16 Mayıs 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11

16 Mayıs 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

18 Mayıs 1939 KŞAM Sahife J1 Kırk yıl evvelkiler Beyoğlunun bazı maruf simaları m paşa, istihkâm Hvası ve Al ya. Eskilerden; hemşerileri Birecker Raşid ve Venât Nödir Mitlarıa beraber Türkiye hizmetine Ürütlerilen ve 1854 deki Kırım muha- © İştirak edenlerden... “ tarihli Askeri salname dühulü. “ ç bi m lâkabını yani livalığını 1883) olarak gösteriyor. Mağdur. alar olduğu aşikâr. Otuz küsür se- n sonra general olabilmiş. Serasker kapısında istihkâm mü- eni Ye büyük babamın canı ciğeriy« 1 Bundan 40 bu kadar yıl evvelsu sinde altmış beşlik; fakat hiç göster» erden, sıhhatini son derece ko» ! Çok yürür, akşamları Beyoğlunda etmeden evine girmez dinç, sağ- - Zamanın bıyıksız sakalsızlarının, za Mmatruşlarının en belli başhsı oy- “ Karşıdaki frenkler, artistler Için. böyleleri yok değil; fakat o, Kö Simi nönünde, Beyazıd u Bün İstanbulluların arasında. Ko- kârılardan, kadın! yö. bü- canlısı ve (Şim. Na yemeğe çağırır, küçük oğ torunlarını beraber iter, zira çocuklara bayılırdı. ( ttin mi bir oda kapısı aralay iç Fak!) diyecekmiş gibi başını ? — Pardon, benim tuvalet bitire- Him deyip çekilir, tıra tamam- kr, P gelirdi... €n yeni elbiselerini giyinip kuşa- Anlaşılıyor a, etikete de riayetkâr. rkçesi çatra patradan fazla, ila- Meran yerindeydi. Almanların bol (Ya, ya, yal)ları gibi onda da her dei Boş Tİnİ çıkarıp bakmak >> Biz kaç senelik dost » diyerek tarihi Matini söylemek... undan mahdum hafide- Vet ederek, gene güzleri defter. biliyoğsu , gününü, hat- > Şimdi Mehmed bey yaşın on dört emekte de ne ikramlar: Niçin Rokfor peynir yemiyoğsu- e açıyog!... Bu hind tavuk (ya hi taşi) pek taze, çok buyuğun' nun en güzel yer ben vereceğim medi bey, Ayşe har Haag üç kızı Alin anyada idiler. Miraç bir defa gidip onları görür, ça- iyi Ik dönerdi, Hepsine de o dere ün ki, lâfları mütemadiyen En küçük Kızı matmazel Kasy aç yama ilk kadın doktorlarından- #4 . paşanın senelerce müavinliği. e iş olan istihkâm miralayı Hüs- beye (Bülüm Hüsnü) derlerdi ki, ra liva olmuştur. agi paşa, da caddelerde en çok Mi simalardan biriydi. Macar i “lelerinden bir kont olduğu, ba- Baş yüksek şahsiyetlerden idi Ming nazırlıklarda (o bulunduğu, teri n akademiyasının önünde hey- bile dikili durduğu merviydi. a da Macaristanda büyük me- İyetlerde bulunmuş, parlâmento ml Yapmış; Abdülhamid itfaiye teş. RI tensik edecek ehliyetli bir kim. temesi üzerine imparator Fransu- 4 ni üm itfaiye kumandanıydı; hayli 0 icraatı olduğu söylenirdi. Arkasın- », ç cik üniforması, göğ kordon i sahtiyan irir, itfaiye £ i idare ederdi! 2- min talimleri h ağlı, Göbekli, galiba da romatizn & nikrisli olmasına Tağ Üz, yağmur, tipi dem n hepsinde hazır ve Y a kibar hali, mun! tine babacan bir adamca an te gerek sima, gerek endam yektalardan, Dilber, peripeyker Blum paşa ve Hügnen olmakla beraber mi vekarlı... ğır mr'ağır, vekarlı nendiferleri imtiyazının Al- ra imesine kuşkulanan İn- lerin ve Rusların gözünü boya- mak, idarenin başında güya bitaraf bir memleketli bulundurmak için öte- kinin yerine bu getirilmişti. Beyoğlunun en maruf çehrelerinden biri de doktor Niyamira,.. Ya Osmanlı bankasının, ya da Reji'nin erkânların- dan, f#lândı. 1877 deki Rus mubarebesinde bizim tarafa gönderilen İngiliz Salibiahıne. rinde genç bir doktormuş. Türklere muhabbet bağlamış, çok gayretleri gö- rülmüş ve canla başla çalışmış, bir da- ha da aramızdan ayrlamamış. Annemin babasile Silistrede ta mışlar, Bize gelir gider, hiç mayram kaçırmazdı Ki yük pederi Halebe nefyettikte ütüfdideleri , semtimize u eski hukuku urutmamış, &y mizden kesmemiştir. Niyamira'nın Jo: mıydı bilmem; bildi: beklik tordlar kad Büyük elçilerle, ecnebi banka dir törlerile omuz öpüşür, Yıldıza mekik dokuyup iltifatı seniyelere nail olur, servet ve saman içinde prensler gibi yaşardı. Yaz kış öğleden sonraki aram- gühı Löbon'un camekânının köşesi, Ağzında tanesi sarı liralık Havana, masasında şampanya ile en turfanda yemişler, etrafında birkaç dalkavuk... Ferih fahurluk, neşe ve şelaret hey! keli | | Mütemağiy o söylemede, karşısın- | ler de kafa sallamada, ! | Ardından Galata rıhtımına vurup (Anadolu) !Isimli çatanasına kurulur, Bostancıdaki kâşanesini boylardı. luğu var| > v , kaç ö- | Öyle bir muş ki, eşi ne Mısırlı valde men | Paşada var, ne kaptan paşada, ne de Il ve centi ei bunu intihap edip gönder. | huytuluğu. 'Tarabyadaki sefaretlerde. Projektör Beyoğlunun en m tasyonerleri müstesna- limandaki Ya- dan birinde oturur. Derunu nefaiş r - a meşheri Ne mobleler, tablolar, sanat | purların hiç birinde, hattâ rükübu ş3- eserleri... Takım talim bonlar, vale. | paneye mahsus (Teşrifiye)de bile yok, ler... Kapısında mükellef arab: 2d. yalnız onda mevcud. razam Halil Rifat paşsnın n vefatında terekesinden satın aldı, ğı, Rus kadanaları, Bende nın parıl pırıl kupası Gelgelelim... Adam derdli da taraçası, boydanboya kamarası, | ofisi, banyosu, tuvaleti. Yarım saat evvel adaya kalkan en yürük gemi (Aydın)ı Moda açıklarında cayır ca- yır göçer, kimbilir satle kâç mii gider. di? yaşında gürley vermiş, güzel üç erkek çocukla Hügnen zendostluğile,de meşhurdu. lan biçareye dünyalar Denizde kum, orda para ya; Bugün herhâlde apuk olmuş olan o | göre bu bapta serpi üç biraderler şimdi nerelerdedir Allah | bilir... | rivayete ir durur, icabın- mde, İikize andırır Anadoluda demiryol). direktörü / iki kızı at meraklısı ydı. Halisüddem Hügneni tanımıyan var mıydı?.. Ya | kısraklariledağtaşdemeyip gezerler, Voyvoda yokuşundaki müdüriyet bi. İ İngiliz süratlisile koşarlardı. nasından hususi arabasına atla i Gazi ilkmektebi bulunan, et- | Beyoğluna sürdür! a Löbon'un dükkânın Kadıköyü- ne, Haydarpaşaya, Adalara pal pat süvarların ağızlarının su- a mahalleler kurulmuş ölân Ka dıköyündeki Talimhane meydanına, onun malıdır derlerdi. Sermed Muhtar Alus , le; ya pa | kadan eteğe kadar madalyeler v şanlarla Doğruyol fotoğra/hane vitrinlerinde... Önceleri umumi müdür dektor Zan. | derin muaviniydi. Kendisi Alya feyezanlar Statigart 15 (AA) — Wurtem- İ berg'de vahim feyezanlar olmuştur. Hasar oldukça mühirodir, İki kişi öl İsviçreli müştür. Nezle - Baş ve Diş AĞRILARI - SOĞUK ALGINLIKLARI - NEYRALJİ - KIRIKLIK KIRGINLIK - BÜTÜN AĞRILARA GRiP'e Karşı yegâne çare BiR KAŞE çinde can kurtaran sandalı, | | 'Nevyork sergisinde Türk paviyonlarının açılışı (Baş tarafı 9 ncu sahifede) Eski Türk sanat ve kültürünün bu ferah verici muhitinde biz, atılgan ve dinamik bir ruh ve hududsuz bir barış sevgisi temsil etmekle iftihar edi- yoruz ve öyle zannediyoruz ki, Nev- yok sergisinde temsil edilen yarının dünyasının en faal unsurları arasın da bir mevki almak için icab eden vasıfları tamamile hâiziz.» Sergi hakkında izahat Büyük elçimiz B, Münirden sonra Sergi komiseri B. Vedad Nedim bir nutuk söylemiş ve evvelâ memleketi- miz, sonra sergi hakkında izahat ve- Terek demiştir ki: «Türkiye, tabiatin çok cömert oldu- ğu bir memlekettir, Çeşitli iklimleri ve mahsulleri bulunan bir yurttur. Türkiyenin, dünyanın başlıca geçit yolları üzerindeki coğraf! vaziyeti ile bu Amlilerin birleşmesi, memleketimi- bir kültür hazinesi haline koymuş- tur. Bir Insana, gördüğü âlemin, eski devirlerdenberi biribirile zincir- Nİ bu nleket- dan beş 1 bin ine evvelinde n başlı Tak bugüne kadar devam a mede- niyetlerin eserlerini mümkündür, Türk Devl nun dört fotomontajı ve hakkındaki aylık sergileri cisi Hitit, Yunan, Roma, Bizans, Sel çuk ve Osmanlı medeniyeti ma mühim eserlerini gös Diğer fotomontajlarımız Türk mil letinin mekteple fabrikada, intihap sandığı başında, oyun meydanların- da ve faal ve âhenkli umumi tınm diğer sahalarındaki varlığını ortaya koymaktadır. Diğer iki foto- montajımız vardır ki istikbalde da- Hem otomobil, anat Son zamanlarda Avrupada talil zamanlarını kırda geçirmek usulü çok taammüm etmiştir, Ootemobili olanlar otomobillerinin arkasına yâ- tacak ikinci bir araba takıyorlardı. on beş gündenberi devam eden £i gören ve zeytin bakımı, hastalıkla miş olan 6 zeytin bakım memuru iş kurslarda edirlikleri malü halkın istifade Kılıç görünüyor. mızın erkekle sıfatile umumi Haj y rini göstermektedir. Diğeri her gün bir kat daha toloranstan uzaklaşan bir dünyanın ortasında 'Türk vatan- daşlarının, irk ve mezhep farklarına bakılmadan devletin garantisi altın- da müstefit oldukları tam Vicdan hürriyetini tasvir etmektedir. Ben iyi bilirim ki bu tolorans Jâkırdıa Amerikan kulaklarına tanıdık ve »is bir ses gibi gelecektir, Hara- âileğimiz şudur ki bu sözün nın her tarafındaki bütün mij- letlere munis görüneceği Jebilsin zaman ge- inamizı ziyaretten eseridir. Bu mims sik Türk w rla telif etm rının cı asra aid Türk pa teşhir edilen ? taşı, bakır ve g ve Etibankır rafmdan rika arzedilmiş Bu din U gay nisiy hayet vermiştir. Davetliler Türk paviyonları, arlanan büfelerde izaz edil: zahattan s0 inin hazırlanın retleri nlere teşe hem yatak odası | matı, kendi mıntakalarında derhal * yin edeceklerdi karıdaki resimde, kursu tükip eden 6 Bu iş zahmetli ve masrafı görük düğünden bu sene otomobillerin üs- tü yatak odası haline getirilmektedir. Yukanda bu tarzda bir araba görü- nüyor. kında pri atik bilgiler edin- ire dönmüşlerdir. Bu me- 6 memur ve muallimleri B. Nânra

Bu sayıdan diğer sayfalar: