30 Ocak 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

30 Ocak 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

KÜRKE DAiR _Hakikî* samurdan bir manto ancak 120 bin liraya çıkıyor! Taklid, bayağı kürkler yüzünden Avrupada kürk modası kalkıyor mu? Son seneler zarfında kürk modası Kdi yürüdü. Kürkü olmuyan bayan mnen hemen kalmadı... Bir kısmt Pahalı kürkler giyiyor, bir kısmı da- Ucuzuna rağbet ediyor. Kürk mane to tlamıyanlar da hiç olmazsa man- yakalarını, kollarını kürk. lezle süslüyorlar.. Kürk filhakika ısıtır, fakat iyi cins Olmak şartile... Bugün birçok kadın « ların büyük bir gururla giydikleri kürkler ısıtmaktan ziyade süs, daha Goğrusu gösteriş vasıtasıdır. Hangi hayvanın derisinden yapıldığı belli ol Mıyan, hattâ içlerine kedi postları da karıştırılan bu kürkler kalınca bir Yün fanilâ kadar bile ısıtmaz! Kürklerin cinsi pek çoktur, Fakat bugün giyilen kürk mântoların çoğu hep ayni cinstendir; yani tavşan pose tudur, Terbiye edilen tavşan postları "“l*çok şekillere sokuluyor. Lutr man- yüzde doksanı tavşan derisin- dendir. Hakiki lutr manto binlerce li- Ta ederken tavşan derisinden yapılan bir manito bir iki yüz liraya satın alı- habiliyor. Tavşan derisini boyayarak Samur haline de sokuyorlar, Hakikt tamur mantolar en büyük zenginleri biüle düşündürecek kadar - pahalıdır. Gerçi zahiren bunlar da lutr, sa- Mur mantolara benziyor. Fakat öte- kiler eskimek bilmez ömürlük şeyler- ken, bunlar bir iki sene içinde bozu- luyor, giyilemiyecek hale geliyor. Son- Fa erbabı taklidle hakikisini pek ça- buk farkediyor, Geçenlerde Paris ga« Zetelerinden birinde şöyle bir karika. tür vardı Büyük lokantalardan birine giden bir bayan, tavşan derisinden samur taklidi mantosunu büyük bir gurur la çıkarıp garsona veriyor. Bayan ya« Meğini yedikten sonra başgarsona — Samur mantomu!... diye emnra: diyor. Başgarson derhal garsona sesk Teniyor: — Madamın tavşan mantosunu go- Ürini.. Hakiki kürk mantolar çok pahalı- dir, Umumi harpten evvel Femina i Samur taktidi iyi bir mante — İyi olacağına şüphe etmeyin. Fa- kat çabuk hazırlanmasına imkân yok- tur, Hakiki samur manto için bir par- ça beklemekliğiniz lâzımdır, — Meselâ ne kadar?.., — İki sene kadar... — İki sene mi?t... — Evet efendim. — Fiati ne kadar olacak? — Üç buçuk mlilyon frank bin lira). — Üç buçuk miyon franga bir manto pahalı değil mi? — Hayır değildir, hattâ ucuszdur bile,.. — Haydi finte itiraz etmiyelim, fa- kat iki sene beklemeğo imkân yok, — O halde taklid manto alırsınız. — Hakikisini daha evvel tedarik etmek kabil değil mi? — Maatteessüf kabil değildir. — Neden kabil değildir? — Sön zamanlarda piyasada samur kalmamıştır da ondan... Samur kü- çük bir hayvandır, Rusyada avlanır. Bu hayvanların avuç içi kadar deri- leri biribirine eklenerek manto yapı- hr. Bir manto için binlerce samur derisi Jâzımdır. Halbuki son zaman- larda Sovyet Rusya, samur avlanma- sını yasak etmiştir. Bu memnulyete (120 sebep, samurün insanlar arasında | | sabah yanardağı yeniden büyük bir sınıf farkı yaratmasıdır. Samur çok pahalı dan, here kes bunu satın alamıyr, Bu suretle samur mantolular ayrı mümtaz bir Bınıf teşkil ediyorlar, Sovyot Rusya kaldırmak için en | kolay çare olarak, samur avlanması- nı yasak etmiştir. Son zamanlarda flat artmasının sebebi budur, Büu yasağa rağmen kaçak suretile samur tedarik edilebiliyor. Yalnız bu- nun için uzun müddet beklemek lâ- zımdır. İki sene müddet istmekliği- | miz işte bundan ileri geliyor.> * Gall Patrick halis samur mantosile ve mecmuasında samur, lutr kürklerin I ilânları vardı. O zamanlar bu manto- | ların altında 100 bin frank, 150 bin | frank gibi rakamlar vardı. Yani altın | para 5000 - 7500 lira... Şu halde kâ: Öat para ile ağır kürk mantoların el- | M, altmış bin lira etmesi lâzım. Filha- | kika yakın zamanlara kadar hakikt İ samur ve lutr mantolar bu fiate idi. Son zamanlarda flatleri çok yüksel- miştir. Bilhassa samurun flati bir misli artmıştır. Bunun sebebi bilin- miyordu. Bir Fransız gazetesinin ver- diği malümat, vaziyeti aydınlatmış- tur, Bu gazete diyor ki; «ÂAmerika milyarderlerinden biri geçende Parise gelmiştir. Milyarder kızını evlendirecekti. Biricik kızının çeyizini kadın modasının merkezi olan Paristen tedarik etmek istiyordu Milyarder, kızı ile birlikte günlerce Son zamanlarda kötü kürk manto- lar © kadar çoğalmıştır ki, Avrupada kaymetli kürk alamıyan vo iyi giylm- mek istiyen birçok kadınlar kürkten büsbütün — vazgeçmişlerdir. Bunlar, kürk manto yerine kalın, ısıtıcı ku- maştan spor mantoları yaptırıyorlar, Bu mantoların hattâ yakasına bile kürk koymuyorlar, Bir zamanlar ki- şın sokakta hiç değilse, mantosunun yakasında kürk olmıyan bir kadına tesadüf edilmezken, şimdi kürksüz manto ile gezenler çoğalmıştır. büyük terzilere gitmiş, pek çok elbise- İ ler sipariş etmiştir, Bundan sonra çamaşırlar, ayakka- bilar ismarlanmış, nihayet sıra kürk mMantolara gelmiştir. Milyarder, kazi- nı alarak, Parisin en büyük kürk tica. Yü he î rethanelerinden birine gitmiş ve şu sözleri söylemiştir: — Kızımı evlendiriyorum, Kendisi. ne samur bir manto isterim. Fakat hakiki samurdan, iyi bir şey ola» cak... üzel efendim, İstediğin!. den âlâsını hazırlarız. Yalnız biraz pahalı olacak. Son zamanlarda samur çok kaıymetlendi. — Paranın ehemmiyeti yok, Yalnız mantonun iyi olmasını ve çabuk ha- zırlanmasını İstiyorum, * 2200 franga, yant 70 liraya satılan bu ktirk manto içindeki bayan pek Top ve Şemsiye — Az mı traş oluyoruz? — Evkaf ve belediye — İddia merakı — Rasadhane ve hava vaziyeti Top ve şemsiye Bir İtalyan Nazırı: — Tunus Cibutinin Fransada kal- asını asla kabul etmiyeceğiz... diyor. Bir İtalyan gazetesi bağırıyor: — Artık söz toplarındır!.. İnsanlar her şeye olduğu gibi bu tarzdaki sözlere de alışıyor, Çünkü son senelerde sözün topta olduğu © kadar söylendi ki artık eskisi gibi bu lâkırdılar büyük bir telâş uyandıra. miyor. Bize kalırsa söz topun değil şemsi yenindir. Haydi Bay Chamb Al eline şemsiyeni... Yine sana iş çık- Hı!... Topa karşı şemsiye... rip bir vaziyet... Az traş oluyoruz Bundan birkaç sene evvel İstanbul belediyesi bir tamim yapmıştı. Bu ta- mimde hatırladığıma göre - belediye bhademelerinin her gün traş olmaları bildiriliyordu. Bu sefer de bir müessese hademe ve memurlarına hemen hemen ayni şe- kilde bir tamim yapmış. Bunu haber alınca düşündüm. A- caba az mı traş oluyoruz? Yeryüzün- de en fazla traş olan insanlar İngiliz. lermiş. Sabah, akşam iki kere traş olan, yüzünü kazıyan İngilizler pek çokmuş. Hatta meşhur fıkradır. Üç İngiliz sönmüş bir yanardağının içine giri. yorlar, tetkikat yapmak için dağın derinliklerine iniyorlar, Arzın sathından bilmem kaç fersah derinliklerde İngilizler her gün uya- nir uyanmaz traş oluyorlar. Fakat bir Herhalde ga- geçiyor, derinliklerden fışkıran eum — ediyor. izin cesedini kömür nlmuş bir halde dağdan çıka- rıyorlar ve bakıyorlar ki üç kö leşmiş cesedin ellerinde üç ustura.. 'Traş olurken yanmışlar, kömürleşmiş- | ber!.. Barıştılar! Gazetelerde bizi son derece şaşırtan bir havadis okudum. Şimdiye kadar birbirlerine son derece müşkülât çı- karan iki müecssese barışmış... İstan- bul belediyesile evkaftan bahsetmek istiyoruz. Artık bu iki müessese birbirlelle o Gerece dost, o derece can ciğer, o de- rece ahbap olmuşlar ki evkaf, beledi. ye paraca yardım bile edecekmiş... Halbuki bundan evvel belediye ha- rap bir sebili ortadan kaldırmağa kalkışsa derhal evkaf karşısına diki. lir: — Ne? Bu sebili yıkacaksın ha? Bu sebili ha!.. Dünyada olmaz! O sebilin kılına bile dokunaâmazsın!.. diye dire. tirdi. Operatör B. Cemil Gülhane parkı. nın önünden geçen Alemdar caddesi. ni genişletmek için evkafla ax mı çe- kişmişti. Hatta belediye dalresi bir gece gizti bir ameliyatla bu caddede. deki eski bir binayı ortadan kaldır. mış, yolu ancak bu suretle açabilmiş. - Halbuki şimdi evkafla belediye ara. sından su sızmıyor. Bu vaziyeti gör- dükçe artık İtalya ile Fransanın, Çinle Japonyanın da anlaşacaklarına tnanacağım geliyor. Mademki evkafla belediye bile ba- lain!. | | bıyıklı bir adam olacaktır... İddia merakı Gazetelerde ehemmiyetsiz bir polis haberi gördüm. İki adam bir iddlaya bahse tutuşmuşlar. bu yüzden birbir. lerile kavga etmişler, döğüşmüşler... Bahse tutuşmak merakı acaba biz. de de ilerliyor mu? Yeryüzünde bahse tutuşmasını en ziyade seven millet Amerikalıladır. Dünyada bunlar ka- dar bahse tuluşmasını seven insanlar yoktur. Seyahat romanları yazan meşhur | muharrir «Jül Vern» bir eserinde bir geminin Nevyorka yaklaşmasını anla- tır. Gemi Nevyork açıklarına gelince Amerikalı yolcular kendi aralarında derhal bahse tutuşmağa başlarlar: — Şimdi gemiye kılavuz kaptan gel « Muhakkak ki bu kılavuz Beş do- larına bahse girer misiniz? — Hayır kılavuz bıyıksız adamdır... rüm. - Kılavuz sakallıdır... dolar... Kilavuz sarışın bir adam ola- r... Değilse beş dolar veririm.. — Kılavuz esmer olacaktır.. - Muhakkak ki gözlüklüdür.. — Hayır gözlüksüz.. — Evlidir... Beş dolarına tddia ede. rim., — Bekârdır. Benden beş dolar.. — Ne evlidir, ne de tamamile be- kâr sayılır. Nişanlıdır. Gemiye çıkar çıkmaz güverteyo evvelâ sağ ayağını atacaktır. — Hayır evvelâ sol ayağını güver- teye basacaktır. Hiçbir şeyden habe- ri olmayan kılavuzun üzerine böyle binlerce dolarlık bahis tutuşulur, Biçare kxlaıuz gemiye gelir —gel. mez bir s yağmuruna tutulur: e matruş Beş dolarına bahse giriyo- Benden beş n? mısın ? Amerikada merakı böyle bir girmiştir, bahse tutuşmak tiryakilik haline Rasadhane ve hava 'Telefon çaldı, yor. - Bayramda hava nasıl olacak? Hakikatlen cevabı müşkül bir sual., Vakıa alelâde zamanlarda ertesi gü- nü havanın nasıl olacağı herkesi pek alâkadar etmez. Fakat tatil gün- lerinde havanın nasıl olacağı herkesi alâkalandırır. Halbuki, bizim İstanbul rasadha- nesi bir gün sonraki havanın nasıl olacağını bildirmez. Yalnız akşam- dan akşama o günün nasıl geçtiğini söyler. Dünya meteoroloji enstitüleri bir kaç günlük havanın nasıl olacağını tahmin ederler. Tayyareler, vapurlar buna göre hareket ederler. Bilhassa bayram ve tatil günlerinde havaların nasıl olacağı halka bildirilir. Acaba bizim için henüz buna imkân yok mu? Bir okuyucu — sorü- vxx Dördüncü umumi müfettişlik binası bitiyor Elâzıg (Akşam) — Bu sene inşası- na başlanan dördüncü umumi! mü- fettişlik binasının inşaatı ikmal edil. miş, çatısı kapatılmıştır. Diğer taraf. tan geniş tarlalar ve bahçeler istim- lâk edilerek büyük ve mödern devlet mahallesinin plânlı inşaatına başlan- mış, yollar açılmıştır. Yakında Elâzı- ğın umum! manzarasında birçok ye- nilikler olacaktır. Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma Nevralji, kırıklık ve bütün ağrılarınızı derhal keser. memnun görünüyor ARAR AA İcabında günde 3 kaşe alınabilir. fi Pukuli

Bu sayıdan diğer sayfalar: