15 Haziran 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

15 Haziran 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

bile FLAN PEI Gençvwe güz Yüzüne domates, limon, muz yapıştıran bir kadın Meşhur bir doktor bana sebzeden, sebze yemenin faydalarından bahse- | diyordu, Bir aralık gülümsiyerek” — Hem biliyor musunuz? dedi, ba- gıları sebze yiyenlerin daha çok yaşa» dıklarını, daha genç kaldıklarını iddia | ediyorlar. İşin daha garibi kadınlar bir | takım sebzeleri, güzelleşmek, buru- şukları yok etmek için âdeta birer ilâç gibi kullanıyorlar, Önündeki yaziha- nenin gözünden bir mecmua çıkardı. Bana bir resim göstererek: l sanıza... dedi, bu usulü biz- de de tatbik başlamışlar... Geçen gün) kadın hastamı ziyarete gitmiş- İ ndisini aynen şu resimde gör- ız vaziyette buldum. Mecmua- yle resme bir baktım, Bir Doktor: -— Görüyor musunuz? dedi, şimdi kremlerden başa, güzelleşmek, buru- şukları hafifletmek, cildi düzeltmek, daha genç görünmek için böyle ya- pıyorlarmış... Yüzlerine dilim dilim muhtelif sebzelerden yapıştırıp yatı- yorlarmış... Sordum: — Çiy sebzelerin cild üzerindeki tesiri hakkında tıp ne diyor? — Bunun için hiç bir şey söyliye- mem. Yalnız güzelik mütehassısları- mın tavsiye ettikleri ve kadınların yüzlerine yapıştırdıkları sebzeler Ji- mon, portakal, domates gibi vitamini bol şeylerdir. Bunun altından da ga- liba gene vitamin çıkıyor. Fakat unut- mamalı ki meyva ve sebze sularında bir çok kuvvetli maddeler vardır. Genç ve güzel görünmek; cildi dü- zeltmek işi de vitamine dayamrsa bundan sonra evlerde karpuz kabuk- İârı atılmıyacak demektir, Çünkü karpuzun kabuğunda da hatırı sayi» lacak derecede vitamin vardır. Do- mates, kabak yüze yapıştırıldıktan sonra karpuz kabuğunun ne kabaht- tl var, Lâkin mesele yanlış anlaşıl- masin... Vitamin arandığı takdirde ben karpuz kabuğunu müdafaa edi- yorum. Yoksa kimsenin yüzüne kars puz kabuğu yapıştırıp yatmasını tav- siye etmiyorum...» Doktordan ayrıldıktan sonra kendi kendime düşündüm. Uzun müddet genç ve güzel kalmak!., İşte milyon- larca kişinin dalma düşündüğü şey- lerden biri ve belki en mühimmi... Bilhassa kadınların... Genç kalmak için ne yapmalı?... Yaşının ilerlemiş olmasına rağmen hâlâ genç olan üstad Selim Sırrı bu mevzu etrafında çok düşünmüştür. Selim Sırrıya ne zaman genç kal manın sırrını sormuşsam aldığım cevab şu olmuştur: — Gülmeli... Neşeli olmalı ve ha- reket etmeli, bilhassa yürümeli... Bizde her ne hikmetse genç ve gü- zel katma denilince bir çoklarının ak- na çeöhtenin güzelliği ve geneliği İ ruşukları gelir... Kadınlar daha ziyade yüzleri- le meşgul olurlar. Halbuki birçok nem. leketlerde genç ve güzel görünmek isteyenler için yüz kâdar, belki on- dun daha fazla vücud da mühin'dir, Bunun için bilhassa kadınlar her gün yol yürürler, spor yaparlar. Bu ilkbahar bir kaç kere yolum Hürriyetiebediye tepesinden Kâğ. hane” sırtlarına kadar uzanmıştı, O zaman yayan yürüyen şık şik ecnebi kadınlarla < erkeklere raslamıştım, Bunların sırf yürüyüş yapmak için buralara kadar uzandıları hallerinden belliydi. Halbui bizde böyle yürüyüş- ler yapan kaç kişi vardır? Genç ve güzel kalmak!.. Bütün dür yada birçok kimseler asırlardanberi bunun sırrını arayip durdular. Ku- runu vüstada bir sürü sihirbaz bu- nun için ne İlâçlar hazırlamadılar? Eskiden insanları gençleştirmek için bir sürü ilâç hazırlanırken, şimdi bu- ortadan yok etmek için türlü türlü ameliyatlar yapılıyor.. Bir taraftan da fabrikalar yüze muntazam bir şekil verecek demir maskeler, demir çubuklar hazırlıyor. Hiç unutmam bir gün Amerikada, bir pansiyonda oturan bir arkadaşı- | mi görmeğe gitmiştim, Kapıyı bir genç kadm açtı, Birdenbire hayret- le duraladım. Kadının burnunda de- mirden «- tabir caizse - kocaman bir burunluk vardı. Daha düzgünleşmesi için muhak- kak burnunu geceden bu demir mah- faza içine hapsetmişti, Amerikada yüzü gerginleştirmek, buruşukları hafifletmek için maske ile yatan, bu- runlukla gezen kadınlar pek çoktur, Geçen seneye kadar yeni dünyada kendisinden «Çirkinleri güzelleştiren, güzelleri birer âfet haline getiren, ihtiyarları gençleştiren adam: diye bahsolunan meşhur bir İnsan vardı. Bütün gazeteciler her gün onun ka- pısını çalarlar, gençliğin ve güzelli- ğin sırrını sorarlardı. En meşhur en güzel sinema yıldızları ona koşarlar kendilerini biraz daha genç ve taze göstermesi için rica ederlerdi. Bu adam Amerikada etrafa gençlik ve güzellik saçan bir hükümdar gibi yaşıyordu. Ne çâre ki herkese genç- lik ve güzellik tavsiyelerinde bulunan bu zat geçen sene öldü. Böyle peşinden koşulan adam meş- hur güzellik mütehassısı Max Fac- tordu, Onun Hollivutta Highland Ave- nünün tam başında büyük bir oteli andıran bir atölyesi vardı. Max Factor'un müşterileri yalnız yıldızlar değildi. Zengin kadınlar, milyonerlerin karıların da ona koşar- lardı, Hattâ Nevyorktan bütün Ame- rika kıtasını bir başından öteki başı- na kadar aşarak Hollivuta gelenler bile vardı. Urfa P.T.T. binası genişletilecek Urfa (Akşam) — P. 'T. 'T. binası ihtiyaca kâfi gelmediğinden tevsil için el görünmek Kadınlar yüzlerine niçin domates, | kabak limon, portakal yapıştırıyorlar? Güzellik mütehassısı Mox Faktor iki sene daha yaşasa ihtiyarlığa çare bulacakmış a ar Güzellik için: Cildi germek üzere ültraviyole şua altında masaj ve tedavi Max Factor bilhassa yaşlı kadınla» rm burüşuklarını üç haftalık bir mak- yajla epeyce hadfifletirmiş, Bu adam ölmeden evvel: — Eğer iki sene daha yaşarsam ih- tiyarlığa karşı adam akıllı çare bula- cağım... dermiş. Lâkin ömrü vefa etmedi, İşin fenası bu adam sağlığında gençleştirme ve güzelleştirme için kullandığı birçok ilâçlari, “usulleri kimseye söylememiş.. ölümü ile bera- ber bunlar da ortadan kalkmış... Ye- ni dünya kadınları bunun için keder eğiyor... Hikmet Feridun Es Haftalık piyasa Son yağmurlar kuraklık endişesini izalt etti - İhracat maddelerimizin vaziyeti Havalar iyi gittiği için kuraklık mezvuu diye bir şey kalmamıştır. Son yağışlardan evvel vaziye” endişe | edilecek kadar fena idi. Devlet meteo- Toloji işleri umum müdürlüğü tara- fından nisan ayına sid bir raporda, Şark vilâyelleri müstesna olmak üzere, İ diğer vilâyetlerin yağmura ihtiyacı olduğu yazılmaxtaydı. Aynı raporda Garp vilâyetlerinde, orta Anadoluda mevzii kuraklık hadiselerini ifade eden malümat vardı. Meteoroloji ens- titüsü tarafından mayıs ayına doir verilen râpor bize daha çok endişe verecek mahiyetteydi. Yukarıda yaz- dığımız gibi, son bir iki hafta içinde yağan yağmurlar, bu endişeleri orta- dan kaldırmıştır, Son yağışların tesirleri hakkında henüz malümat yoktur. Çünkü yoğ- murlann ziraate ne dereceye kadar faydalı olduğunu izah edecek umu- mi bir rapor hazırlanmamıstır. Yal- nız mevzii mahiyette olmak üzere alınan haberlerde bazı yerlere ihti- | yaçtan fazla yağmurlar yağdın: bil dirmektedir. Rekolte ne kadar? Bu seneki rekolte hakkında tam malümat sahibi değiliz. Bazı tacirler buğday mahsulünün az olduğunu, bazı tacirler de çok olduğunu iddia etmektedirler, Maalesef iki iddiayı tevsik etmek imkânı mevcud değil- dir. Böyle olduğuna göre mahsul hak kındaki malümatı ciddi telâkki etme- mek lâzımdır. Mahsulün az olduğunu iddia eden bazı ticaret evleri bu maksadia buğ- day fiatlerini arttırmak gayesini ta- kib etmektedirler. Fakat buğday sa- tışları ticaret borsasında mürakabeye | tâbi tutulduğu için f#iatleri arttırmak İ pek de kolay değildir. Diğer taraftan toprak ofis de buğday ticaretile alâ- kadar olduğu için, her hangi bir buğ- S5 spekülâsyonuna da imkân yok- Rekolte hakkında malümat sahibi olamıyan ticarethaneler merak ve en- dişe içindedirler, Gerek zürrai ve ge- rekse tüccarı bu endişeden kurtarmak için yapılacak bir iş vardır. O da zi- Tai istihbarat teşkilâtı vücude getir- mektir. Nitekim ziraatin inkişaf et- tiği memleketlerde böyle teşkilât var- dır, Amerikada bu teşkilât hususi bir müessese tarafından idare edilir. Biz- de ise, hiç bir sermayedar böyle bir teşebbüse ( girmediğinden bu işi de bir devlet vazifesi olarak telâkki etmek lâzımdır. Ziral istihbarat teşkilâtı, yağış va- ziyetini, mahsulün ne kadar elde edil- diğini zaman zaman bildirmek su- retile, tüccarı endişeden kurtarır, Bu teşkilât, yalnız buğday tacirleri için değil, bütün iş adamlarına faydalı olabilir. Buğday mahsulü, Türkiye ekonomisinin belkemiğini © teşkÜ tiği için köylüye mahsus psi dokuma “satan tüccardan, gra Plâğı salan bir dükkâna kadar iş adamlarını ehemmiyetle a' eder, İhracat maddelerimi vaziyeti Geçen hafta yazdığımız gibi, ran ayı, iki ihracat mevsim ır. Bir taraftan mahsullerinin satılıp bitti cat mevsiminin sonu yeni çıkan mahsullerin landığı bir zaman... Gene ayında geçen seneden k l üzerine satışlara devam e veri Bu hafta içindeki ihracatı şu sl izah edebiliriz. a Deri satışları — Piyasadı kuzU"7 Tisi ihracatından baska deri pü ihracatı da ehemmiyetli bir mi tutmuştur. Deri parçaları apn E a Deri fabrikalarında, deri yapıl! artan kenar parçalar... Bundan ka ayakkabı yapılırken, mamül # lerin kenarından kesilen parç bütün bu parçalar, ekseriyetle ye cılar, eskiciler * tarafından pek yi bir fiatle satın alınırdı. Şim 8 yaya sevkedildiği için kı tir. Bu yüzden fakir yam Almanyada bu deri tazyik altında ezilerek deri getirilmektedir. Bu suretle deri yetle bü derilerden ceket, pal gibi elbiseler yapılmaktadır. Son günlerde tiftik ve y Jarı da iyi bir devre geçirmekti İhracat Almânyaya yapılmakta Tütün satışları eski hararetini betmiştir. Tütün Limited tarafı Mısıra yapılan büyük bir parti $ından başka bir şey yoktur. İr yenin tütün alacağından hattâ maksadla şehrimize bir heyet ğinden bahsetmiştik, fakat heyet tün ticaretile pek az alâkadar ol tur. Hattâ bu alâka hususi mahi) teydi, Fransadan kuru sebzelerimiz Öf rine talepler başlamıştır. Eu başında kuru bakla bulunmaktsö” Esasen her sene kuru bakla Matımızın yarısından fazlası ya ihraç edilir, Alman firmaları, nohud, bezeli fiatleri hakkında malümet almak i dırlar. Fakat bir satış muamelesi Y tur, Arpa için İtalyaya ufak partili | hâlinde satışa başlanmıştır. Arpa ha ziyade Mersin limanından ye sevkedilmektedir. Adanada bUf day mahsulü elde edildiği için, SU ye Filistine ihracat yapılmakta! Bilhassa Adana buğdayları TelavitÖf çok rağbet görmektedir. H.# Samsun yerli mallar sergisini 30 bin kişi gezdi “ Sanasın (Akşam) — 19 mayısta açılan Samsun beşinci yerli mallar 8” gisi muvaffakıyetle devam etmektedir. Her senekinden daha mükemmel bir şekilde hazırlanmış olan Bursa İstanbul, İzmir, Kütahya, Kayseri ve Gaziantepten iştirak eden birçö müessese ve fabrikalardan başka İnhisarlar idaresi, Sümerbank ve Tariş zy sergi rü” esseseleri de birer güzel pâviyon açmışlardır. Ankara bira fabrikası da a paviyon yaparak, ziyaretçilere taze ve soğuk bira vermektedir. Serginin 8Y” ca güzel bir büfesi, halkı ve bilhassa ço cukları ziyadesile eğlendiren bir ) gereken teşebbüsler yapılmış ve umum müdürlüğün muvafakatı istihsal edil | parkı da vardır. Sergide, hoparlörlerle müzik ve reklâm neşriyatı da mük miştir, Hususi idareye aid olan binanın yakında krokisi veçhile tevsline başlana- cak ve Urfa müsait bir P, 'T. T. binasına kavuşmuş olacaktır. mel bir şekilde yapılmaktadır. Sergiye, hergün civar vilâyet ve kazâlardan pek çok »iyaretçi germektiği” Bugüne kadar sergiyi otuz binden fazla ziyaretçi gezmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: