3 Temmuz 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

3 Temmuz 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

3 Temmuz 1938 AKŞAM AKŞAMDAN AKŞAMA Muhtaç olduğumuz bir lügat Kültürümüzün şiddetle duyduğu bir ihtiyaçtan bahsetmek istiyorum. Amma, her ismihas ayni derecede malüm mu ya? İşte bir kaç şehir ki, Bizans za Manından bügüne kadar bizde isim- lerini değiştirmişler; garbliler nez bir Ezer m ve e N ra da o tarzda mişler; Ee Dorylee — Eskişehir Cdsarde — Eaysöri Nicde — İznik Nicomâdle — İzmit Sonra, vaktile bizim malımız olup ta e göre İsimlendirdiğimiz Caprero — Boynuz adası Khero — Odurluca Ehios — Sakiz Clistene — Meiş Cosinissa — Yassıca Kolousi — Harem adası Lantha — Koca papas Marki — Kara Doğan Baba Keza, pek meşhur isimler ki bizde başka, onlarda başka. Fakat yeni yetişen talebe bilmiyebilir; Alexandre — İskender Alezadrie — İskenderiye Fuphrate — Pırat Turcoman — Türkmen Amourad 11 — Üçüncü Murad Toledo — Tuleytule Scutari — İşkodra Bütün bunlar için bir merci yok» tur. Yani frenkçe bir metinde rasla. dığınız zaman bakacağınız bir Tügat. bir cedvel mevcud aleyh herkes gelişigüzel yazıyor. Ya. hut ta (son çıkan bazı tedkik kitab. larında o rasladığımız gibi) bizdeki eme Şekilleri yazmıyor dâ,paran- ii içinde Fransızcalarını kayde Şe Böyle yapmakta da ma- da nasıl etse yanlış işliye- — farzediniz şuna raslıyor: atseh — Hırvatistani Osmani- nin merkesi i (Be, he ski kitablarımızda Fakat ismi hasları — herk aklına geldiği Şekilde la Şayed bir heyetimiz Fi : (Vâ - Nü) Yedi kumark az Emniyet direktörlüğü a ad üçüncü kısım memurları, evvelki ge © bir kumar İ mışlardır. rhaneyi meydana, çıkar- : iy Şakir, Hüseyin ve isimlerindeki şahısların kumar Oynadıklarını görmüşler, zarlarla be- Taber, 149 fiş ve yirmi lira değildir. Binmen- | Bina lâğımları Belediye denize akıtılan lâğımları kapatacak Belediye, şehrin deniz kenarlarının temiz tutulması ve denize girenlerin sıhhatlerinin korunması için essalı tedbirler almağa karar vermiştir. Son zamanlarda henüz umumi mecrası Ol- mıyan semtlerin deniz kenarlarında yapılan binalara aid lâğımların deni- ze verildiği görülmektedir, Bu yüzden birçok deniz kenarları kirletildiği gi- bi, denize girenlerin de sıhhatlerini bozmaktadır. Bu gayri sıhhi vaziyete bilhassa Moda, Kalamış ve havalisin- de yeni yapılan binalarda tesadüf edil- miştir. Belediye bu fena usule nihayet ver- mek üzere yeni bir karar ittihaz et- miştir. Bu karara göre yeni bina yap- tıranlar, binanın lâğımlarını belediye fen heyeti tarafından şekli ve tarzi tesbit edilecek muntazam bir çukura vermeğe mecbur olacaklardır, Bu çu- kuru ihtiva etmiyen inşaat projeleri- ne ruhsatiyeler verilmiyeceği gibi çu- kuru açmadan: yapılacak inşaat der- hal tatil edilecektir. Bundan başka sahillerdeki eski binaların denize akan mecraları da kapatılacaktır. Belediye bu bina sahiplerine de kabul edilen tipe göre kuyu yapmalarını tebliğ ede- cektir, Bu mecburiyet kısa bir zaman- da tatbik edilecektir. Kotra devrildi Çubukluda oturan on sekiz yaşla- rında Nezihi ve Zahid isimlerinde iki genç Boğazda kotra ile dolaşırlarken havanın sertliğinden kotra devril- miş, iki genç deniz dökülmü etraftan yetişen sandalcılar tarafın- dan kurtarılmışlardır. İ Dü .. ünkü kazalar Mütekaid bir öğretmen otobüs altında kalarak öldü Dün, muhtelif nakil vasıtaları ka- zaları olmuştur: Il — Şoför Avninin idaresindeki otobüs, Beyazıddan Aksaraya inmek- te iken Lâleli camii önünde, müte- kald öğretmenlerden yetmiş yaşla- rında B, Mehmede çarparak muhte- lif yerlerinden tehlike'i suretta ya- ralanmasına sebeb olmuştur. Şoför tevkif edilmiş, yaralı öğretmen Cer- | rahpaşa hastanesine yatırılmıştır. İhtiyar öğretmen dün akşam üzeri ölmüş, cesedi adliye doktoru Enver Karan; tarafından muayene edil | miştir. 2 — Şoför Jirayrin idaresindeki 291 numaralı olomobil, Tarlabaşın- dan geçerken Celâl isminde birine çarparak yaralamıştır. 3 —Osmanın idaresindeki yük arabası, Aksarayda Millet caddesin- den geçerken, Topkapıda oturan Va- hid isminde birine çarparak yarala- | mıştır. Bir mütecavizin tevkifi Bundan dört gün evvel, Aksarayda bir yerde rakı içen üç arkadaş ârasin- da çıkan kavga zabıtaya aksetmiş, ve üçüncü komiser, kavgacıları ayıtârak karakola getireceği bir sırada, üç ar- kadaşlan Hamdi ismindekinin tecavü- züne uğramış, Hamdi de vakayı mü- teakib kaçmıştır. Hamdi, dün ikinel İ şube memurları tarafından yakalan- miş, Sultanahmed ikinci sulh ceza mahkemesine verilmiştir, Hâkim B. Salâhaddin Demirelli, Hamdinin sorgusunu yapmış, suçun nevine nazaran; kendisinin tevkifine ve evrakile birlikte müddeiumumiliğe iadesine karar vermiştir. Margarin yağı talimatname- sinin tatbikine başlandı Şehir meclisi tarafından kabul edi- len Margarin yağı talimatnamesi dün- | den itibaren tatbik mevkiine konmuş- tur, Talimatname, bilhassa Imalâtha- pelerin vaziyetile alâkadar olduğun- dan belediye, verilen mühlet içinde imalâthanlerin yeni şartlara uymala- — ın temin edecektir, ği rnk ay ŞEHİR HABERLERİ Karilerimizin fikri Yıldırım gibi sürat! Şirketlerden devlete yeçen her #ye şimdi eskisinden mükemmel dir. Fakat günden güne ilerliyen hayatımız daha da âlâsım istiyor. Bugüne kadar akla gelmiyen yep- yeni bir takım cihazların yaratıl- masını diliyoruz, Meselâ, evvelki gün, Bakırköy taraflarında ikindi üslü telefon hatlarında ârıza oldu. Yapılması ferdası sabaha bırakıldı. Halbuki telefonun mevcudiyetine güvene- rek, insan birçok işlerini ona gö- re lânzim ediyor. Konuşamayınca da belki büyük zararlar gören bu- Tunur, Bilhassa inkişaf eden şera- ilimiz içinde, âtide bu gibi misul- lere pek çok raslıyacağız. Onun için, sıhhi imdada, yan- ğma kaşulur gibi bir acele tamir şebekesi kurmalı böyle ârızaları saati saatine önlemenin çarelerini aramalıyız. N. Kerim Elektrik fabrikasının tevsii meselesi Mühendisler heyeti, tedkikle- rini bitirerek Ankaraya döndü Evvelki günden itibaren bilfiil işe başlıyan yeni elektrik işleri idaresinin, birinci plânda, şebekenin ıslahile meş- gul olacağını yazmıştık. Silâhdarağa fabrikasının - tevsi için mahallinde tedkikat yapan mühendisler heyeti tedkiklerini bitirmiş ve Ankaraya git- miştir, Nafia Vekâleti teftiş heyeti rel- si B. Şefik de dün Ankaraya gitmiştir. Tevsiata ald proje Ankarada hazırlar nacak ve Nafia Vekâletinin tasvibine arzedilecektir. Avrupaya ısmarlanacak yeni kazan- ların adedi projeler hazırlandıktan sonra belli olacaktır. Siparişat gecik- tirilmiyecek ve böylece yeni kazanların . biran evvel getirilmesine çalışılacak- tır, Evvelce de yazdığımız gibi kazanla- rın yerlerine konması ve tevsi işlerine Aid diğer tesisalın tamamlanması an- cak bir senede ikmal edilebilecektir, Eminönü meydanı İstimlâk edilecek beton binaları yıkmak için talib çıkmıyor Eminönü istimlâk sahasında bulu- nan Bektaş hanını yıktırmak için Be- lediyenin açtığı arttırmaya binanın beton olmasından dolayı hiçbir talis bin çıkmadığını yazmıştık, Yıkıcı mü- teahhidler, kireç, tuğla, demir gibi para edecek enkaza rağbet ediyorlar, Belediye, istimlâk edilecek diğer beton binalar için de bu suretle bir talip çık- muıyacağını tahmin etmektedir. Bunun için Belediye bir müddet daha bekli- yecek, şayed bu enkazı kaldıracak bir talip çıkmazsa o zaman bu kabil bi- naları kendi vesgitile yıktıracaktır, Bundan başka Eminönü meydanile civarının tanzimi için B. Prost'un ha- | zarladığı nâzım plânında bazı esaslar vardır. Fakat bu plân, Eminönü ve civarı. nın istikbalde alacağı kafi şekle aid. dir. Halbuki son istimlâk haritasına dahil bulunan binaların işgal ettiği saha, nâzım plânın yalnız bir kısmı- nı işgal ediyor. Belediye, istimlâkten sonra açılacâk yerlerin harap bir man- zara arzelmemesi için B, Prost'un nâ- 4m plânındaki esaslara göre mevzii bir plân hazırlamağa başlamıştır. Bu plân imar müdürlüğü tarafından ha- zırlanmaktadır. Suadiyede kır balosu Erenköy otuz sekizinci ilkokuldaki fakir çocukları himaye cemiyeti tara- fından dün gece Suadiye plâjı gazino- sunda bir kır balosu verilmiştir. Balo | sabaha kadar devam etmiş ve çok eğ- VE) | Mesai saati Nakliye şirketleri yaz tarifelerini tadil ediyorlar Dairelerde mesai saatinin 8 de baş- layıp 14 de bitmesi münasebetile va- pur tarifelerinde değişiklik yapılması icab etmiştir. Şirketi Hayriye pazarte- si gününden itibaren tatbik etmek üze re Boğaziçinden gelen vapurların sa- bahları saat 7,40 da köprüye muvasa- Jatını temin edecek şekilde yaz tarife- sinde tadilât yapmıştır. Daha - birçok müesseseler de yeni mesai saati tatbik edilmeğe başlan- mamıştır. Pazarertesi gününden iti- bâren mesai saatinin hangi dairelerde tabik edilip hangilerinde tatbik edil- miyeceği kati surette anlaşılacaktır. Bu itibarla Akay işletmesi de tari- fesinde yapığı değişikliği salı günün- den itibaren tatbik edilecektir. Akay da Adalardan gelecek vapurları saat 8 den evvel köprüye yanaştıracak şekilde yaz tarifesini tadil etmektedir. Bu suretle memurlar tam vaktinde vazifelerine yetişmiş olacaklardır. Otobüsü tabanca ile “ durdurmuş Hüseyin isminde biri, evvelki gece 'Topkapıda; Tekirdağından gelerek şehre girmekte olan bir otobüsü dur- durarak binmek istemiş, şoför, bu oto- büsün şehir içinde yolcu alamıyacağı- nı söyliyerek ilerlemek istemişse de Hüseyin, bu sefer tabanca çekmek su- retile otobüsü durdurmuştur. Fakat iş bu şekli alınca şoför zabıtaya mü- rTacaat mecburiyetinde kalmış, Hüse- yinde yakalanarak cürmümeşbud müddeiumumiliğine sevkedilmiştir. Denizde boğulma Meçhul bir adam Moda vapurundan denize düşerek boğuldu Dün öğleye doğru Kızkulesi açıkla rında bir boğulma vakası olmuştur. Haydarpaşadan saat dokuzu kırk geçe Köprüye hareket eden Moda va- puru Kızkulesi açıklarına geldiği za- man alt güvertede bulunan kırk beş mesile denize yuvarlanmıştır. Hâdise- yi görenler, gemi süvarisini haberdar ederek vapuru durdurmuşlarsa da de- niz üzerinde yapılan araştırmalar fay- da vermemiş ve adamcağızın boğuldu- ğu anlaşılmıştır, Diğer taraftan zabı- ta da hüberdar edilmiş, öğleye kadar cesed aranmışsa da bulunamamıştır. Meçhul adamın kim olduğu anlaşie lamamıştır. Tahkik. edilmektedir. Sar'a vakaları Beyoğlunda Birinci noterde me- murluk eden yirmi beş yaşlarında ba- yan Refika, öğle paydosunda dışarı- da yemeğini yiyerek daireye dön- mekte iken sarası tutarak düşmüş bayılmıştır. Bayan Refika tedavi al tına aldırılmıştır. Gene dün, tüccardan B. Gâvril, Taksim bâhçesinden çıkarak evine gelmekte ikon sarası tutmuş, düş- müş, hafifçe yaralanmıştır, Pencereden yuvarlandı Beyoğlunda yirmi dokuzuncu ilk mekteb hademesi Zehranın beş ya- şındaki çocuğu, Perihan, evinin ikin- ci kat penceresinden bakarken mü- vazenesini kaybederek bahçeye düş- müş, muhtelif yerlerinden tehlikeli surelte yaralanmıştır, Perihan Şişli Çocuk hüstanesine yatırılmıştır. Para yüzünden kavga Sultanahmedde İnekçi Kâzım İs- minde birinin ahırlarında çalışan | Mustafa ile Hüseyin aralarındaki bir para meselesi dolayısile kavga etmiş- ler, Mustafa, Hüseyini kürekle ba- yaşlarında bir adam; ayağının sürç- | Son senelerde dünyanın her tarâ- fında yeni bir vecize dillerde dolaşı- yor: «Hayat, kırk yaşımdan sonra baş- lar» vecizesi., Hele Amerikada mu- harrirler, konferansçılar, hikâyeciler, romancılar, sinemacılar halkı bü ve. cizeye inandırmak için elbirliğile ça- lışıyorlar. Sokaklarda afişler görürsü- nuz: «Hayat kırk yaşından sonra baş- lar», önünüzden bir reklâm kamyonu geçer. Üzerinde iri harflerle şu cü okunur: «Hayat kırkından sonra baş- lar.» Radyonuzu açarsınız, Tatlı bir ses size ayni tatlı cümleyi fısıldar: «Hayat kırkından sonra başlar..» Bir çok memleketlerde halkı neşe- lendirmek için propaganda yapıyor- lar, Amerikada da «genç kalma pro- pagandası. artık milli bir iş haline gelmiştir. Kaliforniya, Florida gibi bir çok eyaletlerde bu propaganda işini belediyeler kendi üzerlerine almışlar- dır. Hattâ bazıları daha ileriye gitmiş- lerdir, Şimdi bazı yerlerde «hayat elli yaşından sonra başlar» cümlesine bi- | le raslanmaktadır. Böyle böyle galiba hayatın başladığı yaş altmışa, yetmi- şe kadar çıkacak, bir gün yeryüzün- de ihtiyar ve ihtiyarlık kalmıyacak, Gelecek devirlerde çocuklar babaları- na soracaklar: — Eski kitablarda «ihtiyar». denilen bir nevi insanlar varmış, Acaba onlar nasıl şeylerdi? Hoş şimdiden ihtiyarlık azalıyor ya... Daha şimdiden ihtiyarlık nadide bir hal aldı. O kadar ki bugün ihtiyar. lığı, bu nadide şeyi kendisine raklâm vasıtası edenler bile var. Meselâ sine- ma artisti Mae West... Ben bu kadım- | cağızı bir kaç kere gördüm. Bana 50- | rarsanız Mae West katiyen yaşlı bir kadın değildir. Hattâ bugünkü ma arlisilerinin çoğundan ge de... Fakat kadınlar arasında kimse | kırkını geçtiğini kabul etmiyor, Mae West «ben kırkını geçtim!» diyerek bir orijinalite gösteriyor, bu suretle öleki büyük kadın zümresinden ayrı- larak kendisine reklâm yapıyor, Bugün Amerika muharrirleri bü- yük ediblerin, büyük mütefekkirletin yaş hakkında söyledikleri meşhur ve cizeleri düzeltmekle meşguldürler, Meselâ Şekspir «bir ihtiyar, iki ç0- cuk sayılır» demiş. Bunu şöyle tashih ediyorlar: * «Ellisinde bir adam, iki delikanlı sayılır», Andrö Cheniör; , wGenç olarak ölmek ne kadar güzel- dir» demiş, Amerikalılar bunu şöyle düzeltiyorlar: «Genç olarak yaşamak ne kadar güzeldir.» Victor Hugo: «Kırkıncı yaş delikanlılığın o ihtiyarlığı, ellinci yaş ihtiyarlığın gençliğidir. demiş, Tas- hih ediyorlar, «Kırkıncı yaş çocuklu. ğun ihtiyarlığı, gençliğin başlangıcı" dır.» Amerikalıların pek sevdikleri bir adam vardır: Arsöne Houssay.. Bu zat demiş ki: «Kırkıncı yaşa kadar kadının kalbinde kırk ilkbahar vars| dır, Bu yaştan sonra ise kırk defa kış. | Düzeltiyorlar; «Ellinci yaşa kadar bir) kadının kalbinde elli ilkbahar vardır. Ellisindön Ssonta' Ja Kâğın Kal yaz mevsimleri baslar...» . Hele Amerikallat bugünkü kadın ların erkekten evvel ihtiyari katiyen kabul etmiyorlar. Diyorlar kiz! «Eski kadın erkekten çabuk ihtiyaş larmış. Bunun için evlenmelerde ej keğin biraz büyük olmasına dil edilirmiş. Halbuki bugün vaziyet mamile aksidir. Bunun için kadın rn kendilerinden büyük erke evlenmeleri doğru değildir. Hati bugünkü vesait ile kadınlar 8 rini erkeklerden fazla muhafaza edi yorlar.» Eğer Amerikalıların bu fikri umu. mileşirse bundan sonra erkekler keyi. dilerinden büyük kızlarla evlenmeğ mecbur kalacaklar demektir, Hikmet Feridun Es) Yeni telefon numaralarımız

Bu sayıdan diğer sayfalar: