29 Kasım 1946 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 15

29 Kasım 1946 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

GAZETECİLİK SÜPORYAİ DEMEKTİR İREPORTAİLARIMI Z| BOYKOT . şte sual: : — Hayatı ucuzlatmak için ne yap- mah ? Bu önemli soru, yetkili ve yetkisiz hepi- mizin kafası içinde hal sallanıyor. İyi niye ve tecrübelere dayanılarak alınmış tedbirler var, Fakat ucuzluk yolunu iinde delâlet eden müjdeli bir haber yok Geçende yine bu konu arial konü- şuyorduk. Her işi (pratik) gözle gören bir arkadaş: — Ben, dedi, hayatı ucuzlatmak için ortada tek çare görüyorum — ai yapmalı! Dedi. SE 6? eş demi ciddi bir tavırla cevap le -— Ekmekten bâşka bütün yiyecek ni delerine... Gömlekle dondan başka sadi giyecek eşyasına ! — Nasil olur? diye itiraza EE NT mıza e vermeden devâm - Eve' En başta şu vk un (lük s)e kai ı ha Lü geçmeliyiz. Birinci pilânda zinet “örme ikinci: derecede tuvalet mad- deler Ka Şi nlarımız bugüne kadar hiç bir feda- kârlık imtihaninda erkeklerden geri kalma- d a o halı (losyon)ları sürünmeseler, her. kı Avuç dojusu para sarfdilen dantelâlı, işle- meli kumaşları sırtlarına giymeseler, cen- nette Havva anayı aldatan mahlükun derisini çanta yapıp ellerine, pabuç yapıp ea Ar geçirmeseler sanki kıyamet mi kopi S7ZMALLI TÜRKÇEYE“ DİREKTİF : Aynen alıp halk şivesine teslim edeceğiz. k DİREKTÖR : Aynen iliği halk e teslim... DİSİPLİN : Aynen alıp halk şivesine eslim edeceğiz. DİSKÜSYON: Kullanmayacağız... Kar- şılığı münakaşa... DİYALEKT : Kullanmayacağız. Kar- ulığı şive... DİYALOG ; Kullanmayacağız... Karşı- liği konuşma... Dilei Selâhaddin güngör ge eşya(boykol)unun piyasada tesi- rin Me e yelmaai, sanmayın... Herkes be ki « li ie tâbidir. Müşter meta, zayidir» , İtiraf etmeliyiz ki İL daba büyüğü biz erkeklere düşüyor.Meselâ, şu boynumuza lânet halkası gibi sanla k ağızda fırlatıp ataca pay şey o m ri ardı sıra aral re de ir Başmi ia gel- Bug sanli mağazalarında en be- yenmediğin boyunbağını sekiz -on liraya satıyorlar Bir pi gömlek ise 35-40 lir; Erkek kıyafetini te, deep ihtiyar baston, çoktan tarihe karıştı, Şapka da kendiliğinden gitgide ortadan kayboluyor. ceket... Daha bir için - inat buya ! - dişimizi sıkıp skileri tornistan ederek, yırtıklarını yama- ördürerek ve yeni elbise yaptır- mayarak,elbise yaptırınca da pahalı kumaşa kaçmayarak, eldekilerle şöyle çok değil, altı ay dah are edemez miyiz sanki ?.. İçi tıklım klik mal dolu kumaş mağa- yalan, altı ay, bir & # beslenen (Gandi) ise halâ dipdiri ve çoğu- muzdan daha dinç ve daha genç ! Fakat et perhizini biz bu kadar uzata- cak değiliz. Bir ay, hattâ on beş gün ete (boykot) yapsak yeter. Bir milyon nüfuslu İstanbul halkı söz birliği ile on beş gün ete el sür- mesin, sayın celeplerle saygı değer kasap- ların ilkin yelkenleri, sonra da fiyatları nasıl indireceklerini hep göreceğiz. Ete yaptığımız(boykot)u, lüzum gördükçe yâni her fiyat yük ei yeri kalsak tehlikesi hele şu insafsız manavlara yapıla- ZA alym ne çabuk tesiri görüleceğini şimdiden der gibi oluyor, ve yürek sevindiriy: r içinde çürümüş armut ve elma- ları; cibre haline gelmiş üzümleri nasıl, siz de gözlerinizin önüne getiriyorsunuz değil mi? Peyniri bozulan bakkalı, yağları elinde alan yağcıyı, fasulyaları kurtlanan zahi- reciyi ai unutmayın. y günlerde bu tecrübe, belki Sn Mibesei. Parası cebinde adam için bu en bellibaşlı biraz .olan bir ihtiyaç madde- “çin şimdilik bundan daha tesirli, bundan daha müeyyideli bir tedbir olamaz, Eski hekimler, «her acı şey devadır!» Kanâatinde idiler. Benim tavsiye ttiğim şeyde acıdır amma, pahahlık hastalığının tek devasıdır. Yalmz bu (boykot)un topyekün yapılması, başarı ile neticelenmesinin ilk şarjı e saa unutmayalım. Çünkü, nefistir bu, T. Biri ahrken, öteki sim yalkunmamal Ya hep birlikte, ya hiç biri Meselâ, egim bu ara, fazla nu para istiyorlar? Pek güç duru binmezsin rabasına. fiyatları mı eyi Bir müddet evine zeytinyağı sokmazsın. Piyasada Urfa yağı mı pahahlaştı? Verir- sin kendini zeytinyağına.. Ve böylece birinin yerine ötekini koyarak pirinç fiyatları yükselince, programından pilâvı çize si domates fırla- dığı zaman salataya rağbet etmeyerek, fakat her de sistemli ve şuurlu kilde safsızları imana getirinceye kadar devam etmek mümkündür. Yalnız bu arada bazı ihtiyaç maddeleri var ki, onlardan mi eyiz. Ekmek bir, odun ve kömür iki Geri kalanların hepsine ayni günd değil, zaman zaman ve mevsim mevsim (boykot) ! Arkadaşlardan biri dayanamadı: — Nasretfin hocanın hesabi dese Tam açlığa idman edeceğimiz sırada e müz vefa etmeyecek.. Öteki : — Hayır, eki ve ısrar etti, hiç birimiz açlığa id edecek değiliz. On beş gün et, yiri aa gr pirinç yemesek san- ki nemiz eksilir? Bulgur sırasında pirincin, pathcanla e sırasında etin yerini tuta- maz mi Si Sizi bilmem. Fakat, ben kehdi payıma bu arkadaşın tavsiyesini -yürürlüğe konul- sun veya konulamasın- pek yerinde bulu- orum. ugünkü hayat pahalılığı, fiat dizginle- dü ere tutamamak yüzündi doğdu. Hangi şey hakkında ortadan kalkacak di- ye rivayet çıktı ise kırk yıl kıtlık çekmiş insanlar gibi ona saldırdık. Ezeli kaideyi düşünmedik : Alıcısı Kimmiş mal, mutlaka düşer ! pa gün değilsi bundan böyle aklımızı başımıza alalım. Ve her hoşumuza giden şeye, ucuzu- na pahalısına bakmadan, el atmayalım. Bekliyelim, akşam pazarı olsun!

Bu sayıdan diğer sayfalar: