6 Haziran 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

6 Haziran 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hava taarruzuna karşı Bir harp vukuunda nüfusu çok olan şehirlerin düşman bomba tayyareleri- ne mükemmel hedef teşkil edeceği dü- şünüldüğünden büyük şehirlerin ica- bında tahliyesi Için şimdiden plânlar hazırlanmaktadır, Boşaltma plânları hazırlanan büyük şehirler Londra ile Paristir. Fransanın Bilet parası alınmıyacağından on gün içinde bir buçuk milyon Parisli şeh- rin haricine çıkarılacaktır. On günden sonra şehri terketmek 1ş- teyenler bilet parasını kendileri vere- ceklerdir. Otomobil, araba yahud ya yan olarak Paristen gidecekler için hangi yolları takip edecekleri tayin 6- dilmiştir. Parisi boşaltacak halkın hangi köy- lere ve kasabalara taksim edilecekleri de plânda gösterilmiştir. Köylerde Paristen gelecek halkın mıktarına gö- re erzak ve su bulunacaktır. Maahaza koca payıtahtın bütün hal- kı şehrin haricine gidemiyeceğinden şehrin merkezinde sığınaklar hazırlan- mıştır. Sayısı, 27656 olan bu sığınak- lara 1,720,000 kişi sığınabilecektir. Şeh- rin varoşlarında tesis edilen 7233 ze- minliğe de 600,000 kişi iltica edebilecek» tir. Ayrıca 1,200,000 kişiyi istiap edecek kadar bir siper manzumesi vücude ge- tirilmiştir, Zeminlikler metre murab- baı başıma beş altı ton sıklete taham- mül edecek metanet ve mukavemette yapılmıştır. : Muhasemat başlar başlamaz Paris halkının bir kısmı köylere çekilecek ve kalanları da yoraltında gizlinecektir. Dilencinin cömertliği Atina belediyesi son günlerde para darlığına düştü. Atina belediyesi, yok- sul ve işsizlere para veren kurumlara çok yardım eder. Son günlerde, bu hayır kurumlarının paraları da kal mamış, belediyeye baş vurmuşlar. Be- lediye bu hususta propagandaya baş- Jayıp halktan para toplamak istemiş... 'Amma halk esasen vereceğini verdiği için fazlasına pek yanaşan olmamış... Derken günlerden bir gün dilencinin biri belediyeye gelmiş ve yoksullara iş- sizlere dağıtılmak üzere bir milyon drahmilik servetini belediyeye hibe edeceğini söylemiş... Sormuşlar: — Sen bu parayı nasıl kazandın? — Dilene dilene cevabını vermişi,, İşi incelemişler ve adamın Atina 80- 'kaklarında dilene dilene bir milyon top-! Jadığı anlaşılmış... Altın meyva Döviz kaçakçıları da açık gözlüğe Alman - Çek hududunda Bodenbah- da birkaç aydanberi, gümrük memur larının gözüne Almanya ile Çekoslo- vakya arasında mekik dokuyan bir yol cu batmağa başlıyor, Bu adam, her gidiş gelişinde, büyük bir torba içinde portakal taşıyor, yedi- ği portakalların kabuklarını da atmı- yor, torbasına koyuyor. Birkaç kere üstünü arıyorlar, birpey- ler bulamıyorlar. Nihayet günlerden bir gün memurlardan biri portakal tor- basını arıyor ve portakal kabukları ara- sında 100.000 mark çıkarıyor. Seyyah iğne Bundan tam kırk sene evvel, 1898 de Londrada, hizmetçilik eden Elizabet İs zarın eline bir dikiş iğnesi saplanıyor. Daha o zamanlar röntgen yok. Dok- torlar iğneyi ariyorlar, bulamıyorlar. 'Tam kırk sene bayan Elizabet işine gücüne devam ediyor... Bu sene ihtiyarlıktan çalışamaz ha- le geliyor, bir bakım müessesine giri- yor. İşte orada, kırk sene evvel eline batan iğne sağ bacağında kendini gös- teriyor. İğne kemik ile deri arasına Sikıştığı için ameliyata lüzum kalma dan çıkarılıyor, Bu acaip vaka yeni birşey değildir. Bilhassa harp sıralarında bu vakalara çök tesadüf edilir. Meselâ vücudünün bir yerine kurşun girip de çikarılamaş- sa, bu kurşun senelerden sonra vücü- dün herhangir bir yerinden dışarı fir. lar, Allo! Serseri var.. Münih jandarma karakolunun tele- fonu çalıyor ve bir ses haber veriyor: — Fringen sokağında bir serseri do- laşıyor, tevkif ediniz!., İki jandarma o sokağa gidiyorlar ve hakikaten bir adamın dolaştığını gö- rüyorlar, yakalıyorlar, Bu zat beşon kere serserilik cürmile tevki? edilmiş- tir. Diyor ki: — Tenbelim, iş göremiyorum, çalışa» miyorum, Elimden hırsızlık, dolandırı- cılık, dilencilik gelmiyor. Biraz evvel telefon eden bizzat bendim. Beni yaka- layınız!., Belgrad havacılık sergisi Belgraddâ açılan beynelmilet hava- eılık sergisi bütün Avrupanın alâkası- ni uyandırmıştır. Çünkü bu sergide fik defa bütün Avrupa devletleri en son model bomba tayyarelerini teşhir et- mişlerdir. Lehistan devleti en yeni bomba tay- yerelerinden bir nfümüune göndermiş- tir. Bu tayyare (Breda 88) sistemidir. Çekoslovakya kendisinin en yeni bomba tayyaresi olan 158 Avio adını taşıyan yeni bir sistem tayyare gön- dermiştir. Şimdiye kadar böyle bir tayyarenin inşa edilmekte olduğu bile gizli tutulmakta idi. de inşa edilmiş olup altısı motörlü ve beşi plânördür. Fransanın Air France, İtalyanın Ala Litorlia ve Aviolinee İta- Hana, Almanyanın Lufthansa idaresi, Çekoslovakya, Lehistan ve Misir hava» yolları dahi sergiye iştirak etmiştir. Yugoslavya mili müdafaa idaresi tayyarelere karşı zeminden yapılan müdafaa vasıtaları ve def'i toplarını ayrıca teşhir etmiştir. Her cihetten Belgrad havacılık sergisi emsaline te- favvuk etmiştir. Burada teşhir edilen tayyarelerin çoğu ve bahusus bomba tayyareleri şimdiye kadar mensup bu- lundukları memleketlerde bile teşhir Almanya bomba tayyarelerinden 38 | edilmiş değildir. parçadan mürekkep bir grup gönder- miştir. İtalya harp ve sivil olarak c#- man 13 tayyare teşhir etmiştir. Lahis- tan üç tayyareden başka bir de bir ba» len teşhir etmiştir. Sergiye iştirak eden ecnebi devletler İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, Çekoslovakya, Lehiş- tan, Holanda, Amerika Müttehid hü- kümetleri ve Macaristandır. Sergi arazisi 16000 metre mürabbai- dır, Sergiye dahlliden ve hariçten 148 fabrika ve firma iştirak etmiştir. Yu- göslavya kendi tayyare ve motörlerini ye diğer levazımı iki paviyonda teşhir etmiştir. 88 Aeroklub ve Aeroput bir tayyare teşhir etmiştir. Yugoslavya askeri tayyare idaresi 14 tayyare teşhir etmiştir. Bu askeri tayyarelerin hepsi memleketin dahilin- yLEt J tra A akları ILET iyyekine dr deği. Bunlar temin oluna» maz * <i> Büyük Okyanusta bir ada tayyarecilik yüzünden ehemmiyet kazandı Bon zamanlarda Büyük Okyanusun daha ziyade Asya kıtasına yakın olan kısmındaki Guam adasının ehemmi- yeti çok artmıştır. Çünkü Amerika Müttehid hükümetlerinin Asyanın şarkındaki büyük müstemlekesi Fili. pin adalarına verdiği istiklâl intikal devresi nihayet bulup tamamlaşdıktan sonr& Amerikanın Asyaya doğru en ileri karakolunu Guam adası teşkil ede» cektir. Amerika şimdiden bu adanin mü- dafaa kuvvetini arttırmağa başlamış ve geçende bursya yeniden büyük tip- te on beş deniz tayyaresi tayin etmşi- tir. Guam adasının eheitmiyeti artta- ğı halde gerek yeni gerek eski dünya- dan çok uzakta ve hücra bir köşede bulunan bu adaya dair malümat yok gibi idi. Ancak son günlerde bu adanın nasıl bir yer olduğu ve halkın hangi cinsten ve ne miktarda bulunduğu anlaşılmış- tır, Guam adası Amerika Müttehid hü- kümetlerinin gakbindeki san Fransis- kodan 5043 mil ızaktadır. Vaktile İs- panyanın mlekesi idi, 1898 sene- sindeki Amerikan - İspanyol harbinde Amerikan harp gemileri bu adaya gel mişlerdi. İspanyollar hiç bir mukavo- met teşebbüsünde bulunmaksızın adâ- yı teslim etmişlerdi. Adanın bütün nüfusu 21,500 kişidir. Bundan ancak iki bini halis Amerika- lıdır. Manahaza ada kırk sene İçinde tamamile Ameriknlaşmıştır. Herkes ins gilizce konuşuyor. Adayı idare eden Guam adası 21,500 nüfusludur. burasını imar etmişlerdir. Adada yabani kedi ve kertenkele pek çoktur. Kertenkelelerin en küçüğü 1 metre boyundadır ve bunlar kuş yerler valiyi Amerika cümhurreisi doğrudan doğruya tayin etmektedir. Adanın merkezi 10,000 nüfuslu Aga- na şehridir. Burası Amerikadaki bulut ları yaran binaları bulunan şehirlere benziyor, Valinin konağı muazzam bir saraydır. Şehirde iyi su, elektrik, sıhht mües- seseler vardır. Amerikan bahriye silâh endazları için büyük Kışlalar vücude getirilmiştir. Adanın ahalisi boş vakitlerini eski- den horoz döğüştürmek ile geçiriyor. lardı. Şimdi daha ziyade volleybol ve basebol oynuyorlar. Yerli ahali zinde ve kuvvetlidir, Renkleri tam beyazdan siyaha kadardır. Gençler Amerikalılar gibi ceket pantalon giymektedirler, Fakat yaşlılar eski kıyafet ve Adetle- rinden ayrılmamaktadır, Köylülerin hayatı pek değişmemiş- tir. İki tekerlekli yani öküz arabalarıle mahsullerini naklediyorlar. Maahazs köylü eline para geçirdi mi kağnisini bırakıp kamyon ve motosiklet alıyor- Jar. Amerikalılar işgal tarihindenberi yolları düzeltmişlerdir. Guam adasının büyüklüğü 225 mi murabbaıdır. Sıcak su kaynakları çok olması volkanik bir yer bulunduğunu göstermektedir. Ormanları sert kamış ve ağaçlar ye- tiştirdiğinden halk balık ağlarını, şap- kalarını, yataklarını ve evlerinin dam- Amerikalılar larını bunlardan ya pıyorlar. Hindistan- cevizi çok olduğun- dan halk içkisini bu cevizin tahammür ettirilen suyundan yapıyorlar, Her işte ceviz kullanıyorlar. Hattâ odaları tahatları bile bunun 1le parla- tılmaktadır. Kedileri, köpekleri Hindiş» tancevizi ile besliyorlar. Hattâ istakoz lar bile bunun ile beslenmektedir. Ye- mekte Hindistancevizi yağı kullanış» yar, Evleri tenvir eden limbalar ve kandillerde dahi bu yağı kullanmak tadırlar. Adanın başlıca kuşu balıkçılar krah cevizi yağı ile kurutulmuş Hindistan» cevizi olan Kopra'dır. Her sene 2000 ton Kopra çıkarıyor, Adada, koyun, sığır ve manda çoktur. Fakat tavuk yetiştirilemiyor. Yaban kediler çok olduğundan bunlardan tas vukların muhafazasına imkân olmus yor. Ahali arasında emniyet tam oldu. gundan bahçelerin etrafına çit ve du- var çekmek âdet değildir. Adanın başlıca kuşu balık;ılar kralı deriilen bir çaylaktır. Bunlar münhasi» ran kertenkele yemekle taayyüş eği- yorlar. Halbuki adanın kertenkeleleri de diğer kuşları ağaçlardaki yuvaları- na girerek yemektedirler. Kuş yiyen kerkenkeleler bizim bil« diğimiz ufak hayvanlar değildir. En küçüğü bir metre geliyor. Guam adasının ehemmiyet kesbey- lemesi bu meçhul yerin bütün dünya- ya malüm olmasına sebep olmuştur. F, Trakyayı ei Etraflı bir istikbal programi hazırlanıyor Edirne (Akşam) — Anadolu ve Trakyada İzmir münevverleri için bir gezi hazırlıyan İzmir Halkevinin bu hareketi Edirne ve Trakyada temis duygularla ve hararetle karşılanmış” tır. Trakyaya ayırdıkları üç gün kısa bile olsa, en verimli bir tarzda progra mını bizzat general Kâzım Dirik har ni tarihi, Çanakkalede Trova kültü- ründe ve Anafarta kilidinde bağlı dır. General Kâzım Dirik, üç yıl ön ce Trakyaya gelirken İzmirin sevgi ve heyecanını buraya hararetle getir miş ve oradaki çalışma sistemin! şaş- tak EK ge Se tatbike “başlamıştır. a. ank Sü zall lipo Fi gezmenler Trakyada çok şeyler göre“ cek ve her şeyden önce Trakyalıların saf ve ılık sinesinde yaslanacaklardır. Güzel İzmire dönerken da Anafarta” ların heyecan kaynağından nasip şer» betini ; İstanbul Üniversitesinin Edebiyaf kolu ile 'Turih ve Arkeoloji kolundan da birer grupun Trakyada dolaşacak ları gelen mektuplardan sevinçle öğ- renilmektedir, Dodeağaçtan 500 kişilik Yunanlı komşularımızla sportmen gençler da bu ay sonuna doğru hususi trenlerle gelecekler ve burada 12 saat kalacak» lardır. Bu kiymetli misafirlerimiz içim de hazırlıklara başlanmıştır. Avrupa seyahati 18 temmuzdan 23 ağustosa kadağ 40 günlük Yunanistan, İtalya, Viya na, Almanya, Prag, Peşte, Köstence etlid seyahati, yemek, tren, pasaport her şey dahil 225 lira- dır. Fazla talib olduğundan 20 haz randa kayid kapanacaktır. Mürncnafı, Ihlamur mesiresinde yapılan tahribat Birçok ağaçlar. kesildi, eski mermer havuzun taşları söküldü Beşiktaşta Ihlamur kasrının bulun- duğu mevki, İstanbulun en kıymetli mesirelerinden birini teşikl eder. Bü- tün sahası sik kalın siğaçlıklar içeri- #indedir. sed sed muhafazali yolları vardır, Burada mermerden kitabeli sekiz, on adet nişantaşları rekzedilmiş ve gayet geniş mermer bir havuz yapıl mıştır, Havuzun çok sanatlı bir şekii- de bir de fıskiyesi vardır. Etrafı fulya tarlalarile meşhurdur. Bu civar hall, yazın, bilhassa ile baharda, bülbül dinlemek, Fulya tar. lasında papatya toplamak üzere pe gar ve diğer tatil günleri bu mesireye gitmektedir. Bundanbaşka, burada Emlâki mil Byeye aid Thiamüur köşkü vardır ki vaktile padişahlar buraya tenezzüh için giderlerdi. Lâle devrinden kalma tarihi hatıra- ları yaşatan bu mesire Emlâki milliye tarafından bir tüccara satılmış, elân da fabrika yapılmak üzere en kıymete U ağaçları kestirilmiş, zemini mermes, döşeli kıymetli tarihi havuz harap ol- muştur. Bu hal müzelere haber alınarak müzelerdeki eski eserleri koruma ce- miyeti Azasile mimar B. Kemal Altan gidip otedkikatta bulunmuşlardır. Verilen rapor üzerine Müzeler ida» resi alâkadar makamlara vaziyeti bil» dirmiş ve tahribatın daha ziyade iler Jememesi için Beşiktaş kaymakamlı- Hına ayrıca bir tezkere yazılmıştır. r Haber aldığımıza göre, fabrikatör, tarihi havuzun kırılan ve sökülen taş/ larının yeniden tamirini teklif etmiştim Halbuki havuzun o devrin mimari tax gına göre işlenmiş olan taşları salık muş olduğundan eski şekline göre tar | miri mümkün olamıyacaktır, Beyoğlu Perapalas kurşısında (İTA) Manlesda yeni park bu sene çolt gözelleşmiştir. Yukarda parktan bir. acentası. Tel. 45542. köşe görünüyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: