27 Nisan 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

27 Nisan 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Cumhuriyet 27 JNıua Edebî büyükroman t 71 ookyuzu Yazan: Reşad Nuri Güntekin ==J Bir zaman sonıa Sevim bu gezmtilerde Turgudla arkadaslık etmeğe başladı. Bazan öğle yemeğinden sonra sokağa çıkıyorlar, aksam ortalık karardıktan sonra eve dönüyorlardı. Sevim yeni hayata çıkmıs bir çocuk gibiydı. Her gezme dönüşünde yeni bir yer kesfettiğini bana heyecanla müjdeliyordu: Kâğıdhane tarahnda bir köy var... Görmeyin nekadar güzel... Bugün dere kenarında söğüdlü bir kahvede oturduk: sandalla Kâğıdhane deresinde gezdik... Büyükdere yolunda bir ağachk bulduk. Oraya mutlaka sizinle de gitmeliyiz... Sevimin keşfettiğı yerlere mutlaka bir kere de beraber gitmemiz lâzım du Fakat bunlar kuru sözden ibaret kalıyor, Sevim vaidlerini bir daha haürlamak ihtiyacını duymuyordu. Genclik, bahar ve nakahet... Bu üç kuvvetin bir araya gelmesi Sevime köyler, ağaclıklar ve sösüdlü kahvelerden daha başka şeyler de keşfettirdi. Bir akşam gene böyle bir gezintiden dönmüşlerdi. Mükerremle beraber onlan sofra başında bekliyorduk. Yeni olarak ne keşfettiklerini sorduğum zaman Sevim başını önüne iğdı; Turgud memnun bir çehre ıle: lzin verirseniz evleneceğiz, de dî, bugün de bunu keşfettık. Bu havadisi birkaç gündenberi zaten beklemekte olduğum için fazla şa. . jirmadun. p O gece hepimiz için bir şenlik gecesi oldu. Sofrada gözucile Sevimi tetkik ediyordum: Aslı Keremi, Şirin Ferhadı nasıl sevdiyse o da Turgudu öyle seviyor du, Öyle bakışlan, vücudünün rüzgârla iğilen bir dal gibi nişanhsma doğnı öyle iğilişleri vardı ki bunun böyle olduğuna şüphe bırakmıyordu. Bir aşkın nekadar uzun zaman yaşaması müm künse bu aşk ta o kadar yaşıyacakb. Artık Turgudun sözlerini de eskisi i gibi eglenerek dinlemiyordu. Bütün dikkatini ona vermişti. Hastahğında tavandaki esrarlı budak deliğinden işittiği sese naul kendıni kaptlrdıysa şimdi de Turgudmı se«ine kagıhyor, etrafında söylenen şeyleri dıalemeğe bile lüzum görmüyordu. Yemekten sonra onu bir köşeye çektim, ellerini tutarak: Söyle bakalım Sevim .. Haki katen mes'ud musun? dedim. Gülümsiyerek cevab verdı: Bilmezsiniz nekadar? Turgudu çok mu seviyorsun? Çok. Sualimde bir mana vardı. Ona geçen sene ayni yerde bana Turgudla evlenmek imkânsızlığmdan bahsettiğini anlatmak isb'yordum. Fakat o bunu hatırlamadı bile. Bu büyük mucizenin sebebi acaba neydi? Bence hiç şüphe yok ki hastahk... Büyük yeraltı yıkıntılan nasıl bir tek gecede toprağın yüzıinü değiştırirse hastahk ta Sevimi öyle değiştir miş, bir insanda on on beş senelik tabiî bir yaşamınm meydana getireceği değişiklikleri birkaç ayda yaparak onu. hayatm bir devrinden başka bir devrine götürmüştü. Biraz evvel hastalığuı Sevimde bir iz bile bırakmadan geçtiğini söylemişbm. Yanlış! Şimdi onun yalnız ruhunda değil vücud ve yüzünde de değişiklıkler görüyordum. Hafifçe şışmanlamağa, renklenmeğe başlamışb. Yab mekteblerinde kanşık tesirler altında geçmış yalnız bir çocukluk, gene bu tesirler altında başlamış bir büluğ buhranı onda zararlı mı faydalı mı oldugu kestirilemıyecek bir takun gizli zehirler binktirmisti. Anlasılmaz kararsızlıklan, hırçınlıklan vardı. Küçük bir vak'a onu en cılgın bir neşeden en karanhk hü zünlere, bedbinliklere götürüyordu. Kendi bilgilerinin çok yükseğinde olan fıkır meselelerine garib bir ateşle sanlmıştı. Bazan en ağır ve akıl durdurucu işlerde ince bir seziş kabiliyeti göstererek beni şaşırtıyordu. Tabiî yaşayışın yollanndan aynlarak mistik maceralara ablan, bazı fikirler için öldüren ve kendini öldürten ihtilâlci çocuklar herhalde bu nevi msanlar arasından yetişiyor. Bence Sevimdeki iç güzelliği gibi yaşamağa ve konuşmağa başladığı zaman yüzünde beliren o emsalsiz madde güzelliği ve cazibesi de tamamile bu buhrandan geliyordu. Büyük hastahk şimdi bu zehiri temizlemiş, onu muvazeneli, sakin mesud bir orta insan yapmışb. Bir sene evvel «basit adam... İnsan onunla çıldınr» dediği Turgudla anlaşmalanna arbk hiçbir engel kalma mıştı. Gene şimdi anlıyorum ki bir sene evvel Sevimin Turguda karşı duyduğu nefrete biraz da Mükerremle ben sebeb olmuştuk. Ben yaşıma göre inarulmıyacak kadar gene kalmış bir insandım. Saf fakat uyanık bir gene kıza çok yüksek ve ileri görünecek fikirlerim vardı. Bunlan daima ona beğendirecek koket şekillerle söylemesini biliyordum. Sonra Sevimi beğeniyor, bu hayranlığımı ona kimsenin kendisini benim kadar anlıyamıyacağı fikrini verecek kelımelerle söylemek ihtiyatsızhğmdan kaçınamıyordum. Bunlar öyle şeylerdi ki gene olsam Sevime kendimi delicesine âşık edebilirdim. Fakat aramızda en küçük %Bir hayale meydan açamıyacak kadar kocaman bir yaş Tarfa vardî.J" *'""'•<•* Ben Sevimin karşısında bir ölünün resmi yahud bir roman kahramanı gibi imkânsız bir hayal kalmağa mah kumdum ve zannederim ki onu büsbütün çileden çıkaran şey de bu im kânsızhkb. Mükerreme gelince... Sevimle o nun arasında da ayni yaş uçurumu... O tam olgunluk çağmda hâkim, realist bir erkek kuvveble meçhul ve mevhuma doğru beklenmez atılışlan olan mistik bir hayal adamı zâfını kendinde toplamış garıb bir şahsiyetti. Muharebede yaralanmış yüzile kopmuş parmağmdan ispritizme masası başında gökyüzünden aldığı seslere kadar herşeyle Sevimin üzerinde korkulu bir tesir yapmışh. Çocuk bu ıki cazibe ıstiklâlini kazanmağa çalışan çelimsiz akıl ile gökyüzünün korkunc gizli miknatısı arasındaki bu çarpışcıad*kendini kaybetmiş, basit ve natüıel Turgud bir zaman için ona bir§ey söylememişti. tArkası var~\ [ Ş e h i r ve Memleket Haberleri .Siyasî icmal Adalarda büyük Bayram güzeİ geçiyor Yugoslavlar ve Bulgarlar yaz eğlenceleri Güzelleştirme Cemiyetî şimdiden zengîn program hazırladı Epeyce bir zamandanberi Adalar da söner gibi görünen hayat ve ha reketi uyandırmak için geçen yıl bü tun acemıliğile elinden geldiği kadar çalışmış olan Adalan Güzelleştirme Cemiyeti mevsimin yaklaşması üze rine bu yıllık çalışma programını da hazırlamağa başlamıştır. Cemıyet ıdare heyeti cuma gü nu E. Ali Durusoyun başkanhğı al tında toplanarak herşeyden önce A daların en bellibaşlı sıkmtısı olan susuzluğun mutlaka bu yıl ortadan kaldırılacağı yolunda en salâhiyetli a ğızlardan aldığı guvenilır teminatı minnetle kaydettL Ve ilkbahar ve yaz vapur tarifelerirun geçen yıl gibi çok genış ve uygun olacağmı ve gdç eşyasınm konulacak yük vapurlarıle pek ucuz taşmacağını sevincle öğrendi. Bundan başka Belediyece Heybeli Tur yolunun asfalt olarak yapılmakta oldugu gibi orada bir park yapıl masma başlandığı müjdesini de aldı. Cemıyet halkın süreklı ve haklı isteklerme dilmaçlık ederek yapagel diği teşebbüslerın az çok çabuk eri gili genel reısı Vali Muhıddin Üs tündağa ve ıdare heyetinın çok Üstündağa ve idare heyetimizin çok değerli bir üyesi bulunan Akay Müdürü Cemil Onarona taşğın teşekkürlerini sunmaktadır. İdare heyeti çalışma düzenini kurmak için üç komite yaptıktan son ra mevsim için aşağıda gösterılen şenlik ve eğlence programını karar laştırdık. Çiçek bayramı ve sergisi 21 haziran cuma, merkeb yarışı 2 temmuz cu ma, gardenparti (Luna parkta) 13 temmuz cumartesi akşamı, deniz ya nşları (Heybehde) 9 ağustos cuma, deniz bayramı 23 ağustos cuma. Şehir bandosu 31 mayıstan itiba ren her on beş günde bir cumaları Büyükada iskelesi meydanında hal ka çalacak ve yalnız 14 haziran, 12 temmuz, 16 ağustos cuma Tepe ga zinosundabuluBacaktuv r,*KirwiP tfc Bu şenlik programının ftTeylu eü* madanbaşlıyarak pazara kadar yacak ve BalkanU dostlarımızuı da millî gıyim ve danslarile süslenecek bir Balkan haftasüe kapatılması düşünülmektedır. Cemıyet öz dileklerine uyarak bu yıl da Adalarda şen, şakrak ve canh bir mevsim yaratabileceğine inan makta, yerli, yabancı halkı Marmaranın bu eşsiz incilerme, onların sağ lık fışkıran, neş'e taşıyan, bmbir gü zellık taşıyan sinesıne çağumaktadır. Dördüncü günün bilânçosu Dün Gülhane parkında büyük eğlenceler yapıldı, muîıtelif yerlerde müsamereler verildi ulgaristandaki yeni kabinenin Balkanlar politikası için büyük ehemmiyeti vardır. Çünkü Toşef kabinesinde dış işlerinin idaresi kralın kalemi mahsus müdürü ve sabık Belgrad elçisi M. Köse tvanofa tevdi edilmiştir. Bu diolomat Yugoslavya ile Bulgaristanı ilk defa yakınlaşbran, Bulgar ve Yugoslav krallannm mülâkatlarda bulunmalanna sebeb olan faal ve Yugoslav muhibbi bir devle tadamıdır. îki kralın Sofya görüşmelerinde ilcbsadî münasebatın inkişafı, hudud ve maarif işlerinin tanzimi için tedbirler alınması kararlaşbnlmışb. Geçenlerde Sofyaya gelen bir Yugoslav komisyonile yapılan itilâf neticesi bu kararlar tatbik mevkiine konulmuştu. Bu tarihten itibaren iki memleket arasındaki yakmlaşma hareketinin süratini arbr dığı görülmektedir. Bilhassa iki Slav milletinin münevverleri ve gencleri arasındaki temas Iann çok ilerlemiş olması iki tarai'ın birbirini iyice anlamasına hizmet et mektedir. Elli senedenberi can düş manı geçinen iki Slav milletinin bu devreyi idrak eden nesillerini candan dost yapmak güc birşey ise de bu mem leketler arasındaki kanlı mücadeleleri görmemiş gene nesillerin bibirini tanıması ve anlaşması güc olmamakta dır. Ahiren Yugoslavyanın üç mühim üniversitesine mensub altmış kadar talebe Bulgaristana gelerek bir tetkik seyahati yapmışlardır. Sırp, Hırvat ve Sloven talebeyi Bulgarlar çok hara retli bir şekilde karşılamışlardır. Bulgaristana otuz senedenberi ilk defa olarak gelen Sırp gencleri Bulgarlardan eördükleri bu samimiyetten bittabi mütehassis ohrmçUrdır. Yugoslav ve Bulgar n^inevverleri nin yapbklan karşıhklı ziyaretîeı ve bu ziyaretlerde iki kardeş milleb'n şimdiye kadar ayn gayn yaşamalanna, ecnebilere alet olan yahud bunlara kapJan politikacılann sebebiyet verdiğinin ehemmiyetle kaydedilmesi politika noktasından çok ehemmiyetlidir. Bulgarlar Yugoslavlarla ırkî, harsî birlik ve kaçşılıkh emniyet ve, i&fnaj^ esaslan üzerin'de birleşmek istemektedirler. | Bu esaslara dayanan anlaşma siyasî sahada dahi iyice tahakkuk ettiği zaman bunun beynelmilel siyasetteki kıymet ve ehemmiyeti çok büyük olacak br. Bu maksadı biran ewcl tahakkuk et tirmek istiyen Kral Boris yeni kabineye Bulgar Yugoslav anlaşmasının temelini kuran M. Köse tvanofu Hariciye Nazın yapmışbr. Maahaza Mdkedonya komitasiîe münasebeti in'ba rile M. Toşefin Başvekilliğinin Yu goslavyada hiç te iyi karşılanmadıgını unubnamak lâznndır. Muharrem Feyzî TOGAY Yukarıda, Dağcılık kulübündeki baloya iştirak eden yaruıın bay V bayanlart, sağda monolog soyliyen bir kız, aşağıda parkta eğlenen küçükler Çocuk haftasının dördüncü günü dün gayet güzel bir surette kutlulan mıştır. Gülhane parkında kukla ve hokkabazlar çocuklan eğlendınniş, Sarayburnunda birçok eğlenceler yapılmış, müsabakalar tertıb edılerek 48 inci ilkmekteb talebeleri tarahndan danslar, monologlar söylenmiş, bu müsabakalarda bırınci gelen o mektebin 4 üncü sınıfından Necatiye bir saat, diğer birinciye bir şişe kolonya, 2 nciye dolmakalem, gene 2 nciye defter verilmiştir. 59 uncu ilkmekteb talebeleri de lstanbul Kız lisesinde çocuk haftası münasebetile çok güzel bir müsamere vermişlerdir. Sehzadebaşında Letafet apartımanmda C. H. F. salonunda da Edimekapı dispanseri doktorlan tarafından konferanslar verilmiştir. Edirnekapı Sağlık merkezinde de bir çocuk müsameresi verilmiş, Taksimde Dağcılık kulübünde de Çocuk Esirgeme Kurumu anneler birliği tarafından büyük bir çocuk balosu tertib edilmiş, ak^ama kadar küçükler neşe içinde e ğ lenmişlerdir. Farmakolofflar Eczacılar kulübile bîrîeşmeğe karar verdiler Türk Farmagologlar Kurumu dün Halke\inde saat 15 te Ahmed Cevadın başkanlıpında toplanarak birçok isleri görüsmüştür. Eskideaberi birçok kulübü meselesi halledılmiş, lculübün Farmakologlar birliği ile birlesmesi hakkında yapılan teklifler kabul olunmuştur. Bundan sonra kuruma yeni isim olarak Emgen adı kabul edilmiştir. Nizamnamenin tadiline geçilerek Muzafferin «askerler, memurlar, lâ boratuar sahiblerinin reylerini müştereken vermeleri» hakkındaki teklif kurumun selâmeti namına ittifakla kabul ve yeni heyeti idare 10 kişiye iblâğ olunmuştur. Darüşşafakada Dün senelik umumî içtima yapıldı Dün Darüşsafaka Türk Okutma Kurumu, Darüşsafaka lisesi konferans salonunda eski Kültür Bakanı Esadm başkanlığında tophanmıştır. Kongrede idare heyeti ve müfettiş raporlan okunmus, 2 muhalif bir rhüMeakif reye karşı ekseriyetle kabul olunmuştur. Bundan sonra 1935 1936 senesi bütçeleri tasdık edılmistir. 1934 1935 senesi hesabatını tetkik ve teftiş için iki müfettiş seçilerek, açık olan idare heyeti üyeliğine Hüsnü seçilerek kongreye son verilmiştir. Türk Okutma Kurumunu bir sene içinde gösterdiği çok büyük faaliyetinden dolayı tebrik ederız. Bir. korsanlık Evvelkı gece Beşıktaş iskelesinde bir sandalda iki korsanla bir gemi tayfası arasında feci bir boğuşma olmuştur. Bu sırada sandal devrilmiş ve korsanlardan biri kaybolmuştur. O gece saat 2 de deniz üzerinde hırsızlık yapmakta olan korsanJardan Mustafa ve Rizeh Maksud 4569 numaralı kayığa bınerek, Beşıktaş ıske lesınde bağlı olan Şırketi Hayriyenin 52 numaralı vapuruna yanaşmışlardır. Hırsızlar ebafı dınledikten sonra ge minin penceresinden tayfalara aid bir caket, bir yelek çalarak, başka şeyler bulmak için güverteye çıkacaklan sı rada gemi tayfasından Tirebolulu Hasan oğlu Rıza tarahndan görülmüşlerdir. Rıza, gecenin bu ilerlemiş saatinde güverteye gelenlenn iyi maksad beslemediklerini aylıyarak hemen üzerlerine ablmış ve üçü birden sandala yu varlanmışlardır. Sandalın içinde ıki korsanla bir tayfa altalta üshiste boğuşurlarken sandal devriJmiş ve her üçü de sulara kanşmışlardır. Feryad üze rine civardan yetişen gemiciler deniz içmde çırpınmakta olan tayfa Rıza ile korsanlardan Mustafayı kurtarmışlar dır. Diğer korsan Rizeli Maksud çok aranmışsa da bulunamamışbr. Maksudun yüzerek bir yere kaçtığı veya denizde boğulup gıthği zannedılmekte dir. MÜTEFERRİK Moskovaya gidecek musikişinaslanmız Ankara Musıki Muallim mektebi ve İstanbul Konservatuan hocalann dan mürekkeb 20 kişilik bir grup mayıs ortasında Moskovaya gıdecektır. ŞİRKETLERDE Elektrik Şirketi kâr dağıtıyor Elektrik Şirketi perşembe günü senelik toplantısını yapmışbr. Şirket bu yıl yüzde 4 temettü vermeğe karar vermiştir. Yani, 31 milyon îsviçre franklık sermayeye yüzde 4 temettü verilecektir. Bu hesaba göre, hisse senedi başına 1 1 frank 25 santim kâr düşmektedir. Konyada 23 nisan bayramı Konya (Hususî muhabirimizc'en)• 23 nisan bayramı Konyada ve Kor.ya mekteblilerile çocuklan arasında çok canh bir şekilde kutlulandı. Belediye tarafından çocuklarn eğ lenmesi ve günlerinin şen geçmesi için şehrin muhtelif meydanlannda salm • caklar, dolablar kurdurulmuş ve on beş kamyon kiralanmışb. Askerî bando Istiklâl marşile me • rasimi açb. Sonra hep bir ağ'zdan Cumhuriyet marşı söylendi, ondan sonra muallim ve talebeler tarafmdan söylevler söylenip aytalar okundu. Geçid alayı Istasyon caddesini ta • kib ederek Atatürkün heykeli meydanında durdu. Orada heykele mekteb liler ve mektebler adma briçok çelenkler konulup gene söylevler söylendi. Elâzizde altın aranıyor Elâzıze tâbi Keban kazasında ev velce altın ve gümüş madenı m^vcud oldugu keşfedılmiştir. Ekonomı Ba kanlığı bu madenin kabili istifade olup olmadığım tetkik ettirecektir. Rumen dostlarımızın İstanbula akını KÜLTÜR İŞLERÎ Olgunluk imtihanları Lise mezunları, bakalorya imı hanlarından üç dört gün sonra bir de olgunluk imtihanları vereceklerdir. 01 gunluk ımtıhanlannda muvaffak olanlar Üniversiteye girebileceklerdir. , ECNEBİ MEHAFİLDE Leh Elçisi gitti Lehistanın Ankara elçisi Kont Georges Potacki dün mezunen memle ketine gitmiştir. Elçi bir ay kadar Lehistanda kaldıktan sonra tekrar Ankarava dönecektir. Galatasarayda müsamere Galatasaray izcileri dün de lisede bir müsamere vermişlerdir. Müsamere saat 1 7 ye kadar devam etmiştir. Boğaziçi Lisesinde bir müsamere. Şirvanda bir kaplan vuruldu Şirvan kazası civannda Ibrahira Çavuş isminde birisi önüne çıkan domuzu *akıb ederken büyük bir kaplanla karşılaşmışbr. Ibrahim Çavuş kaplaru vurmuş, derisini Siirde getirmiştir. Bu havalide kaplan oluşu herkesi hayrete düşürmüştür. Rumen dostlarımız idman şenliklerini teyrediyorlar Rumen liseleri profesörlerinden mürekkeb on beş kişilik bir grup dün îs tanbula gelmiştir. Paskalya tatilıni geçirmek için şehrimize gelen Rumen profesörleri yann Fenere giderek patrik Fotyosu ziyaret edeceklerdir. Misafirler bugün ve yann saraylan gezecekler, sah günü memleketle rme döneceklerdir Beş yüze yakın Romanyah geliyor Bükreşte çıkan Realitata İllustrate gazetesinin direktörü M. Kostantenin başkanhğı albnda bulunan 150 kiftlik bir Rumen gezgin grupu yann îstanbula gelecektır. Rumen mısafırlerimiz için Tarabyadaki Tokatlıyan oteli üç gün müddetle açık bulundurulacak ve misafirler orada oturacaklardır. Bundan başka üçyüz kisilik diğer bir grup ta yann Romanyadan İstanbula gelecek ve paskalya yortusunu burada geçirdıkten sonra memleketine dönecektir. Diğer taraftan Yugoslavyadan da 150 kişilik bir grup bugün îstanbula gelecektir. [Afle muhakemesiS g f " Bize derdlerinizi, geçimsizlik lerinizi, ve müşküllerinizi yazı nız. «Aile Muhakemesi Muhar riri» miz sizinle meşgul olacak ve içinde bulunduğunuz zorluklardan kurtulmanıza yardım ede J cektir. Mektublar gazetede «Aile Z Muhakemeai Muharriri» ne yol ^ lanmalıdır. f . Genclerin çok muvaffak ttldahları (Merâki piyesıtıden ıki sahne) 23 nisan çocuk haftası münasf.betile dün Boğaziçi lisesinde güzel bir mü samere verilmiştir. Bu müsan.ıerede mıllî hâlk oyunlanna çok ehemmiyet verilmiş ve sırasile Piyer ve F^ıyerra Cüceler, İlkbahar, Yaz Neşesiı, Ru men çoban oyunu, Bahriyeljle j , Sü Cumhuriyet J Nüshası S Kuniftur j Turkiyc Hariç | varıler, Yukan Anadolu, Lâz ve Giresun danslan oynanmışhr. Bundan başka gencler Mulyerin üç perdelik Merâkî adındaki piyesini oynamışlar ve fevkalâde muvaffak olmuşlardır. Talebeler davetlilerine çok eğUnceli bir gün geçirtmişleıdir. şeraiti» i * in ^ Senelik 1400 Kr. 1700 Kr. Altı aylık 7SO 1450 Üç aylık 400 800 Bir aybk 150 yoktıır

Bu sayıdan diğer sayfalar: