27 Ağustos 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4

27 Ağustos 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

geee ee Sermaye Hatıceyı kıskanan iki genç V-İ GarsonHasan, bir çoba tarafından vuruldu ———L——.-. Hatice, birinin yanmda ötekinel56 M. ). Taran. iltifat ederek aralarmı acmış Dün sabah saat 10 da Te- pecikte Kâğıthane caddesinde kanlı bir vak'a olmuştur. Hâ- disenin sebebi, bir kadındır. Yaptığımız tahkikata göre vak'a B. Hüsnünün kasap dükkânı önünde olmuştur. Umumhanc- ler arasında aşçı Saminin dük- kânında garsonluk eden Halit oğlu Adapazarlı Hasan adın- da biri vardır. Hasan, bundan Zeynebin onbeş gün umumlevinde sermaye Hati dost tüt muştur. Hatice, daha evel ço ban Mehmed Ali adında evli bir adamın dostu imiş. Hatice, Hasanın dostu olunca Mehmed- Ali, bundan fevkalâde mugber olmuş ve ara sıra Hasanı gö- rerek tehditte bulunmuşsa da Hasan, aldırış etmemiştir. Ço- ban Mehmed Ali,kadının bu- lunduğu eve giderek onu da tehdit etmiş ve: — Şu Hasandan gene benim dostum ol, likte yaşıyalım. Demişse de Hatice kendi- sini koymuştur. Bu vaziyet karşısında Mehmed Ali, fena düşüncelere — saplanmış — ve evelki gün haber göndererek Haticeyi çağırtmış, — Hatice gidip kendisini bulmuş, gö- rüşmüş ve birlikte Lâle sine- masına — gitmişlerdir. Orada filim seyrederken Hasan da sinemâya gelmiş ve Hatice ile Mehmed Aliye yakın bir yerde oturmuştur. Hatice, Hasanın sinemaya geldiğini — görünce — Çoban Mehmed Aliye güler yüz gös- termemeye ve Hasana doğru bakarak gülmeğe başlamıştır. Çoban Mehmed Ali, sıkılmış ve dışarı çıkarken Hasana: — Bizi sinemada da takib ediyorsun öyle mi? Fakat bunları unutma! Ben sana kaç defa söyledim, bu kadından vazgeç, onu bana bırak. Aksi takdirde fena olacak. Demiştir. Hasan da: — Ben sizi takip etmiyo- rum. Sinemaya geldim. Sizi burada buldum. —Bana ne çatıyorsun? Demiş, bir müddet müna- kaşa olmuş, sonra biribirine hücum etmişlerse de polis ye- tişek kavganın — büyümesine mani olmuş, bunları — ayırmış- evel vazgeç, bir- tır. İlk kavga, bu suretle za- rarsız. bir şekilde geçtikten Çoban Mehmed Ali sonra dün sabah Hasan, Kâ- gıthane caddesinde kasap Hüs- nünün dükkânına giderek et satın almıştır. Dükkândan dı- şan çıktıktan sonra çoban Mehmed Alile karşılaşan Ha- san, gene Haticeden ayrılması hakkında Mehmed Alinin bir teklifile karşılaşmış, Hasan: — O kadın beni seviyor sen ne karışıyorsun? Demiş- O vakit Mehmed Ali: Dün gece Haticenin koynundamıydın? Demiş, Ha- san da: — Evet. Cevabını vermiş ve daha bir müddet münaka- şadan Mehmed Ali elindeki sopa ile Hasanı ba- şından hafilçe yaralamış, mü- teakıben bıçağını da çekerek sol böğrenden ağır surette yaralamış, kaçmıştır. Hasan, derhal memleket hastanesine yatırılmış ve doktorlar tara- fından ameliyata lüzum gö- rülmüştür. Hâdise tahkikatına el koyan müddeiumumi muavini B. Na- dir Ener, hastanede ameliyat masasına yatırılan Hasanı is- ticvab etmiş, Hasan vak'ayı olduğu gibi anlatmış ve de- miştir ki: — (Çoban Mehmet Ali,Hatice ile altı ay beraber yaşamıştı. Son zamanda kadın benim dostum oldu, Mehmet Ali çok kıskanç bir adamdır. On beş gündenberi dostum olan kadınla fırsat buldukça görü- şüyorduk. Haticeyi çok sev- miştim. Mehmet Ali beni teh- dit etti, fakat yine kadından ayrılmadım. Lâle sinemasında aramızda bir münakaşa geçti. Bugün (dün) de kasap dükkânı önünde beni gördü: — Seni öldüreceğim. Diye tir. sonra Gizli Cihangir — 42 — — Ne demek istiyorsunuz, lütfen izah eder misiniz? — Zaten bu izahatı mek için huzururuzda bulu- buyorum. Fakat — önünüzde | ben bizzat değilim, Ancık' ver- | bir hayalim, bir gölgem, daha doğrusu sizin gözlerinizde hu- sule getirdiğim bir tim!, General Mars. bu sözler üzerine yerinden - fırladı ve H geller. geri- geliz. çokilde. Ayni zamanda Borise veya bayalete korku ile bakıyordu. — General, — korkmayınız, yalnız söylediklerimin doğru hayale- Nakleden: F.ğomııddin Benlioğlu olduğuna inanınız. Maddi vü> cudüm buradan binlerce ki- lometre uzaktadır. Maamafih merak etmeyiniz, görüyorsu- nuz ki, maddi bir vücud ile karşılaşmış — gibisiniz. Hatta elinizi uzatınız, elimi tutunuz. Ne kadar tabii bir el tutmuş gibi olacaksınız.. Boris, General Marsa yak- laşarak elini eline — doğru uzattı ve: — Tutunuz, — korkmayınız! Hatta vücudumun . hertarafını muayene ediniz! Dedi. General Mars. Borisin elle- n DORDA KR MA M EO RULANET DD bağırdı. Evvelâ sopa ile sonra da bıçakla vurdü. Müddeiumum adındaki edilmiştir. tehdid eden Mehmed Alinin sinemaya götürdüğünü, orada Üzüm satışları Ç. Alıcı K. S. 289 İnhisar ida. 11 50 12 14 13 50 13 75 15 50 13 50 12 50 13 50 14 13 75 13 25 11 50 12 12 14 12 K. S. 12 18 146 Paterson 15 59 K. Taner 59 D. Arditi 56 Horasani o. 53 J. Kohen 52 M. İzmir 48 A. H. Nazlı 47 M. Arditi 47 A.R. Üzüm 54 C. Alişan A veH. Sar 29 H B Ş. Remzi H. Alberti 19 P. Paci 15 Albayrak 15 25 13 K. Akyiğit 15 25 9 G. Abdullah 13 25 1243 6920 8163 Güneş 50 İncir satışları Çu. Alıcı 5 B4L Tüt, ile t. in. 827 Ş. Remzi 134 A. Muhtar | 129 S. Beyazıt 74 İzzi ve Ali 40 M. J. Taranto 34 F, Solari 2398 8865 11263 Zahire satışları € Cinüi S. K. 1960 Buğday — 5 25 3 Vag. Ârpa 239 Çavdar 265 Bakla 48 K. D. 6 375 7693 Ki. Yapak 58 1465 ,, T. Beiçi 54 B. Pamuk 39 Hatice isticvap kendisini çe, kadın da Hatice, Hasanla kavga ettiklerini, o gece Zeynebin evine geldiğini fakat polisin içeri girmesine müsaâde etmediklerini, bun- dan kızan Mehmed Alinin, gece duvardan atlamak - sure- tile eve girdiğini, fakat po- lisler tarafından yakalanarak tekrar kapı dışarı edildiğini söylemiştir. Dün, Mehmed Alinin karısı Emetinin evinde — araştırma yapılmışsa da Mehmed Ali bulunmamıştır. Nereye kaçtığı belli değildir, zabıtaca aran- maktadır. Hasanın — yarası — ağırdır. | | raflarını da merak ve hayretle Barsakta yara olub olmadığı belli değildir. rini tuttu, vücudünün sair ta- elledi. Evet, tam bir vücud idi, et ve kemikten mürekkeb bir vücud.. General: — Çok müthiş!. Dedi, — Kendinizi henüz hayrete düşürmeyiniz. Çünkü benim bundan çok daha- yüksek - ve müthiş küdretlerim vardır. İs« tikbalde - neler olacağını da harfi harfine bilirim. Bütün insanları, kulak, göz ve do- kunma hisleri itibarile de tam manasile, aldatır. ve — şaşırtı- nml, — Şu halde profesör Roz | haklıdır! — Yani bugünkü hâdiscleri mi söylemek — istiyorsunuz? | için sahaya gelenler Evet, onlar hep gözün aldan: masından ibaret, hâyallerdir. ANADOLU T EASE < yÖzüm sauşları — |Alsancak, 4- takımın 7 Yamanlâi 1 yendi Pazar günü, d Aliancak takımı Ateşsporla karşılaşacak Dün Alsancak sahasında | zarfında yapılan bu - göller, | y g fuar kupası müsabakalarına | devam edildi. mış olan Alsancak-Yamanlar takımları karşılaştılar. Bu sefer, | ve “daha tiyi bir | daha hâkim oyun çıkaran Alsancak takımı, kuvvetli 4:7 gölle mağlüb ederek finale kaldı Bu kiymetli görmek rakibini oyunu çoktu hakem Bay Oyun — orta Saidin idaresinde ve Yamanlar | takımının vuruşile başladı. Mu- kabil hücuma geçen Alsancak takımı Yamanlar kalesine doğru akın etti. Akını kesmek isti- yen Yamanlar müdalileri pe- naltı cezasına çarptırıldı. Fa- kat daha ikinci dakikada Al- sancak lehine verilen bir ser- best vuraştan — istilade edile- medi. Bu dakikadan sonra oyun mütevazin bir şekil aldı. 15 inci dakikada Alsantak takımı ani bir hücumla Saimin ayağından bir sayı kazanarâk oyunun Mü- savatım bozdu. Yamanlar ta- kımı harekete geldi ve oyunun hiç olmazsa müsavatını temin etmek için var kuvvetile çalış- mağa başladı.Nitekim 30 uncu | dakikada elde edilen bir fır- sattan istifade ederek bera- berliği temin etti. 1 dakika sonra Doğan Alsancak takı- minin 2 inci golünü atarak yine beraberliği bozdu. Buna ayni şekilde Yamanlar takımı mukabele etti ve İsmailin aya- ğgından beraberliği temin etti. Bu gölden sonra top nısıf sahada dolaşmağa başladı ve her iki takım galibiyeti temin için fazla çalışıyor ve oyun bütün zevkile devam ediyordu. Devrenin bitmesine beş da- kika kala Alsancak takımı sol açıkları vasıtasile 3 üncü ve 43 üncü dakikada Saimin ayağından 4 üncü golü kaza: narak devreyi 4-2 galib ola- rak bitirdiler. İkinci devrenin daha ilk dakikasında sol açık Hakkı topu aldı. Biraz sürdü Bas- riye geri pas verdi tekrar to- pu Basriden geri aldı vole bir vuruşla Alsancağın 5 inci sayısını kayde muvaffak oldu. Bu golü derakab 6 ıncı gol takib etti. Devrenin başlamasile biribiri üzerine ve iki dakika ! Fakat bunlar içinde maddt olanlar da-— vardır. Meselâ size hitab eden bu ses, mad- | didir, hayali değildir. Bu ses size binlerce kilometre uzakta söz söyliyen bir ağızdan ge liyor. General Mars bu - hayali adama korku ile baktı, fakat Boris veya Borisin hayaleti: — Müsterih olunuz, şimdi | size karşı görünüşümü değiş: tireceğim. Dedi. Hayalet gözden - kayboldu, ve biraz sonra ayni: seslet — General, bakıniz, şimdi size çok uzaktan hitab edi- yorum, yani asıl cismimin bu- lunduğu yerden.. Ben sizi gö- rüyorum, fakat tabiidir ki, siz beni görmüyorsunuz. Bu su- Dömifinale kal- | | fade etmesini | takimi 14 üncü dâkikada 3 üncü Yamanlar takımım şaşırttı. Ve gelişi güzel sert bir öyun çı- karmağa başladı. 6-2 vaziyette oynıyan Alsan- cak takimı rakib takımin sert oyununa mukabele etmediği gibi gelibiyetin verdiği temi- | natla bozuk bir - oyun' çıkar mağa başladı ve bundan isti- bilen Yamanlar sayısını yaptı Yamanlar takımının 3 üncü gölüne Alsancaklılar ancak | 32 inci dakikada 7 inci golü atmak suretile mukabele etti- ler. Devrenin 35 inci dakika- sında — Yamanlar takımı ani bir hücumle Alsancak kalesi- ne doğrü indi. Bu ânda Al- sancak takımının kalecisi ya- talandı ve önün yerine Saim geçti. Bu tebeddülâttan Ya- manlar takımı istifade ederek 4 üncü sayısını attı ve oyun da bu süretle Alsancak takımının 7-4 galibiyetile bitti. Önümüzdeki pazar günü Alsancak takımı ile Ateş ta- kıtmı arasında fuar kupasının | final maçı yapılacak ve bu maçı kazâanacak olan takım ayni günde sahada merasimle | kupayı alacaktir. Boks maçları Ankara boksörleri İzmire geliyor.. Ankaranın 53.57.61-66 ki- lodaki boksörleri ile İzmir boksörleri arasında bir karşı- laşmâ yapılacaktır. Ankara boksörleri 7- 8 Ey- lülde İzmirde bulunacaklardır. İlbayımız Bay Fazlı Güleç ve Şarbay Dr. Behçet Uzun yar- dımları ile Füardaki - tiyâtro binasında 12 Eylül pazar gü: nü maçlara başlanacaktır: Tavukçuluk ve yumurtacılık kooperatifleri Vilâyetin müktelif yerlerin: deki tavukçuluk ve yumurta- cılık kooperatifleri, yeni koo- peratifler kanununa uydurula- caktır. Eski nizamnameye göre tesis edilen bu kooperatifler, yeni şekle girince — inkişafları daha kolay ve kısa bir za- manda mümkün olacaktır. Ye- ni şekil, satış kooperatifleri | teşkilâtı kanununa göre ola: caktır. retle körkunuzun 'daha az ola- cağını ümid ediyorum. Dedi. Mars artık büsbütün - şaşır: mişti, ve: — Benden ne istiyorsunuz Allah aşkına?.. Diye bağırdı. — Şimdi, şimdi izah ede- ceğim. Size evelce de - söyle- dim ya, muvaffak - olmanıza — yardım edeceğim. Evvelâ sizi büyük bir şöhret sahibi- yapacağım. Fakat- bazı tahavvüller — istes rim. Mars, gözlerini bir ân evel hayaletin bulunduğu yere' dik* miş olduğu halde: —Pek âlâ, sizi dinliyorüm. Dedi. — Herşeyi yapmak - küd: | edinildikten araştırmalarınızda | Belâ Mustafa mahkemede Maktul Emin çok atıcı imiş Menemen kazasının Kum- tepe mevkünde Giridli Meh- med Emini öldürmekle maz- nun Belâ Mustafa ile arka- daşlarının muhakemelerine dün şehrimiz Ağırceza mahkeme- sinde devam edilmiştir. Hâ- dise yerinde keşif yapan ehli vukufun verdiği rapor okun- muş ve mahkemece malümat sonra — maznun vekil almış, * Mekhed Eminin aticılıktâki meharetin- Bahsederek — müekkilini öldürmek İstediğini, bu vati- yet karşısında — Belâ Müstafa: nin nefsini müdafaaya mecc- bür kaldığını Söylemiş, Müh med Eminin, söylendiği gibi kâçarken arkasindan Vürülüp öldürüldüğünün döğrü olma- dığını bildirmiş, bunu bilen bazı şahidlerin isimlerini mah- kemeye vermiş, dinlenmele- rini istemiştir. Müdafaa şahidi Maharrem dinlenmiş, maktul Mehmed Eminin gayet atıcı olduğunu söylemiştir. Mahkemece, keşif raporunu imza etmiş olan kimselerin şahid sıfatile de mahkemede — dinlenmelerine karar — verilmiş, muhakeme başka bir güne birakılmıştır. Serbest idhalât re- jimi ve idhalâtımız Ucuza maledilen bazı eş- ya gene pahalı satiliyor Serbest idhalât rejimi hak- kındaki kararnameye göre, muhtelif memleketlerden İzmi- re fazla miktarda mal idhaline başlanmıştır. Bu yüzden takas primleri yüzde 55 ten yüzde otuza kâadâr inmiştir. Gene bü kararnameye göre çuval, çay, kanaviçe vesaire, yüzde 40 - 50 nisbetinde daha ucü- za satın alındığı ve memileke- timize idhal edildiği halde İz- mirde bu giıbi emtiânın idhali işile meşgul olanlar, fiatler elân ucuzlatmamışlardır. Bu mesele üzerinde tetkik- lere girişilmiştir. İhtikâra kat- iyyen meydan verilmiyecektir. İngiltere ile ticaret işleri- miz de genişlemiştir. İngiltere, peşin para ile iş yaptığından, bu memleketle ticaretimizin genişlemesinde büyük faydalar temin edileceği tabiidir. İşçiler ve radyo Üzüm Kurumunun Birinci Kordondaki modern incir ve üzüm imaâlâthanesine - işçilerit zevkle çalışmalarını temin içiP bir radyo konmuştur.. söz den | retine malik olduğumu - bili- | yorsunuz. Fakat bu büyük kudrete rağmen ben hâlâ bir şeye muktedir. değilim. Evet: insan ruhunu halkedemiy0” rum. İnsan halketmek . benit için bir oyuncak demektir: Bir günde binler, on binleret insan halkedebilirim, fırtınalâ” yaritırım, zelzeleleri dürdülü bilirim, yanardağları söndü rürüm; fakat ben, bu kadö' küvvetler sahibi olan - befr ruh yaratamiyorüm, ruha ni fuz edemiyörüm. Bu kudret” hâkim olamıyorum. Bir irs»! beni sevmeğe - icbar edel'"l yorum. — Muhterem — genert şimdi benim gibi bir adamif muhabbete ne ihtiyacı vırd"' diye — soracaksınız. Heybtt — Sonu Var —

Bu sayıdan diğer sayfalar: