30 Ocak 1948 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 11

30 Ocak 1948 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

N 1001 ÇERÇEVE Necip Fazıl KISAKÜREK Milletin ekmeğiyle oynanıyor! ÜZ senedenberi ruh hamurumuz bozuluyor. Öyle bozuluyor ve o kadar bozuldu ki, nihayet ekmek hamurumuzu da kendisine benzetmeğe başladı. Birinci Cihan Harbinin bozduğu Türk ekmeği. cehen- nemi bir ana baba gününün zaruri neticesiydi. Fakat İkin- ci Dünya Savaşının Türk ekmeği, köylünün toprak altına sakladığı buğdaydan, karaborsa malı süt beyaz francala. lara ve adam başına vesikalarla verilen toprak rengi so- munlara kadar, bozuk ruh hamurumuzun son macerasını ihtar edici bir (sembol) den başka birşey olmadı İkinci Dünya Savaşında, bir milletin bütün iktisadi ve içtimai öl- çüsünü ilân eden ekmeği, aziz ekmeğimizi bozacak hiç bir gerçek özür sahibi değildik. Nihayet, içine girmediğimiz harp bitti dediler, vesi- kaları kaldırdılar; ucuz veya pahalı, fakat iyice bir ek- mek yemeğe başladık Birdenbire, «Tek tip ekmek» em riyle, başımıza ne geldiğini biliyorsunuz ! Hayır, başımıza gelen, ekmeğimizin sadece kararıp solmasından ibaret değildir | Başımıza gelen, veya pek ya- kında gelecek olan, birdenbire ekmeksiz kalacağımızdır | Evet, bir takım Türk ve İngiliz ibtikâr ve istismar kıral. larına yüz binlerce ton buğday ihracı lisansı vermek ve bu sefilleri milyonluk servetlere boğmak yüzünden bir. denbire öz vatanımızı açlık tehlikesiyle yüz yüze getir. miş bulunuyoruz! Bütün idari, ticari, mali ve iktisadi in- celiklerini bildiğimiz bu hâdisenin, şimdi, bu sütünda, yal. nız rubi ve içtimai cephesini belirtirken avaz avaz hay. kırıyoruz : — Efendiler) Sizi tebrik ederiz! Nihayet ekmeğimizi de ruh hamurunuza benzetmeğe, onu da karartmaya, sonra onun da kökünü kurutmaya muvaffak oldunuz! Bundan sonra verem ve hastalıktan, yüzünüz tutarsa bahsedin ve şatafatlı mücadele haftaları tertipleyin ! Sizi bıçkırıklar içinde alkışlamaya hazırız ! “Efendiler | Henüz kimsenin içyüzüyle farkında olmadığı bu hâ. disenin ismi, milletin ekmeğiyle oynandığıdır ! Vesikalar konuşuyor : Te Grand Lodge ef Denmark” PARAM present We mosi hesriy end be ergene or Sha New Year 1948, with fer the prosperily ai Anileni rafi Masömy in ynur İrisdiilen. seri Hangi, H.E, ivEnsan, ve enter Granâ Satretary * GOPENMAĞEN er ... reamanoar Halt, 12, Sremileğada vi Eee Size, tesadüflerin bir cilvesi olarak pek garip bir vesika ve tecelli sunuyoruz > iki hafta evvel (Büyü mektuplarını İN pos vezzii «bu, size ailtir, değil mi?» diyerek aşağıda e zarfı bırakmıştır. Zarfın üstünde Fransızca “Türkiye Meşriki Âzamlığına» yazılıyor. Fransızca büyük mânasına gelen (grand) tri doğu mânâsına ge- ğe keki kelimesi postahan k Doğu) sanıldığ en e teslim ediliyor. ai emk kabul edilen Mason Meşriki Azâmlığına a bir cilvesi halinde, ğe ila en sp esinin eline düşmüş bulunuyor. Zarfın içinden, fotoğrafını yukarıda gördüğünüz, ürmnrka a Meşriki Azamlığının, yeni yılı tebrik eden ve Türkiyedeki Ma- son kardeşlerine başarılar dileyen (sirküler) i çıkmıştır. Tür- kiyede hudutsuz nüfuz ve kudretini yakından tanıdığımız, fa- kat resmen ve alenen mülga olduğunu bildiğimiz bir teşekküle Danimarka Masonları, hiç birşeyin far- kında olmadıkları ait bu tamimi, acaba le iktifa edelim. (Başlarafı 6 da) “Avrupa Birliği Ordusu, kurulabilmişlir. Av- . etmiştir yupanın bu milletler ayan sunu eti a mek istiyen,her devlet, mağlüp edilm rupa diplomasisi, bu ala t sinde İEEN Amerikalıları, Afrikalıları hizmetine Mei son an olduğu gibi, bü- ü ya malzemesini de bu işe basrettirebilmek Kofiniüs sahip ol- ie adi ei karşı söylediği gi dünyanın kiz af mi?,, tedirdir. Netekim, lüzum hissettikçe seferber irde... ne geçilmez bir kuvvettir. ” Am yeis setinde ml im, (Hitler) | ve bugün Bizim Kğ bir buçuk milyar ayr > bi kuvvet Keneş) ine karşı vardır, ne de Avrupanın tekrar harp Abi , insan aklını bildiği t Eski Dünya Harbi Mm Bolşevik Fırkasından ye toranın tevarüs ettiği (Çar) lık diplomasisini, kendi hudutları içinde (isterilize) : e usulünü araştırmak lâzımdır. Netek ve ona benziyen bir , Ame- e elemanlariyle bu tesirleri , ma- nevi birliği kuvvetleştirmektedir. Aynı za- manda, dünyanın her köşesinde, her buca- ğında da ya bir Avrupa (koloni) si vardır, veya Avrup: lıların fikir, serma - üyetlerinden istifade eden milletlerin Avru- palılık (sempati) leriyle karşılaşılır, Avrupa, zaman bu kuvvetleri seferber etmeğe muk- , her cihangirlik macerası, Avru- sziz yi bitmez, tükenmez kuvvetiyle kar- ii mağlüp ettiği gün, karşısında Amerikayı bul- du. 10 milyonluk (Hitler) kuvvetleri ve bu- nun yüksek tekniği, ne bu dünya kuvvetleri- nin karşısında dayanabilir, ne de dünya tek- kemmiyet ayr çok yüksek olan bu mek bahtsızlığında kalacak olursa, m e gidecektir ! An cak, ne böyle vetin önüne bir tecziyeye lüzum rikanın Avrupaya yardım pilânı da a gayeyi hedef tutmaktadır. Avrupa, kendi kendine teşkilâtlanmak, birkaç asırhk Alman dâvası- na da akla uygun bir hal çaresi bularak, bir “Avrupa Milleti, fikrini, hiç olmazsa bir gümrük birliği şeklinde kabul etmek meobu- riyetindedir. Bunun her şeyden evvel, Alman meselesi, hallolunmalıdır. Bu mesele, bütün Avrupa meselesi, Manş denizinden İran hudutlarına kadar uzanan kı- tanın, bu kıtadaki milyonlarca insanın ve bu- . günkü medeniyetin meselesidir. Bu mesele, nasıl hallolunabilir ? Habil Âdem Pelister 11

Bu sayıdan diğer sayfalar: