12 Ağustos 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

12 Ağustos 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Parisin nüfusu son beş senede ne kadar arttı Pariste ahiren yapılan nüfus sayı Buna göre geçen beş sene içinde nef- Sİ Şehir nüfusunun 61,274 kişi art Miştır. Nefsi Parisin şimdi nüfusu 2829/736 kişidir. Bu nüfustan 1,270 bin 781 4 erkek, 1,558,955 i kadındır. Parisin civarile beraber nüfusu Paris civarının nÜ- der içinde 90,388 kişi fusu geçen sene artmıştır. Paris ve civarında da kadınlar çok olup erkeklere nazaran 390,635 mü- fusu fazladır. Yaşı en aşağı 82 olan Parislilerin mikdarı 35,892 kişi tutu- yor. . Bir filimde oynıyan iki Bahsetmek istediğimiz bu iki sinek Hollivutun sinema yıldızlarındandır. Pilim çevrilirken iki sineğe de rol Verilmesi icab etmiş ve bunun için İki sinek hususi surette terbiye odil- Miştir. Bunlar meşhur yıldız Kiodet Kolber'in oynadığı yeni bir filimde tol almışlardı. Sineklerin sahibile ya- Piları bir mukavele mucibince bu ka- MAdlı yıldızlar için sinema şirketi haf- tada 18 bin frank veriyordu. Birinin Sam ve diğerinin Sadı plan bu terbiye edilmiş sinekler husus! bir ka- Tesin içinde müreffeh bir hayat sürü- Yorlar ve mükemmel tatlılar ve pas- talarla besleniyorlardı. Fakat zaval- sineğin kazancı lıların ömürleri çok uzun sürmedi, Ge- çen gün Hollivut'da çevrilen filim için sineklere in e rası gelmişti. Rejisörün e e ler kafesleri içinde atelyeye getirildi. Orada sineklerin ölmüş oldukları gö- rülerek teessüf edildi. İş bu teessüfle kalsaydı zararı yoktu. Fakat bu ölüm daha fena neticeler doğurdu, Klodet Kolber'in filmi yarım kaldı. Yeniden iki terbiyeli sinek tedarik edilinceye kadar filme devam olunamıyacaktır. Yapılan tahkikatta terbiyeli sinekle- vin âdi sinek zannile bir hizmetçi ta- rafından sinek zehirile öldürüldüğü meydana çıkarıldı. Temizliği sevmiyen çingene Macaristanın Tuna nehri üzerinde | küin küçük bir kasabası civarında £8- | kir bir çingene kolonisi yaşamakta” dır. Geçenlerde zabıta bu çingeneleri birer birer tescile karar veriyor. Bu üzerine polisler ihtiyar çingeneyi Z0r- 1a yıkamak istiyorlar. Fakat çingene bir türlü buna razı olmuyor, hayatın- da hiç bir zaman yıkanmadığını sÖY- liyerek rahat bırakılmasını rica ediyor, Polisler onun bu sözlerine tabii ehem- miyet vermiyorlar ve 72 senedenberi su görmiyen vücudünü temizce yıkı- yorlar, İh! iyice yıkandıktan son- ein duyduğu rahatlığın verdiği neşe ile: «Suyun vü- cude bu kadar rahatlık verdiğini bil seydim, hayatımda hergün bir banyo Büyük ikramiyeyi kaza- nanların çoğu Anadoluda Trabzonlu sandalı, Hafikte bakkal Abdullah ve şoför Ahmed, büyük ikramiyeyi kazandılar han dördüncü keşidesinde 50,000 Ji- Talık büyük ikramiyeyi 4353 numaralı bilet kazandı. Bu biletin birkaç par- Şasi İstanbuldan satılmıştır. Talihli- İerin çoğu Anadoludadırlar. Trabzonda Yeni mahallede Esvak 50- : oturan sandalcı Mustafa dünkü keşidenin e talihlilerindendir. Sandalcı Mustafa daha fazla kazan- Mak düşüncesile muvakkalen İstan- gelmiş. Maksadı yazı burada geçi- Tİp memlekete biriktireceği beş on ku- Tuşla dönmek ve iki senedenberi ni- $anlı bulunduğu Padime'si ile evlen- Mek imiş, Fakat Mustafa İstanbulda umduğu kadar kazanamayınca Suku- tu hayale uğramış, Bir ara memleke- İS dönmeyi düşünmüş, Jâkin beş para- 82 kolların, salıya sallıya "Trabzona Sikmayı erkekliğine yedirememiş. Sevgilisine verdiği sözü düşünen Benç sandalcı, evvelki sabah Emin- ©Ründen geçerken Nimet kişesinden bir piyango bileti almayı düşünmüş. Aylardanberi dişinden Tayyare piyangosunun dün başlar i Wzattığı bilete bir müddet bakdıktan #büra kişe sahibesine hiç birşey İM paraya kıyamıyarak Almaktan vaz geçmiş gibi oradan uzak- ç aşma. Fakat çok geçmeden Hüseyin tekrar ablaya gelmiş ve : İ Kusura bakmayınız, $İZİ rahatsız goliba, Bana bir bilet veri- Biz. Kendi elinizle çekiniz. Benim ie im olsaydı; burada umduğumu bu- Urdu. £ Demiş ve bileti itina ilo koynuna ii m gitmiştir, yi 4 ü keşidenin büyük ikramiye- Sini kazananlardan biri de Sivasın Har kâzasında bakkal Abdullah Ergün dür, Büetini İstanbuldan almıştır. Diğer talihli Eminönü taksi durağı $0* Sörlerinden Ahmettir. Ahmet evvelce gazete müyvezzii imiş. Sonradan işini muşsa da hi çkimse hiç bir yerde izi- ne tesadüf etmemiştir. Ahmedin arka- ları işi alaya vuruyor: v3 Herhalde bir otomobil daha al- mağa gitmiştir... diyorlardı. — N. E. teline AY Pul bayiini dolandırmak istemiş . Nureddin isminde biri, 'Balıkpaza- rında Tahmis sokağında bir pul bayi- ine müracaat ederek, elli iki kuruş- luk pul almış, liranın da üst tarafını alarak, tam lirayı vereceği sırada Sâ- Maamafih pul baytinin üzerine zabıta Nureddini ya- kalamış, mahkemeye. göndermiştir. üs arabaya çarptı Otobüs arabayi ğ yolu rüsü, çıkan bir kismen yanmış Urladan otomobillerle Jandarmalar hâdise yerine gitmişler, yangını sürate 1e söndürmüşlerdir. Yangının, oto büslerle geçen yolcular a atılan yanık çıktığı. acele tamir et- in ediliyor. KÖPRÜ, yiz, geyrüseferin intizam halel- dar edilmemiştir « y ? Akla gelmiyen fırsatlardan para kazanan adamlar Dünyada ne kadar çok insan vardır ki: <Haya- yoktan para kazanmanın yölunu buldukları için hayatta zorluk çek- mezler, Bu gibiler, sözden nem ka parlar. Çalışmak için karşılarına çi- kan, olmıyacak bir fırsatı olmuyacak diye telâkki etmeyip dört elle ona Sa- rılırlar. Herkesin imkânsız gördüğü hallerie maişetlerini temin etmeğe muvaffak olurlar. Mütad haricinde para kazanma imkânları sayesinde geçinip giden bu gibi insanlardan bazıları hakkın- da Avrupa gazetelerinde ookuduğu- muz enteresan malümatı buraya kay- dediyoruz: Son zamanlarda romatizma hasla- lığnun arı sokması sayesinde tedavi edildiği duyulmaktadır. Bunu işiten Story adlı bir İngiliz, romatizmalıları arı sokmasile tedavi etmek suretile açmış ve arı sokmasile işe başlamış- tar. Story sırtına bir ârı kovünı yük- liyerek kasabadan kasabaya, köy- den köye dolaşarak romatizmalı has- taları aramış, tedavi usulü gayet ba- sit ve ayni zamanda muvaffakıyetli olduğu için Story az zamanda Şşöh- ret kazanmıştır, Storynin tedavi usulü şudur: Bir romatimalıya rasgeldiği zaman he- men onun kollarını açıyor, hastanın çiplak kolu üzerine bir arı koyuyor ve hayvancığı haslanın kolunu $0- kuncaya kadar tahrik ediyor. Story her bir arı sokması için doktor ücre- ti olarak yarım şilin alıyor. Story doktorluğa bu ilkbahardan- beri başlamış, sonbahara kadar de- vam edecektir. Ondan sonra arılar Bir ingiliz, arı sokmasının romatizmaya iyi geldiğini okuyunca bir arı kovanile köy köy dolaşarak kış uykusuna yatacakları için faa- Uyetini gelecek bahara kadar tatile mecbur olacaktır. Fakat kışın işsiz geçecek ayları refah içinde geçirmek için onun epeyce pâra biriktirmiş ol- duğu söylenmektedir. Brükselde de bir adam gerip bir meslek sayesinde para kazanmakta- dır. Brüksel halkı Köpeğe olan mera- kile şöhret kazanmıştır. Fakat Brük- seliler köpekleri sevdikleri kadar hükümete köpke resmini vermekten de hiç hoşlanmazlar, Bu hakikatı bi- len bir Brükselli bu işte bir kâr ko- kusu seziyor ve ondan istifadeye ka- rar veriyor. Köpeği olup ta resmini vermiyenleri birer birer meydana çi- karmak için bir usul buluyor. Resim vermiyenlerin köpeklerini gizledikle- rini bildiği için geceleri evlerin kapi- ları önünde duruyor ve mükemmel surette köpek gibi havlamağa * baş- yor. Şayed evde köpek varsa, tabii oda havlıyarak mukabele ediyor. Bu sayede köpeği tesbit ediyor. Er- tesi günü gidip hükümete filânca evde resmi verilmemiş bir köpek ok duğunu bildiriyor. Hükümet ihbari- ye olarak resmin yüzde onunu ver- diği için bu «avavcli detektif» epeyce para kazanıyor. Filim artistleri arasında da hakiki bir rol oynamadan para kazanan adamlar vardır. Bunların en garibi, sahnelerde dayak ve yumruk yemek lâzım geldiği zaman bu darbelere sırtını arzeden genç adamlardır. Bu itibarle, filimde rol oynamıya heves eden genç kızların ve erkeklerin gıpta edemiyecekleri bir rol varsa o da"bu dayak rolü olsa gerektir. Da- yak yeme vazifesi en ziyade mevzuu cinayet, macera O a ii romatizmalıları arılara sokturuyor, başka biri, vergi pese cevap ğe e vermemek için Brükselde evlere saklanan köpekleri | mi çeviren rejisir- seri m “* İ hükümete haber veriyor, bir filme şöhret kazan- | '© Dani barida ka nd çi dırmak için para mukabilinde ağlıyan kadınlar var ale Lİ genç adamlar da- yak sahnelerine sıra geldiği zaman hemen ortaya atilırlar ve yumruklar, tekmeleri yedikten sonra çekilirler. Bazan sahne hırsızlar yatağına ve meyhanelere intikal eder, işte dayak yemeğe memür gencin vazifesi O Zâ- man pek yaman olur. Çünkü onun kim bilir kaç defa duvardan veyahuf merdivenlerden aşağı atılması lâzım gelir! Ekseriya filim artistleri bu gi- bi sahneleri yaşamak istedikleri için kendi yerlerine kaim olmak üzere böyle dayak yemeğe hamr gençler tutarlar ve bunlara bol ücret vers mekten başka, yaralanırlarsa tedavi de ettirirler, Son zamanlarda Nevyorkta bir ka dında pek garip bir tarzda bayalını kazanmaktadır, O da filim sayesinde geçiniyor, fakat büsbütün başka bin tarzda. Bu kadının vazifesi sinemaya gitmek ve filim gösterilirken acıklı bir sahnesinde gayet tabil surette ağlamaktır. Onu angaje eden sinema sâhibi kadının göz yaşları vasılasile gösterdiği filim için reklâm yapıyor. Filimi seyretmekle olanlar onun ağ- ladığını gördükleri zaman kendileri de ağlamağa başlıyorlar ve bu saye“ de filim şöhret kazanıyor. «Filimg kadar acıklı ki herkes hüngür hüm- gür ağlıyor!» sözü her tarafa yayı lyor ve halk filmi görmek için sine maya hücum ediyor. Burada şu nok- tayı kaydetmek istiyoruz ki akıttığı göz yaşları nisbetinde dolarları cebi- ne indiren kadın. Bu yepyeni filim Teks Jâmını kendisi icad etmiş ve sinema 834 hibine müracaatle bir ücret mukabi iipde onu tatbike başlamıştır. in İKTİSADİ MESELELER Yolcu miktarı neden artıyor Bu sene, Anadoludan İstanbula fazla miktarda yolcu akını olmuştur. Plâja ve deniz banyosuna müssid yerler, yazlık otellerin hepsi doludur. Bundan başka şehrin içindeki yazlık bahçelerde de, oluracak yer yoktur. Hasılı, bu sene yazlık istirahat günle- rini İstanbulda geçirmek için, şehri- mize büyük bir akın vardır, İstanbuldan (Karadeniz, (İzmir, Mersin hatlarına giden vapurlar da kalabalıktır, Trabzon hattı için, bir gün evvel kamara bileti almak mümr- kün değildir. Kamaralar, vapur kalk- madan bir kaç gün evvel, dolmakta- dır. Dört beş sene evvel, yaz aylarında bile vapurlara. karşı bu kadar teha- cüm yoktu. Seneler geçtikçe, yolcu adedi artmaktadır, Son senelere aid yolcu adedini gösteren istatistikler, henüz neşredilmemiştir. Fakat bu me- sele etrafında, bir fikir vermek için, diğer yıllara ald istatistikleri neşret- maeği faydalı bulduk. 935 senesinde kamara yolcularının miktarı, 66480 idi. Güverte yolcuları- nın miktarı İse 3 milyon 437 bin kü- surdu. 936 senesinde kamara yolcula- rının miktarı 67 bin 480 ! bulmuş, diğer taraftan, güverte yolcuları da 3 milyon 735 bin küsuru geçmiştir. Bu istatistiklerde yolcu miktarının her sene arttığını görüyoruz, Vapur- larda yer olmadığına göre, yolcu mik- tarı buy 936 senesine nisbetle daha ziyade artmıştır. Yolcu miktarı- nın, yeni vapurlar geldikten sonra daha ziyade artacağına şüphe yoktur, Bütün bu artışlardan anlıyoruz ki, Türkiyede deniz nakliye işleri inkişaf etmekte, şehirler arasinda mfnase- betler ve yolcu miktarı artmaktadır. Bütün bu münasebetlerin artışı yol cuların bir şehirden diğer bir şehre gidip gelmeleri iktisadi refaha delâ- Jet eden hâdiselerdir. — M.A Kumar yüzünden bir hâdise Kahveci Ahmed: “Kahvemin kapatılmasına sen sebeb oldun,, diye Veyseli adliye koridorunda dövdü Tahtakale civarında kahvecilik ya- pan Ahmed adında biri dün kahvesin- de Veysel ve Yusuf adlarında iki ki- şiye kumar oynatırken cürmümeşhüd halinde yakalanmıştır. Kumarcılar- Ja kahveci, evraklarile birlikte Adli- yeye teslim edilmişler ve cürmümeş- hud davalarına bakan Sultanahmed ikinci sulh ceza mahkemesinde mu- hakemeleri yapılmıştır. Mahkemede kahveci Ahmed kumar oynatmadığır nı, Yusufla Veyselin alelâde iskambil oynadıklarını söylemiş, Yusufla Vey- sel de; — Biz kumar oynamadık, Bir kah- vesine âdi iskambil oynuyorduk. Po- Üsler gelip bizi yakaladılar ve cebimiz- Me paralarımızı aldılar, demişler- Kumar âleti olarak yakalanan oyun kâğıtlarile taş tahta ve 140 kuruş ta mahkemeye getirilmişti, Şahid olarak dinlenen polis memurları Hfadelerin- de, kahvede bunları uzun müddet ta- rassud ettiklerini ve oyun esnasında altı defa biribirlerinden kumar para» sı alıp verdiklerini gördüklerini ve cür mümeşhud halinde Yusufla Veyseii yakaladıklarını, kahveci Ahmedin de Oyun esnasında, uzun müddet kumar- cıların yanlarında oturduğunu söy- lemişlerdir, Hâkim B, Salâhaddin Demirel ge- rek tahkikat evrakı ve gerekse şahid- lerin ifadelerile kumar suçunu sabit gördüğünden, kumar oynatmak su- çundan dolayı kahveci Ahmedin bir gün hapsine, kahvenin kapatılması- na, Veysel ile Yusufun da birer lira para cezası ödemelerine karar vermiş- ir, Mahkemenin kararından sonra Ah- medle Veysel ve Yusuf muhakeme sa- lonundan çıkınca, bunlardan Abımed, kahvesinin kapatılmasından mütee$- sir olarak Adliye koridorlarında bağı ıp çağırmağı, başlamıştır, Ahmed ba” #ırarak ikinci katta müddetumumili- | gin bulunduğu koridora gelince, ora- da birdenbire Veyselin üzerine hücum etmiş ve: — Benim kahvemin kapanmasına Diye adamcağızı yere yuvarlayıp döğmeğe başlamıştır. Gürültüye ye. * tişen Adliye polisi Necati ile mübaşir- ler Ahmedi yakalayıp Veyseli kurtar mışlardır, N Kahveci Ahmed hakkında bu def. da Adliyede adam döğmek suçundan dolayı evrak tanzim olunarak müd delumumiliğe verilmiş ve hakkında R takibata girişilmiştir. Ahmed tarafın» dan döğülen Veysel de Adliye dokto- runa muayene ettirilmiştir. Her akşam Dişlerinizi fırçalayacağınız macun. (Tai

Bu sayıdan diğer sayfalar: