28 Nisan 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

Î8 Nİsnal935 Cumhuriyet SAĞLIK BAHÎSLERİ înkılâb derslerî Mahmud Esad dün rejimleri anlattı îzmir sayla\i Mahmud Esad Boz kurt dün Lnkılâb derslerine devam etmiştir. Esad Bozkurt bu derste yeni Türk rejimile muasır rejımlerin mukayesesme devam ederek demiştir ki: « Yeni Türk devrüni Meşrutiyetteki intihab sistemine elini sürmedi. ve intihabı iki dereceli bıraktı. Yalruz Cumhuriyet halk partiginin progra mında tek dereceli intihabm gaye olduğu yazıiıdır. Intihabda yaptığırruz en mühim değişikjik ve terakki kadmın seçune iştirakidir. Bugün faşist İtalya intihab hususunda millî hâ kimiyeti değil, meslekî temsü kabul etmiştir. Musolinınin sisteminde bütün millet rey sahibi değildir. Ancak meslek menaublan kendi meslekleri için rey kullanabilirler. Yani İtalyan mecUsi, millet meelısi değil, meslek ler meclisıdir ve İtalyaya bu meslekler meelisj değil, faşist partiaı hâkımdjr. Kralın bütün vazifesi hükume tin verdiği kararları tasdık etmekten ibarettir. Sovyet Rusyada jse mjllî iradenin tecellisi bambaşkadır. Komünızm mezhebinç göre işçi hâkimıyeti şarttır. Orada çjftçi ve daha ziyade amele hâkim vaziyettedir. Hangi millete menşub olursa olsun her işçi, intihab hakkını haizdir. Türk devrimînin intihab siste mi bunîara nazaran hele kadm da intihabata reyle iştlrak ettikten sonra en öndedir. Bir dereceli intihabat ige hemen hemen günün meselesidir.> I lastalıkların sinirler üzerinde tedavisi Fransız doktorn Şdngrün Sim Paterapi'nin müessir olduğu hattalıklarla al* dığı netieelerl aelatıyor Aorupaia birçok hastalıhlarm mnkleri lamir ve takviye suretiU tedavisi yavaş yavaş moda olma~ ğa başhyor. Fakat sempatik sini* ri vasıtasüç ciddiyttlç lalhik eden mühim müasçseler çe ciddi fte* kimler vçrdır. İşin mübalâğa ve şarlalanlığa aid kısımlart bir tara* fa bırakıhrsa bu yeni tedavi usuliinde hüyük bir hakikat bulurn duğunu kabul etmeğe zaruret oardır. Fransız dokîor Jorî Şön* grün 1924 tenberi bu usuîle te* daıA üzerinde bVhassa mcşgul olan hekimlerden biridir. Bu ledavi usutündetı neler bekhnebileceği hakkmda kendhinden vuku bulan isllzah üzerine dokior J. Şöngrün ilk ktsmım bugün verdifjimiz atideki mokaleyi yozmı$' hr: Pefleksoterapi yahud Simpaterapi» nin (sinir vasıtasile tedavinin) bütün hastahklan tedavi ettiğini yazabilmek benim için daha müreccahtı: Zi» ra, bütün ıstırab çekenlere ümidlerini iadeye yarayan bir efsaneyî mahvetmet nankör bir iştir, Lakin hakikati söylemek lâzımdır. Ve bazı gazetelerde, veremlilerin be$, celsede şifa bulacaklannı, kötürümlere birkaç dakika iç«risinde, yirmi yaşındaki baeaklannın iade olunacağmı, nüzullerin, yüz felclerinin vc hatta her türlü felclerin muhakkak surette ıslah edıleceğiru iddıa eden ilân mahiyetindeki makalelere tesadüf ettikçe, ciddi hekimlerin va7İf«si müdahale etm«k ve reklâmm bu tehlikeli ifratma karşı halkı ikaz eylemektir. Hak&at $ue!ur ki, menzullejin. kat'î afetlerjnden başka, mutlak surette mahvolan sinirlcrinin etrafında, fazla olarak, tahriş noktası denilen ve amelî takalluslar tevlid eden bir takım yerler yardır. Hayatiyetini kaybeden bir siniri tekrar yaşatmağa, o sinirin işletmekle mükllef bulunduğu aksamı yeniden harekete getirmeğe imkan yoktur. Refleıotheropienin yapabileceği, ıslah edebileeeği, munzam takalluslar ve felci artırabilecek olan bu tahriç noktalarıdır. Bunun içindir ki bu usulün hastalığı büşbütün tedavi ettiğini töylcmek doğru değildir. Bu »adeçe. mef' luclardaki bazı ârazı ıslah etmektedir ki, bu da iyi bir şeydir! Bu metod, veremlilcri tedavi etmez. Zira veremi tedavi etmiş olsaydl, halkm parasile refleksoterapi enstitüleri kuracak yerde, sanatoryom ve prevantoryumlar tesis edenlere ne denirdi ? Hakikatte, ve bazılan da bunu is tismar etmektedirler, hiçbir ana ve baba yoktur ki bu iki yaraan illetten birile malul bulunan çocuklanm iyi et meyi taahhüd edenlere son habbesine vanncıya kadar, bütün vannı yoğunu bağışlamağa hazır oîmasın. Çünkü bu ilânlar, ekserimizin malik bujunduğurnuz. bilgiyi elde edemiyecek kadar basit bir seviyei irfan e dinmş kimselere hjtab eder ki, bunlann inarana kolaylığı hiçbir ilmî rnalumatla tadil ohjnmak kabiliyetini haiz bulunmadığından, daha çabuk aldanırlaF. 1924 tenberi, ben teknigîmj birçok Fransız ve yabancı hekimlere, bilhassa 1933 e kadar baş asistanlığmda bu « lunduğum muhtelîf hastanelçrdc öğrctmişimdir. Dairpa doğmyu söylemeii vicdan borcu bilditn vc tababetin belki de en buyük keşfi olan bu harikulâde metodun her hâdjseye uymadığını söylemekle, meseleyi hakikî cephesinden arzediyorum. Halka hitab eden hekimin vazifesi, oluyuculannı fennîn imkânlan hususunda tenvir etmek, mesleklerini şeref!e ifa çden vazifesevçr adamlara müracaat ettikleri zaman, kendilerinden akd ve mantık dairesinde nçler bekliyebileeeklerini apaçık söylemektir. Bundan on sene «wel, burun hastaIıkUnnda sempatik tedavi usulüne dair olan raporumu tezgâha koyraaga hazırlandıgım zaman. bu yeni tedavi usulünün halk arasmda olsun, hekimlik âleminde olsun, uyandıracağı müna • kaşalan ve vereeegi şaytnı hayret ne* ticeleri akhma bile getirmiyoıdum. O karihtc Bonoiemin üçüzlü sinir ileri bir haber « Hekimlikte Alman hava kuvvetleri daha da arttırılıyormuş! Bütün komşu memleketlere yıldırım süratile taarruz etmeğe elverişli iki yüz elli sekiz tayyare sahası vücude getirilmiş İB04 taraft birinci tahifede) aşın manleketlerinin kuvvetleri de dahil olduğu halde Ingilterenmkine faik bulunduğuna tamamıle kanidir.» Londra 27 (A.A.) • Alman hava kuvvetlerinin artınlması hakkmda intışar eden havadisler üzerine Daiiy Telegraph gazetesi, Hava işleri meclisinin dün sabah toplanarak, elyevm Irlandada bulunan Hava Nazın M. Londonderryle telefonla tenıasa geç tiğini haber veriyor. Bu gazete, habinenin vaz,iyeti pa zartesi giinü tezekkür edeceğini ve coğrafî vaziyeti dolayısıle Ingiltreye ha vadan taarruz edebilecek herhangi bir devlete nazaran kendi hava kuvvetlerinin dun bir vaziyette bulunmasım In • gilterenin kabul etmiyeceğini yazıyor. FraruızUrın iddialan Diğer tarahan i^anste çıkan Mar yan mecmuası da şu yazjyı neşıet < • mektedir: «Askcri hava kuvvetlerinin ehem • miyeti, yalnız tayyarelerin sayısı, sür ati, silâhlan ve vasıflarile ölçülemez, bunlara tayyarelerin kulleınacaklan bınalann da dahli vardır, Askerî tay yarecilikte, saha, hangar, atelye ıhtiyacı, ticaret tayyyarecıliğine nazaran çok daha fazladır. Ticaret tayyarecıliğine hiçbir suretle lüzumu olmıyacak dere^ede geniş ve büyük nisbetlerde sah *'ar hazırlamamn, hangarlar ve atelyeler inşa etmenin, askerî tayyarecilik için çalışılmakta olduğundan başka manası yoktur. Bu sahalann, bu hangarların ve atelyelerin, ticaret tayyarelerine durak yeri vazifesi gö'rmekten ziyade, bir hava hücumunda üs sülharekelik edebilecek mmtakalara yerleştirilmeai de, açıktan açığa harb arzulaımı goaterir. Şu anda, Almanya, komşu memleketlere bir hava hücumu yapabilmeğe müsaid bütün mıntaka larda, Alman sivil tayyareciliğinin ihtiyaçlanle hiç te mütenasib olrruyan azamette gizli inşaat yapmış bulunuyor. olan sahalann hiç olmazsa bir müddet için gizli kalmalan kararlaşmıştır. 3 Hava Sporlan cemiyetinin 2500 mahallî grupu mütemadiyen yeni sahalar açmağa memurdur. Bu spor sahalan, takib tayyarelerinin karaya inmeleri için mükemmel bir ricat sahasıdır. 4 Hava Nezareti, her tayyare sahasının otuz kilometro çevresi içinde yardım sahası vazifesi görebilecek arazinin emin adamlar vasıtasile araştınlması emnni vermıştir. Bu gibi arazı hükumet tarafından saun alınacaktır. Meklemburgda ve Hanovrde bu ka bil arazi satın alınmış oldugunu bugün ispat edebilecek vesikalara malık bu lunuyoruz. Deniz tayyareleri için üssülharekeler Bıttabı, bu ış yainu kara tayyarelerine münhasır kalmış değildir, deniz tayyareleri için de üssü'harekçler ş.ırndiden tesis ve yerleri tesbit edılnıış tir. Harb esnasmda Almanyanın Şimal ve Baltık denizleri sahıllerinde ve civar adalarda 15 tane deniz tayyare ıstas yonu vardı. Bugün bunUrdan birçoğu İhya edilmiş bulunuyor. Almanyada mevcud büyük göllerden de bu hususta istifade edılmektedir. Mekleraburg da Mueritz gölü; Brandeburgda, Muggel, Tegel, Havel gölleri; Hanovrde SteınhuderMeer gölü bu me yandadır, Bu'garîstanda yenî bîr dostluk cereyanı IBaştarafı binnci sahifede) Balkanların neşvü neması bu anlaşmaya islinad edebilecektir. Hiçbir kom • şunun aleyhine olmıyacak olan bu anlaşma ileride umumî Avrupa anlaşması İçin de bir b«arnal: o'acak'T.» Sürgün Başvekiller affedildi Pr. Şonşrun (trijümo) hakkınddki pazariyelerile pek az aydmlannıış bir takım müteferrik çalışmalardan başka, ortada hiçbir şey yoktu. Ve tesÜm etmelidir ki; Simpaterapiye, gerçekten amelî bir mana verilçli ancak birkaç sene olmuştur. *** Ewe!â sempatik dediSimiz nedîr? Şeklinde görüldüğü veçhile, amudu fıkarinin her iki tarafmdan aşağıya birer kahn sinir kütlesi iner. Bu kütlcler sayısız sinirîere teşa'ub eder ve bunlar o kadar çoktur ki, en usta teşrihçinjn bile bunlann hepsini meydana çıkarmasına iınkân yoktur. Bu sinir ağIanndan bazılan azaya, cilde, guddçlere ve adalelere dağılmaktadır. Genc bazılan da sinirlerle birleserek. onlarla «ıkı irtibatlar tesis etmektedirler. Vücudümüzde bir milimetre rau rabbahk saha yoktur ki sempatiğin bir ueunu gizlemesin ve bünyemizde o lup biten herhangi birşey oraya aksetOrada burada, bir takım sinir kümeleri vardır ki, sempari^in boyunca, iriîi ufaklı yumaklar teşkil ederler, Bunlara bez (gangliyon) denir, ve en maruf olanı da zafirei şemsiye (Plekus solaire) dir. Bu bezlerin, birer enerji dinlenme yeri olduklannı kabul edebiliriz. Bunlan. asabî seyyaleyi, her muayyen uzuv için hususî bir vazifeye hazırlamakla mükellef muha>villere benze » tirler, 5«mp«tik, kanm cereyanını tanzim eder; bezi kızartur vey» soldurur, bütün hayatî vazifelerimize hâkim olan guddeler ifrazatının da cereyanını id«re eder. Tonus, yani adalî kabiliyeti ve ta» kallusab da tanzim ederek, dimağımızın, midemizin ve kalbimizin işlemesini temin eden gene sempatiktir. îrademizin murakabesine tâbi olmıyan hâdiselerin heyeti mecmuası alelitlâk hayatı teskjl eder: Sempatiğin hükmü altında kalan da budur. Bu asabî manzume, bilumum azamız arasmdaki faaliyet rabıtasını tesis etmekle muvazzar" olan telgraf hatlannı teşkil eder; hüceyrelere faydalj cereyanı tevzi eden, kanm cereyanını tadil eyliyen, lüzumlu reflekslere ni • zam ve intizam veren, hasılı, beser makinesinin en büyük nâzımı olan odur. Bu nâzım bozuldu tnuydu, beşer makinesi anarşi içerisinde kahr ve bundan mütevellid bilcümle anzalara uğ' rar. Bunun içindir ki, bir duvar saatini nasıl rakkassız tasavvur edemiyor» sak, fizyolojik hayatınuzı da sempatiksiz tasavvur edemcyiz, Refleksoterapi dediğimiz usulü tedavi, sempati|in bozulmasından lieri gelen avanzı, bazı elyafı asabiye ve bilhassa borunun içerisindeki sinirler üzerinde mütevali tesirlerle ıslah veya tedavi etmeği istihdaf eyliyen metoddur. Bu muhtasar izahat içerisînde, kay* de şayan olan şudur ki, sempatik her yerdedir, hayatımızı îdare eder ve onun üzerinde yapılacak en ufak bir tesir, ta en uzak noktalarda öyle refleksler husule getirir ki, netice itibarile bizim müdahalelerimizin mHtad değersizliğile nisbet edüemiyecek kadar ç hemmiyetlidir. *** Sempatiğin münasebettar olmadığı hastalık yoktur. Hakikati halde, mevzuu bahsolan metodla muayyen bir araz üzerinde müdahale edilmiyor, fakat tenebbütî»sabî manzume tahrik ediliyor ve bu nıretle de «hvali umumiyede salâh husule getirerek marazi hallerden Azadenin fesli mezan(!) Bütün bu unsurlara bir de tayyare gemilerini ilâve etmek lâzımdır. Al manya, bu hususta ta fevkalâde gayret ve masraf ihtiyar etmiş, gemilere gene ticaret perdesi altında birçok terakki j Bu tebliği resmiye hiç bir kdime eserleri ilâve etmiştir. Herhangi bir ilâve edilmemesi, ve alelâde bir yerde kanşjkhk çıkacak olursa, sivil tayyareve büyük başhk yapılmadan ve bütün cılik için yapılmış olan bütün tertıbaün pazetelerde ayni ba«lıkla neşredılmesi derhal askerî tayyarecilik hizmetıne tahsis edileceği çok tabiidir. Bütün tayde aynca tebliğ olunmuştur. yare sahalarında zeplin tipi kabilisevk Basvekil bu hususta gazetelere bir • balonlarm yere inebilmelerirü ve ha şey söylemeği kat'iyyen kabul etme valanmalannı temın edecek jelulde termiştir. Ancak paskalya yortulanndan Alroanyada 258 tane tayyare tibat vücude geü'rilmiştir. sonra hükumet namına bütün gazete * «ahası varnuşi Ticaret tayyarelerine mahsus taha cilere bu hususu resmî olarak izah edeAlmanyada çıkan resmî istatistikle]arın da, as.keri tayyareler için ıcab ecektir. Pariste, Entransjjan gazetesmce f« göre. Almanyanın 62 tane tayyare den şekilde tanzim edilmiş bulundu çıkan bu rçsmin altında, kadmlar kon^ Sürgün edilenlerin Sofyaya getirilsahası vardır. Bu sayı doğru ise, pek ğuna hiç jüphe yoktur. Sivil tayyare gresini müteakıb, azadan bazılannır. dikleri ve burada serhest bırakıldîklan fazla sayılmaz. Fakat bunun doğrulusahalan içinde, herhangi bir harb zu Eyübdc, Piyer Lotinin sevgihsi olan çok büyük bir süratle şehir dahilin ğuna nasıl ınanmah? hurunda, olduğu gibi askeri tayyareci«Azade» nin mezannı ziyaret çttıkleri de duyulmuştur. Meselâ, gene Almanyanın resmî i«likte kullanılmağa elverişli bulunmıyan yazıhdır. Çankofun taraftaılanndan çok ketatistik ofisi tarafından neşredilen meydanlarda, mütemmim tertibat yaPiyer Lotinin temayüllerinin aca sif bir kütle hemen Çankofun evinin Deutsche Wirtschaftskunde iamindeki pılmış, cıvarlanna arazi ilâve edılmişibliği hakkmda birçok şeyler duyar önünde top^anıp tezahürat yapmak kitaba bir göz gezdirilirse, Almanyad» tir. dık. Fransız gazeteleri, «Azade» nüt istemişlerse de gelen süvari polisleri daha 1928 senesinde «75» tane ticaret Son zamanlarda genişletilen yahud mezan diye, taşlannm üzerinde ko halkı dağıtmışlardır. Bununla beraber ve yolcu tayyare sahası mevcud bu yeniden tanzim edılen tayyare saha caman birer fes taşıyan br mezann rev Çankofun dostlan ve taraftarlan hiç lunduğu görülür. Şu halde, resmî istalarının hepsinde geniş hangarlar, atelmini dercetmek suretile bu şayialan tedurmadan evine gidip kendisini tebrik tistiğe nazaran 1928 senesinden 1934 yeler, efrada mahsus yerler, ve mü * yid mi etmek istemışlerdir? etmislerdir. senesine kadar bu sahalardan on üçühimmat için mahzenler vardır. En son Memduh Talâi TEZBL .. Amerikanın deniz inşaatt. nün eksildiğine inanrnak icab edecek. terakkiyat arasmda, yeralü hangarlaDığer tarafttn, Lufthansamn 1934noda. takriben 100 metro kutrunda ve Vasington 27 (A.A.) Meb'u1935 kif tarifesi, sivil tayyarecılik içm herbiri, kanad genişliği 25 metro olan san meclisi, 1936 senesinde yeniden Almanyada 124 saha bulunduğunu 16 tayyare utiab edebilecek kabıliyetolan deniz bütçesini reye koymadan gösteriyor. Bu vaziyete nazaran Al te döner levhalar yerleştjrilmıştir. Bu kabul etmiştir. man resmî istatistik ofisi, tayyareciliğe (floj tarafı bırincı tahifede) cıhaz, yeraltı hangarlanna son derece Vasington 27 (A.A.) meb'u aid meselelerde çok mahviyet gösteri dolayı teşekkür etmiştir. dar bir medhal açılmasmı ve tayyareusan meclisi, 465 milyon dolara balig yor. Hayır hayır buna mahviyet deneTürkiyenin Yunan isyaru zamanmlerın süratle çıkmasından başka han 24 parça harb gemisi inşasma mâni olmez. Bu istenildiği dakikada müthiş garlann da düşman tayyarelenne karda Yunan hükumetine yardım ettiğini mak istiyen kanunî bir teklifi reddedebir harb aleti halıne gelecek olan bir şı muhafaza altma almmasmı temin etgösteren i!k delil budur. rek, bahrf inşaat programmın tecil vehava kuvvetinin ulaştığı terakki dere mektedir. Central News ajansının verdigi ya tadiline muv«fakat göstermemiştir. cesini yabancılardan gizlemek endışc malumata göre Yunan hükumetinin Düşman tayyarelerini büsbütün şasinden başka birşey değildir. iltiması üzerine on beş Türk tayyare şırtmak için, tayyare sahalannın eksemümbais ıstırab verici âr»z tedavi lu* si şekilleri ve alâmetleri değiîtirildik risi, ormanlar içinde, çalılık arazide yaEsasen. yalnız sivil tayare sahalalınjnış olnyor. ten sonra Yunan asilerinin mevzüeripılmış, sahte binalar ve meydanlar ternnı hesab çtmek kâfi değildir. Alman Bazan, bir saat durduğu zaman, ni bombalamıştır.» tib edilmek suretile gizlenmiştjr. r«mi makamlannın b^nemeziikten gelbunun yeniden işlemesi için, sarsmak rnelerine rağmen şurası muhakkaktır CUMHURİYET YunanistanHazarhk kimler içinmif? kâfidir. ki, birçok eski askeri tayyare meydanda dahilî bir isyan çıkmasından mü Ayni »urette, müdahalemizin husulç Almanya, sekız nava mıocakasma lan tamir edilmiş ve oralarda alelâcele teessır olduğumuz ve onun komsu aynlmış bu mıntakalar da aynca 16 şer getirdıği sarsıntı yeni bir hamleyi bais üssülharekeler vücude getirilmiştır. Ecmemleket şeref ve menfaatine muvafık parçaya taksim edilmiştır. olmaktadır; tabiat herşeyi öyle güzel nebi matbuatta çıkan ve doğruluklanolarak biran evvel bastınlmasını te Tayyare sahalannın bulunduklan tanzim etmiştir ki, vücudümüz kendi BI tetkika imkân olmıyan maluraatı bir menni ettiğimiz ve bastınlmasından pel mevkiler, hava otislerinip mıntakaları, bünyesinin tesbit eylemiş olduğu çertarafa bırakarak yalnız sıhhati inkâr ziyade memnun da olduğumuz birer ve taarruz edilecek hedefin, üssülhare çeve dahilinde faaliyete geçecektir. edilemıyecek bazt vesikalara müstenid hakikattir. Fakat tayyarelerimizin şe * keden itibaren 1000 kilometrodan u Hastalan iki sınıfa ayırmak kabil fO9 askerî tayyare sahasmı Lufthansakil ve kıyafetlerini değistirerek Yuna • zak olmaması nazanyesi göz önüne dir: bünyç\î jntizamsızhklardan mu nm gizlemediği 124 meydana ilâve egeririlecek olursa, Alman taarruzunun, nistanda bomba atmağa gittiklcri hj* sab olanlar, yani âsabın muvazenesizdersek, yekun 233 ü bulur. kâyesinde bıttabi çok mübalâğa var Almanyajı ihata eden bütün memle liği dolayısile bünyenin nomal surçtte Hepsi bu kadar değil. Almanyadaketlerç yani, Ingiltere, Fransa ve Belçalışmasmdan mahrum bulunanlarla, ki hav sporlan cemiyeti gruplarının çika, italya, Çekoslovakya, Polonya, uzvî ve mahvedici afetlere maruz oaskerî bir şekilde tan?im edilmiştir. Baltık memleketleri ve Sovyet Rusya, himmetile, eon zamanlarda tayyare lup ta refleks tedavisile şifa bulmalan Skandinav memleketlerine mütevec 4 Sahalarda, askeri maksada spor meydanlan pek fazla artmış, altı nıümkün olmıyanlar. cih olduğu görülür. mahsus olduğuna kat'iyyen şüphe •ay içinde en aşağı 25 i bulmuştur. BuFazla miktarda hamız ifraz eyledidilmiyecek tertibat yapılmaktadır. nun asgari miktar olduğu şüphesizdir. Hava kuvvetleri mıntakalan ve ğinden dojayı, herhangi bir mide ça 5 Almanya askerî işlerinde muSadece kat'î ve doğruluğundan şüpbu mıntakalardan yapılacak taarruz himadığı takdirde, bunun bünyevî bir azzam ıs'ahat yapmaktadır. he edilemiyecek rakamlara ıstınaden, lann hangi istikametlere teveccüh edemuvazenesizlikten başka birşey olmadı Alman tayyare sahalannın bugunkü 6 Tayyare meydanlan, bütün ceği yukandaki haritada gösterilrnjş ğmı takdir etmek kolaydır. komşu memleketîere yıldınm süratile sayısı topyekijn şöylece tesbit edılebi tir. Bu şerait dahilinde, Almanyanın taarruz etmeğe elverişli bir şekilde serlir: hava işleri sahasmda gösterdiği faali Lâkin, eğer gene bir mide, sathı yetin askeri mahiyetinden şüphe etmeSivil tayyare meydanlan 124 p nm bir kısmmda bulunan bir yaradan ğe mahal yoktur. Yukanda saydığımu Ingiltere tayyare kuvvetlerini dolayj dçlironiş te, onun için hazmetAskerî tayare meydanlan 109 vaziyetler de gösteriyor ki: Spor meydanlan 25 miyorsa, burundaki sempatiğin ü*erinarttınyoF YekÛn 258 Londra 27 (A.A.) Da'ıly Te1 Almanyanın sahib bulunduğu de azçok mahirane müdahalede buBu rakamlann asgari oldugunu soytayyare sahalannm adedi kendi itiraf legrefm bildirdiğine göre, hükdmet lunmakla nomal ensice yaratmak mümlemişük. Çünkü: ettiği miktardan kat kat fazladır. havaî silâhlanma programmı tadil ve kün değildir. 1 Sivil tayyare sahalannın hepsi 2 Bu sahalardan bir çoğunun, tesri etmek nıyetindedir. *** adi coğrafya haritalannda kat'iyyeu bilhassa deniz tayyarelerine mahsus Bakanlar, bu meselevi gelecek paO halde, bu metodla tedavisi miimgösterilraemiştir. olanlann tesisi ne ticarî, ne de sair herkün olan haller hangileridir? zartesi tetkik edeceklerdir. Kabinenin, 2 Yeni yapılan askeri tesisat, bilhangi bir maksada atfedilemez. Bu haller ve tedavi şcküleri roakalchava konseyi tarafından tesbit edilen hassa büyük harb tayyarelerine mahsus ^ 3 Alman hava işleri tamamen nin ikinci kısmmda izah olunacakür. prograroı kabul edeceği şüphesizdir. Sofya 27 (Telefonla) Yeni kabine kurulalıdanberi Sofyaya getirilme» leri arhk bir mesele olan sabık bas, vekillerden Çankofla Görgiyef ve arkadaslan kabine azası arasmda birçok gürültülere, hatta istifa etmelere kadar sebebiyet verdikten sonra nihayet bu sabah saat bes,te Sofyaya getirildiler. Ancak dün akşam Heyeti Vekiled* bunlann serbest bırakılmalanna kat'î bir karar verilebilmiştir. Bu karar hçmen Burgaza bildirilmiş ve sürgün edilenlerden Burgaz karşısındaki Aya Anastisya adasından alınıp Burgaz yoluyla Sofyaya getirilmişlerdır. Bu sabah erkenden Çankof, Gör » giyef ve arkadaşlan Sofyaya 15 kilo* metro mesafede bir istasyonda tren •* den indirilip polis otomobiline bindi • • rilmişlerdir. Otomobillerde birçok mu> hafız polisler bulunduğu halde Sofyaya hareket etmislerdir. Sofyaya 10 kilometro mesafeye gelince otomobillerle yeni bir polis grupu bunlan karşılamıştır. Otomobille • rin geçeceği bütün caddeler daha erkenden süvari ve yaya polisler tarafından muhafaza ediliyordu. Alman bu sıkı tedbirler guya Çankof taraf • tarlannın yapmak istedikleri tezahürata m?ni olmak ve halkm da heyecamnı teskin etmek içinmş. Bu münasebetle hükumet gazetelerin bu hususta bçyanı h'kir etmelerine, sürgün edilen * lerden beyanatlar almalanna ve neş retmelerine ve hâdiseyi uzun uzun nakletmelerine kat'iyyen müsaade etmemiştir. Yalnız Dahiliye Nazın kı^ sa bir tebliğ göndermiştir. Yunan asilerinin tenkiline yardım etmisîz!