29 Kasım 1946 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 12

29 Kasım 1946 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Samiha Ayverdi Şöhret Dadı Boğaçiçi yalılarının m HİKÂYE r başa, bütün r iç açıklığı ile serilmiş ve uzanmışlardı. İçleri kadar dışları da göze, rahatlık ve huzur Bunlar, gök- hiplerini tevazulariyle agi ve zebun eden içymail mut- lak zaferine maliktiler Anadoluhisarı ile “Kani dilli arasında aynı (karakter)i temsil eden binaların son örneklerin- den bir ta ı yalı, yıllardanberi Boğaza, bir sevgi- liye bakar gibi hayran bakar du- rur. e ektim; ne un diyarın şiirine hayran- e söylemekten bıkmıştır. Göz yaşında zi sevinçli za- manların zevkini taşıyan e dan hiç bıkılır — Her dalgacığında bir sır gizli ip denizinin, her otunda bir çiçe- ğin dili ile konuşan dağlarının baş üstünde gezdiği mlm kalma bir gururun izi, nede düşkün ve yoksul günlerinin ıztırabı görülür; zira hâdisele- rin Kali ve horluklarına, il- tifat ve sitayişleri kadar > kalabilmiştir. Müsbet etmeden bir rüzgâr gibi esip geçmiştir. Hatta o, eski itibar ve mevkiinden de taze bir vüz, düzgünlerini yıka- dığı zaman nasıl daha güzel olursa, Boğaz da tenhalığından hakiki sadelik ve tabijliğini ka- r. Fakat eski günlerin, eski zevk- lerin, eski âlemlerin sırları ü- zerine vurulmuş birer düğüm gibi şurada burada — tük kal- mış olan bu yahlar, ya saril sakittirler. e; mütehammil ve n biri olan İlyas bey yalısı, e Anadoluhisarının en keskin zevk Şi taşı- yanlarındandır. e oda d M yalı bütün bir yaz mevsimi tek- verir mil Boğazı bir miknatis gibi kendi cazibesine toplayacak ka- dar bir zevk gidenlerin bile birer kere İlyas bey yalısına doğru başları dö- ner, dedikodula o noktada merkezileşir, masum fısıltılar hından uzanan gizli bir el bü- tün alâkalırı kendine toplar ve bağlardı. Halbuki şimdi.. Evet, şimdi bu yalı senede ancak iki üç ay kadar canlanı- yor. Ve bu nasıl bir canlanış ? Tıpkı zorla uykudan uyandırı- EE BE İİ » p. » 2 g 3 Se z Ez m z az -. gp” s2 NE arafa dön d ağır bi uykuya dalışı gisi Die nış, yorgun bitap bir yikanir İlyas n kızı, babasının ölümünü ve eden senelerde bayi bir kaç ayını kocası e bir ana kadar De ame ve hizmetkâriyle beraber burada ve salonun perdeleri açılır, bi- nanın diger kısımları ise (pro- tez) bir uzuv gibi cansız ve mu- attal durur, * *. Şöhret Dadı dört peşli enta- risinin bir ucunu belindeki ku- ziyeti, birazda tenkit Ra Filhakika dâha içeri . nun mü istediği gibi temiz- lenmemiş olduğuna kara rek, vi istihfaf yarı pr ilç etrafına bakınmıya ve elindaki bezle tekrar toz almıya başladı. Yeni hizmetkârlara bir tür. lü kendi titiz temizliğinden ve EE ae na her Za bi hem ti süf sd pe de lar çocukluğuna .onra gençli- ğine, nihayet şu ibtiyar günle- rine şahit olan bu yalıda geçen hatıralarına resmi geçit yaptı- riyordu. Kafkasyadan küçük ve çok güzel bir kız olarak geldiği za- man evvelâ sadrazam Raşit pa- şalara satılmış, iki sene orada kal tin eline kalmıştı. Bir daha ev- lenmiyen Ilyas bey, kızı kadar ile zaman- evinin idaresini de Şöhret Kal- faya bırakmış, bu kadının ted- s 2 5 e g — — 5 3 e 2 > — rı han imtiyazı ile alyndy öhret Kalfa çok bir kadın olmasına ve Beş odalı yepyeni bir evin tapusuna sahip bulunmasına rağmen hanımının ölürken kendisine emanet ettiği kızını bırakarak bir türlü evle- nememiş, küçük Medihaya önce ana, sonra da evine kilit kürek olmuştu. Bu kiza olan sevgisi onun hayatını şikâyetsiz bir ömürle işti yıp gitmişti. Yalnız son zaman- larda kendisini eskisi kadar işe güce verecek dermanı olmadığın- dan bu eksilen kuvvetler sanki samaha eti eşrebi k ister gibi, im çetin ve ha- şin oluyordu Şöhret Dadı elindeki bezle üncü n bicAkınağan hiddetle bağırdı : — Gel raya Şadan, bak indinde. Nerminin tozunu sildiği yerleri tekrar elden geçi- riyorum. Nedir bu dikkatsizlik bilmem ki? si Pen ve vay Mediha- nın ba Kız, eze Görme bu azar- lanma sahne cevap verme: den ilmin so Kalfa hanım, nra: ibtiyar bir dim.Galiba birşey ricaya gelmiş, siz görüşür müsünüz? Dedi. hret Dadının rica helime- sine şiddetli hem de bu hayırlı ea e vasıta isli edilişi de zevk veren Kesesindeki para ve sandığın- daki eşyalarla iş bitirdiği sık vâki olduğu gibi kendi cürmünün dışında olan İşler içinde delâletini istiyenleri gayet lutufkâr ve samimi olarak dinler, sonunda d — Dur bakayım Medihama söyliyeyim de. Olmazsa damad beye kendim yalvarırım, sen 45 merak etme! Diye ricacıya ilk beşareti verir ve filhakika ne bir e yapar yapar, olacak behemehal yoluna koyardı. Şimdide Şadan önde, ihtiyar misafir arkada, salondan içeri Şöhret Dadı ricaya ız) en tatlı Kadıncağızın istediği de çok bir şey değildi ki Beyin ölen odacısının yerine kendi oğlu- nun kayırılması için bu kadar yüzsuzu döküyordu. Şöhret Dadı bütün bir yü- rek yumuğaklığı ile: — Merak etme kadınım, ol- mıyaca k birşey değilki.. Ben Medihama söyleyerim de... Diyerek, mutad klişeyi bas- tırdı ve işe olmuş bitmiş gözü kadıncağızla o bira olsun göleti. lek Bika kaybetmemek için gelişigüzel aynı mevzua döndü; — Oğlun Sağ yaşında? gk ünceli vakfesini kik sızlık mânasında o! — İnan bana Kalfa an agir. ri ere ve lr a il biz ye yalan dolan bilmeyiz ki.. t Dadının aradığı mi zu artık ayağına gelmişti. saye: canla hay Üs sen ed misin? et. onlar ırk birliği ve esaret çemberinden geçmiş iki hemderd olmak yakınlığı ile birbirlerine sokulmuş, hara- retle konuşuyorlardı. Serseri bir ut parçası e e yerini değiştiren e dolaş e e peri m Misafir — Ben ik aka zaman sadrazam ği paşalara satıl- mıştım! Dedi. öhret Dadı yeni bir heye- can hamlesiyle biraz daha can- kandzak fay kadına sokuldu; — Ben de ben de evvelâ oraya hi ım. Amma ben yalnız değildim; biz iki arkadaştık, sonra ni İlyas beyler oldılar, arkadaşım orada kaldı; eli gibi bir ızdı, ohahımefendi opaşadan > kaybettik. de senin zamanındada orad idi... ve a”

Bu sayıdan diğer sayfalar: