3 Ekim 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

3 Ekim 1934 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

tCamhuriyet ieşrnncvvei Casuslar Arasmda 154 Nakili: A. DAVER ( Şehir ve Memleket Haberlerı ) Siyasî icmal Sinemacılar Başvekile bir şikâyet telgrafı çektiler Darülâceze hissesini vermek istemedikleri için sinemalann evvelki akşam kapatıldıklarını ve büâha • re restni vererek açıldıklarıtu yaz • mıstık Sinema sahipleri dün ara • larında. toplanarak vaziyeti gö • rüşmüşlerdir. Sinemacılar evvelce Dahiliye VekUine izah ettikleri noktai nazarlarında ısrar etmeğe karar vermişlerdir. Fakat sinema mevsimi dolayısile Belediye ile ihtilâfı filî bir hale sokmayı doğru bulmamakta oldukla • rından Darülâceze hissesi vermeğe devam etmekle beraber Başvekâlet ile Dahiliye Vekâleti nezdinde teşebbüslerde bulunacaklardır. Sinemacılar telgrafla Istnet Paşaya mü • racaat ederek keyfiyeti şikâyet etmişlerdir. Sinemacılar namına bir heyetin bugünlerde bu mesele üzerinde hükumetle temaslarda bulunmak ü • zere Ankaraya gidecekleri anlaşılmaktadır. Sinemacılar, Dahilire VekâleH Darülacs hisssinin verilmesini tasvip ettiğine göre icabında Şurayı Devlete müracaati düşünmektedirler. Çobanköpeği, 50,000 volt kudretinde elektrik cereyanı verilmîş olan ölüm maniasını nasıl atiayordu? Casus, dudaklannda mutat müstehzi tebessümüe Harwich araştırma salonuna girdi. Salondaki mı aalardan bhrode, şhndiye kadar orada görülmemiş olan yüksek riît peli bir tngiliz zabiti oturuyor ve hiç müdahale etmeden araştınnalan takip ediyordu. Bütün malum araştırmalar yapıldı. Adam çınl çiplak soyundu. Saçlannın içinden, topuklanna kadar bakıldı. ökçelerînin ve kunduralannm içi boş olup olmadığı tetkik edildi. Elbiselerinin şapkasımn astarlan araştırıldı, çamaşırlan, mendilleri, gizli mürekkepleri meydana çıkanlan mahlullere bat'nldı... Hulâsa, tecrübe ve fennra her «mrettiği şey yapıldı. Hiçbir şey bnlunmadı. Adam, müstehzi ye muzaffer tebessümüe gii • lüyordu. Bu esnada, büyük rütpeli zabit bir kelhne soylemeden sadece seyrediyordu. Arayicılar, mağ lup olnmşlardı. Sefleri: Birşey yok! der gibi başmı s&lladı ve bafifçe müstehzi bir hayretl« zabite baktı. Zabit, birdenbire, aranan adamm ustüne yürüdü ve keskin brr s«sle bağırdı: Takma dişlerinizi çıkannız! Adam, biraz bozularak şikâyet etrrck ister gibi bir tavır aldı. Zabit daha kat'î bir sesle emretti: Takma dişlerinizi çıkannız, diyonrm »ize! Herifin yüzündeki müstehzi tebessümün silindiği ve renginin attıgı goruldü. Aarayıcıların şefine sanki bîr denbire bir ilham gelmişti; adam, daha elini ağzına götürmeden tnemurlanna: « Kollannı tutun!» Emrini verdi. tki memur kollano& sanldılar, bir üçüncüsü ada • mın ağzını açta ve üst dislerkıi çı kardı. O zaman bir posta pulu cesamuşamba sanlı küçük bir paket, adamra damağından dilinicı üstüne düştü. "Muşambaya sanlı kâğıtlarda minimini yaziiarla bir hayli haber yazılı idi. sız bayragı renginde bir kâğıt balonla terba bezinden yapılmış bir zarf vardı. Zarfın içinden şu ya zılan havi bir kâğıt çiktı: «Her oz Fransız ve Belçikahya: Kâğıt balonların kullanma tarzı hakkmda talimat Ağzından havagazi doldurmak suretile balonu şişirdikten sonra, yazdığınız raporu balonun ağzına sokunuz ve bu zarfın içinde bulacağınız iple sı kıca bağlayınız. Raporun ucu ba • lonun deliğinden bir santimetro kadar dışanda kalmahdrr ki gaz yolda yavaş yavaf çıkabilsm.» Fransızca yazılmış olan bu talitnat, Flâman lisanına da tercüme edilmiş olup yapılacak iş ayrıca bir korki ile de gösterilmişti. Alman hava rasat teşkilârt, rüzgânn kuvvetini ve istikametini tayin için yuvarlak kâğıt balonlar kullandıŞından bunlarla karışma ması için üzerlerine «Alman balonudur, tahrip edilecek» ibaresini havi tan bîrer etiket konuldu. Bundan sonra, işgal altmda bulunan arazide hava raporlannın neşri menedildi. Çünkü bu raporlar, düsman casuslanna, kendi balonlannı uçurmak hususunda faydalı olurdu. Hava vaziyetine ait diğer bütün raporlar ve haritalar hakkmda da ayni memnuiyet tatbik edildi. ttPâf casuslan hayvanlardan da U tifade ediyorlardı. Düşmana hizmet eden bir çoban, köpeğini hudutta • ki elektrikli tel maniayı, bir sıçra yışta geçmeğe alıştırmıştı. Kopek, her g e c . 50,000 volt kudretînde elektrik cereyanı verilmiş olan bu ölüm tnaniasının üstünden aşa rak tasmasma takilı küçük kutunun içindeki naberleri, Belçika Fele • menk hududunun öte tarafındaki ttilâf casuslanna götürüp teslim ediyor, sonra yeni emirler ve tali matı alıp geri geliyordu. Düsman, zahiren zararsız ve e hemmiyetsiz gibi gorünen fakat erbabına çok mühim şey ler soyliyen vasıtalar da kullanıyordu. Meselâ ressam Hardinin bir tablosu, bize şöyle bir manzara gösteriyor: Bir keçi sfîrSsS, bîr tarlada otluyor, mavi blüzlü bir Fransız köylüsü sigarasmi yakmıs, rahat rahat sü • rünun arkasmdan geçiyor. Bunla • nn hepsinin gizli bir manası vardı. Alman istihbarat teşkilâtı, bazı Fransız köylülerinin. sürülerini otlatmak suretile kendi vatandaşla nna gizli haberler verdiklerini çoktanberi biliyordu. Hayvanlann sayısı, sürünün teveccüh ettiği istikamet Alman kuvvetlerinin miktannı ve bulunduklan istikameti, bir koytin isgalini, yeni bir tehlikeain mevcudiyetini bildirivordu. (Mabadi var) Ecnebi vapur idarelerile anlasma Fındıkîar tonu 17,5 şilinle nakledilecek Bir aydanberi memleketimizin ihracat mevsimi başlamıştır. BU • hassa son günlerde Avrupa litnanlarına külliyetli miktarda mal gönderilmeğe başlanmıştn. Ecnebi vapur kumpanyalan bu vaziyetten i»tifade ederek yük navlunlarım birdenbhe yükseltmişlerdtr. Bu arada Triyeste limanile şimal limanlartna ait fındık nakliye ücretleri de bir miktar çoğaltılmıştır. Bu vaziyet, ihracat tüccarlanmızın tktısat Vekâîeti nezdinde tnütevalî şikâyet lermi mucip olmustur. tktısat Vekâleti ihracatçılanmızın bu şikâyetlerini nazarı dikka • te alarak buna karşı terbir alın • masını alâkadar makamlara bil • dirmistir. Bunun üzerine, Denizyolları idaresi meseleyi ele almış ve ecnebi vapur kumpanyalarile fın • dıkianmızm Karadeniz limanlanndan daha ucuz olarak nakli için yeni mukaveleler aktetmistir. Bu mukavelelerde fındıklanmızm tonu • nun tstanbul limanından şimal li • manlanna on yedi buçuk şîlinle nak ledilmesi tesbit olunmuştur. Veka • Iet bu ücreti fazla gormüş ve bir miktar daha indirilmesini istemiş • tir. Deniz ticaret müdürlüğü ecnebi kumpanyalar mümessillerini davet ederek kendilerile tekrar müzakerelerde bulunulmuş Te yeni bazı esaslar tesbit edibniştir. Bu esaslara göre fmdık, mahsu • liimüz, ecnebi vapurlan tarafından 17,5 şiline nakledilecektir. Hopa Portsait hattı tktısat Vekâleti Hopa • Portsait hattı projesini kabul etmi» olduğun • dan bu seferlere yakında başlanacaktır. Bu takdirde tstanbul lima . nmdan salı günleri kalkan vapur lann pazartesi günleri kalkması I&zım gelmektedir. tktuat Vekâleti ise, hükumetçe resmen tasdik edilmiş olan ecki sefer tarifesinin tamammı tensip etmektedir. Binaena • leyh yeni hattın işlemeğe basla ması için yeni proğramın tanzimi beklenmektedir. Mısır murahhasları dün gittüer Heyet vapurda çok dostane teşyi edildi Parlâmentolar konferansına iş • tirak eden Mısır âyan meclisi aza • smdan Tevfik Rifat ve Abdürrah • man Rıza Paşalarla, meb'usan meciisi azalarından Mahmut Hasan, Yahya Fevzi, Necip Berrade, Mehmet Hattap, Abdülhalim Elbeyali ve Hasan Hüsnü Beyler dün Ege vapurile Mısıra dönmüşlerdir. Mısır murahhaslannın teşyiinde Mısır sefiri Hamza Bey, Mısır konsolosu, parlâmentolar konferansı Türk grupu azaları ve Belediye reseyahat etmeleri temennisinde bulunmuştur. Denizyollan idaresi tstanbul a • centası Ziya Bey Mısır murahhas • lanna riyaset eden Tevfik Rifat Paşaya hitaben arapça bir nutuk irat etmiştir. Ziya Bey bu nutkunda murahhaslann memleketimizi şereflendirdiklerini kaydetmiş, Tevfik Rifat Pasanın milletimiz hak • kindaki beyanatından pek müte • hassi» olduğumuzu söylemiş, Mı • sırh kardeşlerimizin milletimize ve mil* idaremize karşı gösterdikleri büyük alâkadan dolayı Denizyollan namına teşekkür ederek memleketimize daima gelmeleri ve iyi seyahat etmeleri temennisind bu • lunmuştur. levfik Rifat Paşa bu nutka ce • vap vererek şunlan söylemiştir: « Biz esasen kardeşiz. Türkiycye karşı hiçbir memlekete karşı duymadığımız dostluk ve kardeşlik hislerini duyuyoruz. Memleketmiz • de bugüne kadar gördüğüm hüsnü kabulün samimiyetini, büyüklüğü • nü tasvir edemiyeceğkn. Türk va purlannda gördüğümüz intizam ve mükemmeliyet her türlü takdirin fevkinde<Hr. Bize karşı gösterilen yüksek alâkadan dolayı minnettar ve müteçekkiriz^ Bu nutuklardan sonra Belediye reis muavini Hâmit Bey Mısır murahhaslan reisin* sehir namına bir büket takdim etmiştir. Sofya mülâkatının neticeleri ugoslavya Kral ve KraliçesT Hazaratı Bulgaristan payitahtından Belgrada döndü ler. Kral Aleksandr Hazretlerile refikalan hakkında Bulgaristanda gösterilen sevinç tezahüratı bu se yahatin Bulgarları nekadar sevindirdiğini anlatmağa kâfidir. Üç gün devam eden ziyaret es nasında iki tarafm hükümdarlan, devlet adamları ve gazeteleri ta rafmdan söyienen sozlerde ve ya • zılan yazılarda Bulgarlarla Yugoslavlar arasmdaki ırkî kardeşliğin kuvvetlendirilmesinden bahsedil miştir. Meselâ Kral Boris resmî büyük ziyafette söylediği nutukta Kral Aleksandnn ziyaretini «iki memleketm ırkî rabıtalanna ve yüksek menafiine uygun olan ve şimdiden temeli atılmış bulunan müna»ebatın tesisine devam edilmesini arzu eden Yugoslav ve Bulgar millet • lerinin besledikleri duygulann yeni bir tezahürü» diye tavsif etmiş, aynca Kral Aleksandn iki kardeş mil letin anlaşması ve teşriki mesaisi fikrinin hararetli müteşebbisi ve sadık taraftan diye tanıtmıştir. Sulgalarla cenup tslfivlarını ilk yakınlaştıranlar tarafeyn hüküm • darlan olmuşlardı. Yugoslavya ve Bulgar Krallannın evvelce yap * tıkları kısa mülâkatlardan sonra tarafeyn efkân umumiyesinde belireı anlasma ihtiyacı gazetecilerin, münevvrlerin, sanayi ve iktısat mensuplannın karsılıklı siyaretlerils inkişaf ettiğinden, Yugoslavya ila Bulgaristanın siyasî vaziyetleri de bu inkişafa ayrıca yardım eyledi • §inden Sofyada yapılan son mülft katîa Balkanlardaki tslâv millet lerinin birleşmeai emelinin tahak • kuku yoluna giriltniştir. Sofya mülâkatının ehemmiyeti yalnız manevî ve siyasî değildir. Manevî ve siyasî neticeleri kuvvetlendirecek raaddî ve müsbet neticeler dahi vardn*. Şimdiye kadar sıkı sıkı kapah olan ve tek bir kapısı bulunan Bulgar • Yugoslav hududu şimdi iki tarafa açılmıştır. Yo ni hudut kapılarına müntehi yollar derhal tamir edilecektir. Hudutlan geçmek için icap eden muamele merashni çok kolaylaştı • rılmıştır. İki taraf demiryollan birçok noktalarda iltisak ettirilecek • tir. tki tarafm arasındaki harsî mii« nasebetler kuvvetlendirilecektir. Daha bu neticeler malum olmadan evvel Yugoslav gasetelerinden Novosti bir makal«smde şu satırları yaznuştıs «Aradaki ufak tefek bazı meseleler dahi halledilip iki milletin kardeşlik bağlarile btrleşmesi gibi diplomasi hareketleri de bir • leşirse ortaya muazzam bir ittifak çıkacaktır. Bulgaristan kendiliğimden ve muzmir bir niyet beslemek sizin tslâv siyaseti yolunu tutmuş» tur. Irk duygusu, sesini işittirdi. Bi* de işittik. En büyük mefkuremi* tahakkuk etti.» Hulâsa Sofya mSIâkah yirmi milyon nüfusa ve Addiryatikten Ka radenize kadar yayılan geniş araziye malik iki tslâv milletini kafî birlik yoluna sevketmek gibi Bal • kanlar için fevkalâde mühim gayet büyük ve tarihî bir netice ver. miştir. MUHARREM FEYZt Ruam mücadelesi Dün Fatihte 180 hayvar daha muavene edildi Ruam mücadelesi devam etmekte • dir. Dün 180 hayvan mnayenc edil miştir. Hayvanlardan alman kanlar An» karaya lâboratuvara gönderilecektir. tki gün zarfında yapıian 345 hayvannı muayenesi neb'cesinde hepsi de ruam • dan salîm görülmüs, yalnız bir tek hayvandan şüohe ediierek muşahade altına alınmışhr. Bu hayvaıun ruamli ol • duğu tahakkuk ederse mücadele heyeti tarafmdan derhal itlâf edilecek ve sa hibine de tazminat verilecektir. Mücadelenin çok muntazam cereyan etme • sinde muayene heyeti kadar arabacılar cemiyeti reisi Kâzım Muhittin Beyle idare heyeti tarafından gösterilen gayret te ztkredilmektedir. Mücadeleye Fatih hayvan hastanesinde bugün de de vam edilecektir. SEHİR İSLERİ Daima yeni icatlar Şhndi gene Almanlan casuslukla mücadele teşkilâtınen meydana çıkardığı usullere gelelim. Almanlar, bu casusluk hünerlerini keşfettikçe düşmanlan da daima yenilerini icra ediyorlardı. Bu yeni icatlardan biri de küçük balonlar oldu. Bir gün Belçikada Kortrik civarında, tahta bir salibin üzerinde, kırmızi harfIerle yazılmış «açılması rica olu • nur» eümlesi bulunan bir kâğıt torba balundu. Torbanin içinde armut şeklinde, bir metro uzunluğunda mavi, beyaz ve kırmızı yani Fran MÜTEFERRİK Arabacların müracaatı reddedildi Gürültu ile mücadele talhnatnames! mucibince şehir dahilinde işliyen yük ve binek arabalannm tekerleklerine lâstik takılacakü. Arabacılar cemiyeti Belediyeye müracaat ederek bütün araba tekerleklerinin lâstikli olarak ya • pılması için iki yüz eDi bin liraya thti • yaç olduğunu fleri sürmüslerdir. Bele • diye ba müracaati kat'iyetle reddet miştir. Arabacılarm mübalâğa ettikleri anlaşılmışta*. Cumhuriyet bayramtna hazırlık Ankarada Cumhuriyetin on birinci yılı dönümünü kutlulama programım hazırlamak üzere bir ko • misyon teşeflckül etmiştir. MAARİFTE Leylî mpccan! imtihanları bitti Uç gündür Galatasaray ve Erenköy Iiselerinde devam eden leylî mekteplere almacak meccani talebe hntihanlarına dün nihayet verümiştir. Netice ya • kmda ilân edilecektir. Nurullah Esat Bey Sümer Bank U. müdürü Nurullah Esat Beyin bugün Avrupadan şehrinuze av« det edeceğini yazmıştlk. Berlinden gelen bir telgramameye nazaran Nurullah Esat Beyin tstanbula yarm geleceği anlaşümaktadır. Maarif MüdUrlügündeki tahkikat tstanbul Maarif müdürlügünde yapılntakta olan tahkikata devam olunmaktadır. Haber aldığanıza göre tahkScat esnasmda bazı muallimler ihtar almıslardır. Maarif umum müfettişlerinden Hîlmi Bey tahkikatım birkaç güne kadar bitirerek bu husustaki raporunu Vekâlete verecektir. Mektupla Vekâlete ihbarda bulunan flk tedrisat müfettişi Nuri Bey tahkikat neticesrâe kadar Kadıköy altıncı ük mektep muallimliğine indirflmiştir. Yeni türeyen slit satıcıları Süt müstahsillerile mahallelere süt dağıtanlar arasmda çıkan ıhtilâftan istifade ederek mahallelere süt dağıtmağa çıkan bazı türedi kimseler peyda ol muştur. Mahallelere w t dağıtanlar s e y yar sabcı olduklanndan bunlarm cüz • danlan olması lâzım gehnektedir. Be • lediye bütün şubelere bir tamim gön • dermiş ve mahallelerde boyle cuzdan • sız süt satanlarm satıştan menedflmeleri büdirilmiştir. Almanyanın ihracat güreşi (Başmakaleden mabait) taya çıkmamışar. Her üniversel inkı lâp, netice itibarile eroperyalist (fütu • hatçı) olur. Mukaddes Alman irapara • torluğunu yıkan sey, bu ideal olmus tur (Werner Daitz). Nasyonal sosyalist flcbsadı kendi özyapısına (bünye • sine) göre bir iktı&attır. Üniversellik iddiası oltnadığı için, öz manada, demokra, halkçı, başka halk yığınlarına karsı saygılı, her türlü emperyalistlikten (ikhsadî ve politika fütuhatçılığından) uxak bir bodunlararası alımverim yolu gStmektedir. Almanya bu dileğme kavuşmak için karsılıklı alımverim prensibini, karsılıkh saygı ve serefi pren sip olarak seçmiştir (Martin Mutsch • mann). Gerek Hansa devrinde, gerekse bogunedegin muhtelif devirlerde simal ikbsat sahast (Danimarka, tsveç, Norveç, Fînülkesi) ebemmiyetli bir rol oynamısfar (Lenk). Son yıllarda Alman ihracah için % 20 nisbetmde azaldıği İçin simal Bctısat sahasmda yapılacak ehemmiyetli isler vardır (Lenk). Bu dunlar arasnvdaki bu anlaşmayı kim yapacaktır? Biliyoruz ki bütün Dctısadî işlerde en büyük ehemmiyet Ş a h s î t e m a s l a r d a d ı r . Tütün ticaret muahedelerinin vazifesi bu »ahsî ve an'ane haline gelen temaslan kolaylaştırmak tan ibarettir. Şahsî tesebbüsu oldüren iktısat politikalan, zamanla, bütün ik tısat yapısmı ölü bir iskelete çevirebi lir. Almanya bu yolu tutmıyacaktır. Çünku her iktuadî yükselisin temeli, ber vakh, şahsî tesebbüs olmustur. M3tesebbis, mütesebbisle daha kolay anlasır. Ve bu anlasma ülkeler arasmdaki ahsveris an'anesmi yaratır. Alıroverim munasebetlerrâe girişmis budunlann birbirlermi tanımalan çok lüzumludur. Almanyadaki Nordîsche Gesell • »chaft (Şimal Cemiyeti) bu mak • satla kurulmustur. Dresden beledıyesi toplantısım hazırlıyan, davet mektup ları gönderen bu cemiyet olmuftur. Şimal iktısat sahasmda 14 milyon kadar nüfus vardır. Fakat alıcı olmak itibarfle Utihlâk kudreti çok büyüktür. Almanyanın şimal iktısat sahasuıa yaphğı İhracat 1913 te 1,652,000,000 mark, 1933 te de 873,000,000 marktır. Şimal sahasından yapılan Alman ithalâtuıa gelince 1913 te 1 milyar 967 milyon mark, 1933 te 936,000,000 marktır. 1921 de Almanyanın şimal sahasma ihracah nüfus başma hesabile şudur: Sıhhat Vekili citti Bir haftaya yakın zamandanberi şehrimizde bulunmakta olan Sıhhiye Vekili Dr. Refik Bey dün Ankaraya gitmiş • tir. cularla içyurda giren paraya büyük ehemmiyet verümiştir. Onun için go • rüyoruz ki Almanya • Yugoslavya ticaret muahedesmde touristlîk çok düşünülmüştür. Dün imza edflen Almanyattalya Claering mukavelesinde de ayni yol tutulmuştur. Almanya, son yıllarda daralan ihracahnı, müsavat prensibme sadık kalarak, yeni bir inkişafa kavuşturmağa çalısryor ve fert teşebbüsüne büyük bir ehemmiyet veriyor. Artık ihracat gu • reşi başlamıştır. Türklük bundan isti fade edeb'lir mi? Buna en küçük şüp > hemiz yoktur. Kendisine yakışan bir geleceğe doğro hızla giden yurdumuz, budunlararası mal alımverimmde, e hemnvyetini hergün arhrnuktadn*. Karşılıkhhk Creciprocite) temeline daya • nan bir ihracat politikasmı, bOhassa dost ulkelere karşı, kolaylaştırmak bi z'm de menfaatimizedir. Çin askerî heyetinin tetkiklerî VİLÂYETTE Karga mücadelesi Mülhakattaki kazalarda karga mücadelesine ehemmiyetli surette devam edilmektedir. Vilâyet karga vuranlara muayyen nisbetler dahilinde ikramiye vermektedh*. MALÎYEDn Fransadan 2 mütehassıs daha getiriliyor Maliye Vekâleti, teşkil edilecek tetkikat bürosunda çalısmak üze re Fransadan iki maliye mütehas sısı daha celbine karar vermlşthr. Danimarka nüfus başına 545 mark Norveç » » 424 » lsveç > •» 328 » Finülkesi » » 202 » Gorülüyor ki şimal iktısat sahası, hakikaten çok iyi bir sahadır. Alman Değerli tktısat Vekuimiz Celâl yadan bir yılda nüfus başma bu kadar Bey, Türk malmı fazla alan mem mal alan hiçbir saha yoktur. Şimal iktıleketlerden ayni derecede fazla mal getirtmeyi millî bir vazife olarak sat sahasmda Saksonya sanayiinin çok üeriye sürmekle dış • iktısat poütikamız ehemmiyetli bir hissesi vardır (Lenk). için güzel bir yol çizmiştir. Karşüıkh tktısad! sahalan işleroek yahuz mal açalısmak, karsılıklı kolaylıklar göster Innverimi çerçevesi içerisinde mutaîea mek şartile Türkiye; Alman ihracat ve edDmemelidir. Barada yolcular (tour ham madde güreşTide çok ehemmi risme) büyük bir yer tutar. Eski klâsik yetli bir memleket olabüir. îkhsat kitaplarmda bile bir ülkenin ö M. NERMl deme büânçosu münakasa edflirken yol , Cumhuriyet Heyetin Pclii mektebi bahçennde alınmış rerimleri Evvelki gün şehrimize gelen Çin askerî heyeti dün sabah saat 10 da Yıldızdaki polis me/ktebini, saat 11,30 da Galatasaray lisesmdeki izci teşkilâtını ziyaret etmiştir. Heyet öğleden sonra saat 15 te Har biye mektebini ziyaret etmi», ora dan da Fen Tatbikat mektebine gitmiştir. Çin murahhaslan bvgttn Zabitan Atış mektebini, yann da Harp A • kademisini ziyaret ederek cuma akşamı ekspresle Ankaraya hareket edeceklerdir. Heyet reisi M. Tang Wu, tstan • buldaki ziyaret ve temaslanndan son derece memnun olduklarını bir muharririmize beyan etmiştir. Heyet bir hafta kadar Ankarada ka lacaktH. Nüshası 5 Kuruştur Senelik 1400 K>. 270Ö&. 1450 Altıayhk 750 80Q Üç ayhk 400 Bir ayhk 150 foktv şeraiti I ' j Türkiye Harîç için n '^

Bu sayıdan diğer sayfalar: