2 Temmuz 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

2 Temmuz 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

WAYDUDLAR GLORYAYI Y AMELENİN çııg:ıdı K OCAKLARINA KLAMIŞ LAĞIR . LIŞMAYA | | BAŞLIYOR.| LAR, | ZLERCE ÖMÜR 62 SERSERİLER YATAĞI ğrmız zaman nazarı dikkati cel - betmemek için bundan başka bir çare yoktur. Hareket saati saray — halkmın hareket zamanına göre hesaplan | dı. | Ispada Kapya da beraber bu - lunacaktı. Prenses Beatris Pariste kala - rak şövalyenin Kanet sokağında kiralamış olduğu konakta otura - | caktı. Konağın tarassutta bulundu - fulmasına artık bir şebp kalma - mıştı. Beatris orada uşakları ve ka - dın hizmetçileri ile birlikte kala- bilirdi. Bütün bu işler derhal bitirile - rek Ragastan, Manfred Tribule ve İspada Kapya saat üçte yani kralın gidişinden bir saat kadar sonra hareket ettiler. Dört atlı Paristen çıkarak Me- | lün yolunu tuttular. | Saat beşe doğru, güneş ufka yaklaştığı sırada, önde tırıs giden Manfred ilerisinde saray halkı - nın aracı muhafızlarını gördü. Oandan itibaren bu açıklığı bozmayarak gittiler, Şövalye ara sıra arkasını dö - nüp baktığı zaman yolda süratle ilerliyen bir atlı görür gibi olu - yordu. — Sakın bizi gözetlemesinler! Diye düşündü. " Derhal durarak atını — yolun hendeğine indirdi. Ve orada peticeyi bekledi. Fakat meçhul atlr bu hareketi anlamış olmalı ki Ragastan boş yere uzun müddet beklediği hal - de kimse geçmedi. Biraz canı sıkılmış gibi oldu - ğu halde dört nal ile ilerliyerek arkadaşlarına yetişti. Fakat o anda arkasına bakın « ca ayni atlının daima kendilerini | takip ettiğini gördü. — Hele bakalım, ne olacak? Diye düşündü, Saat altıda, Parisle Fontenblö arasında yarı yol olan Liyösen'e varıldı. Saray halkı geceyi burada geçireceğinden konakçılar önden giderek bu kalabalık — halka yer ayırmışlardı. Fakat — bir çok kibar kadınlar bir köylü kadının yatağında yatacakları için şikâ - yet etmişlerdi. Ragastanla arkadaşları civar - daki bir çiftçiye iki Ekü vererek kendilerine anbarda yatacak bir yer temin ettiler, Ertesi sabah yola çıkıldı. Bizim dört arkadaş gün evvelki gibi alayı takip ettiler. Ormana vardıklarını gösteren ilk ağaçlarm arasına girildiği sı - rada Ragastan bin adım — kadar geride ayni atlıyı gördü. erkenden gene gene bir geriden E ÇTT Ç ÇTT —— A AT AA p 7 WE TARAFDAR OLA ve kIM&EN PARA 1 SERSERİLER YATAĞI 8 aa nnn ee aeneeeSİREEDĞĞÜĞĞÜÜÜM eli Arkadaşlarına: — Bizi takip eden adama dik- kat ettiniz mi- diye sordu. Manfredle Tribule geriye döne- nerek bu atlıyı gördüler, Tribule: — Bir casus olsa gerek! dedi. Manfred: — Hücum edeceğim, dedi. Ragastan: — Hayır, yolunuza devam e - diniz. Onun kim — olduğunu ben öğreneceğim, dedi. Ispada Kapya sordu: — Monsenyör, sizinle beraber kalmaklığım lâzım mı? — Lüzumu yok. Bu adam yal- nızdır. Manfred, İspada Kapya ve Tri- bule yollarına devam ettiler, Ra- gastansa ormana — saparak sık bir yere girip saklandı. Bu sefer muvaffak — olmuştu. On dakika sonra kuvvetli bir ata binen, siyah ve geniş bir mantoya- bürünen meçhül şahsın geçtiğini gördü. Ragastan onun bekledi, O vakit saklandığı yerden ayrı- Jarak bir iki saniye sonra ona ye- tişti. Yan yana gelince selâm vererek: — Şüphesiz Müösyö de birinci- €i Fransuvanın maiyetine iltihak edecek değil mi? diye sordu. Meçhül şahıs Şövalyeyi baştan aşağıya kadar süzerek: ilerilemesini nezaketle — Ya siz Mösyö dö Ragastan? ce vabını verdi. Ragastan titredi. Kaşlarını çat . tı. Fakat bu anda süvari gözlerine kadar inen şapkasını çıkardı ve | mantosunun yakasını indirdi. Ragastan onun bir kadım oldu- ğunu hayretle gördü. Bu kadın, kendisini - Sen Denis sokağına götüren Tüviyleri meyda nındaki evin — esrarengiz sahibi Madlen Ferrondu. Şövalye onu tanıymca: — Siz misiniz Madam? baykırdı, Genç kadın Ragastanı müteessir eden sahte bir neşe ile: — Benim... Fontenblöye gidiyo- rum.. Siz nereye? — Ben de oraya gidiyorum. Fa- kat gitmekliğime mühim bir sebep var, — Şövalye, ben de herhalde o- raya gezinli için gitmiyorum. Biraz süküt oldu. Sonra Madlen sesinde Şövalyeyi hayrette bıra - kan tuhaf bir ahenk olduğu halde devam etti: — Fakat talilerimizin biribirine bağlı bulunduğuna hayret etmiyor musunuz .. İşte üç keredir ki bi - ribirimize rastladık. Doğru madam. İlkiki — tesadüf benim için pek faydalı oldu. — Size yardım etmiş olduğum- dan dolayı düşünemiyeceğiniz de « recede mes'udum. Aklıma gelimş- ken sorayım.. Sen Denis sokağın - daki evde rahat ettiniz mi? diye ŞA Çalınmış çocuk peşin Polis Hafiyesi (X:9)un harikulâde maceraları TU OcAN ON SENCOJR METİ DS | RUKDÜR. (ŞERİSİ RER - .ı ENKELE ;E YILANLARLA Do DDUR . T de No. 32

Bu sayıdan diğer sayfalar: