24 Haziran 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

24 Haziran 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| POLİTİKA Moskovadaki müzakereler Son zamanların en mühim siyasi faaliyeti Moskovada cereyan ediyor. İngiltere Fransa ile istişare ederek kararlaştırmış olduğu son tekliflerini Hariciye Nezareti orta Avrupa işleri şubesi müdürü Strang İle Moskovaya göndermişti, İngiliz fevkalâde murahhası Strang iki defa Sovyet hariciye komiseri ve Başvekil Molotot ile görüşmüştür. Fakat hu görüşmeler müzakereleri kati bir neticeye isal etmemişir. İn- filiz Başvekili Avam kamarasındaki beyanatında ikt arada Baltık hükü- Metleri vaziyeti haricinde de daha birçok müşkilât olduğunu beyan etmiştir. Fransa Hariciye Nazırı Bonnet de daha bir hayli müşkilât bulunduğunu 8öylemiytir, Moskova müzakerelerinin bir anlaşma ile neticelenmesi için en ziyade Fransanm gayret etmekte bulunduğu Hariciye Nazırının sözle Tinden anlaşılmışır. Moskovadaki son görüşmelerin sonunda Tass ajansı neşrettiği bir mü- İalânda yeni İngiliz - Fransız tekliflerinin eski tekliflerle mukayese edil- dikte bir terakki teşkil etmemekte olduğu kaydedilmiştir. İngiltere ile Sovyetler Birliği arasında nktedilecek ittifakın Uzak Şarka şa- mil olup olmıyacağı meselesinden ileri gelip gelmediği hakkında iki taraf mat- buatı arasında bir münakaşa çıkmıştır. Teşmil edildiği takdirde Japonyanın Almanya ve İtalye ile tam bir askeri ittifak aktedeceğine şüphe kalmamış tır. Şimdi bütün dünya Meskovadaki müxakerelerin neticesini - büyük dik- katle takib ediyor. Yeryüzünün en uzun yolu İtalyanlara sorarsanız yeryüzünün €n güzel yolu bizdedir derler. Alman» lar ise ayni şeyi iddia ediyorlar: Yer- Yüzünün en güzel yolu bizdedir, Yeryüzünün en uzun yolu da Amerikadadır. Bu yol Nevyorkta, 5 inci bulvarın 42 nci sokağının kö- $esinden başlar, Bu sokağın köşesin- de şöyle bir yafta vardır: Linkoln - San - Fransisko yolu, 3.384 mil. Bu hesaba göre yol 5.955 kilomet- Müstakil Son büyük harplen sonra yapılan redir. Yolun genişliği, başladığı nok- tadan bitliği noktaya kadar 25 met- te genişliktedir. Bu yol on iki devlet- ten geçer. Şu halde dünyanın en güzel yolu da bu yoldur. Amma biz gene hayır diyeceğiz. | Linkoln - San - Fransisko yolu dün- yanın en uzun yolu olabilir, Fakat dünyanın en güzel yolu İstanbulda- | dır: Boğaziçi! kalan Devletler | kere Polonyaya geçti. Nihayet serbes| Muahedelerle yeni bir çok devletler | Meydana çıktı: Letonya, Lituanya, Estonya, Fenlândiya, Polonya. Çekoslovakyanın bir kısmı Rus #yanın, bir kısmı Almanyanın, bir kıs. | Mu eski Avusturya - Macaristanındı. Dantaig Almanyanındı. Bir kaç ayrıldı. Son günlerde de Çekoslovakya or- tadan kalktı. Avusturyayı Almanya ilhak etti, Şimdi de gürültü Dantzig etrafın- da kopmaktadır. Kadın tercümanlar Kadınlar evlerine!... Bu emri veren Almanya hüküme- tidir, Nasyonal sosyalizm kadını iş başında görmek istiyor amma, en iş- # lerinin başında görmek istiyor. i Bunun için Acimanyada kadına İtibar kalmadı deniyordu. Halbuki son zamanlardâ Nazi hü- kümeti bu zannı değiştirdi. Prope- ganda ve Neşriyat Nezaretine yüzler. ce kadın memur aldı, Bundan sonra yabancılara, seyyahlara kadınlar ter. cümarlık edecekler, Tercümanlığa seçilen kadınlar gü- zel, genç, iyi aileden ve iyi tahsil gör- müş Alman kızlarıdır, A a e m aa aaa nn nn Kıymetli bir musikişinas vefat etti Şemsi Tebrizi ve Şemsi Sıvali ah- fadından ve Toşyalı Atabinen oğuk- larından bahriye doktoru Ali Rıza beyin; oğlu büyük o musikişinasımız Mutafa Saffet Atabinen dün 81 ya- $ında olarak vefat etmiştir, Merhum burada İtalyan artisti Alberto Robertiden flüt dersi almış Abdülmecidin cülüsunda orkestra bi. rTinci flütistliğini ifa etmiş ve 1678 de beynelmilel musiki muhitinde konser vermeğe başlamıştır. 1885 de Composition Musicale, Har- | Monie, Fugue ve Contrepolnt tahsili İçin Paris Konservatuarına gönderi- lerek orada Thöodore Dubois'nn €Ours'larını takib elmekle beraber Taffanel riyasetindeki orkestrada bi- rinci Flüt rolünü yapmıştır. Ayni zamanda Saint - Saens'den de ders almıştır. İstanbula avdetinde İlk türkçe Solfege kitabını telif ve Henri Robert'in Harmonie'sini türk- Şeye çevirerek Türkiyede ilk defa ola- Yak alafranga musikinin Thöorigus tedrisatına başlamıştır. Bir çok müellifatı arasında, Libret- to'su merhum Âli beyin olan Letafet Mamındâki operetini yazmıştır, Meşrutiyeti müteakib Aranda pa- anın yerine mabeyin muzikası şefli- me geçmiş vetam elli sene icrayı Sanat ve bedristen sonra, sadrazam Talât paşanın bir müdahalesine iti- Yaz ederek istifa etmiştir. Hizmet müddeti zarfında mabejn Ando ve orkestrasında ciddi ıslahat Yapmış, ince, fikren yüksek bir zattı, Merhum eski Kocaeli mebusu Re- Sit Saffet Atabinenle, lâhik Sivas I Hapishane binasının yıktı- rılması 14 temmuzda ihale edilecek Yerinde adliye sarayı yapılmak üze“ re yıktırılması kararlaştırılan hapis. hane binasının yıkılma işinin müteah. hide ihalesi temmuzun 14 üncü günü hitam bulacaktır. O gün yıkma işi müteahhide ihale edilerek dethal bi- nanın yıkılmasına başianacaktır. Kavga ve cerh Üsküdarda oturan İshak ve Faruk bir alış veriş meselesinden ka vga ct mişler, Faruk İshaki yaralamış, yaka. lanmıştır. Samatyada oluran sekiz yaşların. da Behiye ile Komşusu dört yaşlarında Riza ile oyun yüzünden kavga etmiş. ler, Rıza Behiyeyi taşla yaralamıştır, Fenerde Kalafat yerinde çalışan Nuri, arkadaşı Erdoğan, o civarda bir kahvede yatan Niyazi isminde birile kavga etmişler, Niyazi her ikisini de biçakla muhtelif yerlerinden yarala- mıştır. Yaralılar tedavi altına alın. mış, suçlu yakalanmıştır. Yazlık gaz gazinolar Yaz mevsimine münhasır olmak üzere şehrin sahillerine yapılan gazi. nolardan çoğunun ahşab kazıklara istinad ettirilerek inşa edildiği ve bu yüzden bazı müessif kazalar zuhur ettiği de görülmüştür. Belediye, yapı- lacak sahil gazinolarının mutlaka be- ton sütunlara istinad ettirilerek inşa 'dilmesini bil: masessssssan şehir oldu. Avusturya, Macaristandan .. mebusu Remzi refikası. Ayşe Çinarın babasıdır, Cenaze hamazı 24 Haziran Cumar- tesi günü Boğaziçinde Sarıyer cami- inde öğle vakti kılınarak Anado- lukavağı şehitliğindeki , metfene gö- “Dünyanın karışık vaziyeti Cengiz han ile zevcesini mezarında rahat bırakmadı Bugün dünya - nın son deretede karışık olan öalh- vali tarihin en bü- yük fatihi olan Cengiz hanı bile mezarında rahat bırakmamıştır. Cengiz o ban, onuncu asırda eski adı büyük Türkiye olan şimdiki Moğolistanda on üç y&- şında iken bir Moğol kabilesi beyi ol- muş, fevkalâde dirayet ve cesareti sa- yesinde bütün Türk ve Moğol kabile- lerini birleştirerek hükmü altına ak “dıktan sonra cihanı fethe başlamıştı. Asyanın ve Avrupanın büyük kısmı. nı zaptederek tarihin en büyük İm- paratorluğunu kurmuştu, Vefatından sonra, cesedi zevcesinin naşı ile birlik» te bir gümüş sandukaya konulup Mo- golistanda Elen Horo'da maha sU. rette yaptırılan muhteşem bir türbe- ye konulmuştu. Cengiz hanın kurduğu devlet inkı- raz bulduğu halde Moğollar bu bü- yük hükümdarın hatırasını ubutma- mışlardır. Her sene umum Moğollar Ejen Horo'da toplanıp Cengiz hanm mezarı önünde büyük bayram yapar. lar, Bu münasebetle Cengiz hanın ve meşhur kumandan ve nazırlarının bugüne kadar muhafaza edilen elbise ve silâhları Moğol kabileleri rüesası Liman nerede yapılmalı? (Liman ne tarafla, olmalı? Haydar» paşada mı, Salacakta mı? Günler- denberi bu mevzu etrafında müna- kaşalar yapılmaktadır. Halbuki bu münakaşaları en ziyade, limanla alâ- kası olan tacirler, nakliye işlerile uğ- raşanlar, komisyoncular yapmalıydı. Çünkü herkesten ziyade limanla pra- tik bir süretie alâkası olan kimseler bunlardır. Haydarpaşada veya her Hangi bir yerde bu meseleye karar verilirken, pratik adamların fikir ve mütalâalarını almak hatıra gelmeli- dir, Bir şehirde limanın yeri tayin edi- leceği zaman, tacirlerin ve komisyon- cuların bir teşekkülü olan Ticaret odasının da fikri sorulmalıydı. Hatt& Ticaret odasında masa başında otu- ran raportörler, müşavirler bile bu mesele hakkında mütalâa dermeyan etmeden evvel, tüccarın fikrini sora- caktı. Halbuki hiç biri olmamıştır. Bir mesele hakkında alâkâdarların fikrini sormamak usulüne de nihs- ibi vermeliyiz. Bu usule dair bir mi- sal daha bulalım, geçenlerde Sümer- bank müeseseleri köylüiçin elbise yapmıştı. Fakat bu köylü elbiseleri- nin, pantalonları bol paçalı olduğu iça tarlada çalışan köylülerin hiç biri sa- lan almadı. Çünkü bol paçalı panta- Tonlarla tarlalarda çalışmak kabil olamazdı. Nihayet bu tarz elbiseyi, müstahsil köylülerden başka, köy kâ- tibi, köy bakkalı gibi tarla ile alâka- sı olmıyan kimseler giyebilir, Halbuki köylüye elbise yapmaktan maksad, köyün bakkalını iyi giydirmek değil- dir. Daha ziyade müslahsil köylü- nün ihtiyaçları hesap edilmektedir. Köylü elbisesinin köylüye uygun gelmemesindeki başlıca sebep, köylü- ye «nasıl elbise istersin diyeş bir sual sorulmamasıdır. İstanbul limanı için, limanda iş ya- pan adama bu suali sormalıyız. Hüseyin Avni İstanbul iktisad müdürlüğü- nün yeni kadrosu bekleri Haziranın sonuna kadar bir aylık muvakkat kadro ile idare edilmekte bulunan “İstanbul mıntakası iktisad müdürlüğünün yeni kadrosu bugün- lerde gelecektir. : içinde, şimdilik gizli tutulan bir yere li | tarafından giyilmekte ve büyük haka- nın sarayında yapılması mutad olan kabul merasimi tekrar edilmektedir. Bu giyareti yapan ve merasinide hazır bulunan her Moğol kendisini hâ- ci ve bahtiyar saymaktadır. Son günlerde Japon orduları Mo- golistanın içine doğru İlerlediğinden Çin küvvetleri ricat ederken Cengiz Manın cesedi bulunan gümüş sandu- kayı da beraberlerinde alıp götürmüş- lerdir, Fakat sandukarın nakli büyük ihtiramat ile yapılmıştır. Sandukanın geçtiği şehirler o bay- raklar ile donatılmıştır. Sandukâya Moğbi prensleri ve muhafızları ve Çin ordusu kıtaları refakat etmişler. dir, Sanduka, Japonlar tarafından keş- fedilip ellerine düşmemesi için Şensi eyaletinin geyet hücru bir mahallinde muvakkat yapılan bir türbeye könül. muştur, Şensi eyaleti şimdi büyük kısmı Japonların işgali altında bülunan Şonsi eyaleti ile ahalisi (Okâmilen Dünyanın en büyük fatihi Cengiz han ile zevcesinin ce- sedleri bir gümüş sanduka içinde Moğolistanda Ejen Ho- ra'da bir türbeye defnedilmişti. Çindeki son vekayi ve Ja- pon ordularının Moğolistan içinde ilerlemeleri üzerine Çin kuvvetleri sandukayı çıkarmışlar, büyük ihtiramat nakletmişlerdir. müslüman olan Kansu eyaleti ara- sındadır, Çin hükümeti; harp bitip tabii ahval avdet et tikten sonra Cen- giz hanın sanduka sının gene Moğo- Mistandaki Ejen Horo'ya büyük ihti- rTamat ile iade edileceğini Moğol pren- si Şa'ya vadetmiştir. Cengiz hanın sandukası haziranın dokuzunda eski türbesinden. kaldırığ- nwş ve 15 haziranda Şensideki şimdi gi7li tutulan mahalle nakli ikmal edil. miştir. Büyük hakanın yeni mezarı nerode olduğu belli değildir. Fakat sandukasının son geçtiği şehir Şansl eyaletindeki Yulin beldesi olduğuna nazaran herhâlde buraya yakın oldu. ğu zannolunuyor. Sanduka şehrin şi- mal kapısından çıkmıştır. Sanduka- nın önünde giden Moğvl süvari bölü. günün zabiti Cengiz hanın muhtelif muharebelerde bizzat kullandığı kılıçı hamil idi Sandukanın üzeri kırmızı ve sarı ipek kumaşlar ile sarılmıştı. Büyük Fatihin cesedinin sekiz yüz senedenberi yatlığı mezarından kaldı. rüp Moğolistan toprakları haricine çıkarılması umum Moğol ve Ortasya âleminde bir hâdise telâkki edilmiş. tir. —PF. eğ İnn GÜNÜN ANSİKLOPEDİSİ Kremlin Sarayı Kremlin sarayı İngilizlerin « mümessili o Strang, Kremlin sarayında Sovyet ekâbiri ile temas ediyor. Kremlin'in rusçası Kreml'dir. Slâv- ca ekrem» çakıl, «kremi: de kale mânasınadır. Etrafı yüksek surlarla çevrili olan bu saray, Moskovâ şehrinin ortasin- da nehrin kenarmda bulunur. Bir yanında da - surlarının dışında - ni- ce meşhur hâdiseler cereyan ettiği Kızıl meydan vardır. Leninin mezarı önünde geçid resimlerinin yapıldığı yer burasıdır. Kızıl meydanda Vasili Blajinski isimli en kıymetli Rus kili- sesi yükselir. Kremlinin surları içine, muhafaza altındaki muazzam kapılardan giri- | lir. İnsan burada muhtelif mabede. | Enis sıkidan Çarların ikamelgi İ Profesör Mazhar Uzman'ın re, binalara, avlulara rastlar, hıydı. Fakat merkez oPetresburg olunca bu vasfını kaybetmiştir, Bol- şevik inkilâbından sonra Lenin Kremlin'de oturdu; orada vefat etti. Stalin başta, şimdiki Sovyet erkânın- dan en mühimleri burada yaşamak- tadırlar. Saray salonlari en büyük içtimaların, kongrelerin toplanması- na müsaiddir. Bazı kısımlar müze hâlindedir, En mühim ve tarihi kıy- meti haiz binası 1474de üçüncü İvan zamanında yapılan mabeddir. Muhtelif Çarların mezarları da bu- radaki bir kilise içindedir. Müselles şeklinde olan Kremlin kalesinin bugün hâlâ sapasağlam ve arızasız duran surları 12 metre yük- sekliğinde 2200 metre uzunluğunda dir. Hükümdarların gömülü bulundu- l ğu altın kubbeli kilisenin yanında, Tsar - Kolokol yani Çar - Çan dedik. İleri dünyanın en büyük çanı, yere düş- müş bir halde durmaktadır. Muhitl on sekiz melre olan bu devâsâ tunç parçası altı metre irtifaıdadır. Ka- za neticesi oraya düşmüş, bir daha yerine konamamış. Kaledeki başlıca sarayların isimle- ri “şunlardır: Teremnoy - Dvoret$, (1487), altın kubbeli Yeni Saray (1838), Gronovi Faya Palata, ki bü- yük merasim salonlarını ihtiva eder, Fransızların 1812 istilâsı zamanın- ki meşhur M a yagınında Krem- lin alevlerlen masun kalmıştı, Fakat Napolyon buradaki sıcağa tahammül edemiyerek kaleyi terketmek möcbu- riyetinde kalmıştı. başhekimliğinin 25 inci yılı Türk Nöro Psihlatri cemiyeti, baş- kanı ve mümessillerinden profesör B. Mazhar Osman Uzmah'ın baş hekim. liğinin 25 inci senesini tesld için 20 Haziran cuma günü saat 18 de Cağal. oğlunda Etibba odasında merasim ya» pacaktır. Bu münasebetle Üniversite rektörü B, Cemil Bilsel, profesör Nazım Şakir İ Şakar, Dr. Hüseyin Kenan Tunalı ve Dr. İhsan Şükrü Aksel tarafından nu. tuklar irad edilecektir. Cibali tütün ütün fabrikası i için yeni bir makine getirtildi İnhisarlar idaresi, Cibalideki tütün fabrikasının randımanını arttırmak maksadile Almanyadan son sistem bir makine getirmiştir. Makine, yan kında yerine konacaktır,

Bu sayıdan diğer sayfalar: