16 Haziran 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

16 Haziran 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

'CGMHDB1TEV 16 Haziran 1935 KQçttkj Hİkâye; Tesadüf Köycülüğümüzün temelleri Yazanlar: Suad Hulusi. Tahsin Tula. İsmail Hakkı. Basan: Sebat matbaası Şeker salıya ucuzluyor Ekonomi Bakanınîn önemli bir tebliği (Baş tarafı 1 inci sahifede) ker şimdiki fiat olan 36,75 ve 37 kuruş yerine 25 ve kesme şeker 40 kuruş yerine 28 kuruş fiat ile satılacaktır. Bu fiate bütün vergi \e resimler dahil olup fabrikalarda vagon İstanbulda ambar dahili teslim fiatleridir. Venizelosun Yaptıkları Yazan: Sabık Intellicens Servis Şefi Sir Bazil Tomson 77 Ingiliz Erkânıharbiyesi, çoktanberi, Yunan ordusunun, siriştiği işi kıvıramıyacağına inanc getirmişti Devletler, barış andlaşmasmı imzaladıkKöy ve köycülük?.. Bu, henüz dün ditan altı ay sonra, Yunanistanın bastığı yebileceğimiz yakın bir zamana kadar paraların mukabilini ödeyeceklerdır. Dıİstanbul için ya şiirdi, ya behrsiz bir ğcr taraftan İngiltere ile Fransanın kenhayaldi. Şiirdi. Çünkü Tevfik Fıkret gidi paralarını Yunanistana ihrac etmeleribi şairler, tabiatin boralarından, fırtı ı ıı ı . ne meydan vermemek v » . Yunan » 2 o • mahaılerde toptan satış fh sııc , uıcyudn vcrnıcmcR. ıiçin,ı • uııaıı >ulunalarından sıkıldıkça veya içtimaî oaır , m , , « j t T a u , , . r ı ı ıı. ı l bankası, Makedonyadakı lngılız » r < hayatın tadsızlıklarından üzüldükçe alı yı>ikı hatlere valnız nakliye ve bu Vı ı , n L . , ,. ;, ... ., . . rransız ordulannın bakım masrarlarını «köy» ü düşünürler ve üç beş kıvrak ı ı • ı mısra içinde bir «Yeşil yurd» yaradıve na a;d dıger masrarlarm ılavesıle bulu L ı • j ı t bul etmişti. Bu suretle Fransanın Yuna. f. ., . . bu ıkı devlete avans olarak vermegı karirlerdi. Onlara göre köy, engin bir çi nistana karsı olan borcu takriben 12 nacak rıatten ıbaret olacaktır. menlikle çevrilmiş yeşil birdenizin ku3 Perakende fiatler ile yukarıdaki milyon Ingiliz lirasını bulunuyordu.. O cağmda gülümsiyen küçük bir yer cenmaddelerdeki toptan satış fiatleri arasın zaman Yunan parası, bütün Avrupanın neti idi. Orada kuşlar ötüsür, inekler daki fark bugün müteamil bulunmakta en makbul parası idi. böğürür, kuzular meler, çocuklar bül Seçim sonunda yuvarlanan Venizelos, olan ve perakende satışçılann cari ve norbülleşir ve kadınlar perileşir. Şair ol Garson İki kahve getir, çok sı dü. Kalbinde duyduğu bu ne * mal kârını teşkil eyliyen miktardan iba PCral Kostantinin karşısında meydandan cak olsun.. Bir de buzlu su. Çok soğuk ketli bir acı idi. Bu yeni kıskançlıgı o mıyanlann düşünebildikleri köy ise beçekildiği zaman, İngiltere, avans olarak nu harab ediyordu. Demek ona yalnız yaz, bembe}'az bir sessizlik içinde in ret kalacaktır. olsun. 4 Bu suretle tespit edilecek olan Yunanistana 6 milyon îngiliz lirası verMediha bu sesi tanıdı. Bu ses, ve o saadet veren bu macera böyle birden sana bitmez bir uyku ve güzel düşler j kinde fiatlerle satış yapmak ihtikâr te miş ve borcunu Yunan ulusal bankasma toptan ve perakende satış fiatlerinin fevBekir Sami Bey vadeden bir köşeden başka birşey de Iâkkî edilecektir. nun daima söylediği bu sözler. Kalbin bire bitmişti öyle mi?... ödemişti. Amerika da 3 milyon lngılız Hayır, bunun devamına imkân yok ğildi. de bir titreyiş yarattı. 5 Havayici zaruriyeden olan bu lirası tediye etmişti. Fransaya gelince, raya db'nmek mecburiyetinde olduklarınî İstanbul için köy böyle idi. Anadolu gıda maddesinden bilâistisna herkesin isO, bu kır kahvesinde bir çitin arka tu. Şimdiden sonra daima ve daima oO, hiçbir şey vermemişti. Fransanın söylediler. Ayni zamanda Türk murahsmdaki masada oturuyor ve köpeğine nunla kendi arasında hep, hep öteki büyük şehirlerinde tanılan köye gelin tifade edebilmesi için valilerle belediye borçlu olduğu 24 milyon Ingiliz lirası has heyetinin reisi Bekir Sami Bey, Lord kendisine gelmiş olan çayın şekerleri kadını görecekti. Kendisinden daha ce bu, acıklı birşeydi. Çünkü mültezim reHerinin vazife noktasından hassasiyet üzerinden Yunan ulusal bankasmın öde Kürzonun muhtırasındakine benziyen façok hakları olan öteki kadını. O bu ka ler köyü matara dolduran bir pmar, teni yedirıyordu. lerine mürac^at ederim.» diği 12 milyon Ingiliz lirası bu kitabın ya kat Loid Corc tarafından kendisine hu« O, yalnız olduğu günler büyük köpe dını hiçbir zaman tanımak istememiş feciler köylü sağmal bir inek, şehirli Tuz ucuzladı zıldjğı tarihe kadar (1933) münakaşa susî bir tarzda yapılan bir teklifi de redğile birlikte kırlara doğru açılmağı, ti. Böyle daha hoşuna gitmişti. Çün ler de köyü ve köylüyü kendileri için Yeni fiatlerle tuz satışlarına dünden edilmemişse de Fransa, Yunanistanın detmişti. sonra böyle bir kahvede yorgunluk kü muhayyilesinde o sılık bir gölge yaratılmış şeyler sayarlardı. Fakat dev itibaren başlanmıştır. kendisine borçlu olduğu harb malzemesi Türklerin müzakereye yanaşmadıklan idi. Hayatiyeti olmıyan cansız birşey. let köyü hiç tanımazdı ve hiç düşün almağı pek severdi. Kamutayca onaylanan son kanun lâ bedellerile bu paranın mahsub edil açıkça görülüyordu. Bekir Sami Bey, Fakat şimdi o bu kadını görmüştü. mezdi. Hayır. Ynlış sö\rledim. Hüku Mediha çok yalnız yaşıyan bir ka yihasma göre soi fiatin 3 kupuşa indi mesi fikrindedir ve meseleyi La Haye fazla olarak gizlice Fransa ile görüşmedındı. Oldukça serveti vardı. Kocasın Gözlerini, dudaklarını.. Ah dudakları metle köy ve köylü arasmda sıkı bir rilmesi üzerine înhisarlar îdaresinin al mahkemesin vermiştir. lere de girişmişti. Bu görüşmelerin hederi münasebet vardı: Köylüyü Yemene göndan yeni ayrılmıştı. Eğer sevgilisi Ah nı... dığı tertibat aksaksız bir şekilde ıkmal Bu suretle Fransa, Amerikanın ken Kilikyada bir mütareke yapmaktı. Türk mede sadık kalmasını istemeseydi. O Mediha şaşkmlık ve ye'sinden kur dermek ve köyü vergi karşılığı olarak edildiğinden yurdun her tarafında yen! disine yaptığından acı acı şikâyet ettiği delegasyonu reisi, Paristen geçerken da hayatını tekrar yapabilirdi. tulduğu anda onların gitmiş oldukları mezada vermek için hatırlardı!.. fiatler d?hilinde satı^lara karışıklığa mey muameleyi, aynen Yunanistana karşı maskeyi yüzünden atarak Londra konCumhuriyetle beraber köy, 3eraltm dan verilmeden başlanmıştır. O, üç senedir Ahmedi seviyordu. Ah nı gördü. feransı tekliflerinin kabul edilecek şeyler vapmaktadır. med kocasından ayrılması için ona yarO da yerinden kalktı. Karar vermiş dan çıkan değeri pek yüksek anıtlar giDünden itibaren bütün memlâhalard?n olmadığını söyledi. dım etmiş, avukat ta bulmuştu. İşte ti. Ahmedden ayrılacaktı. Bunun böyle bi birden kıymet aldı. Millî devlet dev toptan tuz satısları üç kuruştan yapılmak Yunanistanın Anadolu hezimeti Gunaris ise, bilâkis müzakereye ve şimdi Mediha boşanmıştı. Fakat o olması lâzımdı. Çünkü Ahmed karısı letin temelini teşkil eden köyle her şey tadır. Tüccarlar elinde eski fiatlerle alınve süel diktatörlük den yizade alâkalandı. Onun asırlardan• harbi bitirmeğe hazır olduğunu göster hâlâ karısile beraber yaşıyordu. nı seviyordu. O bunu anlamıştı. Bu 1920 ikinciteşrininden 1922 ikind mış ve satılmamış bulunan tuz stokları mişti. Onun en belli başh endişesi, VeMediha bunu biliyor, kabul ediyor. nu düşünürken başmda notalar ha beri kanayan yaralarmı tımar etmeğe tamamen tesbit edilmiştir. Bu mevcud teşrinine kadar. koyuldu, üstüne üşüşen mültezim gibi, nizelosun tedbirsizlik ederek tehlikeye Ve bu mevzuu hiç açmıyordu. linde Ahmedin bir itirazı ötü Venizelosun seçimde uğradığı hezimet malların fiat farklan mal sahıblerine yeni tefeci gibi, köy ağası gibi böcekleri si attığı îzmırdekı soydaşlannın emnıyet ve Ahmed her gün ona uğrar, onun ya yordu: «O bana kadm gibi gelmifiatlerle tuz verilmek suretıle ortadan Fransız gazetecileri ve politikacıları için selâmeti idi. Türklerin uzlaşmamazlığı nında birkaç zaman geçirirdi. Eğer o yor». Bu basmakalıb bir aranağme idi. lip süpürdü. Kurumuş korularına, yo kaldırılacaktır. bir sürpriz olmuştu. Bunlar, Venizelosun, nun yanında bütün akşamı geçırebile Ve karılarına fevkalâde merbut koca sunlaşmış derelerine, cılızlaşmış sürü înhisarlar İdaresi yurdun her yanmda siyasal bir kahraman olduğuna kendi ken karşısında meselenin diplomasi yolıle çölerine can vermek çarelerini aradı ve ceğini bıldirirse Mediha bu haberi bü lar da bu sözü sövlerdi: tuzun ayni fiatlerle satılması için bütün dilerini inandırmışlardı. Yunan Dış İşlerı zülebilmesi (halledilebilmesi) şüpheli idi; «Hayır, artık aşkımı paylaşmağa ra bu ilgi yüzünden ortaya bir köy ve köy teşkilâtını faaliyete getirmiştir. Tuzu top Bakanlığının Basın (matbuat) bürosu fakat 18 ay sonra Yunanistanın uğradığı yük bir sevincle karşılardı. Tıpkı bir çocuk gibi ve onu makul zı değilim. Madem ki onu seviyor. O lü ülküsü çıktı. Artık köy denince şiir tan 3 kuruşa alacak o!an toptancılar bu 1917 den 1920 ye kadar, Venizelosa pro hezimetin en büyük âmili, muhakkak ki mısralan veya belirsiz bir hayal gözü nu nakliye, sigorta, ardiye ücretlerile mü paganda yapmak için, ecnebi gazetelcnne Ingiliz kabinesi erkânı arasındaki fikir ıhsaatten daha fazla alıkoymak ve karı nunla yaşasm.» müze çarpmıyor. Ulusal varlığın teme nasib bir nısbette kâr ilâvesile satacak, 70 milyon franga yakın bir para harca tilâfı olmuştur. îşte delili: sına şüphe verdirecek birşey yapmak Ve yavaş yavaş kahveden çıktı. Ve istemezdi. ağlıya, ağlıya şehrin ortasındaki evi lini omuzunda taşıyan yüksek bir haki lardır. Satı^Iarda ihtikâr yapan toptancıYunanistana biri itidal, öteki l mıştı. kat bizi düşündürüyor. O, Ahmedin kansınm haklarma ve ne kadar geldi. şiddet tavsiye ediyor '" lar hakkmda muhtekir muamelesi yapı1921 martında, ltilâf devletleri araBununla beraber hepimiz köyü ve Sokaktan geçe'nler giızel ve şık bir O*ıııaı Istu LuııJıajra gvln.^i LL1.M haysiyetine hürfnet ederdi. Belki biraz sında Londradsı toplanaa \>tr U»rxf croıu, ed,İmİy«ekTir." s a f m a s m a da ona acırdı. Mediha kendi maşuka kadmın neden böyle saklamağı bile köylüyü tanırmş değiliz. Düne göre bil ^ Sevr andlaşmasmı tadil ederek Yakın diği 9 mart günü, Sir Morıs Hankey Vuhududlarını tecavüz edip onun nikâhlı düşünmeden ağla'dığma ~hayret ediyor gimiz çok değişmiş, duygumuz pek başYapılan bir hesaba göre tuzun yeni sarktaki kargasalıklara son verdi. (Ver nan delegasyonu azasıncan bırile görükalaşmış ve köy için içimizde derin bir tenzilâttan sonra İstanbulda azamî 6,5 di değil, vermek istedi. Cumhurijet) şerek ona ıtıdal tavsiye ettı: kadm hududlarma girmesini istemi lardı. yordu. *** Basbakanı, Kalogeropulos ve t Yunan ordusu Mustafa Kemal 7 kuruşa satılabıleceği anlaşılmıştır. Ni Yunan Ertesi sabah erken kalkamadı. Bü adamakıllı kavramaktan henüz pek u tekım dün İstanbuldaki mağazalar ekse Harbiye Bakanı Gunaris, bu konferans Paşanın kıtaatına karşı her türlü düşünSevgilisinin kendi yanında geçirdiği güzel saatleri kansınm yanında kav tün gece uyku uyuyamamıştı. Kafası zak bulunuyoruz. Köylüyü candan se riyetle 7 kuruştan tuz satmışlardır. ta Yunanistanı temsil ediyorlardı. Yuna cesizce hareketten çekinmehdır, dedi. galı ve üzüntülü saatlerle ödememe dalgındı. Fakat gene her zamanki gibi viyoruz ve onun değerini yüksek bu Bu mütalea, henüz Yunan Basbakanı Köylere daha ucuz tuz vermek için ay nistana ve Türkiyeye arzedilen şartlara luyoruz. Lâkin köyü yükseltmek için ; sine ve bu suretle kendisinden nefret ihtimamla giyindi. Kalogerpulosa bıldirilmişti ki Loıd Corrı tetkikat yaptırılmaktadır. Köylünün göre, Yunan 'tanm, t z r n iri süel (askerî) çalışmayı beceremiyoruz. etmemesine çalışırdı. Ahmed gelecekti. Onu karşılarken elbirliğile tuza çok ihtiyacı görulmektedır ve şe isgal altına almak hakkı tanınmıyordu. cun müstacel bir mektubu da BaşvekiHalbuki köy yükselmedıkçe, yurd ger hirler için makul görülen 7 kuruş tiat Bununla beraber anlaşma şartları kabui lin eline vardı. Ingiliz Basbakanı, Sir Ve işte çitin arkasında saklanmış gi çirkin olmak istemiyordu. Ona kırdaki Moris Hankeyin tavsiyesi hilâfına olarak, bi olan bu masada tek başma oturur tesadüften bahsedecekti. Kalbinde ye çekten yukselmış sayılamaz Temel sag k g , e f edi'ebilecek sekilde idi. b u l u n m a k t a d ı r , K c i y l e . eğer Yunan ordusunun emniyet ve selâken o şimdi Ahmedin sesini duymuş ni peyda olan binbir ıstırabdan... Ve lam olmalı ki üstüne kurulan ehram re nakliye işinin daha ucuza temini sureYunan ulusu, uzak ve uzun macerasarsmtısız yaşayabilsin. tu. Ve başmı kaldırarak sık }'aprakla ona: «Ayrılalım» diyecekti. tile köylülere beş kuruşa tuz verme irr. lardan yorgundu, en fazla istediği şey meti icab ettiriyorsa Anadoluda bir \u~ Hükumetin köye verdiği önemden il ı * ı . • ı ı. Odanın duvarlarma bakıyordu. Gözrın ötesini görmeğe gayret etmişti. banştı. Onun icin, Yunan delegeleri nan taarruzu yapılmasına hiçbir mâni J s , .. , , kanları temın olunacaktır. (murahhasları) 10 martta teferrüıta aid olmadığını bildiriyordu. Daha açıkçası, Ahmed koltuğa yaslanır gibi otur leri eşyaların üstünde dolaşıyordu. ham alarak aramızda bir kovculuk cei i o bazı ihtiyatî kayidler ileri sürerek kon Loid Corc Türkiyeye sılâh ku^etile muştu. Ancak yüzünün bir tarafı ve ba Ve ondan ayrıldıktan sonra bu eşyala reyanı uyandırmaya çalışan yurdsevertatbik edilecek ^»eker kanunu yarm rın içinde, bu duvarların arasmda ken lerin en tanılmışı Nusrat Kemaldir. Bu feransın yeni tekliflerini kabul ettıler. cebren kabul ettirilmış bir barıs yapmaçının arkası görünüyordu: Çok sevd'ği Ankara 15 (A.A.) Şeker yoğaltım Gunaris bu kabulü, Lord Kürzona verdi sını Yunanistana tavsiye ediyordu. disini nekadar yalnız ve yabancı his vatandaş köycülüğü ilmen bir çerçeve sarı saçları. ve gümrük resimleri hakkındaki 2735 ği bir nota ile bildirdi. Resmî görüşmeler dışında yapılan bu Ahmed büyük bir zarafet ve muhab sedecekti. Ondan ayrılmak ne acı idi. içinde tetkik etmeği, Avrupa ve Ame rikada olduğu gibi bizde de bir köycü numaralı kanun 17 haziran 1935 tarihBu hayatında ne korkunc bir boşluk ogizli telkin, Ingiliz büyük erkânıharbıyebetle karşısında oturan kadının omuzlaLondra konferansımn tekliflük bilgisinin kurulup yayılmasma ça li Resmî Gazetede çıkacaktır. Kanun o sinin fikirlerine de muhalifti, çünkü înrmdan düşen şalı koymağa gayret edi lacaktı. lerini Türkler reddediyor Başı dönüyordu. Yakmlaşan ilk lışmayı ülkü edinmiştir ve ülküsünden günden jürütülecektir. (Muteberdir) giliz erkânıharbiyesi, çoktanberi, Yunan yordu. Karşısında oturan kadm mes'ud Kemalist delegelerine gelince, onlar, osdusunurr giriştiği işi kıvıramıyacağına ve sevdalı gözlerle Ahmede bakıyordu. kavgalarından da korkuyordu. Ahmed aldığı şevkle köycülük esasları, köycühiçbir taahhüd altına girmek istemedıler. Yüzünde bir iç rahatı okunuyordu. Bel herhalde müteessir olacaktı. Bu karar lük reh'seri, halkçılık ve köycülük ad Tekirdağında zararlı havvaninanç (kanaat) getirmişti. Türkler, konferansın tekliflerini Büyük li idi ki böyle tatlı günlerin devam e onun hoşuna gitmiyecekti... Üç sene larmı taşıyan değerli kitablar yazmıştır. (Arkast var) Millet Meclisine arzetmek üzere Ankalara karsı mücadele Şimdi önümde bulunan «Köycülüğüdeceğinden çok emindi. lik maceralarını düşündü. Ahmed bu müzün Temelleri» adlı kitab, Nusrat Tekird?ğ (Hususî) Bu sene her Mediha büyük bir heyecan hissetti. üç sene içinde onun hoşuna gıtmiye Kemalin girdiği yolda yalnız kalmadı türlü ekinlerimize zaran dokunan muzır Dikkatle genc kadını süzüyordu. Kadı cek hiçbirşey yapmamıştı ğını ve keskin duygulu, geniş bilgıli hayvanlara karsı açılan savaş iyi netice*** nın parmağındaki nikâh halkası gös genclerimizden bir kısmmın da ayni yo ler vermiştir. Savas bitiminde ilimizde teriyordu. Kadın onun karısı idi. Ahmed geldi. Neş'e içerisinde idi. Ola döküldüğünü gösteriyor. Doğrusu ya, (12,165) karga, (7,220) karga yumurMediha kendi kendine: «Onun evli na karşı her zamankinden daha tatlı kıvanç duydum. göğsüm kabara kabara tası, 20 karga vavrusu ve (524) domuz olduğunu biliyordum, diyordu. Bu te ve muhabbetli idi. bu kitabı okudum. Genc köycüler, eser vokedildiği anlaşı'mıştır. Bu rakamlar sadüf er veya geç olacak bir tesadüf Haydi giyin bakalım küçüğüm delerine köyle şehiri anlatmakla başh komisvon huzurunda muzır hayvanlann tü. Sinirlenmeğe mana var mı?...» di. Bugün öğle yemeğini beraber yiyeyorlar. Bu parea. köyü henüz şiir ola gösterüen alâmeti farikalarile sabit olMana yoktu belki sinirlenmeğe... ceğiz. Haydi çıkıyoruz. rak düşünebilen yurddaşlarm özel bir Fakat o işte sinir içerisinde idi. SevgiGenc kadm başlamak istiyordn. dikkatle okumaları icab eden kuvvetli Erzurumda Kızılay haftası lisinin yanında böyle genc ve böyle Peki, dedi. Şimdi giyınirim Fakat satırları ihtiva ediyor. Sonra dünkü güzel bir kadm görmekten şaşkmdı. evvelâ sen bana söyle bakayım... Sen Erzurum 15 (A.A.) Erzurumda köyle bugünkü köye geçiliyor, garbde Tebessüm eden mes'ud yüzlü bir ka dün ne yaptm?... Kızılay haftası avm 1 7 sile 23 ü arasmve bizde köv meselesinm ne suretle tedın. da vapılacaktır. Kızılaya üve yazılması Dün mü?... Mühim birşey değil... Gür siyah saçları şapkasmın yanın Öğleye doğru tek başıma şöyle bir kır lâkki edildiği anlatılıyor. na başlanmıştır. Ha'k tarafından büyük Bu kısmın ardından «köyü görüş ve dan çıkıyordu. Badem rengi, çok iri lara çıktım ve Mecidiye köyünün öte'bir i!?i gösteri'mektedir. Kızılay faydave harikulâde tatlı bakışlı gözleri var sinde bir yerde kahve içtim. Sen ne kurtarış düşünceleri» gelıyor. Baslık çm^ Kır de ba^o vcilecektir. tan da anlaşılıyor ki bu parça çok önemdı. > yaptm canımın içi... Sen evde miyBu gözlerle kocasma bakıyor ve onun din?... Nen var... Neş'en yok... Yoksa îidir. çünkü köyü görüş ve kurtanş dü 45 bın amelenin yapacaği grev Vaşington 15 (A.A.) Başkan M. şünceleri, «bir» değildir. Pek ayrı ve her bir sözünü büyük bir alâka ile din hasta mısm?... karışıktır. Genc köycüler, o ayrı ve ka Ruzvelt ile görüştükten sonra, kömür liyordu. Kalınca dudaklı kırmızı ağ înegöl Orta okulundan bu sene çıka~ak okurlar Genc kadm onun gözlerinin içine bazında öyle bir mana vardı ki... Bu ağzı kıyor... Tam dakikası gelmişti. Artık rışık düşünceleri sıraladıktan sonra endüstrisi sendikaları baskanları, bu jnegb'l (Hususî muhabirimizden) 57 gün gibi akıllara hayret vrecek derebeğenmiyecek hiçbir erkek buluna söyliyecek, herşejü söyliyecek ve ona: kendi görüslerini ve dileklerini «Ya pazartesi günü başhyacak olan ve 45.000 İnegöl orta okulunun son sın'fta (4) ü cede kısa bir zamanda yapılmışür. Bu nnki köy» başlığı altında ortaya koyu işçiye kapsal (şamil) bulunan genel kız olmak üzere 7\ talebsi vardır. <aazdı. himmet ve gayret ancak Türk ulusuna na«Ayrılalım» diyecekti. grevin bir temmuza kadar geciktiril yorlar. Bu talebeler üç sene evvel açılan mek sib olabilen yüksek bir muvaffakiyettir. Mediha artık görmek istemiyordu. / Ve bu niyetle ağzını açarak. Bütün bu yazılar ku\nTetli bir bilgiye 1 mesini kabul ettiklerini bildirmislerdir. jKaybolmak, mahvolmak, yokolmak is Ben mi hayatım, dedi. Ben bir dayanmakta ve ileri sürülen mülâhaza1 Kömür Endüstrisince, işçilerin dilekie tebin ilk aslî mezunları olacaktır. Geçen Mektebin vaktinde bitmesi icin 400 köytiyordu. yerlere gitmedim, evde oturdum bütün lar, hükümler sağlam delillerle bezen rine uygun olarak düzen verecek olan. sene de orta okuldan 12 okuyan seha lü hem gündüz ve hem gece nese içinde detname almış ise de onlar başka mek çalışmıştır. İnegöle bir mekteb ka Bu çift yavaş sesle konuşuyorlardı. gün?... mektedir. Eserin değerini çoğaltan ikm âyadan Guffmin yasa önergesinin bu yer değiştirerek gelip okuma zandıran halkımızın j'avruları uzak şe Ve yüzlerinin manasmdan belli idi... Ne söylemişti?... Bu sözü nasıl söy ci bir sebeb de yazıcıların heyecanlı bir tarihten önce onaylanacağı umud edihirlere, büyük masrafla okumağa git larını burada bitirmişlerdir. Birbirlerinden zevk duyuyorlardı. Hal lemişti?... Oh, o Ahmedinden hiç ayülküye bağlı olmalarıdır. Onlar köyün livor. İ 45 bin liraya yapıîan orta okul bi mekten kurtulmuştur. Cerinden belli idi, onlar iyi anlaşan ve rılabilir miydi ki?... O bu ıstırabı kenve köylünün yükselmesile Türk yurdunası bir kathdır. Çatı kısmı portatif yaŞimdiki halde mektebin yalnız dış sı6irbirlerine müşfik bir sevgi ile bağlı di kendine çekmeğe razı idi... Fakat nun gerçekten yükseleceğini inan bes mek yarınm yüksekliğini şimdiden se pıldığından lüzumunda iki katiı bina da vası noksandır. Bu da tamanılandıktan olan insanlardı. Genc kadm kahve fin ondan büsbütün ayrılmağa... liyen genclerdir. Bu inan yüzünden söz zebilmek demektir. Ben bu kanaatle şu olabilecektir. 60 metro boyunda, 50 met sonra açılma merasimı yapılacaktır. İne canını almak için elini uzatmıştı. Ko «Hayır... Hayır diye düşünü)'ordu. lerinde saygı getirir bir kuvvet ve inan kitabı bütün okuyucularıma tanıtmayı ro genişliğinde olan mekteb 17 odahdır. göl orta okulu cumhuriyet köylüsür.ün çası bu eli tuttu ve öptü. Ölürüm.» dırıcı bü* kıymet var. borc biliyorum. Bu bina bilhassa İnegöl köylüsüniin ve kendine has büyük yardımile înegöl or n Mediha koltuğun içine adeta gömüJSÜVEYDA H. cKöycülüğümüzün Temelleri» ni görM. TURHAN TAN halkının paraca ve bedenî yardımlarile tasında yükselen bir kültür abidesidir. İnegöl Orta okulundan bu sene çıkacak okurlar

Bu sayıdan diğer sayfalar: