4 Eylül 1939 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

4 Eylül 1939 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

POLİTİKA Son vaziyet Her hangi suretle harbin xuhuruna müni olabilmek için alâkadar ve bitaraf devletlerden bir haylisinin yaptıkları tavassut gayretleri ve teşebbüs- leri nihayet bulmazdan evvel Almanya ile Lehistan arasında muhasamatan başlaroası üzerine sulhü korumak için son bir teşebbüs daha yapılmıştı. İngiltere ile Fransa müttefikleri Lehistan arazisi istilâya uğramış olma- sına rağmen harbi durdurmak için bir gayret daha göstermeği tercih etmiş- lerdi, Bu maksadla Almanyadan Lehistan arazisindeki askerlerini geri çe- kerek harbi durdurmasını İstemişlerdi. Almanya buna razı olduğu takdirde şimdiye kadar yapilan tahribat hesaba katilmıyacak ve iki aradaki mesele- lerin yani Danzig ile Koridorun vaziyetleri üzerinde derhal görüşülecekti, İngiltere ile Fransa yaptıkları bu son teklife verilecek cevab için müddet tayin edilmesinde mutabık kalnuşlardı. Bu teklife Almanya cevab vermeği- ğinden dün öğleden itibaren İngiltere He Fransa kendilerini Almanya ile hali harpte olduklarını ilân etmişlerdir. Bu suretle Lehistan « Almanya har. bine İngiltere ile Fransa dahi iştirak etmiş oluyor, İlalya şimdilik bitaraf kalmıştır, AKŞAM Dün de 120 kişilik bir talebe kafilesi geldi Berline giden eczacılar heyeti de dünkü trenle avdet etti Dünkü Avrupa ekspresi yarım sa- ât teshhurla sas sekizde Sirkeciye | gelmiş, fakat bu trenden belli başlı Avrupa yolcusu çıkmamıştır. Konvansyonel katarı sast on bu- çukta Sirkeciye muvasalat etmiş, bu kafilesi, Berlindeki eczacılar kongre- sine iştirak için giden B. Hüseyin | | Hüsnünün riyasetindeki on yedi 'ki- ! şilik heyet, Mardin mebusu Muhiddin Birgen, Beyrute gitmekte olan Fran- sız kumandanlarından kolonel Dö- Josny Hereke fabrikası mütehassısı M. Vayt, hukuk profesörlerinden M. Henig, İsviçrenin İstanbul konsalo- su M. Morting çıkmışlardır. Gelen talebeleri, Istanbulda bulu- nan aile efradı karşilamışlar, İstas- yon bu sırada birçok derağuşlara | sahne olmuştur. Bu trenle gelen İsviçre konsolosunu.! İsviçrenin Ankara sefiri karşılamış, konsolesla kısa bir müddet görüştük- ten sonra kendisine sualler soran ga- setecilere: «— İsviçre tamamen bitarat bu- | i | tunmaktadır, Maamafih ihtiyati ted- bir olmak üzere hudutlarımız tama- men askerle tahşiğ edilmiştir. Tür. kiyede olup da askerlik çağında bu- lunan İsviçrelilere derhal memleket. lerine hareket etmeleri bildirilecek, bu çağda olmayanlar isterlerse bu- rada kalabileceklerdir. İsviçre bita- raf bulunması dolayısile pek tabif olarsk topraklarından herhangi bir devlet askerinin geçmesine müsaade etmiyecektir » demiştir. Bugünkü Avrupa trenile, muhtelif şehirlerde tahsilde bulunan daha iki yüz kadar talebemizin gelmesi bek- lenmektedir, Dünkü Konvansyonelle gelmiş olan eczacilar heyeti reisi B. Hüseyin Hüz- nil demiştir ki: — Berlinde kongre için ihzari ma- hiyette bir içtima yapılmıştı ki; top- landığımız binada Rayiştağ da içti. ma edeceği cihetle bizi oradan çıkar- dilar ve hususi surette Almanyayı terketmemizi tavsiye ettiler, Bu su- rTetle kongre yapilamadan dağildik> Kapı açmak yüzün den bir cinayetişlendi Yaralıları hastaneye götüren cankurtaran otomobili de bir taksi ile çarpıştı Dün kapı açmak yüzünden bir ci- nayet işlenmiştir. Hadisenin talsnlâtı madur. . Unkapanında Zeyrek caddesinde kapalı fırın üzerindeki evin alt katın- da söbzeci Vehbi ve tütün gümrüğün- de hamal Şükrü, üst katında da sucu Kâzım oturmaktadır. Dün akşam saat 21 de eve bir mi- | safir gelerek kapıyı çalmış, alt ve üst katta oturan kiracılar «Kapıyı sen â- ken işi kovğaya çevirmişler, bir ari ik Küzum bıçağını çekerek ali kattâ oturan Vehbi ile Şükrütü bıçsklamış- tır. Derhal yetişen imdağı sihhi “öbomo- bili ağır olan yaralıları #irp Horhor cmddesinden canavar âüğdüğünü ça- larsk yoluna devam etmekte iken tam Aksaray ksrakolu önünde caddeye çıktığı sırada taksi şoförü Recebin O tomobili imdadı sıhhi otomobili üze- rine bindirmişlir. Aksaray komiser müuavinlerinden B, Nahid gelen taksi #ölörüne durmasını emrettiği halde durmaması yüzünden bu hâdiseye #ebebiyet vermiştir. Kaza neticesinde sıhhat ve cankur- taran memuru B. Asım Turan sol rağmen carikurtaran otomobilindeki yaralıları derhal 'bir taksi otomobiline nsklederek Cerrahpaşa hastanesine gölürmüş, Şükrü karaciğerinden al dığı yaradan hastanede ölmüştür. Vehbinin de yarası ağırdır. Katil ya- kalanmıştır, Hayvanlara eziyet Himayei hayvanat cemiyeti Ziraat Vekâletine müracaat etti Hayvanlara, fena muamele yaparila rın çoğaldığı hakkında «Himayel hay« vanat cemiyeti, sarafından Ziraat Ve kâletine bir müracaat yapılmıştır. Co- miyst, hayvanlara eziyet yapılmaması | hakkında esas nizamnamesinde hü- kümler mevcud bulunduğunu ve bu | nizamname de Devletçe aynen benim. senmiş olduğundan buna riayet edil mesinin teminini rica etmiştir. Hayvanlara bilhassa yük için köy- Tülerimizin eziyet ettikleri, onları çok fazla yordukları ayrıca bir takım Ço cukların da kuşlara ve diğer bir kısıra ehli hayvanlara eziyet ettikleri görül düğünden bunların meni isvenmekle- Polonya 7 milyon asker çıkarabilir Polonyalıların harp sistemi müdafaa değil, hareket harbidir Bugün Almanya ile Polonya arasın- dn başlıyan harbin dördüncü günü- dür. Bu dört gün zarfında büyük bir muharebe olmainış, iki tarafın büyük kuvvetleri karşılaşmamıştır. Şimdiki vaziyet şudur: Hududu geçen Alman kuvvetleri yavaş yavaş ilerlemekte, Polonyalılar müsait noktalarda mu- kavemet gösterdikten sonra kati bir muharebeye girişmeden çekilmekte- dirler. Bu suretle Almanya Polonya harbi bir müdafaa harbi değil, bir hareket harbi halini almıştır. İki taraf ta mü- temadi bir hareket halindedir. Bu mu- barebe tara Polonyalıların usulüdür, Polonyada yollar nisbten azdır... Bu yüzden hareket yavaş olmaktadır. Almanyanın nüfusu B0, Polonyanın ise 31 milyondur. Araduki büyük far- ki rağmen Polonyalılar, müttefikleri- nin kendilerine yardım edecekleri za- mana kadar muvaffakıyetli müdafna- da bulunabilirler ve müsait vaziyotte taarruza geçebilirler. Çünkü nüfusla- zının az olmasına rağmen çıkardıkları askerin miktarı çoktur ve Polonyalılar çok vatanperverdirler. Memleketleri- ni müdafaa için hepsinin büyük bir fe- ragatla çarpışacağı muhakkaktır. Polonya ordusunun sulh zamanında mevcudu 300 bin kişidir. Polonya, Ja- ponya ve Brezilya ile birlikte, doğumu en fazla olan memlekettir. Bunun için her sene 600 bin kişiyi silâh altı- na almak kabildir. Fakat hükümt ta- sarruf için bunun yarısını silâh altına almaktadır, Maamafih bu 300 bin as- kerden başka wMüli müdafaa» Leşki- Jâtına dahli 200 bin kişi daha vardır. Bunlar mükemmel talim görmüşler- dir ve derhal orduya iltihak edebile. cek vaziyettedirler, Üniformaları ve si- İngilterede kömür ticareti Sarfiyat 1 İammmmtanğa bir kararname name neşredildi Londra 3 (A.A.) — Maadin Nezareti dün ukşam kömür ticareti ve kömür istihlâki işini bir nizama raptetmek için Tevkalâde salâhiyetler kanununa istinaden dört emimame tanzim et miştir. Bu emirnameler, bilhassa ihraç edi. ecek kömürlerin ancak müsaade edi. len fiat üzerinden satılacağını natik bulunmaktadır. 7 eylülden itibaren kömürün, gazın ve elektriğin eşhası hususiye ve küçük sanayi erbabı taratından istihlâki 30 haziran 939 da biten $ ay zarfmdaki miktarın yüzde yelmiş beşine indirile- cektir. Bu emirnamenin tatbiki ma- halli ajan ve komiserler tarafından kontrol edilecektir. Derhal meriyete girmekte olan di- ger bir emirname, toptan kömür tevzi edenlerin elde edecekleri temettü mik- tarının geçen seneki miktarı tecavüa Polonya orduları başkumandanı ma- reşal Smigiy Ridz, bir Polonya askeri lâhları daima yanlarında bulunur ve ilk emirde derhal orduya fitihak ede- bilirler. | GÜNÜN ANSİKLOPEDİS Harp zamanmda Polonya 7 müyon kişiyi silâh altına alabilir. Bunun $ milyonu talim görmüştür. 3i milyon nüfuslu bir memleket için 7 milyon as ker müthiş bir yekündur. Bu ordunun 19 bin zabiti, 35 bin küçük zabiti, 100 bin ihtiyat zabiti vardır. Polonya as- kerinin yüzde doksanı köylüdür. Bun- lar her türlü zühmete ve meşakkatle ” mütehamımnildirler. Yürüyüş kabili- yelleri İvkalidedir. Piyad müfrezeleri içinde günde 60, hattâ 80 kilometre yürüyenler pek çoktur. Asker çok ka- naatkârdır. En büyük yürüyüşten son- ra ekmek ve biraz çorba ile karnım do- yurur, başka bir şey aramaz. Polonyanın bilhassa süvarisi pek ” meşhurdur, 40 süvari #leyı vardır. Memlekette yol az olduğundan motör- Tü kıtalar büyük iş göremezler. Bu 86- beple süvarilerin kıymeti büyüktür. Polonyalılar, yukarıda söylediğimiz gibi, Napolyonun hareket harbi esas- nı kabul etmişlerdir. Hududlarının çok geniş olması, tabii manialar bu- Tunmaması devamlı bir cephe ve istiti- © küm hattı tesisine meydan bırakma- maktadır, Polonyanın mühim bir tayyare kuv- veti vardır. Bu kuvvet 1500 tayyare- den mürekkeptir. 800 birinci hat tay- yaresi vardır. Memlekette birçok tay- yare fabrikaları mevcuddur. Deniz kuvvetine gelince, Baltık sa» hilinde ancak 40 kilometrelik sahil bulunduğundan, bu kuvvet azdır. 4 torpido muhribi, 5 denizaltı ve 1 tor- Pil gemisinden mürekkeptir. Polonyanın topçu kuvvetli de mü- himdir. Yolsuzluk yüzünden, toplar motörlü vasıtalarla değil beygirlerle çekilir ve en sarp yerlere bile nakledi. Jebilirler, Almanların yaktıkları meşhur bir Leh şehri Czenstochowa Almanlar Lehlerin Czenslachowa şehrini yakmışlar, Bu meyanda on dördüncü asırdan kalma meşhur ki- lise de harap olmuş. Telgraflar hiris- tiyan âlemine kendilerince acı olan bu haberi bildirirlerken ismi geçen şehrin tamamile gayrı askeri oldağu- nu da ilâve ediyorlar. Czenstochowa Polortyanın Kicioe eya- letinde Warta suyu üzerindedir. Vi- yana ile Varşova arasında işliyen tren buradan geçer, On dördüncü asırdanberi Czenstö- chowa'da bir Meryem tasviri vardır ki meşhur incilcilerden aziz Luc'a izafe edilir, Antakyada doğup Milâdi "70 senesinde ölen, aziz Pol'a arkadaş- Yik yapan, incili “kaleme aldığı söy- lenen ve cesedi 357 de İstanbula nak- lolunan bu şahsiyet hem hekim, hem ressamdı. Hiristiyanlaroa bu iki sö nâlın piri sayılır, Polonya tarihinde mühim rol oyna. yan bir manastırda mahfuz bulumu- yordu. Senede 200,000 ziyaretçi ge- Hirdi, Almanların yaktıkları bu manastıf, 1655 senesinde içindeki 70 papasın ve 150 askerin 9000 yağmacı İsveçli düş- mana kahramanca karşı durmuş ok masile meşhurdur. Nüfusu on dokuzuncu asrın sonla- rında 15 bin İken şimdi 80570 kişidir, İdare merkezidir. Mensucat, şapka, iğne, kâğıd, cam, kimyevi mevad, düğme, jelâtin vesaire fabrikaları vardır. (Daha doğrusu: vardı.) XY. Ç. Bisiklet çarptı Perapalas arkasındaki caddede git- mekte olan İsak adında birisi ân olarak bir bisciklet sadmesine uğra» mış ve sağ ayağı kırılmıştır. Yaralı Bu sebeble mukaddes olan eserini | Beyoğlu hastanesine kaldırılmış, fail | j |

Bu sayıdan diğer sayfalar: