3 Haziran 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

3 Haziran 1938 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

3 HEZİRAN — 1938 Hayata dair . .. Bir rüya oyunu ELÂLEDDİN Ezine'nin ilk ya- zısı, Alaman şâiri Stefan George hakkmda bir etüd, bu yıl İn- #an mecmuasında neşrolundu; aradan ok geçmedi, ilk kitabı da çıktı; Yakub ve ötekiler (1). Biri Kırk yılın roma. ni, öteki Bir misafir geldi adlı iki esc ri de basılmaktaymış. | Yazı hayatına daha yeni girmiş ol. | makla beraber yaşça pek genç sayıl. i maz. kendisini şöyle böyle otuz yıldır tanırım, mektepte beraberdik. Alta | İmzasını alacağı yazıyı çıkarmak için l acele etmedi ,olgunluk devrini bekle- di. Böyle bir müşkülpesentlik, böyle bir saadet keşki hepimize nasib olsay- dıt. Bu eski ve aziz dostumun kendini *debiyat âlemimize, karilere çabuk sevâireceğini umuyorum: kendisinde bunun içim lâzungelen meziyetler var: | okumuş ve düşünmüş, dünyayı gör . | müş hassasiyeti gibi mubayyilesi de Zengin bir adam. Yazılarında okuyu. | cularm çoğunun hoşuna gidecek, sa. İ delik içinde bir ağırbaşlılık var; bir takım meseleleri ciddiyetle ileri sürü- Yor ve böylelikle karilerin gururunu okşuyor, Ben, aksi meziyeti, yani ağır başlılık içinde sadeliği, en ciddi me- Selelere bile bir ötedenberi herkesçe biliniyormuş hali vermeyi tercih ede- rim. Fakat herkesin zevki bir olmaz ya? Yakub ve ötekiler, muharritinin Verdiği adla, “bir rüya oyunu,, dur: bir prolog, dört akt, on tablo, Celi. Ezine, kitabın başmda haber Veriyor: “bu kitab ne sahne için ya. Zılmış bir piyes, ne de heyecan verici bir romandır. Sadece bir rüya oyunu- dur.,, Fakat bu sözlere pek inanma- Yin: heyecanla okunuyor, tiyatroda Oynanması da zannederim çok iyi olur, Hikâyesi biraz karışıkça: Yakub A- lamanya'da tahsil etmiş bir gençtir; bir akşam “Melon şapkalı adam” a © raageliyor; Şeytan olduğunu çabucak shladığımız bu adam Yakub'a bir nevi #wrur aşılamak istiyor, hiçbir zaman “öllmemesini, diz çökmemesini söylü. Yor. Yakub birtakım aşk ve gehvet mattaları geçirdikten sonra, bazı Rus Tomanlarınm kalıramanları gibi düş . eüşleri yelah etmeğe, malmı mülkünü onlara taksim etmeye kalkişıyor: Benli Saadet'in evinde Srrma Saç Ay- **'Yi, onun delâleti ile de Fiyaka Nu- Yİ'Yi tanıyor."Tıpkı Dimitri'nin sta- Tets Zossima'nın önünde diz çökmesi Bibi (Karamazof kardeşler) Yakub di Fiyaka Nuri'nin önünde diz çökü. Yor; şu farkla ki starets Zossima DI. e ri'nin; çekeceği ıstırablar önünde a gökmüştü, Yakub ise Fiyaka Nu- ide ve Ayşe'de insanlığı telih ediyor: D bak zatına kim zübdel-âlem- — Ben, — Merdüm'i. dide.i ekvan o- âdemsin sen.., 4 Yalan söyliyeyim bu insunperes- a Sn düşkün halinde dahi insana tap- “eğ gok hoşuma giden şeylerdendir. kat Celâleddin Ezine'nin kitabımda ri, işler bozuluyor: Fiyaka Nu- Üstadının sözlerini pek iyi anlıya- ar, İşi hırsızlığa vuruyor. Yakub R Seytan'ın, daha doğrusu şeytanı,. “nrinden çıkmış, diz çökmüştür; or. ödin Ezine'nin kitabında mu - ak bir esas fikir, yani bir dava, biliriz. aramak istersek şunu bula- haç, © Yakub'un fikirleri, ancak bir Rb çi ie halinde kalmak şartiyle ca- i ama onları tatbika kalkış- Vezi, Yi değil, bilâkis kötü neticeler tün, onlar, her fikir gibi, yalnız üs. ha malıdır, avam takımı. bağ, ülmekle bütün güzelliği kay- Moni faşisileri reisi Sir E, Matay aleyhinde nümayişe gelen a- , şyauruğunu sıkarak: “bu he- Talay ilik edebilmek için evvelâ ka. aç, “Zmeli!,, demiş; Celâleddin E. My e ileri gidiyor: o, üstün ade- Sin tabakasınm kafasını ezme- age tartttar değil, ondan bihâber ak * Bururuna bürünüp ondan w. İ Görü; istiyor. eğen “Ni ki Celâleddin Ezine Dos. düellosunda ikin- | w — tutuyor, ! kitap ötekileri okuyun; ber | LN a bazi hataları olabilir | İnde bir nevi ccnebilik var; | Yunan Turing klübünün teşebbüsü 44 yapılan “Balkanlar arası otomobil rallisi,, dün başlamış, şehrimizden de iki otomobil bu müsabakaya girmiş- tir. Otomobiller dün Taksimden hareket etmişlerdir. Şık ve sarif bir gece elbisesi yapmak için muhakkak Avrupa malı pahalk kumaşlar şart değildir. Zevkle seçerek Kendine yakıştırdıktan sonra hattâ basma ile dahi güzel bir balo elbisesi yapmak pek âlâ kabildir. Ankarada birkaç bayan bunu ispat et mişler ve Nazilli mamulâtı basmalar. la güzel balo elbiseleri vücuda getirm işlerdir. Bunların en pahalısı beg li- raya gılmaktadır. ŞEHİRDE vE Dairelerin erken kapanmasına sevi- nenler ve üzülenler.. Resmi daireler civarındaki lokanta ve kahve sahipleri bu karar üzerine te Yaz aylarında dairelerin saat on dörtte - tatil yapmaları için bir kanın lâyihasının hazırlanmış olması yazm sicak günlerinde kapalı binalar için- de yanıp kavrulan memurları nekadar sevindirmişse muhtelif balk ve esnaf zilmreleri arasmda da tesirleri o nis. pette değişik olmuştur. Dairelerin saat on dörtte tatilin - den en ziyade lokantacılarla daire ci. yarında, toplanan bazı kahve ve gazi: nolar müteessir olmuşlardır. Bunları şimdiden telâş almıştır. Çünkü bu 1o- kantalarm, kahvelerin günlük kazanç. ları öğle tatilinden istifade ile ge - len memurlarm bıraktıkları paraya inhisar etmektedir, Şimdi bu imkân yaz gyları için tamamen kalkmış ola. caktır. Yüksek tedrisat umum müdürü Kültür bâkanlığı yüksek tedrisat müdürü Cevad bu sabahki ekspresle şehrimize gelmiştir. Güzel sanatlar akademisinde vilâ- yetlerde yapılacak bazı âbidelere ait taslakları tetkik etmek üzere yarın toplanacak olan jüri heyeti toplantı - #ında bulunacaktır. ——— Nafia heyeti geldi Elektrik şirketini teslim almak üze. re nafia vekâleti müsteşarı bay Arif reisliğinde bir keyet bu sabahki eks. presle gelmiştir. Yakub sevdiği kızın başka birine, bir arkadaşıma varacağını öğrendiği za- man biraz sıkılıp: “muharrir böyle şeyleri bize reva görmemeliydi,, diyo- ruz; bankacı Blondel'in, uğrunda iflâs ettiği dansözün önünde dört ayak o. lup havlamasında pek kolay ve pek kullanılmış bir şiddet var) fakat bun- lara rağmen alâkayla okunuyor ve mubarririn diğer eserleri için bizde merak uyandırıyor. Nurullah ATAÇ (1) 1 cild, 50 kuruş. (Muhavrir ta. rafından bastırılmıştır). lâşlandılar Buna mukabil, öğleden sonra yapı- lacak tatilin en büyük faydasını göre- cek olan nakil vasıtaları, idare ve şir. ketleri, bunun feyizli neticelerine ha- zrlanmaktadırlar. Kanun çıkar çık . maz tarifelerde bu şekilde değişiklik yapılacak ve öğleden sonra gezmek imkânmı bulacak olan halka. yeni postalar tahsis edilecektir. Plâj, gezi- no ve mahalle kahveleri sahibler! de bu kanundan fevkalâde me de bulunmaktadır. Eczahane aç- mak isteyenler Istanbulda üç münhal birden uar Şehrimizde senelerdenberi görülme- miş bir hâdise vukun gelmiştir. Eczanelerin tahdidi hakkındaki ka. Munün neşrindenberi geçen on beş se. neye yakın zaman zarfında şehrimiz. de muhteif sebeblerle inhilâl eden ec. zane yerleri ikiyi ilgil geçmemiştir. Ye ni bir eczaneyi açmak imkânsız gibi- dir, Bu ancak bir yerin nüfusunda fevkalâde bir artışın müşahede edil . mesi ve sıhhat vekâleti yüksek sıhhat şürasının karariyle vaki olur. Bundan dolayı eczacı mektebinden mezim O « lanlar veya sair eczacılar için İstan, bulda bir eczaneye sahib olmak mu - hel bir düşüncedir. Fakat son birkaç gün içinde hiç beklenilmediği halde şehrimizde üç eczane muhtelif sebeblerle boşalmış « tır. Bunlardan birincisi Bahçekapıda, ikincisi Üsküdarda Selâmsız mınta , kasında ve üçüncüsü de Tarabyada » dır. Bü üç mıntakada eczane açmak istiyenlerin on beş gün içinde müra . caatları sıhhat mlldürlüğünce kabul edilecek ve sonrs aralarında en müsait vaziyette bulunanlar tercih edilecek - tir, nnür bir hel Tonton amca nın bozulan otomobili MEMLEKETTE Ankarada Bir resim sergisi açıldı 235 eser teşhir ediliyor Ankara, 2 (A.A.) — Güzel sanatler birliği resim şubesi ile müstakil ressam ve, Heykeltraşlar, “D” gurupu veser - best ressamlardan mürekkep birliğin Istanbul Vali ve belediye aber'den Tarihe reisi Üstündağa açık mektup Muhterem, kıymetli valimiz Üstündağ, size bu açık mektubumu, Plevne kahrâ- manı Gazi Osman paşanın Göztepedeki köşkünün satılığa çıkarıldığını işitip ga- zelelerde de okuduktan sonra bu tarihi ikametgâh eşhas eline geçmesini önle- meniz için yazıyorum. Ekselâns Üstündağ, 1877 - 1878 seferi felâketimizle netice- lenmişti. Bu sefer içinde, Tokatlı Osman Ankara halkevinde tertip etmiş bulundur) paşanm kumandasındaki Tuna garp or Zu resim sergisi bugün açılmıştır. Sergiye, güzel sanatlar birliği re- sim şubesi 130 eserle, müstakil ser - sam ve heykeltraşlar 52, (d) grupu sanatkârları 17, serbest-ressamlar da 36 eserle iştirak etmişlerdir. Küşat merasiminde B. M. Meclisi re- isi Abdülhalik Renda ile vekiller me buslar şekrimizde bulunmakta olan büyük ve orta elçilerle vekâletler ileri gelenleri ve seğön bir“davetli kütlesi hazıc bulunmakta idi. Mültür «bakanı Saffet Arikan Türk sanatkârlarının eserlerini bir araya toplamış bulunan bu güzel sergiyi açarken şü nutku söy- İemiştir. “ Güzel sanatı seven, âr müntesip- lerimizi buraya tegrifinizle sevindi- ren yüksek heyetinizi hürmetle 88. lâmlar ve sizlere borçlu olduğumuz derin teşekkilrü bu fırsatla da arze. derim. Bugün göreceğiniz sergi, kabiliyet ve verim bakımından yurdumuzda İleri hamlelerini memnuniyetle müşa- hede ettiğimiz ressamlarımızm toplu olarak teşhir ettikleri 2 inci sergidir. Bu birleşme hareketi, kendilerinin meşru yarışmaları için büyük bir kuv vet unsuru olmakta, bizlere daha der li toplu bir mukayese yapmak ve da. ha kolay bir hüküm verebilmek fırsa. tını bahşetmektedir. Maarif te iltifata tâbidir. Türk inkilâbmm ideolojisini ve realiteyi ifade hususunda bu yıl daha muvaf- metçi fak eserlerle karşilaşacağımızı umuyo ruz. Ve bu gibi eserlere her yönden takdirlerinizi esirgemiyeceğinize kur. Vetle kani bulunuyorum. Atatürkün güzel sanatlara verdiği büyük ehemmiyetin derin munasını kavrıyarak bu şerefli vazifeyi de ba. şarmıya savaşan ar müntesiplerimi- ze muvaffakıyetler dilerim ve bizi bu kültür çatısı altında şu anın heyecan verici saadetine erdiren o büyük şe. fimize sonsuz minnetlerimizi ve sar. sılmaz bağlılığımızı arzederim.,, Satfet Arıkan alkışlarla karşılanan bu nutuktan sonra B, M. Meclisi reisinden sergiyi açmasını rica eylemiş ve Abdül halik Renda kordelayı kesmek suretile sergiyi açmıştır,.. dusunun Plevnedeki müdafanları ve mMu- barebeleri, yeryüzünde, Allahın yalnız Türklere vergisi olan en yüksek bir mert fikle, sayısı kat kat üstün bir düşman karşı birbiri arkasından kazandığı zafer ler, bütün cihanın gözünü ve kalbini he- yecan ile aylarca Plevne üzerinde topla* muş, tarihimize 93 felâketi diye geçecek bir harpte Türk silâhhunın, Türk aikeri- nin şerefini, namusunu kurtarmıştı. Plevne müdalaasının Son günlerinde Çarın başkumandanı Grandük Nikola, Osman paşaya bir mektup göndermişti; bundan: “Plevne çepçevre hassa ve Gre- nadya ordularile sarılmıştır. e Beyhude kan dökülmesi her suretle mesuliyet ge tirecektir. İnsaniyet namma teslim olu- nuz!,, diyordu. Türk kumandanı da şu cevabı vermişti: “Emrimdeki Türk ne- ferlerinin gösterdikleri şecaat, satvet ve sebat ve gayret ile şimdiye kadar yapt lan muharebelerin hepsinde size galebe çalmamız üzerine haşmetlü Çar, nihayet hassa ve grenadya ordularını da Plevne üzerinde toplamak mecburiyetinde kal- dı, Her tarafımız sarılmış olabilir. Fa- kat askerlik namusunun icap ettirdiği hareket teslim olmak değil, vatan, dev- let ve millet uğrunda kanımızı seve seve dökmektir. Mesuliyete gelince, o mesu- liyet, dünya ve ahrette muharebeye se bep olanlara aittir.,, Grandükün mektubunu getiren elçinin maiyetindeki bir kazak, Plevnedeki Meh iklerden birine sormuştu: — Sizin ordugâhta hiç eksiğiniz yok mudur? Mehmetçik: — Doğrusu pek rahatız, yemek içmek bol, rubalar yeni! Demişti, Kazak gene sormuştu: — Kış geliyor, siz üşürsünüz! Mehmetçik gülmüştü: — Biz bundan memnunuz. Biz asıl muharebeyi kışın gelip te ortalık buz tutarak pek çok soğuk olduğu zaman yâ” pacağız! Osman paşa, nihayet son bir huruç hareketi yaparak üç muhasara hattının ikisini yardıktan sonra yaralanmış ve e sir düşmüştü. Bu şanlı esaret, kahramanca bir mü- dalaanın son kara günü, bugün halâ ya- nik Rumeli ağzı ile okunduğu Ozaman gözlerimizi yaşartan destanlarla, türkü- lerle milletin bağrma gömülmüştür: b Plevnenin içinde ordu kuruldu, Osman paşa sol yanından vuruldu, Kuwk beşlik askerle esir tutuldu Giderim Balkan tükenmez, Arkama bakarım imdat gelmez! Reşat Ekrem KOÇU (Lütfen sayfayı çeviriniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: