayakevi tamamile elekrik- Jenmiş, her iki bina arasındaki saha da, tenvir edilmiştir. Bursa Dağcılık klübüne, bâyram için bir çok müracaatler vaki olmuş- tur. Klüp, bütün müracaatleri yoluna koyacak ve gelenlerin ihtiyaçlarını karşılıyacak tedbirler almaktadır. Dağevlerinin odun ve kömür ihti- yacı da temin edilmiştir. Bu yıl Ulu- dağa geleceklerin çok memnun ola- cakları muhakkaktır. Borsada vaziyet Fransız frangı dün bir kaç santim gerilemiştir. Buna mukabil İngiliz Uirası da biraz yükselmiştir. Fransız parasi sterlin karşısında 147,13 frank iken 147,34 frank olmuştur. Merkez bankası dün sterline bir gün evvelden 1 kuruş daha fazla olmak üzere 624 alış, 627 satış fiati tesbit etmiştir. Merkez. bankası İngiliz lirasına Londradaki beynelmilel altın kıyme- tine göre-fiat tespit ettiğine nazaran beynelmilel altın f#iatlerinde cüzi de olsa yükselme görüldüğü anlaşılmak- tadır. İtalyan vapurunu batıran İs- panyol vapuru kaptanının muhakemesi Bir müddet evvel Çanakkale bo- ğazında Kapopino isimli İtalyan va- puruna çarparak batıran Magellanes adında İspanyol vapuru kaptanı ve mensup olduğu şirket aleyhine aç Jan davaya dün Ikinci ticaret mah- kemesinde devam edilmiştir. Dünkü muhakemede İspanyol va- puru acentesinin vekilleri yeniden bazı itirazlarda bulunarak İtalyan vapuru acentesinin bu davayı açabil- mesi için yeniden teminat vermesi lâzım geldiğini iddia etmişler ve şek- Je aid bazı itirazlar İleri sürmüşler. dir, Mahkeme, dava açmak üzere yeni- den teminat vermek şartınm yalnız Türk vapur acentelerine münhasır olduğunu bildirmiş ve İspanyol acen- tesinin diğer itirazlarını da reddet- miştir. Muhakeme başka güne bıra- kılmıştır. 1 n bir memuru takdir Yozgad (Akşam) — Vilâyet hususi muhasebe müdürü B. Muhib Yazan tasilâtta ve tahrir işlerinde gösterdiği faaliyetten dolayı vilâyetçe takdir gunun sarsılmaz ve tükenmez olduğu- nu söylemiştir. Yunan heyeti de geldi Balkan antantı Merkez bankaları konferansında hazır bulunacak olan Yünan milli bankası heyeti dün saat 17 de Romanya bandıralı Daçya va- puru ile şehrimize gelmiş ve Cumhu- riyet Merkez bankası İstanbul direk- tör muavini bay Nazif İnan ile Yu- nan general: konsolosu tarafından | karşılanmış ve Perepalasa inmiştir. Yunan heyeti, Yunan mill) bankası genel direktörü bay Tsouderos'un baş- kanlığında bulunmaktadır. Yunan heyeti de yarın akşam An- karaya hareket edecektir. Yunan Merkez bankasi umum mü- dürü B. Çüderoz kendisfle görüşen gazetecilere Ankarâdaki toplantı hakında kısaca demiştir ki; — Toplantının ne kadar devam edeceğini bilmiyorum. Geçen defa Atinada yapılan kongrede bir hafta kadar devam etmiş ve faydalı netice- ler elde edilmişti. Bu defa da yine faydalı kararlar alınacağı şüphe, #izdir. Merkez bankâları umum mü- dürleri arasında böyle bir toplantı yapılmakla Balkan antantında mali bir teşriki mesal meydana geliyor. | Gelecek toplantı ya Belgradda veya- hud da Bükreşte yapılacaktır.» Orman işletmesi. Akdeniz havzasında okalitüs ormanları yetiştirilecek Ankara 19 (Telefonla), — Kömür havzasının maden ocakları sütunları ihtiyacını karşılamak üzere Akdeniz havzasından 10.bin hektarlık bir sa- ha üzerinde Okaliptüs ormanları ye- tiştirilmesi kararlaştırılmıştır. Kara- rın bir an evvel tatbiki için lâzım ge- len tedbirler alınmıştır. Ziraat Vekâleti diğer taraftan da, orman işletmesi için bir talimatname hazırlamış ve Başvekâlete vermiştir. Orman işletmesi işine Zafranbolu ci- varındaki Büyükkir ve Keltepe or- manlarından başlanacaktır. Orman umum müdürlüğüne bağlı olmak ü- zere kurulacak orman işletmesi için tedkiklere başlanmıştır. İki otomobil kazası Şoför Rifat, Haydarpaşadan Üskü- dara geçmekte iken yolda arkadaşla- rından arabacı kâhyası İhsana ras- gelmiş, onu da yanına alarak tekrar yola koyulmuştur, | Otomobil Baytar mektebi önüne | geldiği bir sırada yoldari geçmekte | olan Ferhad isminde birine çarpmış, şoför sıkı bir fren yaptığı sırada oto- mobilin şoför yerindeki ön camı 'kı- rılmıştır. Cam parçaları, şoförün ya- nında oturmakta olan İhsanin. bir gözüne isabet ederek yaralanmasına sebeb olmuştur. İşe el koyan polis, yaralı Ferhadla İhsanı Haydarpaşa hastanesine ya- tırmış, şoförü de yakalamıştır. Galatasaraydan Tünele gitmekte olan vatman Nazminin idaresindeki 133 numaralı tramvay şoför Kemalin idaresindeki 2623 numaralı otomobi- lin arkasından çarparak hasara uğ- ratmıştır. Talebe kahvelere devam edemiyecek Talebenin kahvehanelere devam et- memesi için sıkı bir teftiş yapılması kararlaştırmıştır. Emniyet direktör- lüğü ikinci şubesinin alâkadar memur- ları şehri mımtakalara ayırmıştır. Her muntakada, O mıntakanın mektep müdür muavinlerile beraber kıraat- hane ve kahveler sıkı bir kontrolden geçiriliyor, Bu kontrol esnasında görülen tale- belerin hüviyetleri tesbit edilmekte, ilk defasında idari ceza verilmektedir. Bu ceza, tekerrür halinde teşdid edi- leceği cihetle talebenin, kahvehane hayatından tamamile uzaklaşacağı «lâkadarlarca temin edilmektedir. Zirai asayiş Vilâyet ve kaza merkezle- rinde zirai asayiş meclisleri kurulacak Ankara 19 (Telefonla) — Dahiliye Vekâletince hazırlanan zira! asayişi koruma kanunu lâyih; inümüzde- ki hafta içinde yiütehassıs bir heyet tarafından tedkik ve müzakere edile- rek Meclise verilecektir. Bu lâyihaya göre, vilâyet, ve kaza merkezlerinde birer zirai asayiş mec- Tisi kurulacak, her köy için en aşağ bir bekçi kullanılmak şartile kır bek- çiliği teşkilâtlandınlacaktır. Kır bek- çilerine 25 lira, bekçi âmirlerine de 30 - 40 lira ücret verilecektir, Vücude getirilecek teşkilâtın mas- İ raflarına Karşılık olmak üzere senede şu resimlerin konulması düşünülmek- tedir. Bağ ve bahçelerin bin metre mu- rabbaındah 50,'meyvalı ağaç başına âzami 5 kuruş, gayri mezru tarla ve meraların genişliğine göre beher 1000 metre murabbaımdan âzami 10 kuruş, İ tiftik keçileri ile Merinos koyunları- nin bir yaştan yukarı olanlarından Azami 2 kuruş koyunlardan âzami 4 kuruş, sığırlardan iki yaştan yukarısı içir #zami 6 kuruş, dövelerden 10 ku- ruş, domuzlardan 26; . öşeklerden 2, at ve kısraklardan 10, esterlerden 15 kuruş resim alınacaktır. Lisanımızda ecnebi kelimeler İşe kânun ve nizamlardan "başlanarak ecnebi kelime- ler ayıklanacak ör Ankara 19 (Telefonla) — Büyük Millet Meclisi bugün B. Refet Canıte- zin relsliğinde toplandı. İhtiyat za- bitleri ve ihtiyat askeri memurları kanununun bazı hükümlerinin değiş- tirilmesi hakkındaki lâyiha müzake- re edildi. Lâyihada mevcud bir takım yabancı kelimeler hararetli münaka- şaları -mucib oldu. Bu münasebetle B, Ziya Gevher, milli müdafaa encü- meni mazbata mubarriri B. Şükrü Koçak, milli müdafaa siyasi müste- şarı B. Necib Ali ve daha bazı mebus- Jar söz aldılar. B. Ziya Gevher, Diy aribekir kelime- sinin öz türkçe 'a tahvil olunduğu bir günde kanunlarımızda ecnebi kelimeler , kullanılmasının bir tezad teşkil ettiğini söyledi ve: — Lisanı kökünden ayıklamak, ec- nebi kelimeleri tamamen Ilsanımız- dan çıkarmak lâzımdır. Buna evvelâ nizamname ve kanunlarımızdan baş- Jamalıyız, Dedi. B. Necib Ali cevab vererek: — Dünyada hangi millet vardır ki icab ettiği zaman başka milletin lisa- nından kelime almasın. Dedi, Münakaşalardan sonra lâyi- İ hanın ecnebi kelimelerden ayıklan- ması için encümene iadesine karar verildi. Meclis pazartesi günü toplanacak- tır, Memleketin sıhhi vaziyeti memnuniyeti mucib halde imis Ankara 19 (Telefonla) — Yüksek sıhhat şürası içtimalarını bitirmiştir. Şüra, memleketin sıhhi vaziyeti hak- kında Vekâletce verilen izahatı mem- nuniyeti mucib âddetmiştir. Kanunu mahsus mucibince her” üç senede bir değiştirilmesi icabeden üç âza için kura çekildi. Neticede Doktor B. Saim Ali, B. Cevdet Fuad ve B. Muradın değişilirilecekleri an- Jaşıldı. Şüra nizamnamesi eski âza- nın yeniden intihabına müsald ol- duğundan bu üç âzanın tekrar âza- lıklara seçilmeleri mhtemeldir, Bir amele kömürden zehir- lendi, hastaneye kaldırıldı Liman tahmil ve tahliye amelesin- den Feyzi, dün yük boşaltmakta ok duğu Kristiyan gemisinin başaltında uyumakta iken sobada yanmakta olan taş kömüründen intişar eden gazla zehirlenmiş,” baygın bir halde bulunarak Cerrahpaşa hastanesine kaldırılmıştır. Evimize bırakılan «fitre» zarfı- na lâyık olduğu aldâkayı güster- mek bir vatan borcudur. İ ğa gelenlere iltifâtta Atatürk dün gece Mersinden Konyaya hareket buyurdular (Baş tarafı 1 inci sahifede) akın eden kadın, erke, çocuk kütlele- ri bu eşsiz güne en büyük heyecanı katan canlı bir dekordur. Dünden beri bayraklarla, ışıklarla donanan Adananın bütün çarşıları kapanmış evler tamamile boşalmış, en gencinden, en ihtiyarına varınca- ya kadar herkes büyük atasını gör- mek üzere sokağa çıkmışlar. (Tek sözle: Adanalı dün Şefini görmek için seferberdi... İslasyondan başlıyarak şehrin ö- bür ucuna kadar karşılıklı iki saf halinde bekleşen ve Ulu , Önderi bir saniye evvel görmek için sabırsızla- şan Çukurovalılar nihayet saat 11,40 da en büyük arzularına kavuştular. Atatürk vagonlarından indiler. Bu esnada bir taraftan selâm topları &- tılıyor, diğer.taraftan halkın: eksik olma Büyük Şef seliyor ve diyebilirim ki Halkın içlen gelen bu avazesi top seslerine galebe çalıyordü... Ulu Önder, kendilerini karşılama- bulunduktan sonra, vali B. Tevfik * Hâdi- Baysal belediye reisi B, Turhan Cemal, ko- mutanlar, Seyhan mebusları ve vilâ- yet belediye, Cumhuriyet Halkparti- $i ve Halkevi erkânmın ellerini sıktı- lar. Atatürk bundan sonra refakat- lerinde Başvekil B. Celâl Bayar, Da- hiliye Vekili ve Parti genel sekreteri B. Şükrü Kaya, Nafia Vekili B. Ali Çetinkaya olduğu halde istasyon mey- danına geldiler; selâm resmini ifa eden askere, izcilere, bütün Çukurovalıla- ra Utifatta bulundular ve halkın çoş- kun lezahüratı arasında otomobille- rine bindiler. Büyük Şef evvelâ (Atatürk Par- kı) m ziyaret ettiler, validen, beledi- ye relsinden izahat aldılar ve gördük- lerinden memnuniyetlerini izhar bu- yurdular. oAlatürk, bundan sonra parkın biraz ilerisindeki - (Atatürk anıtı) na doğru yürümüşler ve ani- tm ğnünde bir müddet tevakkuf ede- rek büyük nutuklarından alı- nıp anıtın kaidesine işlenmiş olan şu e bir an bakmışlardır. Bu yazı şu «Bence vekayiin ilk ciddi teşebbüsü bu memlekette, bu güzel Adanada doğmuştur.» Yıllarca sonra aynı yerde Ulu Başbuğ parktan çıkarlarken, şehrimiz kız lisesi talebelerinden iki Hataylı kızın sevinç gözyaşları ile takdim ettikleri buketi almışlardır. Bu sırada Hataylı kızlardan Meliha Yurtman sevinç göz yaşları arasında demiştir ki: — Yaratıcı, kurtarıcı Ulu Önder, bugün (hürmetle anneleri olacak Türk Hatay kızları" dır. Türk âlemine yarattığınız son- suz büyük varlıklara ilâve ettiğiniz ilk Hatay istiklâlinin milli tarihimi- zin ebedi, ölmez eserlerinizin yanında daima ufak bir misal teşkil edecek- tir. Bütün Hataylılar Yüce Ataları- na sonsuz bağlılıklarını ve minnet- darlıklarını, şükranlarını sunar ve ellerinizden öperler.» X Ne mutlu bir tesadüftür ki bugün küçük Meliha Yurtmanla, Sabahat 'Türkmenin Büyük Şefi karşıladıkları bu yer, 13 sene evvel Atatürkün Ada- naya ilk teşriflerinde ve iki Hataylı kadının (Bizide kurtar) dedikleri Antalya (Akşam) — Cumhuriyet bayramı münasebetile şehrimizde yar | ayni yerdir. O zaman Büyük Şef bu iki yaslı Hataylı kadına bu yerde: — Kırk asirliık Türk yurdu esir kalamaz... Buyurmuşlardı. Nihayet bugün Ulu Önder ayni yerde iki Hataylı ile karşılaşmıştır. Fakat o zamanki kar- şılaşma ile bu seferki arasında çok büyük bir fark vardır: O zamanki Hataylı meyus, mütöellim ve müzfa- ripti, Bugünkü Hataylı -ise sevinçli, mesud ve miiteşekkirdir. Kız sanat enstitüsünde Parkın önü hmca hınç dolu idi.. Büyük Şef binlerce Çukurovalının: — Yaşa var ol.. Avazeleri arasından yürüyerek ©- tomobillerine binmişler ve biraz ileri- de bulunan Adana kız sanat enstitü- süne teşrif buyurmuşlardır. Atatürk enstitünün direktörlük odasında bir müddet istirahatten sonra direktör bayan Haverden enstitünün kadro- su ve programı etrafında izahat al- mışlardır. Müteakiben (o dersaneleri ziyaret eden Büyük Şef talebeleri ders halinde bulmuşlar, sualler sor- muşlar iyi cevaplar alarak takdir bu- yurmuşlardır. Tarsus asıl (Terşes) dir Ulu Başbuğ enstitünün âtelyeleri- ni gezdikten ve yapılanları müşahe- de buyurduktan sonra (tarih der- sinde bulunan bir sınıfı ziyaret et- mişier ve Korbukların ve Terkeşlerin tarihini anlatan talebe Memduhayi dinlemişlerdir. Atatürk, Cenubi Ana- doluda Tarsus civarında asırlarca evvel yaşamış olan bu kavmin tarihi hakkında izahat vermişler ve Tarsu- Sun asıl isminin Türkçe bir kelime, (Terşes) olduğunu söylemişlerdir. Atatürk enstitüden ayrıldıktan son- ra şehirde otomobille bir gezinti yap- mışlar ve İstasyona avdet buyurarak saat 13 de hususi trenlerile Mersine müteveccihen hareket buyurmuşlar- dır. Büyük Şef'e gelişlerinde olduğu gi- bi, Adanadan ayrılışlarında da misli görülmemiş tezahürat yapılmıştır. Mersinde Mersin 19 (A.A) — Saat 13 de Adar nadan müfaraksti buyuran Atatürk saat 15 de Mersine şeref verdiler. Candan gelen fevkalâde tezahüratla salâmlanan Atatürk, karışılayıcıların ellerini sıktılar, asker mektepli, izei- lerin önünden yürüyerek geçtiler. Kendilerini selâmlıyan ve alkışlıyan halka iltifatlar ettiler. Otomobiline binerek doğruca Vali konağına ve ora» dan belediye reisinin evine giderek orada bir müddet kaldıktan sonra encümen âzasından Yakubun suben- di yolundaki bahçesine gittiler. Atatürk, bir müddet de burada kal- dıktan sonra istasyona avdet buyura- Tak halkın coşkun uğurlama! tezahü- ratı arasında saat 17 de Konyaya mü- teveccihen Mersinden ayrıldılar; Bütün şehir donatılmıştır. Halk, sokaklarda ve caddelerde, büyük bir intizam dahilinde, Atatürk geçtikçe «Varol, Atatürk» diye bağırıyorlar. Herkes neşe ve sevinç içindedir. Atatürk yeni yapılacak Halkevi ve anıt ile alâkadar olmuşlar ve vali tarafından verilen izahatı tasvib bu- yurmuşlardır. Mersinden ayrılırken valiye Mersi- ni ziyaretlerinden ve umumi faali- yetten mütevellit memnuniyetlerini ıshar buyurmuşlardır. pılan parlak geçid resmine atlı olarak iştirak eden köylülere Halkevi tarafın- dan Kara Alioğlu bahçesinde bir öğle ziyafeti vetilmiştir. Yukarıki klişe bu ziyafetten bir köşeyi gösteriyor. Ginmilinbie |

Bu sayıdan diğer sayfalar: