25 Kasım 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

25 Kasım 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— 25 Teşrinisani 1938 AKŞAMDAN AKŞAMA ————— ———— Başlıca temennilerimiz Yü: devam eden bir rejim içinde yeni bir devrin eşiğinde bulu- nuyoruz. Eskiden başlanan işlere de- vam edilmekle beraber. şimdiye ka- dar mevcut olmıyan faaliyet sahaları da keşfedilecek, hayatımıza katıla- cak. Bir bakıma - Büyük ziyaımız ber. taraf -hiçbir değişiklik olmuş değildir. Bu yeni derletin kurulmasında birin- ci âmil olan bir Şef ve arkadaşları, yine iş başındadırlar. Onun için, mevcudun ve girişilenin devam ede ceğinde, nihayetleneceğinde o kimse nin şüphesi yoktur. Diğer taraftan, İsmet İnönü devri bize elbette daha başka güzel ve ha- yırlı eserler de getirecektir. Bu, bit- tabi zaruridir. Zira, en basit mülâ- haza ile şu akla geliyor: Garp mede- niyeti ailesine bizden evvel dahil ol- muş memleketlerde mevcut, fnkat bi- zim henüz vakıt bulup da başlayama- dığımız nice unsurlar var; birer birer hepsi bu yurdda ihdas edilecek; belki de bunlara milli çeşniler (verilecek; yahut mukabillerinde benzerleri icad olunacak. İşte «daha başka güzel ve hayırlı eserler» dediklerimiz bun- lardır. Yalnız kendi dar muhitimize ba karak, birinci plânda hissettiğimiz ihtiyaçlardan başlıyayım: hirdiliğe yalnız besmele çekilmiş; iyi şeylere niyet edilmiş, fakat - Ankara müstesna - şanımıza, şerefimize yakişan ve diğer sahalardaki inkişafımıza uyan um- ran, kuvveden fiile çıkarılmamıştır. Hele şu metrük İstanbul! Bütün coğrafi, tarihi ve propaganda ehem- miyetine rağmen, bu metrük halde. dir. Cümhuriyet Türkiyesine şehirel- liği hakkiyle sokacak ve, İstanbul başta, bir kaç mühim şehrimizi şeh- re benzetecek olan bir hükümet, şim- diki neslin sarsılmaz şükramnı ka. zandıktan başka torunlatımızın da «bediyen duasını alacaktır. Memleketimizde ilk adına bile atıl mamış ve her gün «ah yapılsa!» diye beklediğimiz bir iş silsilesi de muhte lif meslekler erbabını teşkilâtlandır. mak; felâketlere, ihtiyarlığa, ailevi sefaletlere karşı temin etmektir, Memurlar Tanzimat zamanından- beri tekaüdiye ile, dul ve yetim ma- aşile emniyet altına alınmış da, tez- İ gâhtarlar, fırıncılar ve saire (her zümre) niçin alınmasın? İtiraf et- meli ki, Tekaüd sandığı kurulduğu tarihten bugüne kadar içtimai te minat sahasında Türkiyede bir tek elddi adım atılmış değildir. Cümhu- riyet rejimi bunu başarabilmek eh- liyetindedir. Bizimle ayni ekonomik seviyedeki milletler, hattâ Balkan devletleri, bu yolda ehemmiyetli bir takım teşkilâtı başarmışlardır. İsmet İnönü devresinde biz de buna erişir. sek, sade bu mazhariyet bile bir ebe- di şükran vesilesi olur. Şiddetle ihtiyaç duyulan diğer bir cihet de, bir manevi sağlamlık, bir ahlâk resaneti mimarlığını girişmek- | tir. Camiamız böyle bir belkemiğine ne kadar lüzum duyuyor. Garbi bir medeniyetin mensubu sıfatile, - aile miiessesesinden, ferdi seciyeye ka dar, - türlü türlü kuvvetlendirilecek sahalarımız var. Bakkalda hilesiz yağ istediğimiz gibi, hattâ hilei şer- iyesiz iş arzu ediyoruz. -— Kaç gündür görünmüyordun bay Amca. Böyle yaslı günlerde seni de alis alak zlddi | lerinin satın alınması için yapılacak İ de yapılacaktır. ŞEHİR HABERLERİ Otobüsler Ilkbahardan itibaren belediye işletecek Belediyenin getirteceği otobüsler hakkında Almanya, Fransa, İtalya, Macaristan ve Romanyada tedkikler yapmış olan makine şubesi müdürü B. Nusret bu husustaki raporunu bu- günlerde riyaset makamına verecek- tir. B. Nusretin raporu riyaset maka» mınca tedkik edildikten sonra satın alınacak otobüslerin şartnamesi he- men tanzim ve ilân edilecektir. Be- lediye, şu bir kaç ay içinde yeni ölo- büsleri getirterek ilkbahardan itiba» ren otobüs servisine başlamak fikrin. | dedir, | Tahmin edildiğine göre beher oto- | büs, or bin irayâ mal edilecektir. | Belediye şimdilik 30 - 35 otobüs ge- tirecek ve bu hususta ayrılan yarım | milyon Uralık tahsisatın o bakıyesile- de yedek âlatı tedarik ve yeni garaj- Jar inşa ettirilecektir. Yeni otobüs garajları, Taksimde yeraltı olarak, inşa edilece! Garajın yeri müte- hassıs B. Prost tarafından plânda gösterilmiştir. | Tramvay, tünel Satın alma müzakeresine ay sonunda başlanacak | Tramvay ve tünel şirketlerile ya- pılacak salın alma müzakeresi için Nafia Vekâleti bu şirketlerin salâhi- yet sahipleri mümessillerini 15 teş- rinisanide Ankaraya davet etmişti. Mili matem » » müzakere tehir edilm Haber aldığımıza göte Belçikadan gelecek murahhaslar, bu ay sonunda Ankaraya gidecekler ve Nafla Vekâ- letile temas ve müzakereye başlıya- caklardır. Tramvay ve Tünel şirket- müzakerede Nafia Vekâleti müzake- reye zemin teşkil edecek esasları “bir komisyon marifetile- tesbit ettiğin den müzakere nihayet bir ay içinde neticelenecektir. Parti kongreleri 1938 yılı Parti İlçe kongrelerinin gün ve Saatleri kararlaştırılmıştır. Kongreler aşağıdaki gün ve saatler- Kartal ilçesi 28/11/928 cumartesi 14. Sa- rıyer ilçesi 25/11/9038 cumartesi 15. Beyo Yu, ilçesi 26/11/938 cumartesi 15. Beşi Yiçesi 26/11/7038 cumartesi 20. Bakırköy il- çesi 27/11/9883 pazar 11, F ilçesi 77/11/ 933 pazar 11. Beykoz ilçesi 27/11/939 pazar 14. Adalar 21/11/9338 pazar 15. Kadıköy 21/11/988 pazar 17. Yalova 28/11/838 ya- sartesi, 44. Şile 20/11/088 4. Üsküdar 29/11/08 sali 77. Çatslca 11/838 çar- samba 14, Silivri: 30/11/938 çarşamba 14. Eminönü “30/11/9008 eg 18, Fatih / li e ALLELORE, GEN Zameen ta bulunan - kontrol mekanizmasına ehemmiyet vermelidir. Neticesi ta- hakkuk etmemiş şüpheler üzerindeki ikazlar bile, şu veya bu otoriteyi sars- mak değil, ona yardımda bulunmak sayılmalıdır, Bunu yapabilen, » yap- makla beraber, işi lâubaliliğe vurma- yan - bir matbumt, umduğumuz ah. Jâk kalkınmasında belli başlı âmil (Vâ Nü) Bir geye canımız koşar... Aldığımız mektuplar Bozulan telefonların süratle tamiri meselesi Akşam üzeri saat yedide bozulup n saat on birde tamit edilen bir telefona dair mütalâamızı yaz- mıştık: Bu gibi numaralar hariçten arandıkları ve cevab (vermedikleri takdirde hasıl olacak fena vaziyetleri mevzuubahlis etmiş, - kazalarda ol- duğu gibi - yıldırım süratinde bir ta- mir teşkilâtının #hdasını temenni et- işti. Kendisine teallik eden her neşri- yatla dalma alikadarolan P.T.T. umum müdürlüğü bu husustaki mü- asın: bize yazıp göndermiştir. Ge- m itibaren bu tarz arıza- sürat tamir edileceğini bu an memnuniyetle öğreni- münasebetle b» numaralı telefonun sbonesi- nin 200 küsür metre olan «Torons devresinde sanl 19 da zayiat” vukua geldiği v tesadüf eden bu arızanın ortesi geçikmesiz ola- rak tamir edildiği unlaşılmaştır. Elde mevcul vesaitih müsasdesi nisbetinde yapılabilmekte olan umu- mi tamiratın böyle münferit tamirle- re de teşmi bütçe vaziyeti halen imkân vermemekledir. Gelecek sen&- ler bütçestle alınacak tahsisat vazi- yetine göre bu icabın temini de şim- diden alınmış bulunmaktadır. Saymı- lar, Ümumi müdür V, $. Karacan Masa başında can ciğer oturdular Şişeler boşanınca kavga çıktı, Birisi ağır yaralandı Dün Çenberlitaş civarında Tavuk- pazarında sarhoşluk ve kadın yüzün- den ağır bir yaralama vakası olmüş- tur. Bu kanlı şöyledir: Tavukpazarında oturan ve heroin satıcılığından müteaddid sabikası bu- lunan Şakir, yanına Hasan isminde bir arkadaşını alarak erkenden içki içmeğe başlamıştır. İki arkadaş kısa bir zamanda bir haylı rakı içerek sar- hoş uştur. arkadaş bu şekilde kafaları kı- zıştırdıktan sonra Şakir; Hasanla âralarındaki eski bir kadın mesele- sini tazölemiş, ortaya atılan kadının ismi, o dakikaya kadar canciğer olan bu iki genci birbirine düşman etmiş- tir. Nihayet şiddetlenen münakaşa Şakirin biç davranmasile netice- lenmiş ve Şakir çektiği bıçağını Ha- sanın vücudunun müteaddid yerleri- ne sokup çıkardıktan ve onu kanlar içinde bir tarafa yıktıktan sonra kanlı biçağile birlikte savuşmuştur, Bu kanlı hadiseyi görenler zabita- yı haberdar etmişler, çağırılan can- kurtaran otomobili Hasanı Çerrah- paşa bastanesine götürmüştür, Ya- ralının vaziyeti ağırdır. Carih Şakir aranmaktadır. Kömürden zehirlendiler Beyoğlunda Balo sokağında oturan terzi Araksi ile yanındaki kalfası Ka- tina, ülüye koydukları kömürün iyi- ce yanmaması neticesi zehirlenmiş- lerdir, Hâdiseden haberdar edilen za- bıta, kadınla kızı Beyoğlu hastanesi- ne yatırmıştır. hadisenin tafsilâtı | Asfalt yollar Babıâli caddesin- de inşaata başlanıyor Kısmen asfalt, kısmen mozayık parke olmak üzere yapılacak cadde- lerden Babıâli caddesinde inşanla başlamak üzere türbe köşesinden Cağüloğluna kadar uzanan sahanm taşları hemen bir ay evvel söküldüğü halde inşaata hâlâ başlanamamıştır. Belediye, ileride yolun bozulmama- sı, yol altında bulunan bütün kab. loların piyade Kaldırımlarının altına alınması ve evlerin lâğımlarının mec- raya bağlanması muvafık görülmüş- tü. Telefon, su, elektrik kablolarının -mevkileri buna göre de- Biştirilmiş, cadde üzerinde bulunan binaların mectularıda ana kanslı- asyona bağlanmıştır. Ancak bu yol üzerinde Evkafa aid altı bina vardır ki bu binaların Iğım- ları - Belediyece yapılan müteaddid müracaatları men - hâlâ kanali- zasyona bağianmamışlır. Vali ve Be- lediye relsi B. Muhiddin Üstündağ geçen salı günü yolu tedkik etmiş ve Evkaf idaresine yeniden müracaat etmiştir. Şayed Evkaf idaresi bu altı binanın Jâğımını bağlamakta geci- kirse Belediye icxb eden tedbirleri alarak yolun inşasına başlıyacaktır. Eminönünde Evkaf bedeli yüzünden bir mülk sahibile ihtilâf çıktı Eminönü istimlâk sahasında Ve Eminönü hanının altında bulu- nan saatcı dükkânının gayri safi iradı, tapuca ayrı olarak mukayyed bulunduğu için evvelce tesbit edilen istimlâk bedeline beş bin lira zam yapmak lâzım gelmişti. Nafia Vekâ- leti bu beş bin liralık farkı da, sahi- bine verilmek üzere, Belediyeye gön- derdiği halde hanın istimlâk mua- melesi henüz neticelenmemiştir. Mal sahibi, şimdi de, Evkafın istediği yir- mi senelik evkaf taviz bedelinin ken- disine değil, Belediyeye aid olduğunu iddia tmektedir, Emlâk alım ve salım işlerinde yeni Vakıflar kanununa göre bir gayri menkul satılınca - evkaf icare veya mukataasının yirmi senelik ta- viz bedeli alıcıya alddir. Eminönü ha- nı sahibi de kendi tasarrufu uhdesin- den çıkacak olan bir mal için kensini böyle bir mükellefiyetle alâkadar te- lâkki etmemektedir. Maamafih Belediye, Eminönü hanı sahibinin bu talebini reddederek mahr- kemeye müracaat etmiştir. Belediye, istimlâk edilen binaların yola ve meydana tahvil edileceğine göre bu binalardşn maddi bir intifa temin edilemiyeceğinden taviz bedelinin kendisine taallük etmediğini iddia etmektedir. Bu vaziyet halledilinceye kadar Eminönü hanının yıktırılması gecikecektir. Bundan başka bu ha» nın bulunduğu adadaki bazı mülkle- rin sahiplerine henüz tebiiğat yapıl- mıştır. Bu itibarle Eminönü istimlâk ' Sahife 3 Er arman) Balık hikâyesi Arada bit gazetelerimizde, halki dilinde bir cbalık hikiyesis dir baş- lar, «Balık hikâyesi» tabiri belki size biraz tuhaf gelecektir. Bunun için «balık hikâyesiz ü edeyim. «Balık hikâyesi» «yılan hikâyesi» ne benzer, Nasıl eyılan hikâyesi» nin sonu gelmezse bizim «balık hikâyesi» nin de nihayeti gelmek bilmez. Bu balık hikâyesinin başladığı za- manlarda dinleriz. İstanbulda o ka- dar çök balık çıkmış ki karada, sw hilde kepçelerle, adi kaplarla balık tutmak kabil oluyormuş, Sahillerde karaya vuran binlerce balığa rasge- Jinirmiş. Tutulan palamutlar o kadar çokmuş ki, bunları denize dökmeğe mecbur oluyorlarmış. Hattâ bazan palamutun bir çiftinin altmış paraya satıldığını da İşitiriz. İstanbulda biz bu balık hikâyesini dinleyip dururken, biraz da etraf mıza bakalım... Romanyâ bize nazaran âdetâ bir kara rgemleketi sayılır. Bizim sahik lerimize mukabil Romanyanın tek bir sahili vardır. Karadeniz... Bu sa- hili de öyle büyük, wesuz bucaksın birşey değildir. Düne kadar balıkçı- lığı hiç mesabesinde olan Romanya bugün adetâ bir balık memleketi ha. line gelmiş Bir gazetede kısa bir istatistik gör- düm. Romanyada bu senelerde çıkan balık kendi ihtiyacına kifayet ettik- ten maada dışarıyada ihracat yapi- liyormuş. Hattâ yalnız balık değil, dışarıya istakoz ve diğer deniz malü- katı da gönderiliyormuş. Yalnız bü sene içinde tayyare ile harice günde- rilen istakozların mikları şimdiye kadar 300,000 i geçmiş. İstakozlar harice gayet taze olarak günderili- yor ve gayet yüksek fiate müşteri bu: Juyormuş. Romanya gibi, bize nisbe- ten bir kara memleketi sayılan bir yer bu neticeyi alırsa biz niçin dura- hım. Bu meşhur «balık hikâyesi» ni ar tık yılan hikâyesi» gibi bitmeyen bir iş halinden çıkaralım, müsbet bir yo- la koyalım. Hikmet Feridun Es Otomobil kazaları Üç kişi yaralandı, şoförler tevkif edildiler Boğaziçi lisesi: talebesinden bayan Leylâ, mektep önündeki tevekkuf mahallinde tramvay beklemekte iken şoför Yasefin idaresindeki taksi bü- tün süratile gelerek kıza çarpmış ve kolunun kırmasına sebebiyet ver- miştir, Yapılan tahkikatla suçlu görülen şolor yakalanmış, böyan Leylâ Be- yoğlu hastanesine yatırılmıştır. On iki yaşlarında İstavri isminde bir çöcuk Tophanede Boğüğkesen cadı desinde karşıdan karşıya ogöçerken şolör Ahmed Kadirin idaresindeki otomobilin sadmesine uğramış, ya- ralanmıştır. Kork beş yaşlarında Fuat isminde biri sarhoş bir halde Saraçhaneba- şından geçerken şolör Ömerin idare- sindeki taksinin sademesine uğnya- rak yaralanmıştır. Polis bu iki şoförü de yakalıyarak sahasının bu kısmına aid istimlâk | haklarında kanuni takibata giriş hiraz daha uzayacaktır. ... Gerçi bu yaslı günlerde «Neşe ümid ettiğin sâgar da senden gam- | B, A, — Yalnız bir tesellim var Atam birdi, matemi de bir olacak.

Bu sayıdan diğer sayfalar: