16 Haziran 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

16 Haziran 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1« Haziran 1935 CDMHÜRÎTET 5 Adolf Hitlerin Hayatı Avusturyaya bir darbe indirilece. ğini herkes biliyordu 17 İzmirde un piyasası yükseldi Beher çuvalda 120 kuruşluk bir fazlalık var SAĞLIK BİLGİLERİ ık sık basıma gelir... Sade be • nim değil, tabiî sizin de. Bu sürunda Cumhuriyet okurlanna Sıcak su 3638 » Evinize, yahud ki vazifenizin tzmir (Hususî) Şehrimîz buğday, 3947 » aşına yorgun argın gelirsiniz. Kafanız un ve ekmek Dİyasasındaki gayri tabiilık sağhk yönünden rahat yaşamak için ge Çok sıcak su rekli olan şeyleri toplu bir halde yaza Buhar 100 » Itazan gibidir. Yahud ki henüz görecegi* devamdadır. Fakat düzeltilmesi için tedcağım. Peşinen işaret edeyim ki bu sü Su derimize dokununca orada dağınık nız birçok isleriniz vardır da onu düşü • ıirler ahnmıştır. undaki yazıların amacı hekimlik değil olarak bulunan sinirlerimize tesir eder. nürsünüz. Her halde, fikir huzuruna, diOrta Anadoludaki kuraklıktan baska dir. Sağlam ve dınç yaşamak için ne yap Onlan faaliyete getirir. Bundan başka mağ ciyadetine muhtacsınız. Ziraat Bankasınm pıyasaya kâfi derecemak, nelerden kacınmak gerektir? Bula kan damarlannı harekete geçirir. Bu daHizmetciniz karsınıza gelir: de buğday dökmemesi, un fiatlerinde, cuşık hastalıklardan korunmak için neleri marların kenarında bulunan sinirleri de Sizi telefonda dört defa sordular. al basına 120 kurusluk bir fazlalık yapbilmek lâzımdır? Bu gibi faydalı notları uyandırır, sinir düğümlerine ve oradan Hep ayni adam olduğunu sesinden an',, mıştır. Şehirde bir iki gün ekmek buh sütunumuzda bulacaksınız.. beyne kadar tesiri ilerler. Damardaki kan adım. ranı olmustur. Belediye* daha fazla ek Sıcaklar kartısında sa dolaşması sinir üzerinde tesirini gös mek çıkarılmasını fırıncılardan istemiş ve Kimmiş? Yaz sıcakları karşısmda sinirlerde gev terir. Onlan çalışmıya sevkeder. Bu te Söylemedi. bu fazlalıktan fırınlarda kalan ejcmeği de satın almıştır. şeklik olur. Derimizin çalışması artar, sirler suyun sıcaklık derecesine göre baş Sen sormadm mı? ka başkadır. Ziraat Bankası deposunda stok buğ bunun için ter deliklerinin daima açık Sordum amma. Zaran yok, ben Ke7a kullanılma şekline göre de de ionra aranm, dedi.. day vardır ve uzun müddet, ihtiyaca kâ julunması gereklidir. îşte gerek sinir sağğisir. Dusun, banyonun, ıslak çarşafa sarfidir. llbaylık ve Belediye, banka nezBir insan, telefonda dört defa üsrüste ığı ve gerekse beden azamızın gene! dinde teşebbüste bulunarak, piyasaya manın, friksiyonun tesirleri ayrı ayrıdır. ranırsa, elbet kuru bir merhaba demek' buğday dökülmesini istediler. Bu takdir faydası noktasından yaz mevsiminde yı Bugünkü yazımda kısa süren 16 derece için değildir. Mesele oldukça önemli ki, de vaziyet düzelecektir, emir gelmesi bek kanma ihtiyacı her vakitten daha fazla ik soğuk duşlann tesirini anlatayım. Kı arıyan adam, dört defa mükâleme paraleniyor. Ekmek fiati, birinci kilo, 9,5 ku dır. Atalanmız suya çok düskündüler, ev sa süren soğuk duşlar; sinir cümlemiz u ına kıyarak, adeta takib edercesine bir ruşa çıkarılmıştır. lerinde kasabalannda bol bol çeşme ve zerinde şiddetli bir uyanıklık yapar. De srarla sizi aramış. Fırıncılar birliği, Belediyeye bas vu hamam yaptırmıslardır. Gerileme çağı rimizdeki damarlar büzülür, renk solar, Haydi!. Muhtac olduğunuz fikir selârarak, seyyar ekmekçilerin kaldırılmasını, mızda suyu da ihmal etmişiz, âdeta idederi sertleşir, etlerimiz, gerilir, bu uya metini artık bulabilirseniz, bulun. Sinir bir nevi ekmek çıkarılmasını ve tatbik rofobi denilen sudan korkma haline düş nıklıklardan duygu sinirleri ile merkez ha erıniz bozuldu, düşünceleriniz dağıldı, edilmekte olan ekmek formülünün de lâğmöşüz. Buna karşı batı illerinde suya ar berdar olur. Bu defa oradan yeni bir itti! Akşama kadar masanızın başında, vını, Belediye zabıta memurlannm fwıncı yahud ki sabaha kadar yatağınızın için • esnafına karşı daha yumuşak davranmala tık bir önem verilmiş, şehirlerde halk ban emir cıkar, evvelce damarlan büzen sinir de: yolan, denizlerde plâjlar, şehirlerde yÜ7 ler çalısırken bu defa genisleticiler çalışrını istemiştir. Acaba kimdi?. Acaba niçin aradı?. Rayşkanzlerin Ober Salzbergdeki sayfiyesinde oturma odası me havuzlan vücude getirilmiş, her fakir mıya başlar. Merkeze gönderilmiş olan Filân iş için falancadan haber bekliyorHitler, kalbi çarparak seyrettiği bu hiçbirisi yoktur ki bomba fabrikacılanna eviır içerisinde yıkanma dairesi ihmal edil kan daha ziyade ısmmış ve besleyici mad dum.. Acaba o mu idi?. diye işiniz yoksa alayın mehabeti karşısında, nefret ettiği randevü mahalli vazifesi görmesin. A r memiştir. Alman şairi Goethe Gö'te su deleri alarak çevreye doğru derhal bir kafa yorun. bu şehirde, hiç olmazsa kelimenin biitün sidük Fransuva Ferdinand ölüme mah için «Hayattır» diyor. Su temizler, su ya sıcaklık duyulur ve deri kızarmıya başBeri tarafta, bayım, bir günlük huzu ı tnanasile bir halk dostu, bir halk adamı ye kumdu. Bu, açıkça söylenmemekle beraber, günün birinde Avusturyaya bir darbe ratır, su zindeleştirir, susuz hayat durur. lar. Bu suretle evvelâ soğuk tesirile bir runuza sokmuş olduğu kundaktan bihabeı tişmiş olduğunu düşünüyor ve bir yandan da, biraz sonra kazinolann önünde sa indirileceğini herkes biliyordu. Ağızdan Atatürkün bu yönden büyük ulusu depreşme olmuş azamız ona karşı koy ve lâkayd keyfine baksın. kulağa fısıldanan, ihtiyar mutlakiyet idaBu işin maddî zaran ve sizi gülün< tacağı kartpostallann buruşmamasına dikmuza gösterdiği yol bugün bütün mem muş, reaction göstermişlerdir. Kan daresinin bası üstünde dolaşan bu sukut tehkat ediyordu. leket tarafından sevincle benimsenmiş marlan ve kalbde baslangıçta bir ger mevkie düsürmesi de caba! Zira merak> likesi Habsburgların can düşmanı olan tir. Ana yurdda her gezdiği şehrin şar ginlik hâsıl olarak faaliyete temel teşkil nızı tatmin etmek icin, her işinizi bir yanaî Lueger, daima adalet için çarpışmış, genc ressamı sevindirecek mahiyette bir bayından halk için içecek iyi su istiyen, etmislerdir. Deri adalelerinde, nefes alıp bırakarak, bu sefer telefonu siz elinize smıflar arasında makul bir denklik yarathavadisti. Londra 15 (Telsizle) Deniz ko Yalovayı, Bursayı bayındırlığa kavuştu vermede faaliyet görülmüştür. Nefes alıp alır, bütün akhnıza gelen aşinalara baş mağı tahayyül etmiş ve ahalisinin, karHitler, yüreğinin, hicbir zaman Avus nuşmalarına bugün de devam olunmuş ran, dünyanın en iyi kumsalına ve denivurursunuz. makarışık ırklara mensub olmasına rağ verme genisliği artar. Vücudden zehirler turya mutlakiyeti için değil, daima Al tur. Bugünkü toplantıya yalnız Alman zine malik olan Floryayı modern bir plâj Alo! Beni aradm mı? men, gene Viyanayı güzel ve rahat bir man Imparatorluâu icin çarptığını söyler ve lngiliz mütehassıslan iştirak etmiştir. haline koymak için şarbaylığı çalışmağa çıkarsa faydalı şeyler orada yerleşir, ha Hayır, aramadım şehir haline getirmeğe muvaffak olmuşken, diyor ki: «Bu devletin inhilâl saa Umumî toplantı pazartesi günü yapıla cağıran Ulu Onderin yaratıcı dehası hal zim vazifeleri düzelir, istiha artar, iç beztu. Lueger, bu şehri, bir ada, Avustur tinin gelişi bana, daima, Alman milleti caktır. kımızın su gibi aziz ve tendürüst ol dile lerin çalışması verimli olur. îyilik ve kudya Macar topraklarında bir nevi Cer Haydi ötekine.. Ve haydi bir otetine nin kurtuluşuna bir baslangıç gibi görünDiğer taraftan Alman başmurahhas ğine mazhar olmustur. Su hem koruyucu ret hissi, çalısma kabiliyeti ve ruhî neşe daha!. men ileri karakolu şekline sokmuştu. O müştür. Evde ve okulda konustuğum Al fon Ribertrop bugün de ziyaretlerine ve ve hem iyi edici hassalarına maliktir. Is artar. Yorgunlara kuvvet, durgunlara ceöliince, bu eser de yıkılıyordu. Sosyal vaziyetleri ileri gitmiş ülke • man dili asla unutamadığım aşağı Bavye tenilen sıcakhğa getirilebilmesi sayesinde saret gelir; bu duşlar sinir cümlesinin lerde bunu yapmazlar. Evinde bulamaHitler, belediye reisinin bir gün parlâ ra lehçesiydi. Vivana sivesıne de kat'ıyen konusmalarına devam etmiştir. Gazeteler vücudde birçok değişiklikler yapabilir. çalısmasını tanzim eder. Fakat herkese dığınız adama nasıl ki kart bırakırsanız, mentoda da «Bohemyamı rahat bırakı alışamıyordum. Bu şehirde ne kadar faz bu konuşmaların deniz konuşmaları hu Bakım alanmda kullanılan suların deredudunu geçtiğini ve Hitlerin son nutkunsoğuk duş yaramaz. Sar'alılar, kalbinde telefonla aradığınız adama da hüviyetinız!» diye haykırdığını hatırlıyordu. Fa la oturursam, Alman kültürünün bu esk da mevzuu bahsedilen umumî siyasî me celeri muhteliftir. ve ciğerinde hastalık olanlara duş zarar nizi bildirmek, hiç değilse kendi telefon kat ne Bohemyaya, ne de Viyanaya hür mertezini kemiren bu yabancı milretler Buz derece 0 seleler etrafında cereyan ettiğini yazıyorverir. Hiç şüphesiz bunu tayin edecek numaranızı söylemek en basit bir sosyal met eden yoktu. Günün birinde, Alman ( " ' ' • ' " T H trarçı fa7İa lcin duyuyordum.. Soğuk su 1 25 » yanın auşmanlanna teslım olmak mu Büfün ba sebebler, en küçük yasırnd'att lar. terbiye iktizasıdır. şahsın yapılışını bilen hekimidir. Serin su 25 32 » kadderdi. Almanyanın Avusturyadaki beri beni şjizli hülyalann ve gizli bir aş Fransız kabinesinîn içtimat Medenî camialarda, başkalannı sinirIhk su 32 35 » LOKMAN HEKİM menfaatleri için o kadar uğraşmış olan kın cezbettiği oraya gitmek için duydu lendirerek, baskalannın merakmı uyanParis 15 (Telsizle) Fransız kabi Lueger bile ekseriya Çeklerin, Slâvların, ğum arzuyu siddetlendirmekte gecik • nesinin bugünkü toplantısında Hariciy< dırarak çalısmasına engel olmak en hafif, yahud Macarların arzulan karşısmda medi... Günün birinde, mimar olarak bi; ve Bahriye nazırları Londrada îngilizlertabirile ayıb sayılır. iğiliyordu. Hitler, kahvelerde, Saraybos isim sahibi olmağı ve milletime ciddî hiz le Almanlar arasında cereyan eden deniz Bu lâübaliliği ben yalnız bizde görü li kurumlar ve bu arada mavigömlek (Baş tarafı 1 inci tahifede) na, Agram ve Laybahdaki Sırb aileleri metlerde bulunmağı ümid ediyordum. En konuşmaları hakkında kabine azalarına yorum. Vaz secsek çok iyi ederiz. liler, Japonyaya karşı propaganda, boynin ve tedhişçilerinin umumî erkânıhar büyük gayem sevgili yurdumun, müsterek izahat vermişlerdir. Bu izahattan son'a ponlar bugün şimalî Çindeki gayriaskerî Ercümend Ehrem TALU kot ve korkutma hareketlerinde bulu biye reisi Apise emirler verdiklerini ve ra büyük vatana, Alman devletine ilhakın Fransa tarafından bu mesele hakkında mıntakaya girmişlerdir. nuyorlardı. Çin Sü Bakanının ardısıra Japon ordusu Çinde niçin porlar gönderdiklerini işitmiş idi. O tagörmekti..v verilecek cevab hazırlanmıştır. giden hükumet kuvvetlerinden iki tü Fransız rejisinin alacağı tütün rihten sonra, Belgradın kötü yerlerinden (Arkast var) ileriliyor? Toplantıda Sovyet Fransız paktma men İleyusueçong ordusu da bize karFransız rejisinin memleketimizden bir Paris 15 (A.A.) Pöti Pariziyen ga şı fena niyet besliyordu. Her tümenin karşı Almanya tarafından yapılan profesmilyon kilo tütün satın almak üzere ilân toya verilecek cevab da hazırlanmıştır. zetesi, Pekinden uçakla gelen, önemli içinde Japonyadan öc almayı öğreten Japon diplomatlarından M. Vantla gö ve bizimle içten bir anlaşmağa yana ettiği münakasa üzerine tütün piyasamızBirinci Genel Müfettiş da hararetli hazırlıklar başlamıştır. rüşmüştür. bulunan Çinlileri hırpalıyan sivasal bi Ankara 15 (A.A.) Birinci Ge lhracat tüccarlarının ekserisi bu mürer büro bulunuyordu. Japon ordusu Gazeteci, M. Vanta sormuştur: nel Müfettiş Abidin Özmen bugün Annakasa üzerine stok hazırlamağa başlaJaponyanın, Kuzey Çinin, Nankinin bize karşı gelen bütün etkeleri (âmilmıştır. Fransız rejısine şimdiye kadar karadan ayrılmış ve istasyonda birçok egemenliğini (hâkimiyetini) tanımak leri) soküp atmağa karar vermiş ve bin kılodan fazla nümune göndebakanlar, saylavlar ve tanıdıkları tarafınla beraber, Japonyanın oyu olmadık Japon düşmanı generallerle işyarları ve fiat teklif olunmuştur. dan uğurlanmıştır. ça hiçbir önemli işe karar vermiyecek Su nehrinin güneyine (cenubuna) sürFransız rejisinin münakasası, satış pîIç Bakan Şükrü Kaya trenin hareketi yerli makamlar tarafından yönetilme dürmekle işe başlamıştır. Şimdilik bu yasamızda da tesir yapmıştır. Samsun, sırasında Atatürkün emrinde bulunduğu sini (idaresini) istediği doğru mudur? hareketi yalnız Hopeyde yapıyoruz. Bafra, Tokad, Bursa ve Izmit mıntakalaiiçn istasyona gelememiş, sonradan bir Ancak Kuzeydeki diğer illerin de bi Diplomat, buna cevab olarak: rında henüz satılmamış olan tütünlenn telgraf çekerek hem Atatürkün tevoccüh« Evet.. demiştir. Zaten Kuzey Çi zim nüfuz bölgemize (mmtakamıza) alıcısı fazlalaşmış, fiatler yükselmıştir. lerini, hem de kendisinin sevgi ve başarık nin bu sistemi pekâlâ kabul edeceğin kendiliklerinden katılacaklannı umud dilekl<*rini bildirmiştir. Yaş meyva ihracı işi den eminiz. Biz, M. ŞangKayŞek iki etmekteyiz. Çünkü bunların da bize Bütün İtalyan işyarları Yaş meyva ihracat tecimleri dün ögyüzlü bir siyasa güttüğünden ve Çin dost olduklarını biliyoruz.» Izmire gelen Manisa muallimleri talim görecekler Japon diplomatik ügilerinde (alâka Bunun üzerine gazeteci, Japonyanın leden evvel Türkofis îstanbul şubesınde Izmir {riususlj Manisa muallim ranslar verildi. larında) bir dostluk siyasası gözettiği bir himaye kurmak isteyip istemediğini bir toplantı yapmışlardır. Bu toplantıda Roma 15 (A.A.) Bu sabah ba Muallimler, iki komşu ilbaylığın ayni lerinden 150 kişilik bir kafile, tetkikat yaş meyva ve sezbe ihracatile uğraşanlar kanlar kurulunun kabul ettiği bir kanun halde Kuzey Çinde bizim nüfuzumuza sorunca diplomat, şu cevabı vermiştir: yapmak ve îzmirdeki meslek arkadaşla meslek erbabı arasındaki tanışma ve buve uğraşacak olanlar arasında bir birlik la işler cumartesi günleri saat 13 te bıra karşı açıktan açığa tınel (manevî) bir «Biz, nüfusumuzu Kuzey Çını Nan yapılması mevzuu üzerinde görüşülmüş, rile tanışmak için, trenle geldiler, mual luşmadan memnundurlar. mukavemet hazırlamakta olduğundan kine bağhyan bağları koparmaksızın, limlerimiz tarafından karşılandılar. Şe Misafirlerimiz. buradan otobüsle Ber kılacak ve işyarlar siyasal, kültürel ve Türkofis genel merkezinin yaş meyva ve ötürü karıştık. sağlam olarak kurmak amacındayız. sebze ihracatına karşı temin ettiği ve etgamaya gittiler. Bergamada harab ve es hele süel talimler görmek üzere bu azad hirdeki birçok mektebleri, müzeyi, yeni Hopeinin her tarafında, kuomintang Bizim için, Kuzey Çinin kendini yönet mek istediği kolaylıklar üzerind^. izahal müesseseleri dolaştılar. Atatürk heyke ki eserleri görecek ve Akhisar yolile Ma saatlerinde bağlı bulunduklan faşist ku rumlarının emri altında bulunacaklardır. kurumları, jandarma karakolları, gız mesi (idare etmesi) yeter.» line çelenk koydular. Halkevinde konfe nisaya döneceklerdir. verilmiştir. Başlarken Sonra ararım... İhtiyar mutlakiyet idaresinin başında dolaşan sukut tehlikesi, Habsburgların can düşmanı olan Hitleri sevindiriyordu! Londradaki deniz konuşmaları Konuşmaları Fransızlar önemle takib ediyorlar Çin Japon kuvvetleri arasında çarpışmalar Manisa muallimlerinin Izmir seyahati Çok şükür Allaha! dedi. Ayağa' Memnundu, öyle mi?. O h ! Oh!. dilmiş «sual»ibaresinin lüzunılu lüzumsuz Sokağa çıkmağa hazırlanmış olduğunu Bunun için bir çare düşünüp dururken, kalktınız artık. Fakat hava biraz serin . unutarak, Bay Kadri, kafasını iki eli Birdenbire, Bayan Lemanın, intizara göriilmesine, alışkanlık yüzünden, ayni tesadüf gene imdadma yetiştı. nin arasına aldı ve yaşadığı elemli gün Pardesü almalıydınız. verdiği manayı hatırladı. Basamakları ehemmiyeti veriyorlardı. Rengi solmus, Bir günj daireye gelir gelmez, masaleri gözönüne getirdi. Nekadar harab Merak etme, madamcığım. Evden zahmetle çıkarak, odasına döndü ve ken kendısi de biraz süzülmüş olmakla bera sının üzerinde birkaç mektub buldu, bir olmuş, ne derece bitab düşmüştü! Şimdi, dışarıya çıkacak değilim. A§ağı kafa, dini koltuğun üzerine attı. Hüngür hün ber, müdür, hasta döşeğinden ziyade ha tanesi pulsuzdu ve üzerindeki yazıyı Bay gür ağlamak istiyordu. va te'/dılınden dö^üş hıssini veriyordu. Kadri tanımryordu. Şapkasını bile çıkaro eski yolda nasıl yürüyecek, bir takım Bayan Lemana iniyorum. acı hatıraları kendisine nasıl yoldaş ede Bayan Lemana mı? Mukadderatın ezme vasıtalan hem Masasınm basına oturur oturmaz, dört madan, eline aldı, actı. Artık büsbütüı cekti? Bu karanlık ve korkunc yolculuk Evet. çok, hem de basittir. Bu dakikaya kadar, elle işe sarıldı. Hastalığı esnasında, dün ümid kestiği cevab gelmişti. Okudu... Yazan: ta, ancak, o da pek hafif bir ışık görü Bayan Leman yok. Bu sabah git Bay Kadri Ayşeyi kaybettiği halde Le ya k a ^ r kâğıd birikmişti. Onlan çıkar «Beyefendi! Sizi ancak derdli anlaErcümend Ekrem Talu man! bulmuştu. Şimdi onu da elinden ka mağa koyuldu. nüyordu. Bu da, ne olduğunu, kim ol ti. nmda hatırladığımdan dolayı beni affeçırıyojdu. Ve Bay Kadri, bu hikâyenin duğunu bilmediği zavallı bir kadının Gitti mi? Nereye? O geceyi karmakarışık rüyalarla ge diniz. Birkaç gündenberidir, son derece sempatisinden ibaretti.. Söylemedi ama, bir iki hafta, bel basında olduğu gibi, hayatta yapayalnız çirdikten sonra, ertesi gün gene ayni ha elemliyim. Istıraba, kendi kendime katlaı Ertesi gün, saat ikide, Bay Kadri gikalıyordu. Şu farkla ki, o zaman bu yal raretle çalıştı. Yalnız, arada bir, nazarla nınm. Fakat ne yapacağımı kestirebilmek ki Böylece, kaderin beklenmiyen bh cil de daha ziyade, gelmiyecekmış. yindi. Bayan Lemana gitmeden önce, O halde ben gene odama çıka>ım. nızlıktan şikâyetçi değildi. Şimdi ise, lıay n, Ayşenin, ilk gelişinde oturmuş olduğu için kıymetli irşadlannıza muhtacım. Siniyet ettiği gibi, Taksim bahçesine ka vesile, vilâyet mektubî kalemi müdürü Bay Kadri, beyninden vurulmuş gibi kıra haykıra şikâyet etmek ihtiyacını du sandalyeye ilişiyor, o zaman Bay Kadri zi nerede ve ne zaman çörebilirim?» dar çıkıp hava alacaktı. Fakat, hazırlı Bay Kadrinin, bu kalbur üstüne gelen kısa bir müddet için hayalâta dalıyordu. «Ayşe Ferdi» ğını bitirip te, çıkacağı esnada, alışkan kerliferli adamın, dünya yüzündeki bü idi. Alnında iri iri, soğuk ter damlaları yuyordu. Bundan böyle, hayatının daimî bir ijkenBiran icin, Bay Kadri hayret içinde lığın ffîvkile pencereye yaklaştı ve soka tün düşüncelerini kendi üzerinde topiıyan görünüyordu. Pansiyoncu kadın bunu, Bay Kadri, ertesi sabah işinin basına ceden ibaret olcağını bildiği ciheth de kaldı. Uzunca bir zaman karanlıklarda yegâne şahsiyet, Bayan Leman oluver müdürün dermansızlığına atfettiği için, ğa baktı. ayrıca ehemmiyet vermedi. Ve belkı de, döndü. Ve bu dönüş, hiçbir fevkalâde halihazırda kendini emniyetsizlik ıçınde dolaştıktan sonra birdenbire ışığa kavuşmişti. Ve Bay Kadri kendine gelir gel Kalbine bir ok saplanıyordu. Bay Kadrinin hoşuna gider diye: hâdise gibi telâkki edilmedi. Müdürün hissediyordu. Beşerî maceralardan hiç muş gibiydi. Gözleri adeta kamaşmış bir Aşağıdan, kuş cıvıltılan, çocuk ?es mez, ona gidip te minnettarlığını bildir Zavallı Bayan Leman! dedi. Bi ezici huzurundan bir müddet için kuırul birinin neticesi istenildiği gibi olmamakla halde, sağ olduğundan da şüphe ediyorleri geliyordu. Kapı önlerinde, lâkayd mek zamanının hulul eylediğini hatırladı. raz gezeceği, nefes alacağı için olmalı, muş olmayı memurlar nası! tabiî addet beraber, hepsi de gene bir nihayete erer. du. Lâkin mektub yalan değildi. Onu Dimağı henüz yorgun, bacakları iyice insanlar, güneşe karşı esniyerek, oturu miş idiseler, avdetini de öylece tabiî kar Bu itibarla, Bay Kadri, kendi macera elinde tutuvordu. Ayşe kendisini çağirı« tutmuyordu. Bastonuna dayanarak oda öyle memnun görünüyordu kü. yorlardı. Sokakta bir şenlik hali vardı. Bay Kadri, düşmemek için merdive sılamışlardı. Ve gene eskisi gibi, kâğıd sını da, nasıl olursa olsun tamamlamak yordu, işte! Fakat niçin acaba? Ne istiKendi mateminin huzurunda, bu de sından çıktı. Merdivende Madam Perla ların arkasına, kırmızı kalemle işaret e arzusunu duyuyordu nin tırabzanına tutunarak, sordu: yordu? (Arkan var) rece bahtıyarlığa tahammül edemedi. ile karşılaştı. Kadın: "Cumhuriyet,. in bölemi: 30 Bu Gönül Böyîe Sevdi

Bu sayıdan diğer sayfalar: