9 Ağustos 1946 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7

9 Ağustos 1946 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YİNE CEMİYET SERMAYEDARLIĞI Cafer SENO Sermayenin istismarı ve faaliyet istikameti: 2 — Cemiyet sermayedarlığınin faaliyet istikametleri, içtimai menfa- atleri gözönünde bulunduran halkın refâh ve inkişafı maksadında içtimai emniyet ve yardım esasına. dayanan milli bir iktisat $iyasetidir. Urmumi- yetle sanayi, bilhassa, büyük sanayi, madenler, demiryolları, limanlar, bü- yük tesisatı iktiza ettiren deniz ve “kara nakliyatı, hulâsa bütün devlet müdahalesine giren herşey... Bu sa- halara giren şirket ve eşhasa ait müesseseler satın alınır. — Her sene umumi hasılatın yarısı iktisadi. inkişâfı temin edecek faaliyet ve teşebbüslere tahsis edile- rek, diger yarısı vatandaşların sefa- lete düşmelerini, işsiz kalmalarını ön- lemek maksadiyle tesbit edilecek esas- lar dahilinde çalışmak, memlekette asgari bir refah seviyesi tesis etmek gayesiyle içtimai emniyet ve yardım işlerinde çi C sebeble milli iktisat teş- kilâtında ktanodarlağı temettü tevzi edilmez. Temettü miktarı cüzdanlara kaydedilerek hisselerin kıymetine ilâve edilir. İçtimai ve (sosyal) yardım işi umumi bir memleket meselesi olduğu için, devletin takip? edeceği içtimai siyasetle âhenktar olarak inkişaf et- melidir. Devlet bütçesi : İktisadi faaliyetlerin halkın müş- terek teşebbüsüne geçmesi, müdaha- lenin milli büdceye sağladığı büyük menfaat noktasından içtimai vazife- lerin ifasında, devleti müşkülâta dü- şüreceğini , bir itiraz . sebebi olarak . ileri" sürmek mümkün: ür, Lâkin, ser- best (rejim)in hâkim olduğu memle- .ketlerde devletlerin milli bütcesi hiç de müdahale esasına istinat etmiş de- , gildir. Böyle olduğu halde hususi te- şebbüslerin arzettiği yüksek. inkişaf ve iktisadi hayatın gelişmesi milli büdeeleri o nisbette kuvvetlendiril- miştir. Bugün bile İngiltere ve Ame- rika gibi hususi teşebbüslerin hâkim olduğu ileri demokrasyalarda milli bütcelerin o zenginliği, «müdahalenin eseri olmayıp memleketteki iktisadi faaliyetlerin bir neticesidir. kadar, çok dar (ekonomik) şartlar içinde (normal) varidat mem- balariyle idare etmenin mümkün ol- duğu düşünülürse, bundan sonra da» ha genişliyecek ve gelişecek olan ik- tisadi bir hayat çağında, şüphesiz, bu imkân daha ziyade mevcuttur. Bun- dan başka milli iktisat teşkilâtında vergi ve resimlerde devlete karşı bir muafiyet olmıyâcâağı için meni iktisadi faaliyetlerin artması nisbe- tinde mili bütce de kuvvetlenmiş olacaktır. 3 — Teşkilâtın idaresi: Milli iktisat teşkilâtı, içtimai gaye ve maksatlarında işbirliği yapmakla beraber, bünyesi itibariyle tamamiyle müstakil ve halkın idaresindedir. Aza- sını teşkil eden bütün millet fertle- rinin muayyen (formül) ler dahilinde seçecekleri teşekküller tarafından sevk ve idare edilir. Bu teşekküller halkın murakabesi ve onun reyile hareket eder. Devlet, teşkilâtın faaliyet ve te- şebbüslerinde, içtimai yardım husus- larında milli siyaset ve menfaatlerden mülhem (direktif)ler verebilir. Milli bir teşekkül olması itibariyle bu mü- nasebet siyasi mücadele ve ihtiras- ların daima dışında. kalmalıdır, Hu- kuki cihetten hükümetin bu teşki- lâta müdahalesi umumi hükümlerin verdiği salâhiyetten fazla olmamalıdır. Cemiyet sermayedarlığı ve dev- — © ti: Umumiyetle denilebilir ki, bütün cemiyet vazifelerini üzerine alan dev- letin, iktisadi müdahale işini demok- rasya ruhuna uygun bir zihniyetle halka bırakılması, yarının içtimai te- kâmülünü sağlayacak ileri bir merha- ledir. Bugünkü şeklile müdahalenin taz- yikini (totaliter) usullerle destekle- mek mecburiyeti karşısında hiç bir murakabe ve mesuliyet tanımıyarak fertlerin şahsiyet ve menfaatleri üze- rinde her türlü tasarrufa kendinde salâhiyet gören devlet, bu vaziyette umumi refahı ve adaleti temin yolün- da (sosyal) gayeyi gerçekleştirecek . “kabiliyeti haiz olamaz. Teşe kkülünde istemiyerek: vücut verdiği imkânlarla bir takım şahsi ihtirasların, hususi menfaatlerin tatminine mâni olmaması onun (karakter) inde zaruri olarak ka- pitalizmaya benzerlik doğurmuştur. Bu da cemiyetin maddi ve manevi bünyesinde menfi tesirler hasıl et- mektedir. * * * Yukarıda esas noktalarını kısaca hulâsa ettiğimiz, lâkin aslında, ehem- miyetle tetkiki icab eden ve bir çok me- seleyi ihtivâ eden milli iktisat teş- kilâtı, bütün milletin fert fert alâka- dar olduğu tamamiyle içtimelişmiş, iktisadi bir müessesedir. Onun faali- yete geçmesiyle devletin iktisadi fa- aliyetleri cemiyetin menfaatlerine en uygun bir şekilde idare etmesi im- kânları kolaylaşır. Kapitalizmânın mucip olduğu içti- timai “haksızlıklar bu şekilde islâh edileceği gibi, bu nizamı proletarya lehine halletmek yolunda çalışan müf- rit sosyalizma cereyanlarını faydalı bir inkişafla daha makül esaslara bağlamak da kabil olacaktır. Memleketin bütün yüksek istihsal ve sanayiini cemiyet ve halk namına ele alması zaruri olan bu teşkilin şahsi teşebbüsleri boğması ihtimali hatıra gelebilir. Fakat, hakikat böyle değildir. Küçük “teşebbüs ve ticaret sahaları fertlere bırakılmış, bu sahada makül kazanç yolları kâmilen serbest bulunduğundan komünizmanın en mü- him zaaflarından iri olan bu mahzur da ortadan kalkar. Bu usulün bir faydası da hiçbir müşkilâtı mucip olmadan serbest ni- zama avdet imkânının kolaylıkla mev- cut olmasıdır. Bu takdirde umumun malı olan istihsal. vasıtalarının kıy- metleri nisbetinde hissedarlar arasın- daki inkısamından hasıl olacak netice, aynen bugünün iktisadi nizamından ibarettir. Şu farkla.ki, şimdi serma- yedar olarak karşınızda bulunan ekal- liyet yerinde, o zaman istisnasız bü- tün halk kütlesi Si almış olacak- tır. - Hem liberalizma, hem sosyalizma hem de devlet iktisatçılığı esaslarına uygun olarak, onların en faydalı ve (pratik) unsurlarını bir araya toplayan bu usul, öyle zannediyoruz ki, bugün- kü yaşayış nizamının varabileceği bi. tekâmül safhasıdır. .

Bu sayıdan diğer sayfalar: