20 Eylül 1946 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7

20 Eylül 1946 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Reise Prof. H.H. İNLE Japonya arasında muha - Ç samatın başlamasından pek az evvel, bir Japon diplomatı şöy- le eni ang - Kay - 5 de en hayrete şayan e şey karısıdır mandanberi bibüez tükenmez harb balda ve Çinin son derecede nazik olan son dahili vaziyetinde iş bir Çinde yayılmış olan şu üç lakap verilmiş- tir; «Cinin dimağı» «Reise» «Madam Diktatör» (Kleopatra) nın bumu ile dünvanın mukadderatı arasındaki alâkayı belirten tarihi sözü zamana uydurarak tekrarla - mak ae” etse vi denilebilir: Eğer (Mey Ling Sung')un karak- baki ile tahsil ve iditesi başka türlü ol dı Çinin encamı değişirdi!» ” Filkakika sessiz ve soğuk bir mizacta olan maresâli demokrasyanın ateşli bir müdafii haline getiren, mütebes*im (Ma- dam Şang-Hay-Çek) tir. Ona hırıstıyan dinini kabul ettiren de yine karısıdır. O kadar ki, mareşal şimdi gn bir İncil almadan hiç bir seyahate çıkmaz. Mem- leketinde ve Amerikada neşrettiği iki ki- dan ayrı bir şey olmadığını isbat eden de yine bu kadın olmuştur. Bir kelime ile, meslekten bir asker solan (Şang - Kay- Şek) i bir devlet adamı haline getiren, onu istediği gibi evirip çeviren bu şayanı hayret kadındır. Uzun harp seneleri boyunca (Madam Şang- Kay-Şek) in ömrü seyahatle geçti. cepheleri dolaşıyor, yaralılarla meşgul o- luyor, halkın mâneviyatını kuvvetlendir- meğe çalışıyordu. Sık sık Amerikaya da iderek memleketi lehinde propağanda yapıyordu. Bu seyahatlerden birinde (A. Müspet ilimde merikan Kongresi) nde kendi memleketi- nin dâvasını müdafaa eden bir nutuk söy- liyerek alkışlandı. nun kocasına bir hizmeti de siyasi müzakerelerde mareşale tercümanlık yap masıdır, Fakat, mareşalın karısından İn- gilizce öğrenmiş olduğunu, ancak kerelerde düşünmeğe Vakit istişareye fırsat bulmak için bilmez nerek karısının A dr istifade ettiğini ae sn müza- ve karısiyle görü- -Şek) en sinirlen- diği şey süzellğinden bahsedilmesidir. Kırk sekiz yaşında olmasına rağmen hâlâ bir genç kız taraveti muhafaza eden (Mey Ling) şöyle der: — Bir kadının hep güzelliğinden bah- edilmesi, onun biraz da aptal olduğunun ima edilmesi demektir! (Madam Şang- Kay Böyle bir muharrik kud- Sanat olunca Aya varmak Yüksek Müh. N şüpheci insanlar- da bile, yıldızlara yahati bir ihti - mal ie çıkarıp kabil il gösterecek bir itima - dın; ilme karşı duyulan o hu Sivi itimadın doğması i- kisci Dünya Harbi tar- Kadri DEMİROL rinden bile kımıldayamaz. uğu yerin 'a olacağı için diger kısmı mukabil tara'a intikal eder (F ai bir hâdise lâzımmış... üze) ii de, atılan ıllanı ve maksadı Kitle, öylece. türlü kudret itibariyle sulh temeline da- Kavnağı vazifesi görür. Hi- anan müstakbel gök ge- rosima'da at'lan bombanın ileriyle'bu raiodili #uvas: Peklerde vav'lacak seyahat âletleri ararında pesin bir a- leri ilgilendiren cephesi, sırf bahsetmek belki insanı saşırtır, Bununla be- pi bu keşiflerle gökler. t meselesi birbi de seyaha riyle aa sıkıya ir bulu- za seyden evvel unut mamalı ki, fezâ derinliğinin mutlâk boşluğunda ve y dızlar arasında dolasacak o- diger bir tâbirle şu meşhur (füze) esasına da- yanarak hareket edebilir. (V-2) hem yüksek irtifa - larda, hem de havasiz mın- takada hareket imkânını is- bat etti. Bu nokta ld mühim- dir. Zira bir çok © kimseler mesinden ileri gelir sanırlar. Yanlış bir düşünüş ahhas bir misal ala- lum: Patenli bir çocuk dü. şünelim; elinde bir taş ol - s dar savursa nafiledir, ye - - tişmek imkânsızdı. Budala atom parcalanmasından ha- sl olan kudretin bu tarz « se- tahakkuk mandanberi tek anahtarı sav'lmasıdır Tabii (V. 2) de kullanı- an karışık omavilerle, > yolda varılmıs tek#müle en- — olacak bellibaslı (fa!- tör) lerden ie kitledir. Oo halde at atom a ei ünü atomun harikalı kudreti fezâda se - yahati âzami rahatlık ve emniyetle imkân dairesine sokacaktır er halde bu kuvveti i - taate alıp ehlileştirmektir - mekten başka yapacak bir şey kalmadı demektir. Tec- rübeler böyle bir motor dü şüncesinin hayal mahsulü ol madığını isbat ettiğine göre, araştırmaları bu noktada toplamak kâfi. — © dilebilecek üm olmaktan kurtarmak - la kalmıyacak, mesafe mil - yonlarca kilometre olsa b” le, dünva ile yıldızlar arasın sâbit bir miktarı tâcil meydana getirilecektir. Ru miktan töcilden ne cıkarak? Cünkü ancak o « yede aradaki mesafe hatırı sayılır derecede kısalacak; va varmak için üç şaat vir mi vedi dakika, Merihe var- mak jein kırk dokuz saat vir mi dakika lâzım değil mi? Bu miktarı tâcil avrıca o ye ni arazive makul bir cekme kuvveti de sağlamiş olacak- ar. Peki, diveceksiniz. (V.2) ile atom bombası için bun- ları doğru kabul edelim. — - Ya (Radar)? Yıldızlar ara- sı seyahatlerinde onun hiç rolu olmayacak mı? Olacak tabii. O sayede dünvadan a - ya giden (füze) den evvel, dönüsü de buradan idare e- kendiliğinden areket eden (füze) vap- mak mümkün olacak. Da - (Radar). ha sonra, sadece seyahat edenlere bulunduk. ları noktayı tayin imkânını da verecek ylece, su üç keşif « vesinde, göklerde #eyahat bilgisi, şümul sahasını bir- denbire genişletmiş oluyor. ererek m e devrinin baş ladığını insan dehâsının di - ger zaferleriyle birlikte gö- receği gün pek yakındır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: