28 Nisan 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8

28 Nisan 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 Ctnnhttriyet 28 Nisan 1935 Oliır nakos geliyor ^ Osmanlı BankaGalatasaray ve Beşiktaş tarafından çağrılan Yunan şampiyonu, 200 lira fazla verilince Fenerin davetini Jkabul etmiş! Ynnanistan şamDİyonu Olimpiyakos takımı perşembe giinü şehrimize gelecek, cuma giinü ilk macı yapacaktır. Yunanistan şampivonu Fener ve Gü neş kulübleri tarafından yapılan davet üzenne gelmektedir. Yunan takunınm evvelce Galatasaray ve Beşiktaş kulübleri tarafından davet edildiğini yazmışuk. Bize verilen malumata göre Fener ve Güneş ku'übleri, Galatasarayla Beşiktaşın mdstereken Yunan şampiyonunu davet ettiklerini haber almışlar ve bu takımı kendi hesablanna getirmek için teşebbüsata geçmişlerdir. Olimpiyakos, Galasaray hesabma 1300 liraya çelmeğe razı oldugu halde Fener Güneş kulübleri fiati arhrarak 1500 lira teklif etmişlerdir. 2 0 0 Kralık bir fark, Yunan takımını Fener Güneş kulüblerinin teklifini kabul ettirmekte amil olmuştırr. Eğer bize verilen malumat doğru ise mezada çıkanlan kelepir bir mala pey sürer gibi buraya getirilecek ecnebi takımlanna verilecek parayı böyle arbrmak bilmiyoruz ne dereceye kadar dogrudur. Sonra da kulüblerimiz, yaptıklan maçlardan ziyan ettiklerini, parasız lıktan sıkınb içinde olduklannı söylerler ve derd yanarlar. Olimpiyokas taknnı bundan dört sene evvel de şehrimize gelmiş, © vakit yaptığı maçlarda mağlub olmuştu. Şimdi çok kuvvetli olarak geldigi ve bilhassa burada yapacağı maçlar için eoeyce hazırlandığı haber verilmekte dir. Olimpiyakos ile Fener ve Güneş takımlannın yapacaklan maçlann neticesi için kat'î bir miyar olmamakla beraber dört sene zarfında iki memleketin futbolda nekadar terakki ve tedenni ettiğini aşağı yukan göstermiş olacr>br. 5000 lirayı nasıl dolandırmış? sındaki sahtekârlığın iç yüzü Cumhuriyet,, in müsabakası Tarihin meşhur simaları Büyük nıüsabakamîzın] tafsilâtı Karüerimize manen faydalı ve maddeten ıstifadeli olacak bir musabaka tertib ettik. Bunun içın 1500 lira hedıye veriyoruz. Müsabakamızın esası şudur: 12 Meşhur kumandan 12 Meşhur devlet adamı 12 Meşhur kadm 12 Meşhur kâşif 12 Meşhur iş adamı nın hayat ve muvaffakiyetlerlni sırasile ve grup halinde neşrediyoruz. Makaleler salâhıyettar kalem! ler tarafmdan yazümıstır. Her makalenin içinde bir de rey vara kası vardır. Kanlerimiz bunlan grup sırasüe doldurup bize yollı yacaklardır. Yani 12 kumandan dan, 12 iş adamı veya kadından her birine beğenışlerine göre 1 inci. 2 nci, 3 üncü, ilâ numara vereceklerdir. Bu suretle 60 meşhur şahsiyet hakkındaki fıkırlerıni tesbıt etmiş olacaklar ve 60 rey varakası do lunca «Cumhuriyet Müsabaka memurluğuna» göndereceklerdir. Beş seri neşrolunup reyler tamamen bize yollandıktan sonra tas nif işıne başlanacak ve rey vara kalarındaki isimler sıraya konula eaktu". Her grubda en çok numara alan büyük adamlara rey verenler veya bu intihaba yaklaşanlar ara smda 500 kariimize 1500 liralık mükâfat verilecektir. Müsabakaya iştuak için şcyle hareket edeceksıniz: Rey varaka larını kesip saklamak; her seri bittikçe 1 inci, 2 nci, 3 üncü ilâ... Numara koymak ve 5 seri tamam o lunca hepsini bize yollamak. Bu 60 meşhur simaya aid reyleriniz tasnif olunacak ve çok rey kazan mış olanlara seçen okurlanmız birinci sahifede ilân ettiğimiz 1500 liralık mükâfat ve hedıyeleri ka • zanacaklardır. ••• Büyük kumandanlor: 6 Bandan dört tene evvel şehrimize gelen Olimpiyakot takımtnın kaptanı derasyonumuza gönderdiği son bir telgrafta 2 haziran pazar giinü Istanbulda maç yapabileceğini ve bunun için de 1200 lira istediğini bildirmiştir. Federasyonumuz, pazar günü yapılacak maçm bu kadar hasılat temin edemiyecegini, bu tarihin ya 31 mayıs, yahud da 7 haziran olarak kabul edilmesini ve burada iki maç yapıldığı takdirde istenilen paranm verilebileceğini bildirmiştir. Bu teklifin kabul edıleceği umulmaktadır. Izmir (Hususi) Izmir Osmanlı Bankasında bir sahtekârlık meydana çıkbğını bildirmiştim. Aldığım malu mata göre hâdise şöyle olmuştur: Meçhul bir şahıs, Izmirde tanınmış tacirlerden Kadıoğlu Ahmed ve Mahmudzade Hüseyin Zihni imzalannı taklid ederek bir bono dolduruyor, bankaya getiriyor, beş bin lira alıp gidi yor. Bilâhare diğer bir muamele esna smda banka memurlan, tacirlerle bu meseleyi konuşuyorlar. Tacirler, hayret içinde; Haberimiz yok! Diyorlar ve imzalar dikkatle gözden geçirilince bononun sahte oldugu anlaşılıyor, tahkikata başlanıyor. Zabıta, tahkikata büyük ehemmiyet vermektedir. Tahkikabn şimdiye kadar geçen safhası, herhangi bir şahıs hakkmda en küçük bir şüphe uyandirmamışbr. Vak'anm geçış tarzı dikkate şayan görülmüştür: Bir şahıs geliyor, doldurulmak üzere sened istiyor ve bu şahsın tanınmamış bir insan olması hiç nazan dikkati celbetmiyor. iki gün sonra, sened, doldurulmuş olarak ayni şahıs tarafından getiriliyor. Isbhbarat şefi, imzalara bakıyor, gişeye veriyor, gişe, muamelât şefine gösteriyor, o da vezneye tevdi ediyor. Fakat hiçbirisi, tanınmamış ş,ahıslar hakkında icab eden tetkikı yap mıyorlar. Halbuki, usulen, bu şahsı tanımak, aksi takdirde bir tezkiyeye tâbi tutmak icab ediyordu. Bu cihet alâkadar memurlardan sorulmuş, onlar da bir hata işlendığini söylemişlerdir. Işin garibi şu ki, haricden olduğu söylenen meçhul şahıs, muamelenin ikmali için, banka koridorunda bir, iki saat dolaşmış, bono elden ele geçmiş, kimsenin nazan dikkatıni celbebıremiştir. Attilâ Uzun yıllar, yarı küre üzerinde ezicı bir silindir rolü oynıyan eski Roma, kendi belini büken bir mület için «Merrihin kılıcını L'epee de Mars> diyor. Sılüıdiri kıran bu kılç, Hun Türİderidır ve Attilâ onların en ünlü başbuğudur! Lâtin tarihçilerinden Jordanis, bu yaman Türkün portresini şöyle çizi yor: Kısa gövdeli, geniş göğüslü, es mer tenli, demir yapıh bir adam. Büyük basile, çukur gözlerile, seyrek sakalile, kır saçlarile, basık boynile, gunırlu yürüyüşile, keskin ve sezişli bakışlarile orta Asya soysal ömekleri nin en güzeli. Yabancılara karşı ça lımh, Türklerin önünde son derece alçak gönüllü. Gösteristen iğrenir, süse ve paraya karşı omuz silker. Üzerınde «ak sungur» işlenmiş olan şerefli bayrağınm altmda toplanan lan evlâdı gibi sever. Onlardan zen gin bulunanlann parasına ilişilmesine, yoksullann incidilmesine asla göz yummaz. İyi düşünür, hesabb adım atar, yerinde yıldınm olmayı bılir, yerinde tatlı bir gülümseyiş gibi canlara yakınlaşır. Dördüncü asırda Asyadan gelen, Don kıyılannda yerleştikten biraz sonra Gotları ileri sürerek Tuna kıvtlarma yayüan Hunlann idaresi 437 yılında Attilânm eline geçtL Bu eşi çok az yaratılmış olan kudretli Türk, babasınm sağlığmda Romada bulunuyordu. Temeli kağşamış olmasına rağmen hâlâ cihan imparatorluğu adını taşıyan köhne müessesenin içini, dışını öğrenmeğe savaşıyordu. Silindiri kıracak kılıç, işte bu Roma konukluğu sırasında bilendi, hazırlandı. Nitekim Iskenderin babası Filip te, Atinada geçirdiği birkaç yıl içinde Yunanlıbğın girdisirü, çıktısını öğrenerek Makedonyanın Yunanistana üs tün gelmesini temin etmişti. Attilâ, Hunların başına geçince gütel bir plânla işe başladı, ilkin Ostrogotlan, Herulleri, Gebitleri ve Türk, Cermen, daha birçok kümeleri bay rağı altına topladı, sonra ikiye ayrılmış olan Roma Imparatorluğunu ayrı ayrı hamlelerle ezmeğe koyuldu. Attilâ, eihangir Romanın heyulâsı üzerinde yürüyüp cihangır olmak istijTordu. 0nun yumruğunu yiyen miiletler, kendisıni yağmacılıkla it ham ederler. Bu, mağlubun galıbe iftirasıdır. Çirkin bir bühtar.dır. Attilâ, tar.Mİn tanıdığı her büyük fatih gibi geniş bir programla ve belirmiş hedeiJere doğru yürüyen bir kumandandı. Atlas denizine kadar gilmek, bütun vrupayı avucunun içine almak istiyordu. Bu büyük düşünce ile önce şarkî Roma üzerine atıldı, bütün Trakyayı aştı, şimdiki Çekmece önüne kadar geldi. Bizans, sönmiyen bir şimşek gibi mesafeleri aşıp kıt'al^n deviren bu yaman kılç önünde diz çöktü; her yü bir vergi vermek, Attilânm her buyruğuna boyun iğmek şartile on dan barış dilendi. O sırada garbî Romada bir impa rator kızı, henüz on altı yaşlarmda bu* prenses Attilâya gizli bir mektub ve bir de yüzük yolladı, kendini onun kansı saydığmı bildirdi. Hunların yiğit hükümdan. önüne atılan bu kadın kalbini sıyasal düşüncelerine mihver yaptı, Romadan kızı ve kıza çehiz olarak ta birçok yer JStedL Cihan imparatorluğunun muh teşem payitahtını bu dilek zelzeleye uğratmıştı, yaman bir telâşa düşür müştü. Attilâ, Romayı tek bir sözle şaşkma çevirdikten sonra kendi öz ülküsüne uygun yolda yürüdü, yedi yüz bin kişilik bir süvari kuvvetinin başında Ren ırmağını geçti, Parisi sağında bıraktı, Orlean üzerine atıldı, şehri ele gecirdi. Roma, Vizigotlar Kralile de uyuşarak Attilâya karşı bir ordu çıkardı. General Actiusla Gotlar Kralı Attüâ Theodorickin kumandasında bu lunan bu orduda Fransızlar, Sarmatlar, Burgonyalılar, Sakson lar, Armorikler, Lizyenler, Rive renler, îbriyonlar ve daha birçok Selt ve Cermen kümeleri vardı. Attilânm ordusunda da Türklerden başka Rugeslerden, Kelonlardan, Sinirlerden, Markomanlardan, Suevlerden ve da « ha birçok şimal kavimlerinden fırka•iar bulunuyordu. Düzinelerle prens ve kral, Attilânm emri altmda idi, ona kölece hizmet ediyorlardı. Bir buçuk milyona yakın insan, «Şan Katalonık» ovasında karşı kar şıya geldi, çok kanlı bir savaş yapü dı, tam üç yüz bin kişi öldü, Vizigot 1ar Kralı da o meyanda Merrihin kılıcına çarpıp parçalandı ve sonunda harb meydanı ölülere bırakılıp Vizi îotlar (Toulonse) şehrine, Attilâ da Ren gerilerine çekildi. Hunlarm hükümdan, ordusunda açılan gedigi kapamak fikrile geri çekilmeyip üeri hareketine devam et seydi Avrupa hartasmm şekli mut laka değişecekti. Bugünkü Fransa bambaşka bir sıma ile tarihe cıka caktı. Onun Gol kıt'asını bırakma sile o ihtimal, silindL Bununla beraber Attilâ, ülküsünü unutmuş değıldi. Ren arkalanna çekildikten biraz sonra pek mükemmel ve pek büyük bir ordu ile Roma üzerine yürüdü, Aquilee önüne kadar geldi, bu şehri sıkı bir muhasara ile hırpalayıp düşürdü. Milânoyu, Pa viyi ve Italvanın belli başlı bütün şehirlerini ele geçirdi. Romaya yaklaştı. Ne împarator Valantiyen, ne Şan Katalonik savaşından kendini muzaffer çıkmış sayan General Actius, onun karşısına çıkmak yiğitliğini gösteremedi. Roma, Türk Hunlann elme düşmek üzere idi ve Avrupa hartasımn değişmesi yeni baştan münikünle şiyordu. Tarihin bu eski abidesini, ihtiyar Romayı ve onunla beraber Avrupa nın sosyal çehresini kurtaran Kilise oldu. Evet, tsayı Romada temsil e den ve Avrupaya yeni bir dinin he yecamnı aşılamakla uğraşan Kilise, imparatorun ve ordusunun korkudan titrediei bir demde harekete geçti. Papa Sen Leonun şahsında canlana rak Attilânm ayaklarma kapandı. Silâhm aczine karşı salibin gösterdiği bu yalvanş, Attilâyı müsama haya sürükledi. Merrihin kıha tsa nın kolunu parçalamayı zül saydı ve Hunlar, Roma önünden çekildi. Pa pa Sen Leon, Romanm Attilâya vergi vermesini ve Prenses Honoryayı ona göndermeği taahhüd etmişti. Attilâ, Hunlann başına geçtiği gün Avrupa şarkî ve garbî Roma imparatorlannın nüfuzu altında idi. On beş yıl geçmeden bu nüfuz, tamamile Attilânın eline geçmiş bulunuyordu. Çünkü her iki imparatorluk onun üs îngiltcre kupası lnsiltere kupa maçınm finali dün Londrada Vempisley ttadyomunda 95 bin seyirci önünde oynanmış, mu tad olduğu üzere tngiltere Kralı da maçta hazır bulunmuştur. Final maçı Stefild ile Albion takımlan arasmda oynanmışbr. Strefild maçı 42 kazan mış, kupayı almışbr. Romanya millî tak»mı ne vakit gelecek? Romanya federasyonu, futbal fe Fırhnadan bir yelkenü parçalandı Evvelki gece çıkan fırbna, vakrtınde alınan tedbirler sayesinde büyük bir zarar vereröenriştir. Yalnız Yeşjîköyde» demirini koparan tnbolulu Hü seyin ve Süleymanın 10 tonluk gemisi Kumkapı açıklannda karaya düşmüş, bu sırada suların cereyanı ile karaya yakın bir yerde bulunan bahkçı Kir korun 6 tonluk gemisine çarparak parçalamış, bu sırada sular büyük gemıyi sahilden açarak civardaki dalyana çarpmış ve ağlarla beraber kendisi de parçalanmışbr. Geminin içinde bulu nan Süleyman ve Hüseyin etraftan imdada gelen sandallar tarafından kurtanlmışbr. Adanada dört kulüb arasında yapılan kupa maçları Mü$abakada rey puslast dol durabilmek için gazeteleri eksik olanlar, bu eksik sayıları matbaamızdan yalnız beş kuruçluk be • deli ile tedarik edebilirler. Karilerimizin bu ihtiyaclart ihtimali düşunülerek idarenvzce müsabaka nüahalarından kâfi mihtarda ay nca okuyucularımız için »aklat • tırılrmştır ve saklatttnlmaktadır. ! Bursada Merinos koyunları sergisi Bursa (Hususi) Ilkbahar Me rinos sergisi Ayetçilerdeki Hayvan sergisinde açılmışbr. Sergiye saf ve yanm kan 41 koyun işnrak ettirilmişnr. Bunlardan Belediye reisi Cemil Ozün yetıştirdiği saf kan bir koçla, M. Kemal paşa kazasmın Göllüce köyünden Abdullah Koyuncunun yetişbrdiği bir yarun kan dişi koyun birinciliği almışlardır. Bunlara oruzar lira mükâfat verilmiştir. Ikinciliği kazanan 3 koyun için de yirmi beşer lira, üçüncülüğü kazanan 4 koyun için de yirmişer lira. dördüncülüğü kazanan 10 koyun ıçın on dörder lira mükâfat verilmiştir. Çok kuzu yebştiren sürü sahıblerinden Bursa Belediye reisi Cemil Oz ve Göllüce köyünden Abdullah Koyun cuya da aynca kırkar lira mükâfat verilmiştir. tünlüğünü kabul ederek kendisine vergi veriyorlardı. Roma daT Bizans ta Attilâyı devir mek için her çareye baş vurdular. Bizansta hüküm süren ikinci Teodos, elçi kılığı altmda bir katü gön dererek Hunların başbuğunu öldürtmek te istedi. Attilâ, suikasdciyi af • fetti ve imparatora şu haberi gön derdi: Başka bir hükümdara vergi veren hükümdar, onun külesi demektir Kölelerin vazifesi efendilerinın elini ısırmak değil, öpmektir. Teodos kö • leliğini unutmasın!.. Attilâ, ,yeni aldığı bir kadın şere fine yapılan düğünde fazla şarab içerek rahatsızlandı, agzmdan, burnundan kan boşanarak öldü. Hunlar, bu umulmıyan felâket üzerine şaşırmışlardı. Saçlarını yoluyorlardı, yüzle rini parçalıyorlardı, kanlı yaşlar döküyorlardı. Bu genel yas içinde o nun cesedi bir altın tabuta, bu tabut bir gümüş sandığa, sandık ta bir de mir mahfazaya konuldu, silâhlarils beraber Tunanın bilinmez bir yenne gömüldü. Macarlar, ulusal kostümlerine At tilâ adını vermişlerdir. Orta çağ Al • man edebiyatmda Hunlar başbuğu • nun adma sık sık tesadüf olunur. Fakat bu adı en iyi bilen tarihtir. Çünkü Attilâ, kılıcının ucile kürenin göğ6üne tarih işliyen yüksek behadırlardan biridir. Çakarova mıntahasmtn en kuvvetli takımlarından Adana ldmtm Yar?t» manyurdu arasında idi. Seyircilerin Adana (Hususi) Şehrimizin dört pek heyecan ve zevkle takib ettikleri spor kulübü Tayyare Cemiyeti tara bu maç ta 52 Adana îdmanyurdu fından konulan kupa için 23 nisanda nun zaferile neticelendi. Önümüzdeki maç yapblar. îlkin Seyhanspor Adahafta içinde bu maçlann galibi olan naspor karşılaşb ve çok güzel bir oyunAdana Îdmanyurdu ile Adanaspor dan sonra maç 31 Adanasporun gakarşılaşacak ve galebe hangi tarafta lebesile bitti. kahrsa kupayı o kulüb alacaktar. lkinci maç; Torosspor Adana ld Amerikada Havaiyen danslar merakı Bartmda 23 nisan Çocuk bayramı Bartm «Hususî» 23 nisan Çocuk bayrarm burada büyük tezahüratla kutlulandı. Çocuklar güzel bir geçid resmi yaptılar. Nutuklar söy lendi. şarkılar okundu. Gönderdiğim resim bu tezahürattan bir intıbadır. Gelini tarafından zchirlenmiş! Halici dolduran cski gemiler Bursa (Hususî) Burada Ha Iime isminde bir kadin kırdan toplı • yarak pişirdiği bir sebzeyi yedikten biraz sonra zehirlenerek hastaneye kaldınlmısbr. Halime polise verdiği ifadede gelini ile geçinemediğinden gelininin yemeğine bir zehir kanşbrmış elduğunu söylemişbr. Polis bu noktadan tahki k?t yarlmaktadır. Havay adaları, bütün dünya sey yahlarınm merak ve zevkle gezib gördükleri bir yerdiv. Fakat git gide e şairane manzaralarından, ay ışığımn denizde yarattığı güzel likleri, Havaiyen gitaralann ahengi arasında seyrederek mest olma hulyalanndan uzaklaşıyor. Ananas kompostosu yapan konserve fabrikalarile, şeker kamışı isliyen şeker fabrikalan ve kalabalık Amerikan askerî kıt'alannın garnizonlarile doluyor. Buna rağmen Amerikada romantik ruhlu insanlar fırsat düştükçe Havay adalannı ziyaretten geri kalmıyorlar. Her ziyaretin insan üzerinde bir tesir yapması kabil olmadığı için Havay adala nndan dönen bazı Amerikalı ka dınlar da hoşlarına giden Havaiyen danslann bir takım figürlerini bazı arkadaslanna göstermişler, onlar da diğerlerine anlatmışlar, bu suretle az zaman içinde Amerikayı bir Havaiyen dans merakıdır sarmıştır. Resmimiz Havaylı bir kızın ulusal kıyafetile bir Amerikalı genc kıza bu danslardan birini öğretirken gösteriyor. Kullanılamryacak halde eski va purlann bir çoğu Halice çekilmiş. ve senelerdenberi metruk bir halde duran bu gemiler, yer yer dolmakta olan Halic için lüzumsuz bir kalabalık teşkil etmeğe başlamışbr. Bu rey varakasmı kesib saklayınız Cumhuriyetin müsabakası Alâkadar makam, içlerinde Denizyollan ile Vapurculuk Şirkebnin kadrodan çıkardığı birçok posta vapurla nnın da bulunduğu bu gemüerin biran evvel tasfiye edilerek hurda halinde Çerkesköyün ismi değişti satılmasını, yahud da parçalanarak HaSaray kazasma bağlı Çerkesköy licin boşaltalmasını ve sahillerin mümnahiyesinin Çerkeslikle hiçbir alâka ve kün mertebe temizlenmesıni münasib yakınlığı olmadığından bu ismin ulugörmüs ve bu harab gemilerin sahib «aJ hislere aykın olduğu görülmü) ve bu ismin dejçiştirilerek yerine Kuşbahlerine icab eden teblgatU bulunmuj • çe adı konulma» muvafık jörülmöştür. tur. Kumandanlar Serisi 6 ıtct Rey Puslosı isim ve odres M. Turhm TAH

Bu sayıdan diğer sayfalar: