16 Mayıs 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

16 Mayıs 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

u üyunu Darüşşafa “aylık bütçesi me ep e ——— Dünkü" cemiyeti tedrisiye kongre- sinde müfettişlerin raporu okundu; Dünhü kozgreye Dün saat 3 te Darüşşefaka lisesinde Cemiyeti tedrisiye goneresi yapılmıştır. o Kongreye 52 aza iştirak et- miştir.Kongereyi sabıkmüzeler müdürü ve İstanbul meb'usu Halil Bey açmış, azaya kong- re için bir reis ile bir reis veki li seçilmesi lâzım geldiğini bildirmiştir. Heyeti um: kon; riyaset etmesini ge- ae İlalil Beyden kâtiplikleri - ie Belediye yazı işleri müdü- rü Osman Beyle Darüşşefaka müdürü Kâni eByden rica et - miştir, z Halil Bey kongre riyaseti mevkiini işgal edince kongre münasebetiyle Reisi cümhur Hazretlerine tazimat telgrafı nesini teklif etmiş, bu kabı! olunduktan sonra gene Halil Bey Darüşşefaka reisi ve baş vekil İsmet Paşa- Ban azaya selâm ve ihtaramlar viş, gerek İsmet ;27 gerek meclis reisi Kâ ya tarimat telgrafla- . esini teklif etmiş, Di ni müesseseler müdürü - Esat Bey bü teklife 'dâarif vekili- nin çle ilâvesini rica etmiş ve ne de tazimat telgrafı çekilmesi kabul olunarak ruz- nin müzakeresine geçil- Bir senelik bütçe Rüznamede ilk olarak heye ti umumüyeye cemiyeti tedrisi yenin bir senelik bütçesi arze- diliyordu Bütçeni: idat kıst 11500 lira olarak tesbit edilmişti, bi- kabul edildi, Masraf kısmı da 11500 lira Üzerinden tesbit o olunmuştu, İakât bu kısımda 500 liralık masarifi melhuza faslında u- zun bir münakaşa cereyan et- ti, Muavenete muhtaç muallim lere yardım gayesile konulan bu tahsisata bazı aza itiraz et- ti, — Muallimlerin maaşların dan yüzde bir kesilsin, bir te- Ruslar İzmirden neka- dar mal alacaklar? Son Türk - Rus ticaret mu- kavelesinde kabul edilen esas- lara, göre Sovyetler İzmir ikti Sadi mıntakasında her sene on beş milyon lira kıymetinde mal alacaklardır. Feminizm ve amele işçileri kongresi Belgratta toplanacak olan Balkan feminizm ve amele iş- şileri kongresine iştirak edecek olan Sıvas meb'usu Necmeddin Sadık, ticaret odası umumi kâ- tibi Vehbi Beyler bir iki güne kadar hareket edeceklerdir. Ithalât - Ihracat , Gümrükte tanzim edilen bir istatistiğe göre mart ayı içinde hariçten memleketimize 12 mil yon 851 bin liralık mal gelmiş tir. Aynı ay içinde hariç memle ketlere 10 milyon 592 bin lira- dike mal ihrâç edilmiştir. | iştirak eden zevat avün sandığı yapılsın, cemiye tin parasmı çocuklardan baş- kasma sarfedemeyiz, bütçeden çıkarılan denildi, bir kısım aza — Cemiyetin mütaleası doğ rudur, muallimle talebeyi biri birinden ayıramayız bu. para bütçede kalsın dedi, Müfettiş İbrahim Bey raporda bu hu- susta mütalea vardır o okun- sun dedi, Okundu, nihayet Be sim Ömer Paşa söz alarak. — Darüşşefakanm bir sene- lik bütçesini müzakere için bir ay sonra tekrar toplanaca- ğız, heyeti idare o zamana ka- dar bu mesele hakkında bir formül arasın bulsun, şimdilik bu tahsisat kabul edilsin de- di, ve cemiyeti tedrisiye bütçe si 11,500 lira olarak kabul e- dildi. İki aylık bütçe Bundan sonra Darüşşefaka- nom iki aylık muvakkat büt- bütçe 20,81 lira 80 kuruş ofa- rak kabul olundu.. Müteakıben Müfettişlerin tanzim ettiği rapor okundu. Raporda yapılan teftişler neti cesinde cemiyetin hesabatında ve mektebin mübayaatında ba zı usulsüzlüklere tesadüf edil- diği zikrediliyordu. Heyeti ida reden Dini müesseseler müdü rü Bey müfettiş beylere deeşkkür etti ve, — Rapora şimdi müttali ol- duk Heyeti idare namma he- yeti aliyenize cevap vermemiz için raporu heyeti idareye tev diini rica ederim dedi. Teklif kabul edildi ve müd- deti biten dört aza ile müfet- tiş intihabma geçildi. Azalık- lara müddeti biten azalardan çesini müzakeresine geçildi ve | dostluğu İsmet Paşa eylülde Macaristana gidiyor! Dün gelen Macar sefirinin beyanatı Macar sefiri M. Tahi dün şehrimize gelmiş- Memleketimizdeki sefirlerin en kıdemlisi olan M. Tahi bir muharririmize şu beyanatta bulunmuştur: —- Yedi seneyi mütecaviz zamandan beri Türkiyede bu- Tunuyorum, Bu müddet zarfın- da kardeş Türk milletini ga- yet yakından tanımış oldum ve bilhassa Türk - Macar hars münasebatını tetkikle meşgul oldum. İki memleketin münasebat- tını daha ziyade takviye için Türkiyede, Macarlığa dair ve Macaristanda Türklüğe dair konferanslar verilmesi şayanı temennidir. Bundan başka iki memleket arasında talebe ve profesör mübadelesini de faideli görü - yoruz. Her halde harsi müna- sebata çok ehemmiyet veriyo Tuz. Macar Başvekiline iadei zi- yaret etmek üzere sonbaharda İsmet Pş. Hz, Macaristana gi deceklerdir. O zaman bende kendilerinin refakatlarında bu lunacağım. , Türkiye baş vekili Macaris- tanda çok memnuniyet ve sa- mimiyetle karşılanacaktır. Türkiye ile dostluk, ticareti, bitaraflık, ikamet (ve hakem muhakemeleri aktolunmuştur. İade resminin mukavelesi de ikmal edilmiştir. Hukuki işlere ait adli muka vele ile konsölosluk mukavele sini yapmak üzere -müzakerat devam etmektedir. Ortada hiç müşkülât yoktur. Müzakere bir teknik şeyler üzerinde cere yan ediyor ve yakında neticele ! necektir. Turizm Turizm müzakeratını da in- kişaf ettirmek, sık sık ziyaret ler tertip etmek lâzımdır. Ankarada yeni Macar sefa- rethane binası bu sene nihaye tinde ikmal olunacaktır.,, Hrap ihtimali yok! M. Tahi bir.harp ihtimali o- Mup olmadığı hakkındaki suale şu cevabı vermiştir: — Bütün dünya sulh için ça lışıyor. Milletler yorgundurlar harpten nefret ediyorlar ve bü tün ihtilâfları aralarında müsa İzzet, Halit, Hasan Tahsin Beyler tekrar, Darüşşefakanın eski mezunlarından telefon şir “eti komiseri Fuat Beyde ye- niden intihap edildiler, Müfet tiş İhsan ve Cemil Beyler ibka olundular. İntihab: müteakıp kongre- nin hitarnı tebliğ edildi, azaya çay, pasta ikram olundu. Peşte ve Breslav ileri © |, Almanyada Breslav ve de açılan sergiye iştirak için harici ticaret dairesi hazırlıkla ra devam etmektedir. 1 Peşte sergisi bu ayın 18 inde kapanacaktır. Bu sergide teş- hir edilen eşya, tablolar 30 ma- yısta açılacak olan Breslav ser gisine nakledilecektir. Peştede bulunan harici tica- ret dairesi müdürü Cemal Bey Braslav sergisinde Türk pav- İ yonuna nezaröt edecektir . Izmirde papasların muhakemesi İzmirdeki Fransız papasları- nın idaresinde bulunan Fransız yetimhanesinin, aneleri tarafın dan terkolunan küçük çocukla” rr alarak büyüttüğü anlaşılmış- tır. Buradaki papazlar geçen gün ölen küçük bir çocuğu beledi- ye doktorundan ruhsat teskere si almadan gömdükleri için mahkemeye verilmişlerdir. © “ lemetle halletmek isteyorlar. Binaenaleyh harp ihtimali olmadığı kanaatindeyim. M.. Tahi haziranda Budapeş teye giderek üç hafta kalacak- tır, Bu seyahat hususi mahiyet tedir. Macar Maarif nazırmm da memleketimizi bu sene zarfın- “5. — aafakanın iki /Türk-Macar| Mes'uller | kanın iki TTürk-Macar Para değişti irken| yapılan suiistimal Düyunu umumiyede pârala- rın tebdili esnasında yapılan su iistimal ile alâkadar olmak üze re mesul mevkide görülen 4 kıs ma ayrılmışlardır: 1 — Doğrudan doğruya hır sızlık yapanlar , 2 — İptal komisyonunda aza olup ta vazifeleri başında bu- lunmayarak bütün iptal mua- melâtında hazır bulunmuş gi- bi mazbâtayı imzalayanlar. 3 — İhrak komisyonunda a- za olup ta paraların yakıldığı zaman orada bulunmamış, fa- | kat paralar tamamen yakıldı de mek suretile ihrak mazbatası imzalayanlar. 4 — Hükümet murahhasları oldukları halde iptal evrakmı birer, birer saymayarak murah has sıfatile mazbataları imzala- mak suretile hırsızlığa meydan verdikleri iddia olunanlar. Maznunlar şunlardır: Leonidas Astiras Gişe baş memuru, Sirigo Defteri kebir şube müdürü muavini, Cami- yan Mümeyyiz, Meri Teodor vezne müdürü, Temistokli Az desi, Belenski efendiler. İptal murahhaslar: M. Recai Bey Mubahat B. Mesut Bey M. Yorgo, Nişan Ef. Legostedis Et, Kudret B. İhrak murahhasları: Vitali Ef. Ahmet B. Müfet- tiş, Nikolaki Kostaki Anastas Ligor Efendiler, eşe ER İstanbul hastaha- nelerine rağbet: iTaşradan şehrimize çok hasta geliyor İstanbul hastahanelerine te- j davi edilmek üzere son zaman larda taşradan çok hasta gel- mektedir. Bunun neticesi ola- rak hastahanelerde yer kal maâdığını gören belediye İstan- bula hasta gönderilmemesi i- çin diğer vilâyetlere bir kaç defa müracaat ettiği halde 'bu müracaattan hiç bir netice çık mamıştır. Belediyenin bu mesele hak- kında Dahiliye vekâletine de müracaat edeceği söylenmekte dir, İstanbul belediyesi bundan sonra vilâyetler ve belediyeler vasıtasile gönderilecek hastala rın masraflarının mutlaka ma hallinde temin edilmesini yol ve tedavi masrafı temin edile- meyen hastaları İstanbul has- tahanelerine kabul etmeyeceği f ni bildirecektir. Polis memurları arasında da ziyaret etmesi ve Türkiy» maarifini tetkik eylemesi muh temeldir, Sön tasfiye layihası kabul e- dildiği taktirde polis memurla rr arasında da tasfiye yapılacak si: tr. Afgan sefiri Bursaya mba) polis müdüriyeti gitti Şehrimizde Efganlı talebe- nin işlerile uğraşan büyük elçi Sultan Ahmet Han dün İnebo lu vapuru ile Mudanyaya hare ket etmiştir. Rıhtımda Efgan zabitleri, se kadrosunda tasfiyeye tabi tutu lacak memur adedinin 70 kişi- ye baliğ olacağı söylenmekte- Bunlar elyevm memur bulu nan polisle polis namzetleri ara sından seçilecektir. faret memurları tarafından teş | Devlet matbaasında yi edilmiştir. Efgan elçisi Bursadaki Ef- ganlı talebeyi teftiş ettikten sonra Ankaraya avdet edecek- tir. Balıkçılık mütehassısı Balıkçılık mütehassısı M. Ve berman, Balta limanındaki ba- lıkçılık enstitüsü bütçesini ta- kip etmek üzere bugün Ankara ya hareket edecektir. Trabzon - Iran yolu kurs açıldı Devlet matbaasında açılar kursta memurlara “ Maliyet u- sulü,, okutulmaktadır. Maliyet usulü Avrupada bü tün tücari müesseseselerde tat- bik edilen bir sistemdir. Bu u- yesinde müessesenin gi- riştiği işlerin daha evvelden doğtu bir şekilde tahmini müm kün olabilmektedir. Bu usulü müesseselerinde | Istanbul cuma günleri nasıl eğleniyor? Arslanlar, kaplanlar, filler. Talimhane meydanına kurulan sirkte neler var? A.. burada bir tilki var. — Acaba arapça iliyorlar mı ? — Kim biliş” nasıl saldırırlar? — Ben reçeli bile böyle yeyemem ! — Belki. pir Talimhane meydanında dün den beri oyun vermeğe başla- yan sirkin her yerde olduğu gi bi burada da alâka uyandırması sanlar, belkide asıllarındaki sanlar, belki de asıllarındaki vahşetin sevkile vahşi hayvan larr seyretmekten hoşlanırlar. Hele bu hayvanlar, arslan, kap lan, fil'gibi nadir cinslerden o lursa!... Bizim arkadaşlarla, dün bir aralık bu sirkin köşe bucağını dolaştık. Kapının önüne o ka- dar kalabalık toplanmıştı ki, içeri girebilmek için bir muci- zenin zuhuruna intizardan baş ka çare kalmamıştı. Akın akm daha erkenden, bir gece içinde kurulan muazzam çadırların etrafı geçit vermez bir kale duvarı gibi çeviren yüzlerce | kişi arasmda kendimize bir yol bulmak kolay iş değildi. Bazı meraklılar, vahşi hayvan larm bögürtüleri gelen çadırla rn önündeki tahtaların budak yerlerine gözlerini uydurarak içerisini görmeğe çalışıyorlar. Ece!.. Hakları var, Etrafında bu kadar mübalâğalı reklâm- lar yapılan bir sirk, görülecek şeydir doğrusu. Ne ise, tahta parmaklıklı kapı, bir aralık bize mahsus olmak üzere açıldı. Sağ taraf- ta, sıra ile dizilmiş demir ka- fesler içinde türlü maymunluk lar yapan mini mini maymun: larla karşı karşıyayız. Bize el- lerini uzatıyor, ve arada bir kı kır kıkır gülüyorlar, Arkadaş- lardan biri bağırdş: — A1, Burada bir tilki var! Baktık. Hakikaten tilki.. Fa kat o kadar munis, o kadar za vallı bir tilki ki âdeta garipse- dik, Göz göze geldiğimiz za- man: — Ulan tilki dedim, âkıbet sende kafese girdin ya.. vakra, dönüp dolaşıp geld yer, kürkçü dükkânı değil am- ma, ömrü oldukça mahpus ka- lacak! Bundan sonra, yavru arslan ları ziyarete sıra geldi. Ne der siniz? Bizi hiç yadırgamadılar, Anlattıklarma bakılırsa Mısır ler. Birisi sordu: — Acaba Arapça biliyorlar mı? O sırada içlerinden bir tane si ayağa kalkıp arslan dilince bir nara atmca ben atıldım; — Bilmez olurlar mı? baksa niza maval okumağa başladı- lar. Beygirlerin bulunduğu çadır da tetkike lâyik bir şey bulama dık. Asıl heyecanlı sahne, fil- lerin kaplan ve arslanların.. bu lunduğu çadırda idi. Kapıdan içeri girince solda küçük bir panter, dört ayak üzerine dikil miş, kulakları kirişte, bizi sey rediyordu. Biraz yürüyünce dişili, er- kekli dokuz kadar arslan yat tığı kafeslerin önüne geldik” Adı üstünde arslanı gibi aza- metli şeyler... Yalnız, belki de karınları tok.. Bizimle kafes ar Trabzon - İran yolunu yapa- | tatbik için Sanayi ve maadin| kasında uğraşmak niyetinde Gak'olan müteahhitler yakında Trabzona ir. U bankası da Almanyatlan iki mü sehâssıs getirtmiştir.”” değiller... eleri de hesap etmişlerdir — Kendileri dişi.. dişi ne yapacaklar! 2) Daha ayak-seslerimi şitmez hırıldaşmağa batılı lar. Ne olur, ne olmaz diye ka festen üç metre açıkta, onları seyrediyoruz. 4 Birisi dedi ki: — Bunlara ormanda sürü halinde rastlamalı kim bilir nasıl saldırırlar? Ben güldüm: — İstersen burada da tecrü besini yapalım! Saldırmak hu- susunda pek ormanı aratmaz- lar... O sırada, iki kapak arasında ki tahta kapak gürültülü bir ses çıkararak açıldı. Kaplanla ra sabah kahvaltıları verilir. yordu. Bu kahvaltı, birer öküz budundan ibaretmiş! Aman ya rabbi! kaplanın bu iri kemikli siyah renkli et parçasını, dişle İri arasmda nasıl öğüttüğünü, İ kemikleri nasil kırıp parçaladı | ğmi ve bu esnada nasıl bö düğünü bir görüp işitmeli.. İn san, dehşetinden âdeta ürper- meler iyor. o Kaplanlar, | iri dişleri ile kemikleri çıtır çı tır yerken bir arkadaş hayran hayran bakıyordu. Sordum: — Ne iştiha değil mi? — Dehşet! Sonra ilâve etti: — Azizini ben reçeli bile böy le yiyemem! Kaplanlardan sotra beyaz a yıları gezdirdiler. Kutüp havali sinde yaşamağa alışan bu hay | vanlar, daha şimdiden sıcak- tan şikâyete başlamışlar. İki ayak üzerine dikilip başları yelpaze makamında sağa sola sallayorlar, Yedikleri de ne i- miş bilir misiniz? Süt ve beyaz renkli ekmek... Belli ki, pek ki bar hayvanlar. Karşımızdaki iri cüsseli fil lere bakıyoruz. Bunlar, topu topu iki ti Duvar afişlerin de gördüği Sekiz kadar fil i yalnız o afişleri yapanın haya linde vücut bulmuş olacak... Sonra hani o beşyüz hayvan nerede? Şimdiye kadar gördü. zeriyatı KASTAMONU 15 (A.A.)— Kendir zeriyatı hitam bulmuş tur, Kendir piyasası hâlâ yük- sekliğini muhafaza ettiğinden zürta bunu nazarı dikkate al- mış ve bu sene geçen senenin iki misli kendir ekmiştir. Ge- çen:, seneki zeriyat mikdar: 30,000 istihsalât 3500 milyon kilo idi. Vilâyetin her tarafında meb zulen yağmurlar yağmıştır. Feyiz ve bereket şayanı mem- nuniyet bir derecededir. Küre kazası dahilinde Ağlı mımtaka sma mühim mikdarda dolu düşmüşse de ekinlerin kısa ol ması dolayısile fazla hasarat olmamıştır, Vilâyetin Seydiler Ağlı, Kozyaka mımntakalarmda fareler tamamile imha edilmiş tir. Mücadeleye Azdavay ve Seydiler mmtakalarında devam edilmektedir. Vali Murat Bey, fare mücadele mmtakalarmı kâmilen dolaşarak faaliyeti tef tiş etmektedir. Bugüne kadar tamamile tathir edilen arazi Fakat kaplanlar, öyle mi ya? | 80 bin dönümdür. | ğümüz irili ufakk hayvanla” yüzü bulur bulmaz... Birisi det di ki: — Amma da mübalâğa ha! i Elif Fahri atıldı; h — Canım ne bilirsiniz? Beli” ki hayvanların üstündeki pirel ri de hesap etmişlerdit.. On? lar da mahlükattan sayılmaz” mı? i Maamafih filler pek azamet” li, pek vekarlı şeyler... Bir tane” sinin hortumu altınşda .uzan9” mış iki büyük dişi var. Bu diş- lerin ucunu kesereö : deni bir madde geçirmişler... İl Öteki fil dişsiz... . N — Acaba sökmüşler mi? DE ye sorduk. İ Bizi gezdiren âdam: ; — Yok, dedi, dişi fillerin di — Zaten kendileri dişi., de ayrıca dişi ne yapacak. | Biz böyle konuşurken filleri” | den biri faşır faşır işemeğe" başladı. Biraz sonra, zincirle” | ayağından bağlı olduğu pi İ göl haline geldi. iğ Arkadaşlardan biri bu mans © Zarayı görünce dedi ki: ” | — Ben belediyenin yerinde | olsam şehri sulamak için ili” tane fil zsmarlardım! Fena mı? canlı arazözler.. Bütün dikkatile filleri tetkiki etmekle meşgul bulunan bizi Tevfik Necatinin yanma yale laştım: — Ne bakıyorsun? — Hortumlara bakıyorum... Ne iri hortum bunlar... — Hakkın var, dedim.. AH | lah kimine burunun böylesini verir, kimine de senin gibi “il l vermez... yi Canbazhanenin öteki çadırli* rı da bir başka âlem.. Kiminde yemek pişiriliyor, kiminde taklar hazırlanıyor. Uzun fes renkrek maşlahir siyahiler şu” rada burada koşuşuyorlar. belli ki | şehi ım bir hayli kecek!,, ec “ it M.S. — A. Kastamonuda kendir | Ankarada Zabıta ; : abidesi a büyük bir zabıta abidesi inşa edileceği haber a“ Immiştar. Bu #bide memlekete” mizin zabıta kuvvetlerini bihalğ” kın temsil edecek bir vaziyett& olacaktır. Abidenin inşa masra” fma bütün vilâyetler bütçeli nisbetinde iştirak edecekle, tanbul vilâyeti polis müdi riyetimiz nama abide için 25 bin liraverecektir. Para tople © dıktan sonra derhal inşaata b 15 lanabilmek için mütehassıs c *İ bedilecektir. ş Tıp Kongresine hazırlıklar Yakında açılacak olan umı$” | mi tup kongresi hazırlıklaril€ meşgul olmak üzere Fahreddin Fahreddin Kerim Bey ayı zamanda Maarif vekâletile mas ederek yeni teşekkül gençler yeşil hilâl cemiyeti müzaharetini isti Si

Bu sayıdan diğer sayfalar: