14 Mayıs 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 10

14 Mayıs 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

!İ0 14 Mayıs 1935 Si/natar/ \\ Şild maçlan 15 hazirana Izmir şampiyonunu tayin edecek olan AltayK.S.K. kadar tehir edildi müsabakası büyük bir heyecan içinde oynandı Izmirde çok heyecanh bir futbol müsabakası Ecnebi futbol takımlan gelî^or "Cumhuriyet,, in müsabakası Tarıhîn meşhur simaları Büyük müsabakamîzm tafsilâh 1500 lira mükâfath büyük mfl sabakamız devam ediyor. Müsabakamızın esası şudur: 12 Meşhur kumandan 12 Meşhur devlet adamı 12 Meşhur kadın 12 Meşhur kâşif 12 Meşhur iş adamı run hayat ve muvaffakiyetîerini sırasile ve grup halinde neşrediyoruz. Her makalenin içinde bir de rey varakası vardır. Karilerimiz bu rey varakalarını saklıyacaklar ve 60 büyük adama dair yazTİann neşri bitince, her serideki şahıslara birinci, ikinci, ilâh.. diye dol • durarak «Cumhuriyet müsaba ka memurluğu» na yollayacaklardır. Beş seri neşrolunup reyler tama \ men bıze yollandıktan sonra taa • nif işine başlanacak ve rey vara • kalarındaki isimler sıraya konula • caktır. Her grubda en çok numara alan büyük adamlara rey verenler veya bu intihaba yaklaşanlar ara • sında 500 kariimize 1500 liralık mükâfat verilecektir. Mükâfat sırası şöyledin 1 • kifiye 300 gümüf lira 1 • kifiye 200 gümüf l'ra 1 • kifîya 100 gümüf lira 5 • kifiye birer befibryerde Cumhuriyet altını 10 kifiye birer yarım befibi» yerde cumhuriyet ahını 15 • kifiye birer cumhuriyet altııu 470 kifiye muhtelil hcdiye!er ;. **» ' x Kardinal dö Richelieu Büyük devlet adamları: 10 Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe kulüpleri ecnebi takımlan getirte • rek maç yapmak için Istanbul futbol heyerine mürçcaat ebnişlerdi. Futbol heyeb*. bu kulüplerin ecnebi takımlarile maç yapabilmelerini temin için şild maçlannın 15 hazirana kadar tehi • rine karar vermiştir. Heyet, bu karannı Istanbul mmtaka heyebne tasdik ettirecek ve şild maçlanm bitirmiî olan kulübleri 15 hazirandan sonra, mutlaka maç yapmağa davet edecektir. Davete icabet ebniyen kulüpler hükmen mağlub addedileceklerdir. 15 hazirana kadar gebrilecek ecnebi takımlan şunlardır: 17 ve 19 mayısta Galatasarayla Beşiktaş Yunanistanın Apollon takımını getireceklerdir. 24 ve 26 mayısta Galatasarayla Beşiktaş bir Çek takımı getirteceklerdir. Gene 24 ve 26 mayısta Fenerbahçe bir ecnebi takımı getirtecektir. Fenerliler, 2, 7 ve 9 haziranda Macaristanın Hungarya takımile diğer bir ecnebi takımı getirip burada bir tur nuva tertib ebneğe ve Fenerbahçenm 27 nci yıldönümünü bu maçlarla kutlulamağa karar vermişlerdir. Bu suretle bu cuma gününden itibaren 15 hazirana kadar, 31 mayıs cuma günü müstesna olmak üzere, her cuma ve pazar günü bir ecnebi takımı maçı olacakbr. Cama günku müsabakayt 1 0 kcuanan Altay taktmt ve taraftarlart îrmir (Hususî) Cuma günü AIsancak sahasında çok heyecanh bir maç seyrettflc Karşılaşma, Altay K. S. K. takımlan arasında geçti. Sahada büyük bir kalabahk vardı. O yuna Altay taraftarlan kadar K. S. rC ve Altmordu taraftarlan da ehemmi yet venyorlardı. Çünkü bugün puan tajlann en ilerisinde bulunan Altayın mağlubiyen ve hatta beraberliği, o günkü vaziyeti derhal değiştirecek ve yeni ycni karşılaşmalar olacak, belki de Altay şampiyonluk imtihanlanndan uzaklaşacak, yerine diğerleri geçecekti. Bu sebebledir ki hakem olarak Is tanbuldan Beşiktaşlı Şazi getirilmişti. Oyun saat on yedide başladı. Ta • kımlara bakıyoruz: Altay, en kıymetli oyunculanndan Mehmedden mahrum, Çünkü Meh med sakatlanmış bulunuyor. K. S. K. ise en kuvvetli kadrosu ile çıkmif.. Oyunun ilk dakikalannda genc K. S. K. hlann Altay kalesine doğru seri birkaç akınını görüyoruz. Bihnci dakikada Altay kalesi bir tehlike atla tıyor. Biraz sonra Altayın oyunutokişafa başlıyor Fakat, her iki tarafin, fcilhassa Altayın asabiyet İçinde bu lunduğu görülüyor. Altay, nisbî bir hakimiyet tesis ettL Sık, tehlikeli a kınlara başladı, Sırtısıra birkaç gol fınan kaçmhyor. Bu, hem hayret verici bir şanssızhk, hem de K. S. K. kaledsi Cemalin muvaffakiyeti olarak telâkki ediliyor. Cemal sık sık alkış lanıyor. K. S. K. da akınlar yapıyor. Fa kat muhacim hatbnda Halimdcn başka isabetli şüt çeken oyuncu yok. Seri, fakat müessir olmıyan akınlar.. Bu devrede Altayın çanssızlığm • dan ve Cemalin güzel oyunundan diğer bir hâdise olarak, Vehabm bir penaltryı atamamasmı görüyoruz. Altaytan Cemille K. S. K. dan Ahmed, mütemadiyen favul yapıyorlar. Zaten çok sinirli bulunan halk, bağrışıyor. Birinci devre sıfır sıfıra bitiyor. lkinci devre ba§lıyor. Gene birinci devre vaziyeti. Altay daha iyi oynuyor, fakat K. S. K. büyük bir enerji sarfediyor. Altay sağ muavini Cemil, çok fena.. Mehmedin yerine konan bu ikinci takun oyuncusu, taknnı için tehlikeler yarauyor. Fakat müdafaada Ali ve bilhassa Hilminin bulunuşu, K. S. K. ya gol imkânı vermiyor. Bu devrede Vehabm canlan dığını görüyoruz. Fakat Cemal, eşi az bulunur bir oyunla kalesini muha faza ediyor. Dakikalar geçiyor. Tri bünlerde halk, buhran ve heyecan îçin" de..* Arasıra feryadlar yükseliyor. Albnordulularla FC S> K. hlar, tribün lerin sağ tarafmı tutmuşlar, müştere ken bağnşryorlar. Sol taraftaki Altaylılar da onlara ayni feryadlarla cevab veriyorlar. Altmordulu Said, bir şarkı soy Iuyor: Koklasam saçlannı!.. îlâh. Sinir içinde güiınekle kanşık bir smtma oluyo... Seyyar gazoz sabcısı: Yüreğı yanıklara gazoz! Dne bağmyor. Oyun scrtleşiyor. Karçıhklı akınlar arasmda Altayın daha fazla tazyiklerini görüyoruz. Bir aralık. Altay aleyhine bir penalü veriljyor.. Tribünlerin sağ tarafında çığlıklar. havaya fırlatılan şapkalar, sol tarafta derin, Szüntülü bir sükut ve: Bu kadar şanssızhktan sonra bır penalb gösteriyor ki mağlubuz! ' Mırtlülan.. Altay oyunculannın da sendeledikleri görülüyor. Penaltıyı Şevket çekiyor ve avut Dcminki his, vaziyet ve heyecan, tribünlerde ve sahada derhal yerini değişririyor. Al tay, muhakkak galib gelmek için bü*ün eaerjisini tarfediyor. Muhacim fcatbnın arkasmda muavinler ilerliyor, soldan ve sık sık akınlar başlıyor.. Dakika 39. Vehab, iki müdafün biraz berisinde duruyor.. Altay mu avini Şükrü, uzun bir vuruşla topu Vehaba veriyor. Vehab topu kapıyor, iki müdafün arasından sıynlıyor ve isa betli bir şütle topu ağlara takıyor: Gol... O kadar gürültü, okadar haykın; lar, elayak pabrdısı var ki, tribünle rin yıkıldığı sanıhyor. Altay derhal müdafaaya çekiliyor ve bir ifa dakika sonra bir gol daha abyor. Hakem isa • ret ediyor: Ofsayd! Biraz sonra oyun 10 Altayın ga libiyetile bitiyor. Altay taraftarlan $ahaya giriyorlar, Vehabı kaldınyor ve kollar arasmda sahadan çıkanyorlar.. Altay, bir oyun daha verecektir. Bu oyun ehemmiyetsizdir. Altay, fevka lâde bir sürpriz ohnazsa bu yıhn tzmir şampiyonudur. •*• Hitler, kat'iyyen harb etmek istemem, diyor (Baştarafı 1 inei tahifede) mn kanını dökrürmek arzusu, bir lâh*ia oUun aklundan geçmiı degildir. . Bugfin tayyareierin kazandığt sürat, harbin üânından bir saat sonra Avru pa hükumetlerinîn herhangi birinin merkezini yok edebilecek derecededir. Ge ne bugün harb vasıtalan o kadar bü • yümüştür ki çıkacak herhangi bir harbe Avrupa pek dar bir sahne olacak br. fnsaniyeb'n bugünkü yegâne ve en mühim vazifesi sulhu muhafaza ve mü dafaadır. Nasyonal sosyalist olan Al manya harb için kılıç şakırdatan bir millet degildir. Garpta Lokarno muahedesi ve Şarkta Polonya ile imzalanan on senelik ademi tecavüz muahedesi yukanki hissiyabmızın bir delilidir, sanınm. Bu sonuncu muahede ne Cenevre tara • fından bir teşci neticesinde yapılmış ve ne de bir mecburiyet kargısında imza • lanmışbr.» Almanyanm Fransa ile dost olup oîamryacağı sualine karşı da Hitler şu cevabı vermiştir: « Bu mücadelelerin nihayete er • diği ve her iki millet de bunun faydasiz olduğunu takdir etbği gün tara feyn için en büyük saadet olacakbr. Bugün ne Fransa bizi ve ne de biz Fransayı yokedecek kuvvette degiliz. Saniyen birbirimize komşuyuz. Fran sa, bizim bir gün umumî harbin intikammı alacak bir harb ilân edeceğimiz endişesindedir. Evet, evvelce milletini harbe sürükliyen bir reis iyi bir vatanperverdi, fakat bugün böyle bir reis bir vatan haini telâkki edilmektedir. Ne başka milletlerin bize, ne de bizim başka milletlere harb ilân etmemizi is teriz. Yegâne emelimiz müreffeh ve mes'ud bh* Almanya hazırlamaktır.» Müstemlekelerinizin iade edil mesini ister misiniz sualine karşı de • miştir ki: « Evet isteriz ve müstemlekelerimiz iade edildiği zaman da diğer mil • letlerle müsavi addedildiğimizi görerek Milletler Cemiyetine gireriz.» Lutfen bugünkü Almany<vyı tarif eder misiniz sualine de şu cevabı vermiştir: « Bugün hükumetle ahali yek vücüddür. Muhalefet edenler 2,5 milyondur, fakat hükumete ib'mad reyi verenler 40 milyondur. Bugün Almanyayj Alman milleti idare ediyor, Ya hudi hakimiyeb memleketten dışan sürülmüştür.» Cuma günkü diger maçlarda Alb nordu takımı, Buca takımını. 10 I gibi büyük bir farkla yenmişbr. Onücnüzdeki haftanm «n tnahijnmaçı, Altmordu K. S. K. arasmda yaptlstak olan maçbr ve bu maç, Izmir ikinci sini tayin edeceği için sporcular arasmda epeyce alâka uyandınnaktadır. »** Şehrimiz Karantine Kurultay spor kulübü cuma günü Armutlu Gencler Birliğinin daveti üzerine Armutluya gibnişbr. Gencler bir arada eğlenceli saatler geçirmişler ve bu meyanda bir de maç yapmışjardır. Armudlu takımı oyunu 41 kazanmışbr. Büyük atletizm bayranyna Sernih ve Mehmed Aii giremiyorlar fstanbul atletizm bayrammm ilk seçmeleri bu cuma Bebekte Robert Kolej sahasında yapılacakbr. Atlet lerimizden, Semih ve Mehmed Ali imtihanlannm en hızlı bir zamanına tesadüfü dolayısile bu müsabakalara bu sene de i$tirak etmiyeceklerini bil dirmişlerdir. 31 mayısla yapılacak nihaî müsa bakalara Macaristanın en kuvvetli 800 metro koşucusu Zabo ile gene en kuvvetli mania koşucusu Macar Kavaç gelecektir. Yunanlılann ve Balkanlann disk atma rekordmeni Silas ile en iyi koşuculanndan 100 metrocu Frangudis, 800 metrocu Yorgokopulas ta bu büyük müsabakalara iştirak edeceklerdir. Balkan oyunlan hazırlığuu üzerine alan'komite işlerin lüzumu kadar muntazam cereyanı için yazt işlerini Tevfik Haccare, hesab işlerini de tenisçi Suade devrebnişhr. Teknik komite Taksim stadyomunda soyunma odalarile duş yerlerini yeniden yapbrmaktadır. Atletlerimiz için bir de masör temini düşünülmektedir. On yedind asnn başlannda Eleo | Protestanlık meselesi kapandıktan nore adh bir kadın Pariste tevkif o sonra sıra derebeylerine gelmişti. lundu, büyü paymak suçile mahke Richelieu, bütün ülkede yalnız Kralm meye götürüldü. Bu kadın Conçinin emredebileceğini, yakın ve uzak her kansı ve Konçini ise Kraliçe Marie köşenin Parise bağlı olacağını ileri de Medicisin sevgilisi idi Onlann sürerek derebeylik haklannı kökünsevda yolunda iplikleri pazara çıkmış, den lâğvetti. Lâkin korkunç bir muKonçini öldürülmüş, Eleonora da uy kavemetle karşüaştı, kendi yurdla durma bir suçla mahkemeye veril nnda birer küçük kral gibi yaşamamişti. Hâkim, kocasmın matemini tu ğa alışkın olan Dükler, Markiler, Batan genc kadına sordu: «Sen nasıl si ronlar hemen silâha sanlmışlardı. Ayhirler düzüp, büyüler kurup Kraliçe ni zamanda fedailer, serdengeçtiler seüzerinde bu kadar nüfuz sahibi ol çerek Parise yolluyorlardı, Richelieudun?». Kadın, cevab verdi: «Olgun yu hançerle veya zehirle öldürtmeğe akıl, boş kafaları kullanmak için bü savaşıyorlardı, zeki ve iradeli Kardiyüye muhtac degildir. Zekâ, hama nal, derebeylerini şatolannda teker kati daima köle yapar». Mahkeme, bu teker ezdiği gibi yapılan suikasdledoğru sözü çürüdemedi, fakat kadını rin de hepsinden kurtuldu ve Fran ateşe atıp yakmakla olgun aklın boş sada kral kadar kuvvetli tanılan Chakafaya tahakküm etmesinin öciinü al lai ve Mogorans gibi Dükleri ve Kradıî lın gözdesi olup bizzat derebeyi ve îşte Richlieu, Fransanın böyle bir derebeylerinin hâmisi olan Kont dö zihniyetle idare olunduğu, Kraliçele Sen Marsı ipe çekip astı. Vaktile On rüı serseri âşıklar elinde maskaraya Birinci Lui tarafından başlanıp ta biçevrildiği sırada iş başına geldi. Pa tirilememiş olan derebeyliğini yıkma pazdı, gün başına bir aşk gunahı işli ameliyesini işte bu sert ve amansız yen Kraliçenin «Confesscur»u idi, hamleler tamamladı, Fransada tam onun gunahlanru dinliyor ve Allah bir merkeziyet sistemi kuruldu. namına affediyordu. Bu yakınlık doRichelieu, bu iki büyük işi başarır layısüi kendini de Kraliçeye sevdir başarmaz üçüncü emelini tahakkuk etdı, henüz anasının vasiliğinden kur tirmek yoluna girdi. Şirr.di Avusturtulamıyan küçük Kral On Ûçüncü Lu yayı alçaltacak ve Fransayı Avrupainin surat asmasma rağrnen Başvekil nın birinci devleti haline getirecekti. liğe geçti. Onun bu emeline ermek için aldığı Richeliyeu papaz kostümü içinde tedbirler, devletçilik endişeleri yanınyaşıyan parlak bir zekâ idi, devlet i da dinî düşüncelerin nekadar kolaydaresinin başına geçer geçmez bu ze lıkla feda edildiğini gösterir. Kardinal kâ birden kendini gösterdi ve Avrupa Roma kilisesinin en ileri gelen evlâMüsabaka netieenne îrttizaren da o güne kadar saygı gönniyen Fran dından biri idi, Kardinaldl, bir gün her günkü rey putlalarını $ak • sa Krallığı siyasî çehresini değiştire Papa olması bile muhtemeldi. Franlaymız. Ektik rey varakalarımz rek yaman bir kudret halini almağa sada protestanlan ezmesi de bir baiçin lâzım alan gazete nüthala • başladı. Kilîseden yetişen Kardinal, kımdan bu meslekî hususiyetinin nenm idarehanemize bes karasluk dünya işlerini din işlerinden daha iyi ticesi sayılabılirdi. Halbuki bu katopul yolhyarak tedarik edebitir > kavramıştı ve çok iyi çalışıyordu. lik ve Kardinal Başvekil, Avusturyayı siniz. Müsabaka nâshalartndan Richelieu tara yirmi bir sene Fran siyasî bakımdan küçültmek için Al hâfi mîktarda aaklanmtrtrr. sanın hâkimi kaîdı. On Üçüncü Lui manyadaki protestanlan himaye et«sözde Kral» dı ve söz, gerçekten mek yolunu tuttu, orada katoliklerle Kral olan Richelieunundu. Her bakım protestanlar arasında yüz gösteren dan eşsiz bir devlet adamı olan Kar boğuşmadan istifade ederek Avusturdinal bütün faaliyetini dört noktaya ya aleyhine bir ittifak manzumesi vüve bir tek hedefe bağlamıştı: Protes cude getirdi ve meşhur otuz sene mutanlığı ölü bir hale koymak, henüz ya harebesinin sürüp gitmesinde en bjşiyan derebeyliğini tamamile jgider " rincf âmîToî<hı.fcrehrîe,u,^âİniz Al L mek, Avusturya devlötini alçalfmaft, ftıanVa ve Avusturyaya harb açmafcla Gazetelere het*gî?n bpçhr Fransaya medenî bir sima vermek ve ve Avusturyay* harb açrmş olan Dâo devleti Avrupada birinci kuvvet kelimelik bir liste . nimarka, Isveç gibi hükumetlere yaryapmak!... dım etmekle iktifa etmedi, îspanva verîlecek ^ Her birinin yapılması uzun zahmet Habsburglarile de savaşa girişti. Richlere, büyük yorgunluklara bağlı olan lieu, otuz sene muharebesinin sonu • Ankara 13 (A.A.) Dil Cemlyeti bu dört işi, Kardinal dö Richelieu mu nu gerçi göremedi. Fakat AvusturyaGenel sekreterliğinden: vaffakiyetle başardı ve onlar başarı nın birçok mağlubiyetlerine şahid olŞu sırada Ankarada bulunan ga • lınca Fransanın Avrupada en kuvvet du ve Fransanın Avrupada en kuv zete ve mecmua sahibleri kendi arali devlet tanınması neticesi de kendili vetli konuşan bir devlet haline geldilannda toplanarak günün başhca ğinden tahakkuk ettL Zeki Kardinal, ğini de görmek bahtiyarlığına erdi. devrim işi olan dil meselesinde bir geniş ve tehlikeli programım yerine Richlieu, her emeline erdiği gibi likte ve aşağıda gösterildiği üzere hagetirmek için önce protestanlan eze Fransaya medeni bir sima vermek ülreket etmiye karar vermişlerdir: rek işe başladı. Kiliseye karşı müc küsünde de muvaffak oldu. Maîıye iş1 Dil Cemiyeti Klavuz Komisyorim ve kanlan heder sayüan protes lerini düzeltti, güzel kanunlar yaptı, nu tarafmdan gazete ve mecmua adtanlar uzun mücadelelerden sonra kuvvetli bir donanma vücude getireNantes fermanı denilen vesika ile reslerine her gün beşer kelimelik bir rek birçok müstemlekeler elde etti, kendilerıne serbest yaşamak hakkını Fransız düini büyük himmetlerle düliste gönderilecek ve bu listçdeld kekazanmışlardı, ellerinde sağlam kale zeltti ve bu dilın temizjiğini korulimelerin kullanış tarn misallerle ler vardL Richelieu, devlet içinde dev mak için Fransa Akademisini açtı, izah edilecektir. let teşkil etmiş gibi görünen protes Sorbon Darülfünununu kurdu, dev2 Gazete ve mecmualar, kendi tanların mezhebî hürriyetlerine iliş let kütübhanesini genişletti, bir nememekle beraber siyasî mahiyetteki batat müzesi meydana getirdi, san'a | türkçeleştirme çalışmalanna aynca imtiyazlarını kaldırdı, onlann icabm tı ve hüneri himaye ederek Fransada devam etmekle beraber, o günden da harb için ellerinde bulundurduk engin bir irfan hayatı yarattı. sonra bu listelerdeki kelimelerin os^ları kaleleri harb açarak birer biRichlieu, tarihin tanıdığı devlet a manlıcalannı bir daha kullanmıya rer aldı ve Fransanın göbeğinde yaşı damlannın en büvüklerinden biridir. caklardır. Yazı işleri direktörlenle yan ikiliği giderdL M. TURHAN TAN düzeltme şefleri ve gazete ve mecmaBu rey varakasinı kesib saklayınız alara gelen yazüardaki osmanlıca kelimeleri listelere göre değiştirecek veya yazıcılanna değiştirteceklerdir. 3 Bu karar sureti Dil Cemiyeti tarafından toplantıda bulunrmyan R«y Puslası gazete ve mecmua sahiblerine de gönderilerek imzalan rica edüecek • tir. 10 uneıı • Dil Cemiyetinin güzel bir kararı Cumhuriyetin müsabakası Devlet adamları Serisi isim v« adrec Merkez Bankasınm vereceğî avanslar Torbalı köylerinde açılan andaçlar Adnadan haber verildiğine gore Yunan Federasyonu iki maç, olmadığı takdirde bir maç için Türk millî takımını Atinaya davet etmiştir. Federasyonumuz henüz bu davete cevab vermemişbr. Yunanhlar bu ma çın 19, 21 mayısta olmasını istemek te ve bunun Balkan olimpiyadma hazırlık olacağını söylemektedirler. Yunanhlar millî takımımızı davet mi ettiler? Süvarilerimizi istikbal Nisteki konkurlarda muvaffaki yetler kazanan binicilerimize Sipahi Ocağı atlı bir istikbal merasimi ha zırlamaktadır. Ocağın kadın ve erkek üyeleri za • bitlerimizi atlara binerek karşıhyacaklar ve hepsi bir arada Ocak merkezine kadar geleceklerdir. Torbah «Hutusî» Parti Kurultayı dolayısile koylerimızde müteaddid andaçlann açılma merasimi yapılmiftır. Gönderdiğim resim bu merasimden birini göstermektedir. Ankara 13 (Telefonla) Cumhuriyet Merkez Bankası heyeti umu miyesinin 28 nisan tarihinde fevka • lâde toplantısmda nizamnamei esa sinin 13 ve 32 nci maddelerinde ba zı tadiller yapılması kararlaştınlnııştı. Bu suretle bankaya aid ve 715 numaralı kanunun muaddel 40 ıncı maddesinin de yeniden tadili lâzım gelmiştir. Tadilâta göre banka dev let, vilâyet ve belediyelerin Borsada kote tahvillerine mukabil azamî yüzde seksen nisbetinde ve diğer kote edilmiş sağlam tahvilâta mukabil azamî % 70 nisbetinde ve üç vade Ue bankalara avans verebilir. Banka bu tahvillerle hazine bonolan mukabi linde ve faiz nisbeti hazine ile banka idare meclisi arasında takarrür ettiribpek ve 1934 senesi nihayetine kadar itfa edilen yüzde bir faizli hazine bonolannın yüzde sekseni ras betinde olmak üzere Maliye hazine sinden avans verebilir. Bu lâyiha bu' günlerde Mecliste konuşulacaktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: