28 Eylül 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

28 Eylül 1934 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Belediye seçimi Teşrinievvelin birinde yapılacak Ankaca Mektubu: B a Kefareti zünup mı? Fikir Hareketlerinin sahibi Hüse- yin Cahit Beyefeödiyi ne vakit hatırla- sam onu kırmızı fes altında kara göz- | leri daha parlak bir şuğ ile pırıldıyan genç, mahçup fakat fikrinde musir bir | adam halinde görürüm. Dersandet i- | dadisi "Vefa lisesi,, nin “Cami salonu,, na giden merdiven başında — durur; çocukla hoppalığı ile sağa sola irki- len bizleri, —abdestli —abdestsiz “na- maz,, a sevkeder; kaçanlarımıza ince ve hırçın bir sesle cezalar tebliğ eder- di. Onun edebiyatı cedide yazıcıları | arasındaki mevkü içimizde — ona karşı bir takdir hissi beslememizi - mucip o- lardu. Halit Ziyanm, Raufun, Şaibin yanında Cahidin de ismine dimağı- mızda bir yer vermiştik. İçimizden kendisini yeni fikir taraftarı — sayanlar da oldukça çoktu. H M | * Cahit Beyefendinin meşrutiyetin devamı müddetince osmanlı — saltanatı- mın siyasetinde ne suretle âmil olduğu- mu araştıracak değilim, O devir sür- düğü müddetçe kendisi ile her karşıla- şışımda üzerinde, milli yükseltmenin ve istiklâlin canlı bir müdafiinden zi- yade bir fırkanın ateşli bir partizanı tesiri yaptığını kayitle iktifa edeyim. Onu en ziyade alâkadar eden cihet ka- pitolâsyonların kaldırılması, Anadolu | Türkünün sürdüğü sefil hayattan kur- tulması değildi. Taninin mücssir makalelerinde İttihat ve Te- | rakkinin Yıldız. müstebitlerinden teva- rüs ettiği cebir ve tazyik siyasetini mü- dafaa ediyor. “İslâmcılık,,; “Turancı- lık,, nazariyelerini zaman zaman ileri sürüyor. Enkaza doğru sürüklenen saltanatın “hani yağma,, sında kendine birbirinden - ayrılmış köşeyi büyütmek kaygusu ile kıvranıyordu. 'Taninin ateşli muharriri Cumhuri-' yet devri gelince, bazı hâdiseler atla:- tıktan sonra inziva köşesine çekildi. Bu inziva köşesinden yeni yeni yüksel- meğe başlıyan sesi ise alışmadığımız ve beklemediğimiz bir tınette — kulakları. mitza çarpıyor. Üstat şimdi islâm di- ninin müdafüi, beşeri, muhibbisi vazi- Fesini omuzlarına yüklemiş... Mehme- din büyük muvaffakiyetlerini, islâmın ulviyeti — sarıklı softaları baltalamak kaygusu ile —Burjuvari İtalyasını mü dafaaya tahsis edilmiş makalelerle be- zenen mecmuasında olanca kuvvetiyle bağırıyor. Bin küsur sene evvel arap din adamlarının ortaya çıkarmış ol- dukları tefsir san'atmı yeniden ihyaya uğraşıyor. Kadim Çin seramiklerini iptidai fırınlarda taklide yeltenen — bir antika meraklısı gibi durmadan çapa- hyor. Üstadın hayatınım bu üçüncü ve dindar devresini hayret ve alâka ile takip etmemek imkânsızdır. Acaba Cahit Beyefendinin islâmiyetle bu ka- dar meşgul olmadan gayesi nedir? Bir vakitler “Iâik,, lik iddiasında bulunma- sına karçı bir. “kefareti zenup,, mu? yoksa “din,, silâhinim henüz tesir gös- terebileceği zannı ile yapılan bir “ze- mini yoklayış,, mı? Bilmem ki, muhterem hocam Anka- ranın “Lâik,, muhitinde “din,, müna- kaşaları hakkında fikir peydasına mu- noktada tenvir edebilir mi? .. * Gaip aranıyor İzmirden Dibekbaşı birinci Asmalı mescit sokağı 32 Nu- maralr haneden Dramalı 24 yaşlarında Hüseyin Efendi ai- lesi Ayşe Hanım oğlu Lütfü 24 saatten beri kayıptır. Gören ve bulunduğu yeri bilenlerin Beyoğlu Perapalas Tozkoparan mezarlık sokağı 16 Numaraya lütfen haber ver- meleri. 3153 Resimlerimizden | Şı'kâzetler, Temenniler: Veliler ve talebe müte- madiyen şikâyet ediyor Sekizincide dönenler, mek. tebe deyam edebilmelidir Sekizinci sınıfta ikmal imtiha - nını veremeyip dokuzuncuya geçemi- yen talebeler, bu sene, mekteplerine devam edemiyorlar, Bir çok veliler ve bizzat çocuklar matbaamıza müracaat ederek diyorlar kit: — Bir yıl müddetle boş dolaşmak, talebeyi derslerden uzaklaştırıp tah « silden soğutacaktır. Sınıflarını geçe « miyenler, ya sekizincide yahut doku- zuncuda derslerine devam — etmelidir. Kahve köşelerinde mi dolaşsınlar? Biz, bunu geçenlerde de yazmakla ! beraber, henüz tesiri görülmediği için tekrarlıyor ve Maarif Vekâletinin dik- katini celbediyoruz. Velilerle talebe - nin hakkı var, Berbad hale gelen sokak soldakinde | larr görülüyor. Meşhur “Amerika , suretle bir asra yakm bir zaman- İngilizlerin Endeavour, sağdakin- | kupası,, yarışı için karşılaşan bu | danberi muhafaza ettikleri rekoru de de Amerikalılarm Rainbow yat | iki yattan Amerikalılara ait olanı | İngilizlere kaptırmamışlardır. birinciliği almış, Amerikalılar bu ESNAF VE Marangozlar cemiyetinin dikkatine: bir satış mağa- zası açmalıdır! Mahmultpasa - la, — Bezcilerde narangoz — Arif usta diyor ki: Bizim derdimiz | Yiyülttr BÜ - nem devası bu- unacak mı?, Bi- sim bir cemiyeti n niz vardır.Fakat Marangoz — faydası hiç yok- Arif usta — tur. Diyeceksiniz ki, cemiyetin sizene faydası ol - sun., Bir cemiyetin, mensuplarına o kadar çok faydaları dokunabilir ki.. Meselâ: Cemiyet esnaf arasın- da birlik temin etmelidir. Esnafı korumalıdır, küçük esnafı, bilhas- sa düşünmelidir. Biz mütemadi - yen iş çıkarıyoruz, fakat satamı - yoruz. Tüccar işleri ölü fiatına a- İryor. Buna karşı cemiyet büyük bir satış mağazası açamaz mı?. Vakıa cemiyetimiz — namına Mercanda bir mağaza açılmıştır. Fakat burada nihayet büyük bir iki esnafın işleri satılıyor. Diğer bütün sanatkârlar, işlerini Mısır çarşısındaki tüccarlara yok paha- sına satıyorlar. Halbuki böyle mi olmalı?.a. Benim de birçok yapılmış işle- rim var. Hepsi bekliyor. Bu işler niçin dürsun?. Benim vaziyetim biraz iyi ol - | duğu için, yaptığım işleri bekleti- yorum. Fakat diğer tarafta bekli- yemiyecek vaziyette olan arka- daşlarımız var. Onlar ne yapsın? Aç mı kalsınlar?. Mecburiyet kar- şısında tüccara mallarını veriyor- lar. Cemiyetimizden bu noktayı bilhassa — ehemmiyetle gözönüne alımmasını istivoruz HMasbuhal Gayret etmeli! Geçenlerde Bir marangozun, cemiyetinden isteğini yazmiştık. Bugün de, bir başka marango- zun, cemiyetinden diğer arkada- | şının isteğini tekrar ettiğini gör- dük. Marangozların cemiyetlerin - den istedikleri şey, çok makuldür ve oldukça ehemmiyetlidir. Bü işte cemiyetin de çok isti- fadesi olacaktır. Esnaf da büyük bir dertten kurtulacaktır. Biz, Mahmutpaşadaki marangoz Mus- tafa ustanın deposunu gezdik ve gördük.. - Burada - epeyce emek | sarefdilerek yapılmış çok güzel | işler vardır.. Yazık değil mi ki, bu san'atkâr işleri senelerce ardiye - de kalsın çürüsün.. Marangozlar cemiyetinin, bu hususta teşebbüse girdiğini gör- mek ister ve bekleriz. A. Ri. Kabzımallarla sebzeciler meselesi Üsküdarda bakkal Numan e - fendi ne diyor: Bizler için açtığnıız bu esnaf ve işçi sayıfasında şimdiye kadar birçok sebzeci, yemişçi esnaf ar « kadaşlar, kabzimallar hakkında birçok şeyler söylediler, şikâyet- lerde, temennilerde — bulundular. Ben de onların sözlerini tekrar e- deceğim. Kabzimallarla bizim a- ramızda vaziyet bir intizama kon- malıdır. Kabzimallar iyi malı iyi diye, fena ve bozuk malı bozuk ve fena diye bize vermelilerdir. Sonra kabzimallar, malları is- tediğine ucuz, istediğine pahalı satmamalı ve biraz mal almak i- çin bizi saatlerce bekletmemeli - dirler. | Bu, nasıl iş! Hem işten çıkar, hem parasını verme! Paşabahçe Cam ve şişe fabrika - sında — demirci $ Şevket Efendi, —| matbaamıza ge - |" lerek şunları söy © lemiştir: ğ Bir zaman - dır ben bu. fab- rikada — çalışı - yordum. Şimdi kadro doldu Şevket Efendi diye'beni ve benim gibi birçok işçileri çıkardılar, Sonra da çalış- teiğrm günlerin parasınt vermiyor- lar, “Hafta başını bekle!,, diyor- lar, Halbuki benim cebimde on param yoktur. Ve evde benden ek mek bekliyen annem vardır. Ken- dime iş aramak için Ankaraya gideceğim. Halbuki yol param yok. Benim hakkım olan paramı fabrika niçin vermiyor.. Sonra bi- zim bir isteğimiz vardır. O da bir inşaat cemiyetinin kurulmasıdır. Böyle bir cemiyetimiz olursa iş - siz kaldığımız zamanlar bize iş gösterir. Kuyumcuları alâkadar eden mesele Kapalı çarşıda Bilezikçi On- nik Efendi diyor ki: Bizde iki cins esnaf ve iki cins | alıcı vardır. Birinci cins esnaf na- | musludur. Yaptığı hile katmaz ve bileziklerin ayarını satarken doğru olarak söyler. Bunların a - hıcısı da birinci cins perakendeci- lerdir. Bizden iyi mal alır ve iyi mal satarlar. Diğer iki cins esnaf ve perakendeciler ise, bunun ak - sine olarak, ellerine geçeni alıp satarlar. Bazan aldanır, ekseriya aldatırlar ve geçinip giderler. Bizim arzumuz altından ma - | | mul eşyaya ayarını gösterecek hı'i Okuyucularımızdan, — Edirnekspıda Misir tarlası diye tamlan Otakçıbaşı maballesinin Namazgâh caddesinde 3S numarada mütekait binbaşı Raci Bey oturduğu evin bulunduğu sokağın pis- liğinden şikâyet etmektedir. Okuyu - cumüzun bize yazdığına göre oturdu- gu sokakta lâğımlar bir kaç yerinden patlamış ve sokaklara pis sular yayıl- maıştır, üstelik, çöpçü üç dört günde bir geldiği için sokağa çöp atanlar da bu: lunduğu cihetle sokak kokudan geçile; mez bir hale gelmiştir. Buhal epey zamandanberi böyledir. — Müracaatlar neticesiz — kalmıştır. Okuyucumuzun şikâyetine biz de iştirakle alâkalıların dikkatlerini çekeriz. Süt nine arayanlara Kimsesiz bir dulum, Temiz bir aile yanında sütninelik veya diğer bir iş &- Adresim şudur: — Kasımpaşada —Fi- rın sokak 46 numarâdâ — Hatice kıtt Fatma, .A Iİş istemiyor Sultanahmette Sağlık Yurdu karşı- sında 9 numarada oturan İlkami Bey idarçhanemize gelerek, — gazetemizin geçen perşembe günkü nüshasında iş aradığından il Kiralık hâne Bakırköyünde Kartaltepe'de Ak su caddesinde 11 Numaralı 6 o- dalı ve 13 Numaralı 10 odalı elek- trik suyu ve Marmara'ya tam ne- zareti havi fevkalâde havadar bü- yük bahçe içinde iki köşk ayrı ay- rı ve büyük köşk te tam veya kıs - men kiraya verilecektir. Aya- sofya meydanına nazır Alemdar caddesinde tramvay — durağında köşe başında 2 numaralı hanenin üst katmdaki 4 oda elektrik, gaz ve suyu havi daire dekiralıktır.Ga lata Melek Han 7 numaraya mü - racaat, (3148) ZAYİ — Herekeden — gelirken 35 Tisar ile nüfus tezkeresi hakkında bir ilmühaberi düşürdüm. Kim - bulduysa insaniyet namına adresime gönderme - sini rica ederim. Unkapanında Hızirbey mahallesi Çeşme sokak 16 numarada Mehmet Şükrü damganın hükümetçe vurulması - dır. Bu süretle iktikârın önüne geçilebilir. Fakat ekseriyetle na - musu ile çalışan-esnaf bu ihtikâr- dan ziyan görmektedir. Zira bi - zim ve onların alıcılarımız ayrı ve muayyendir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: