18 Ağustos 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

18 Ağustos 1936 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABER — Akşam Postası : KADINLAR 4 | sl ton amca iy PE uJ Göz'er «“ dudaklar en ik rl <— N Gi ününeiARili Yaza liyazi Anmet 3ÖS sene evvel bugün .Sultanahmet camii kürsüsünde Nasrettin hocanın bir fıkrası anlatıldı iKahve içenler, tütün kullananların sorguya çekilmeden idam edildikleri bir zamanda NN Karakter... Karakteri nasıl anlarsınız? Bunu muhakemesi dikkate değer de- İtede iyi olan bir kadm arkadaşıma Krm, >> Gözlerden. Daha doğrusu gözlerle Mzdan anlarım, cevabını verdi pe düştinünce siz de anlarsınız ki: yüzünde ilk göze çarpan şeyler Bözlerin ağızdır. Gözler renk bakımından yeşil, kök | ka avi, elâ ve siyah olduktan başka isi güler, kimisi şimşekler çakar; aze hayattan duyduğu sevinçle dolu, İasicaları da elem ve kederle perişan- Ür. İçlerinde her anm hislerine göre lşmağ değişenler de vardır. Bazıları Vip 1, dolgun, nüfuz edici ve düşünce» » Evet yüz ifadesinin yüzde ellisin- en fazlası gözlerden gelir. La küme kendi kendinize sorun baka- Di Gözlere lâyık oldukları ehem- İyeĞi tam manasile veriyor musunuz? , Gözleri tozlardan ve tahrip edici ci- dimlerden korumak için günde bir defa yese Yesiyumu İlsenilir, Düğün piyosada yi temisliyen, koruyan, kuvvetleş- ği m ve onlara tabil parlak ve temizli- “Nİ Veren göz losyonlârı vardır, 1, özleri gerçekten tam sıhhatta bu- Ndurduğumuza kanaat getirdikten a düşüncemizi iyi fırçalanmış kir- €re çeviririz; uzun kalm, parlak ve rik kirpikler. Kirpikleri kuvvetleşti- ii? büyüten çok iyi ilâçlar vardır. a sarı birkaç defa kulandmız mı neti- Sizi de şaşırtır: Daha uzun, daha ko- Me görünlüşeri çok daha sevinili kir. #ahibi olursunuz. Şok dikkatli bir surette yo- ğa ıdır, Fazla yolmak hiç de iyi ir, Bugün kurşun kalemile çizik Bİbi incecik kaşlar hiç de moda » Yolduktan sonra elinize bir i alarak kaşın ucuna kadar takip ediniz ve lüzumu SİZgiyi biraz uzatmız. *»s evvelâ gözlerinize bakınız; Şok küçlik iseler elinizdeki kaş alt göz kapağın kirpikleri incecik bir hat çizin. Parmağmı- İ e, Sv ile bu ince hattı bir gölge olun. yayın. Böylece gözlerinizin büyük göstermiş olursunuz. e ELE; yer i i“ — Küçük bir gözü büyük göstermek için B — Yuvarlak bir göze badem vermek için C — İnce ağızlar için dudak boyası Kirpiklerinize gayet iyi markalı bir boya ile tuvalet yapmız (A markalı krokiye bakm). Eğer gözleriniz yuvarlak ise bunları daha ziyade badem biçimli yapabilirsi- niz, Kirpik kalemenizle dİt ve üst göz kapaklarınızın hattını göz ucundan di- garıya uzatımız. Bu uzattığınız çizgileri hafif bir gölge oluncaya kadar yayınız| ve kaşlarınızı hafif bir surette kalemle uzatınız (B markalı krokiye bakın). Çukurdaki gözlere şu tuvalet yapıl malıdır: Üst göz kapağının merkezin. den dişarıya doğru gözünüzün retiginde gölge verin, dış sahada gölgeyi azıcık koyulaştırm ve kaş kaleminizle alt göz kapağın merkezinden dışarıya doğru incecik bir hat çekerek bunu bir gölge halinde bitirin, Gözlerin altında koyu halkalar? Göz altlarmı pudralamakla bunları görün- mez bir hale sokabilirsiniz. Fazla pud- rayı yumuşak bir yüz fırçasile silebilir- siniz, »”.. Şimdi de dudaklar! Dudaklar için koya, gole ölgin olma'ıdım Bu, gok mil himdir. Yanlış resk ve rastgele satm ahnan dudak kalemleri kadar manasız- bk az bulunur. Dudak boyasmı seçerken gözlerini- zin, derinizin saçlarınızın hatta elbise- nizin renkleri nazarı dikkate alınmalı- dır. Meselâ renkleri hafif pastel elbise- ler giyiyorsanız çığırtkan bir göze ba- ten renkli dudak boyasından çekinme- lisiniz. İ Fakat koyu retikli bir tuvalet, siyahi! yahut koyu lâcivert bir kostüm giyi-| yorsanız açık ve parlak dudak boyası kullanabilirsiniz. Dudak boyası ustalıkla ve göze çarp-| mıyacak gekilde kullanılmalıdır. Eğer dudaklarınızın oldukça ince ise, şu ge- kilde hareket edin: İlk önce üst duda- ğınızı kendi tabit çevresini takip ede. rek yapmız, sonra azıcık kenarlardan uzatınız. Bu dudağın çevresini #Jt dü- dağa basınız ve dudak hattinı merkez- den azıcık uzatınız. (C markalı krokiye bakımız). Dudak boyasını sllrerken daima du- daklarınızı kuru olmasına dikkat edi-| niz. boya kuru dudak üstüne da- ha iyi sürülür ve valmz kuru dudağa yapışır. ! Soyden - nnetçi Ahmet Sünnetçi başı Halep, Sultanahmet Cağnloğlu cad, desi No, 41 Tel: 20196 Istanbulda bütün kahsehaneler ka-) patılmıştı. Birçok tiryakiler kahve iç-| mekte İsrar ederek canlarını bile bu; yolda feda etmeğe kada: varmışlar- dı, Bir gün: — Tütün de içilmiyecek.. Dinlemis! yen olursa idam edilecek. emri veril di. 'Tütün tiryakilerini kudurtan bu &- mir de tatbik edilmeğe, &nlemiyenler idam edilmeğe başlandı. Şairler, za» rarsız dumanları ne diy« menediyor- sunuz, hüner mazlimlarm kalplerin« dey vükselen dumanı menetmektir, di- yorlardı. İşte bunusöyli;en tiplerden biriz | Zararsız bir duhan hakkında neyler bunca dikkatler | Duhanı ali mezlümanı men eylen, hül- İ ner oldur. Fakat padişah, gece kol geziyor, € Tinde bir çubuk, bir fincanla görülen sualsiz cellâda teslim ediliyordu. “Her sabah, sokak üzerlerine Wrakılan ec- sadı mazlümin, gecenin siyaseti bi- rTahmanesine sahadet eyliyordu. Her! gün, bu eşyayı memnya müptelâların-| dan bir kaçı şu iptilâyi felâket engiz uğurunda başlarını Verirlerdi.,, Hattâ bir gün birçok veyhler Kâ- ğıthanede bir köşkte toplanarak soh- bet ederlerken padişah onları bastır- mış, eşyalarını birer birer muayene €t- mişti. Burada bulunan şeyhierden biri Si- vaszade İdi. Bu adamın. zamanında müslümanların Ezop'i diye. tanınan Kadızade ile arası açıktı. 305 sene evvel büzün.. 1633 yılı 18 Ağustos yünlü, Atmey- danındaki Sultanahmet camiinde her ikisi de vaaz verecekti. Hslk'n binbir Kayda tabi tutulduğu, tütünden, kah-| veden menedildiği bir zan.anda bu iki şahsiyetin vaazları büyük hir alâka ü- yandırıyordu. O gün cami hıncahınçi dolmuştu, Kürsüye evveli Sivaszade çıktı. | Vaazını verdikten sonra yerine geçti.! Sıra Kadrzadenin idi, Kadızade padi- şahin iltifatına mazhar olmuştu. Onun için cesareti fazlaydı. Sözlerini ada- makıllı serbest olarak söşlüyor ve e- sayısız İnsan bir hiç yüzünden birbirini boğazlıyacaktı küâbir aleyhinde bulunuyordu. Bir as ralık sözü Nasreddin Hocanm bir fık- tasına getirerek şöyle devam etti: — Hoca bir gün biri büyük ve biri de küçük iki öküzle tarla sürüyordu. Küçük öküz iyi iş yapamadığı için mü- temadiyen büyük öküzü düvmeğe baş ladı. Yoldan geçenler merakla hoca- dan sordular: — Hoca efendi, büyük öküzün ne kabahati var ki onu dövüyorsun. Ka» bahat küçüktedir. Yürüyemiyor. Hoca şu karşılığı verdiz — Böyle yaptığımın sebebi var, Bü- yük öküz hareket etmedikçe, küçük ö- küz hareket edemez. Onun için daya- ğı büyük öküz yiyor, o hareket edince arkasından küçük öküz yürüyebiliyor. Kadızadenin bu hikâyesini dinli- yen ekâbir alındı. Kendilerine taş a- tuldığını anladılar ve onu kürsüden in. dirmek istediler. İş şeyhislâmn ku- lağına vardı. Şeyhislâm : — Asla, dedi, huzuru ş3hanede öy- le bir şey yapılamaz. Ve Kadızade söylemek istedikleri- öyliyerek kürsüden irdiği vakit, kendisini kürsüden indirmek istedikle. rini söylediler. Vürz gülerek: — Dava sabit oldu, .d'ye karşılık verdi. Bu fıkranın tahlilini yapacak de. giliz. Kadızade, Nasreddin Hocanın fıkrasından istifade ederek söylemek istediğini söylemişti. Taassup ve ta- hakkümün en bol bir zamanında vaz kürsüsünde bu kadar celâdet gösteren Kadızadenin cesareti tarr'he geçmiş bulunuyor. Haddizatında ehemmiyeti yok gıbi gelen bu hadise, 305 sene evvel padişahın huzurunda yüzterce cemaa- tin önünde yapıldığı düsünülürse e hemmiyeti kat kat artar Kadızade fıkrayı anlaitıktan sonra camiin yarısından fazlası boşanmıştı. Birer gölge gibi sıvışanla" ; — Belki bir baskın olar. Ülema ile yeniçeri birbirine girer. diyorlardı. Bir tesadüf kanlı bir boğuşmanın önünü aldı, Yoksa Nasre13in Mocanm fıkrası yüzünden birbirine girecek sü. yısız günahsızın kanı su gibi akacak- tı, En son şap"a modellerinden altı örnek EM İİ

Bu sayıdan diğer sayfalar: