20 Haziran 1929 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

20 Haziran 1929 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

IN ÜMDESİ *MİLLİYET.TİR. 20 1 1020 İNKÜ HAVA Dün en fazla hararet 25 en âz 16 idi. Bügün vi poyraz ese cektir. Hava: bulutludur. x IZ FELEK Muanmnit! Bir aşinayı rastladım. - Çok- tandır görüşmemiştik. Biz yaş- l takıların pek hoşuna giden bir ısrar ile: — Maşallah, git gide gençle- | şiyor sunüz! dedim. B — Kardeş! Hler keste benim | şu muannit şebahetime göz ko- Uymuş! Cevabini verdi. Ben “de —Muannit sıfatı - «Tehabetter — mustameldir ama - «şebabette» Üde menus olduğunu - bilmiyor- dum.. Dedim ve bir sırıttık. Düşünün nükte yapmak iytiyadı insanı ne hale - getiri- yor. | Mevsukan haber aldık ki! Gaye temin ve mevsuk bir men- -— badan haber aldığımıza — göre ğgmak ihtimali yok- t Rasat hanece — de “ tahbakkük etmişse ( * «hadisatı — Cevviyesnin tekzibinden korkul — duğu için bu cihet resmen teb-| diğ olunmamıştır. Tahdidi teslihat! Şu serlavha arapçadır, Türk- cesi «Siyasi» sakızdır. Devlet- ler çiğnetler! F fşa sevdâsı! Ben tam meslekten yetişmiş / değilim, onun için gazeteciliğin /|pek künhüne vakıf olduğumu — iddia edemem, yalnız - görüyo- — Tum ki, bizim gazeteciler de çok — küvvetli ve hatta muzır bir «if- SÂâ sevdâsı» var her neye mal o- © lursa olsun, sırasma göre — bir. î' ailenin mahvına bir ocağın sön- — Mmesini ve bir vakarın pamal ol- masına bile sebep olsa dilimizi tutamıyoruz. Dünyanım her ta- © rafında adalet makinasının bile gizli muhakeme et aile ve namuüs mes'elelerini bir bardak Su içerken içinde tortusu olma- / masına ettiğimiz dikkata — bile -]zı'ık görmiyerek acınacak bir tasasızlıkla sütunlara geçiririz — vebununla efkârı umuümiyeye terciman ve karilere müfit oldu Ç gumuzu zannederiz, Bu bir ka- tezahuru Aliye hâtım / sinde görülmüstür. Meklepliler - müsabakası - Ankara vatanın kalbi, yollar şah damarlarıdır Mektepliler müsabak: — tasaraydan — $08 — numaral Nüzhet Bev 3üncülüğü h Bu yazı şudar; “Nafianın yollar hakkındaki proğ- tamı yedinci n yadisidir. Ankara ve civan yollarının bu sene inşasına başlanacağının ve O oradaki mesaleyi şekiz. âsate İndire- cek olan Ankara-İstanbul - şösesinin peograma — irhal olunacağının - beyan olunması şayanı mermnuniyettir. Ân- — kara vatanın kalbi ve yollar şah da- — marlarıdır . - Ankaraya yakınlaşmak- bütün milletin en böyük arzusudur. Harbi umumiden evel muntazam yol darımız ve Ankara hükümet merkezi büyük Gazi şimdiki mevkünde ol FELEK | birimize | Büyük, karanlık bir odada, büyük bir karyola. — Karıcığım! —Hdm... — Uyuyamıyorum. — Ne yapayım? — Canm sıkılıyor. «. —Ne yapayım canım?... Yemliha duasını oku! — Mernuştan sonrası neydi? — Kuzum saçma söylemek i- çin uykumu kaçırma. — Eğer sen iyi kadın olsay- dın, kalkar, elektriği yakar, be- nimle konuşurdun. — Konuşacak sözüm yok. — Öyleya, senin uykun var diye, ben yattığım yerde patla- yım. — Patlamak - istemiyorsan, sofrada patlayıncaya kadar ye- meyeydin. — Ayol, kuş kadar yedim... — Ama fil gibi içtin. — Çok içseydim sızardım. Binbir türlü şey düşünüyorum.. — Yarım sahah anlatırsın. — Şimdi anlatacağım. .. Ak- lıma fena şeyler geliyor. — Kalbinin üstüne yatma, ge- çer... |— Sen beni sevmiyarsun artık! | — Uyuyorum! Malüm!.. Evlendiğimiz sene olsaydı, benim uykum kax tı diye, sen de gözünü kapamaz- din. — Uykum gelmiyormuştur- da, ondan. , MİLLİYET Uykusuzluk — Acele etme, Bundan sonra geceleri yatacağız, sabahları kalkacağız. Şafakla beraber so- kağa çıkmak ne iyi olur. Mese- lâ tepeye doğru uzanırız. Maydi kalk çık, seni tutan yok, — Yalnız gidip de ne yapa- |yım?, .. karıcığım uyudun mu? —. Hi . — Dinle bak hatırıma ne gel- di. —Hı,. — Seninle Maltepeye gidelim. Güzel bir köşk tutalım. Büyük bir bahçemiz olsun. .. Çiçekle- rimiz. .. köpeklerimiz... dos- larımız olsun. Gramofon, telsiz telefon da alırız. Tavukları- mızın südünü içeriz. . , İnekleri- mizin yümurtasını yeriz. .. Ha- yatta böyle yaşanır işte. .. Hak- kım yok mu karıcığım ? — Eğer söylenmekte devam edersen, gidip misafir odasında yatacağım. — Ben sana istikbalimizden bahsediyorum. .. uyuyorsun! Öyle: Saat bir. — Kocacığım uyan artık... |yemek yiyeceğiz. | — Beni rahat bırakamaz mı- İsmız?... Uykuma bile rahat yok yahu!. . « Bin kere beni uy- andırmayın diye tembih ettim... Olur şey değil... hanım efendi uyandı mı, evin içinde kimse, uyumamalı!. .. karşısında ko- " Şimdi başını yastığa koy-|füuşacak insan ister.... Darilma BT üyarma, (ama çok egoist kadınsın!. , . A- — Çünki uykum geliyor. — |a sonu fenaya varacak, Rahat / ranlık tevehhümdür ki en son| (Birdenbire susar) hadise-| — Demek ki, beni sevmiyor- sun. * — Bunu bilmem ama, her- halde ayrı odada yatmak istiyo- rTum. — İtiraf ediyorsun işte. — Rica ederim sus artık. — Ben ciddi konuşuyorum. — Ben ciddi dinlemiyorum, . Uykum var diyorum — sana, an- lamıyor musun? — Ya sekteyi kalpten * ölür- sem — Öt — Mersit... Biraz evel feci bir kâbus geçirdim. , . lur şey de- ğil. .: karıcığım gözünü aç. — Öft :, Ne var? — Gündüz oldu. — Bana ne? — Garip şey ama... — Sen çıldırıyorsun. Canım biraz düşünsene, Gündüz olunca, bir çok kimseler yataklarından kalkarlar. , . Biz daha uyumadan, uyanan insan- lar var. — Evet,evet... — Biz çok sersemce hayat sürüyoruz. —.. rum, de. — Bu günden itibaren hayatı mızın tarzını değiştireceğim, — İyi edersin, Allah rahatlık versin! Taydı çüpheşizki mağlap nlmazdık ” Vaktile — yolsuzluktan gördüğümüz zararlar sayılmayacak kadar çoktur. Yolların inşasına sarfolunacak — bim- met pek yerinde ve yolandadır. ÇAPKIN KIZ Yazan: AKA GÜNDÜZ — Köylüyü sevmek itibariyle| yazacağım. Ben başlayacağım. çok güzel bir şey olur bey- fendi. Başka itibarla... Bize i- d size çıkarmak heceğinize kö daha iyi değil mi elendim? Ben de gülerek karıştım: —— Öyleyse hemşireni: — Yalnız biz değil, öyler size minülettar olur. 2 — — Şimdi şalım. peki. n peş- ımr, şalvarını değiştirelim bütün değil, çünkü Üüvar tine onu bıraktım. Kişim iş-' üz azalır, o vakit emreder- Ama başkâ hir şey için değil, sırf hemşiren 3 Halime hamımefendi ne inat- çı! Haftaya bizi, hepimizi davet etti. Hepimiz kabul ettik. Fa- kat ben niyetime fesat karıştır- mak istiyorum, yani o ziyalete gitmemek için buradan kaçaca- gim, Bir muntazam, çelik hale- zon Üzerinde giden hayatımda pürüzlü noktalara — tesadtif et- mek istemiyorum. Hem halacığımı da — görece- ği mgeldi. Bu fesadımı gizlice F beye açtım, israr etmek istedi, gözlerinin içine baktım, /— Ne nefis gürür Ci lit Ne| dedi. gözleri dolu dolu oldu ve gene: B öyle olsun. uyumak için, gidip otelde kala- jcağım. .. Nakleden SELÂMİ İZZET Yeni eserler Yeni mektup nümuneleri Beyin eseri e bir üslüp Resmi, Samimi, Ticarl / €n veni mektup nümunelerini havidir Haftada İki defa cümartesi ve çarşamba / günleri çıkan (Hareket) | gazetesinin (İD) inci mushası dün çıkımıştır. Resimli Uyanış Uyanışın yirmi döküzüncü nu- marası Şirketi Hayriyenin içine mahsus fevkalde nusha olarak intişar ecmiştir. — Şirketi Tavriyenin tesisinden bu güne kadar geçirdiği hay yaptırdığı - vaparlara dair Tenni tarihi malümatı cami mü- kemmel bir mecmuadır. y | rlihaller Büyük türk muharriri Ahmet Mithat efendi merhumun kâtibi hu susileri Hüseyin Huüsnü bey vefat etmiştir. Mumaileyh sair meziyetle- rile beraber bir eseri cedit kâğıdı sahifesini on dolduracak kadar seri yazı yazm - yüz ederek uzun müddet Mitba: elendinin maiyyetinde bulunmuş ve asarının hemen kaleminden — çıkmıştır nilesine beyam Lazi, hepsi onun Kederdide eyleriz. Bana Türkuvazda bir köşe ha- zırlayın, yoksa gelmem ha! Yoz gata kaçtığımın resmidir. . KUÇÜK BUHRANLAR Hayret beyin evinden dağıl- dıkları vakit saat üçü geçiyor- dü. Hizmetçi kız kapıyı açtı: Oda- ga çıktı. Soyundu. Yanakları- nın biraz yandığını hissetti. Uy kusu 'kaçmıştı. Çapkın kız ilk defa muztarip olduğunu hisse- diyordu. Fakat niçin? Bunu bi- lemiyordu. Balkonun kapısını açtı, mantosunu omuzlarma al- d, iki elini kapmın yan pervaz- yayarak uzaklara bak- , Lâcivert bir gece idi Ayrancı bağlarmın ıssızlığın- da yaza yaklaşan tlik bir hava vardı. İstasyon — caddesinin fe- nerleri Galata köprüsünün İh- saniyieden görünüşünü andırıyo rdu, Adiliye sarayı tarafı kt n ve boğaz | PERŞEMBE, ALİYE HANIM SENEREE YST Ar| (Birinci sahifeden mabait J Mamafi bizim hususl tahkikatı- kikat evcakı dün Mü- Üsküdar müstan- tiği Cevat beye havale edilmiştir. İSTİNTAK HAKIİMLİĞINDE İstintak hakimi bu busustaki polis tahkikatını KAf görmüyerek tahkikatı tevsi edecektir. Pu —meyanda Aliye hanım, Mme Manniğin, Herant Beyin inin ve diğer bazı ze- vatın malümatına — müracaat edilecektir. ALIYE HANİMIN İFADESİ Aliye hanım matbuata — verdiği ifadesinde hadisenin birkazadın ibaret olduğunu, çantasındaki lrcinin taban takılarak tabancamıü ateş aldığını 3ö ylemektedir. Aliye hüntemn bu ilade- lerinde tenakuz gürülüyor. — Şimdiyı kadar yapılan polis tahkikatına naza. at hanımın " eve tabanca ile Ktiği ve bizzat tabanca muğı anla- fılmaktadır. Zaten Aliyehanım polis. te verdiği ifadede — birinci — ifadesini nakzederek aynen - şanları süylemiş der Madamı — Manaik — beni barit bir süretce karşıladı, bundan - muğber oldum. ve — Yalnız tubancanm ketil kastile mi, yoksa ihafe kasdile mi tahkik edilmektedir. İstintak tahkika tinin İlerlemesi ile bu. cihetler tespit edilecek ve İcap ederse Aliye hanım tevkif edilecektir. TABANCA NASILDI Alan — Cariha —olan — cabanca çok küçük ve seasiz bir. brovninkeir. Bu silâh da müddei amumiliğe tes- dim edilmiştir. KADININ VARASI NASIL?.. Mene. Mannikin . yarası tedavi e- dilmektedir. iyiliğe. yüz — yotmuştur. Ve Mannik hadise, hakkında şun- Jarı söylemektedir; *— Aliye hanımı hiç tarumuyor. Je bir hanım oldu. im, Berkerden dört se «i ders almakta idim. Aliye hanımın derani ve sebebini bir tür Kü tahımin edemediğim infislinin kur banı oldum.. KADININ BABASI NE DİYOR?.. Mme Manniğin bah, de bir muharririmize şunları söyle miştirz HerantBey Büyük bir musikişinas olun M. Berkerden kızım dört seneden beri piyano nazariyatı dersi almakta kdi. Berker bir gün; Ankaraya gidece Rini ve eşyalarını eximizde muhafaza etmemizi söyledi. Her insaniyetper- ver gibi ben da bunü kabül et- dem. Ve Berker bişgiki, gün evimlzde misalir kaldı. Barkerin bizim nezdi- mizde bir.de piyanko bilerti vardı bu bilete 13000 lira isabet eti Her te miz adamın yapacağı gibi bilecini la- de ettik, Belki bu harekete hudalalık diyenler olur Takar ben bürün allem- gden bu terbiyeyi aldığım için bunu €en tıbil hareket addediyorum Berkerin bizlin evimizde bulun duğu zihabında bulunan ve Berkerle alâkadar olduğu aplaşılan Aliye ha nim geliyor ve kızımı yaralıyor. Bu- götürür -yeri yoktur. | hanım evime elinde silâhla Birmiş ve M. Herkeri sorduktan san. YA ateş tmiştir. Hayatı tehlikedledir diye çok kor- küyorum. - Ben artık talic inanmağa ahıştım, Kızım yaölse idi. Ben çok vilisiz bir adamım; — yangında evim yandı. Avrupada mühendislik tahsil eden genç oğlum öldü, kızım da bü- yük bir teblike geçirdi. Bu hadise saçece Aliye hanımın kendi kendi bir iştir. ALTI SENEDEN BERİ Kızım - damadım : Keork - efendi edenberi ayıı — yaşamakta lıiğin devam ve kat'ı hak- kında hentiz verilmiş bir karar yök: TUraç DAMADI NE DİYOL Diğer taraftan bir Omubarririmiz Çankayaya geçen tektük oto- mobillerin kornaları havada tok seslerle yayılıyordu. Birdenbire, — İstanbuldan ni- çin geldiğini düşündü. Bu, ba- sit bir heves miydi? Sırf birinci |defa göreceği halasının kızını Köşkte kimse uyanmamıştı. | kırmamak, teklifini kabul etmek | için miydi? Yoksa Hayret beyin her de- fasında anlata anlı il diği Ankaranın rışmak arzusu muydu? Beş on - günlük bir niyet ne Ççabuk beş ön hafta — olmuştu. Yoksa içinde iztiraba benzeyen sıkıntı bu uzayıştan mı- peyda olmuştu? Bütün bunları düşündü. Hep- sine menfi cevap aldı. Sonra. . sonra bir saat eveline saplandı kaldı. Köy çocuğunun mukabe- lesi.. yanakları gene yanmağa KIZININHA YATINDANKORKUYR kurduğu hayalinde düşündüğü 0 HAZİRAN, 1929 egork efendi ile görüşmüştür. Ke- gork efendinin 8 yaşında bir çocuğu vardır. Bu çocuğu almak için müte- addit defslar teşebbüsan kanuniyede bulunmuştur. Ayrılık davasının — Ika- mesi ve çocağun alınması için bu hadiseyi münasip bit zemin ve Xa- man addetmektedir. ADAM AVRUPAYA GITTİ Piyano ve keman hocast olan M. Berker Avrupaya gitmiştir. Yakı şıklı ve gençbir adam olan Berkerin Aliye hanımla ne vakitten — beri ta: mştğı ve bu hanımlarla ne dereceye: kadar alkkadar olduğu malüm — de- Bildir. Aliye hanım çok asabi. ve roman okuyan bir hanımdır. Bir mu harririmiz Aliye hanımla, görüşmek Üzre dün — Maçkadaki, İzzet Melih beyin otorduğu Varna aparamayına gitmiş (fakat bulamayınca Aliye hanımın oturduğu Şakir Paşa apartımanına gitmiştir. Aliye Hamım asabiyetle muharririmizi kabul etme yecegini miştir. Muhartirimiz Aliye hanımı «i katta beklemiş ve Aliye” hanım — merdivenden - İnerken kendisine şu suali surmuştur. — Hanım efendi. siz hadisenin bir kazadan ibaret olduğunu — çancı gızdaki incinin ipiyle — padladığını söylüyordunuz. Halbuki bir İncinin pi tabanca tetiğini çekecek kadar mukavim midie? BIR IŞTIR OLDU... Aliye hanım / müharririmizin bu sunline hiç ceyap vermemiş ve bir parça sonra asabiyetle şumu — söyle Miştir: baam bir iştir oldu iş Bir İki hi müstahtiklik w rine hadisenin burada edecek bir şey yok. ize ne ” lar devam edecek esrarlı — tarafları anlaşılacaktır. hanede teslim edil- mek üzre elektirik eçhizesi satış ve tamir servisi tanzim eylemiş olduğu nu mühterem müşterilerine ilân e- der. Müşterilerin intihap eyledikle- ri eçhizeyi kendilerine teslim etmek, yerlerine köymak Ve tecrübelerini yapmak vazifesile mükellef bir'mu tahâssıs tarafından sevkolunat bir kamyonet bu yeni hizmete tahâis 0- lunmuştur. Bundan maada mumaile- yh küçük tamirlerimahallinde vemec canet icra etmek ve daha mühim ta- mirleri icap ettiren aletleri alup sa- tie nin atelyesine götürmek ve bilâ- hare müşterilerin hanelerine tekrar götürmek vazifesini de decuhte eyle- miştir. Satic, balâdaki şerait tahtında ivra eylediği küçük tamirlerden —mazda diğerleri için de yalnız tecdid eylc- diği aletlerin maliyet fiatinı almakia iktifa ettiğini bir kerre dâha arze- der. Bundan böyle hef hangi bir mar- kayı huiz olur ise olsun hanesinde elektirik eçhizesi bulunupta tamir ettirmek isteyenler gerek Beyoğlu 1161 ve gerek Tatanbal 1288,9 nüma- Jralara telefon ettikleri gibi memu- rumuzu hanelerine getirtmiş olurlar. Mamafi daima fotoğraflı bir hüyi- yet varakasını hamil olmaları lâzım- gelen memurlarımızın hüviyetlerinin tetkikini ilhmal etmemeleri muhte- rem müşterilerimize tavsiye olunur. |, Ticaret işleri Umum müdür- İlüğünden: Esas mukavelenamesi mahal- Ni kanunlarma göre tanzim edile len tescil kılıman ve 30 İkinci Teşrin 330 taril hükümlerinegöre tescil Frai milyon frank sermayeli (Baok Franko-Azi, kâlete verilen evrakı tetkik olu- narak muvalık görülmüştür. Bu evrak arasındaki umumi — vekâ- letnameye göre şirket namına yazmıştı. Cicim Aliye neler söylemişti. Fakat köy çocuğu onun bü- tün dalgalı anlaşılmazlıklarını sarsmış, ona bir durak çizgisi çekivermişti. | — Ötede de Hayret bey durüyor dü. Ve daha bir çok insanlar, ., * — Acaba ben anormal bir tip miyim? Bu zihni sual buğazında dü- 'ğümlendi. Yutkundu. Böyle bir şev olmadığına ka- nidi. Nihayet olsa olsa bir “İleri kız” olabilirdi. | — Isırdığı alt dudağının acısiyle Şiçinin iztırabını örünek istedi, | / Tük bir rüzgâr alnını okşuyor du. Uzak ampulların sarı piril- tılarına karşı gözlerini kapadı. | Karakteristik tarafları ayna gi- bi gözlerinin önüne geldi. çok | yapacağı işlerden ve muamele- mahkemelerde müddei, müddei- aleyh ve üçüncü şahıs sıfatlar yle hazır bulunmak üzre tayin olunan Mösyö Alfred Pellegri- İno mümessil ve umumi vekil ol- mak üzre mezkür şirketin muameleye izinli — bulunduğu mezkür kanunun yedinci madde â mucibince ilân olunur. | Şehremaneti ilânıtıı ÇARAALLRALİĞİL Li Erzak münakasası Şehremanetinden: Hastane- ler için lüzumu olan 14000 kilo, pilâvlık pirinç 5700 çorbalık rinç 4450 kilo makarna 7500 ki- lo sade yağı 11800 kilo “şeker 9450 kilo sabun 3$ — kilo çay 1250 kilo şehriye 1050 kilo ku- ru üzüm 738-kilo'un 850 kilo pirinç unu 1150 kilo zeytinya; 350 kilo nişasta 2070 kilo soda 116 kilo kaşar peyniri — kapalı |zarfla münakasaya konmuştur. Taliplerin şartname almak için her gün levazım müdürlüğüne gelmeleri teklif mektuplarını da ihale günü olan — 11 Temmuz 929 Perşenbe günü saat on beşe kadar mezkür müdürlüğüne ver meleri, .* * Şehremanetinden: Açıkta dut satılması memnu — bulunduğun- dan badema dutçuların tablala- rın üzerini temiz ve beyaz — bir. bez ile setreylemeleri ve hilâfı- na hareket edenlerin cezalandı- rılacağı ilân olunur. ”.* Kadıköy dairei belediyesin- den: Başı boş olarak bulunup dairede muhafaza olunan bir a- det kuzunun sahibi her kim ise bir haftaya kadar daireye mü- racaatı ilân olunur. **. Şehremanetinden: Mübayaa- sına lüzum görülen otuz. sekiz 'maralı dükkân kı'ııyır verilmei lerden doğacak davalarda bütün | için açık müzayedeye konmuş” — tur. Taliplerin şartnameyi göf” mek için her gün müzayedi girmek için ihale günü olan Temmuz 929 Perşenbe günü 16 vazım müdürlüğüne gelmeleri. * ©.a çi Şehremanetinden: Bedeli k€ fi 337 lira S0 kuruş olan ketlil” da Ahmet Efendi vakfına meft sup Kumikapr Niçancasındali Çeşmerlin tamiri açık münaki saya konmuştur. Taliplerin if evrakını ve şartnameyi BÖ7 | mek için her gün münakasaj | girmek için ihale günü olan !! B 'Temmuz 929 Perşenbe günü İ& |i vazım müdürlüğüne gelmelefi: | .. * 4 Şehremanetinden: — Hasköl caddesinde 171-173 — nu dükkân pazarlıkla kiraya Vef nd | lecektir. Taliplerin 24 Haril 929 Pazartesi günü levazım dürlüğüne gelmeleri. Beyoğlu Sulh mahkemesi İ€ rasından: Aliye, Vasfiye, Kerif? Halide hanımlarla Kemal Mü tayi, Vehpi ve Osman beylerin İspito efendinin şayran ve müştefi ken mutasarrıf oldukları Beyoğlüf da Kamtrhatun mahallesinde başı caddesinde 16, 18, 20 numar ta mürakkam ve (40000 y İcırkbim F ra kiymeti muhammineli maa kün Ruvayal öteli namile maruf İ nanın tahtındaki ufak dükkân ki # atci (Dimostokli Hrigtidiy efend tahtı isticarındadir. Bodrum teşkil eden kısımda ve yalağı ve kos techizatını havi muhtacı ve harap bir matbak ile muntari avrupakâci tuğla döşemeli genif tulani salon biçiminde ve ayrıcak küçük daireyi şamil müskirat i hanesi ve (Donas Vayakis) el nin 30 Haziran 929 taril Kai ba mükavelename tahtı isticarti der ve otel kısmını teşkil eden bif nın cümle kapısından girildikte Nİş mermer taşlı merdiven ve zef mermer taşla mefruş ve — dahiliiP iki mermer sütunu havi genişce bi salon ve yekdigeri dahilinde 3 leri tahta keza geniş bir sslon kiloluk yirmi beş_ıoırçih Istan- msinde iki odadan başka daha bul kâğıdı açık münakasaya kon| dokuz oda, bir büfe, bir mutfak İf muştür. Taliplerin şartnameyi | bir hâlâ ve ikinci katta iki hâlük görmek için her gün münakasa- ya girmek için ihale günü olan 13 Temmuz Cumartesi günü le- vazım müdürlüğüne gelmeleri. .. * Bedeli keşfi 308 lira 87 ku- ruş olan Kadıköy halinde kapı- cılar için yaptırrılacak camekân açık münakasaya konmuştur. Taliplerin şartnameyi ve keşif evrakını görmek için het — gün münakasaya girmek için ihale günü olan 13 Temmüuz 929 Cu- martesi günü levazım müdürlü- ğüne gelmeleri. *** ” Şehremanetinden: Bedeli keş- |fi 230 lira olan Emanet binasın- da yapılacak tamirat ve telvina- ti açık münakasaya konmuştur. Taliplerin keşif evrakını ve şar- tnameyi görmek için her — gün münakasaya girmek için ihale |günü olan 13 Temmuz 929 Cu- martesi günü levazım müdürlü- ğüne gelmeleri. *.. e Şehremanetinden: Bedeli keş- fi 242 lira 58 kuruş oları İstan- bul Tephirhanesinin bazı aksa- munm tamiri açık münakasaya konmuştur. Taliplerin keşif ev- rakını ve şartnameyi — görmek için her gün ve münakasaya gir 1z tabiiyetli ve yirmibeş| mek için ihale günü olan 13Tem | ) şirketinin ve-| zım müdürlüğüne gelmeleri. muz 929 Cumartesi günü leva- . .* Şehremanetinden: Fatihte Ma nisalı Mehmet paşa mahallesi- nin gemiciler caddesinde 12 nu- küreksiz rum, Bazı bir çiçekli sahilden, bazı bir kayalıktan, bazı bir vi- ran yalıdan geçiyorum. Bu ka- lamda mı? Halam bana nihayet yi sene annelik eder. Büyü- nün farkında olmayan çi- çekten başka neyim? Hangi rüz gâra karşı durabilirdim? Elini alnından geçirdi. Bir ye ri acıyordu. Kalbi değil, dimaği değil, siniri değil, fakat her ta- rafından toplanmış, “ benliğinin |bir yeri acıyordu. Ve bunu köy çocuğu acıtmıştı. Hemen başını sarsarak silkin di. İhmal götürmez gururunu yanaklı köy çocuğunu hayalin- seyişle gülümsemek istedi. Fakat beceremedi. ğ Bi ü . Sadece akıntıya uııuşı' bir sandala benziyo- | çamaşırhane ve ittisalinde gel 've çimento döşemeli bir taraça * oniki oda bir kiler ve üçüncü iki hâlâ onaltı odadan ibaret odalar her iki katta koridorlarlt (p diğerine muttasıl ve zeminleri şanbalr ve arka cihetten halice reti kamileyi haizdir. Bina kağif '3 terkos ve elektrik techizatile mü” her ve dahilindeki ahşap krsıni boyalı duvarları nakışlı ve ikirCİ öi üçüncü kata çıkmak ürre iki t ve aytrıca her katta mahsus m venlerini bhavidir. Kabiliyeti & miyesi olmamasından naşi bi yede füruhtile şüyuun izalesi kanda mahkemeden sadir olup ” katiyet eden ilâm mevkii icrayA p olunmuş ve kanünen merat x daiye de bilita mevkii müzayediğ konularak muayyen olan müddet tamında (20000) yirmi bin lirâ , talibi ohdesine ihalei evveliyeti İğe kılınmıştır. İhalei katiyenin zımtunda önbeş gün müddetle rin kıymeti muhaminei mezküf'yi yüzde onu nisbetinde pey aKG 4i müstashiben 929/2836 numaroilt |) racaat eylemeleri ilân olunur Sultan Ahmet Beşinci #f Hukuk Mahkemesinden : Ç kebirde yağlıkcılık etmekte ik6 be İi fat eden Tevfik efendinin sinde zuhur eden ikibin dok otuz Kira kıymeti muhamınin€ li adet başlik mücevherat 22/6/ 7 ,, rihine müsadif Cumartesi gü git ondörtte sandal bedesteninde zayede furuht edileceği ilân öğ di kan bu ikinci sek hafızâ mızrak sapladı: Cevadi dı. Cevadü'yazdığı mektubtliği bahat bende mi? Bu kabahat ha!| tırları, alevden çizgiler önünden geçmeğe başli evlenme teklifini - reddel çin yüzbinlerce sebep | Üa kabildi. Böyle bir mek' lüzüum vardı? Bir mektup ki hüvi Tursa olsun, bir genci Ö sonuna kadar — zehirley' Cevat gelse de: — Bana bu mektubu hakkını nereden buldu!! Demiş olsa hiç bir © ? yokladı, geniş omuzlu, yanık aljrar mi den geçirdi, gıcırtiİr bir gülüm- | remeyecekti. Fakat işt' ranlara karşı kendini yordu. İhsanı da başka bir

Bu sayıdan diğer sayfalar: