26 Ağustos 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

26 Ağustos 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bu seneki şapka modalari « e e ilhamlarını ge- şapkalar da © koşularda, Avrupada modistralar, Denebilir ki, bilhassa : Şen asırlardan aldılar. Etekler me kadar e eş kadar ufaldı. Bu şapkalar gün geçtikçe, PlâMei., a kendi. örünmeğe başladı. Her görünü ie zevke tabi olan bu sap ön Be Şirden partilerde daha çak görünmez yakıştırabilmesi cidden güç ve v o kalar, on sekizinci serin kadınlarını, bu günün. zevkine ei re de işitmiş Kr hale soktu. Yukarıda modellerden solda ünde *iyah kadife parçaların siyah ve beyaz çiçeklerle ii ipin ibarettir. Altındaki zümrüt renginde ve kenarı ay! : üyle süslenmiş fötr şapkadır. ii Sağda yukarıdaki ayni renkte devekuşu kİYü Sik yeşil çört, alttaki kenarlarına tüyler kozan vet, bu şapkaları yakıştırmâk si m Yaffak oluşun da ayrı bir zevki vardır, değil mi. ee Eldivenleri temizlem! ile süslenmiş a- kadife bir şapka. her üç şeyde mu- Bilmek tözim Karınca ısırığı Bu hayvanlar yalnız muzır gilterede şu usulü kullanıyor- # “bir yün parçası ile eldiven- Podusued eldivenler için İn- ; , Bildiğimiz nun ısıtıyorlar 1 ba unla siliyorler. Sildik- ten sonra eldivenleri silktiniz , mi, hiç bir kir kalmıyor. Sapı ayrılan pıçaklar | Bazan yemek bıçakları uzun müddet suda kaldıkları için sap larından ayrılırlar. Bunların ta- miri gayet kolaydır. Şöyle ki: 45 gram toz reçine, 14 gram kükürt çiçeği ve 40 gram gayet ince kum alınız ve bunları ka- rıştırdıktan sonra bıçak sapının boşluğuna doldurunuz. Badehu slmakla kalmıyorlar. Aynı 7a- anda ısırıyorlar, Bunların smaklarından mütevellit ilti- hap ve kırmızılığı gidermek i- SİN, ısırılan yeri kolonya veya 1, gulu ispirto ile, oğuşturma * Amonyak da iyidir. Tuvalet sirkesi Bir hi iş sirkeye, müm kün vi halis Sİ alin ir bir kaba koyup üzerini ka- Padıktan sonra süzerek şişeye ko asıl bıçak kısmının sapın içine Ayr iaul hanımeli, gül vesa | giren sivri demirini | kızdırınız İr çiçeklere de tatbik edilebilir. | ve sapm içine sokunuz. Bu su- retle biçağınız tamir edilmiş 0- Asıl olan enfes kokulu bir tu- : ur Valet sirkesi hazırlamaktır. İngiltere İngilterede, kira ile köpek ee idm vardır. Çün- bir ziyarete gidildiği zaman kül bir siyer e mek i olmıyanlar, türmek için buralardan köpek kiralarlar. z Geçenlerde bir müşteri bu ükkânlardan birine girmiş: dü Doğrusu © bu iki köpek çok güzel.. Fakat bu defa on- ları almıyacağım. — Niçin ? p e nesi kaynanam ısırdı. Öteki | de dostlarımdan — bir memuru | ttu » 9 'tarada dükkânda başka ir müşteri varmış, zormuş: Bir MÜ Sekikaten bu iki köpo- iz almıyacaksanız, müsan- — Zavallı kadın kocasını © kadar seviyordu kiş. kocasının Öldüğü gün o da öldü. — Deme! — Evet, aynı gün-öldü ama, “tuz sene sonra! ği 4 Amerika“ |'de ediniz de, e liye. Ni ini iri dül OrÇ a kei RA | Boon vermemekle araf kâ ig — ir lâvha m mn biri bir arkadaşından on lira ö- 'oydurmuş: “Nevyorkun en i Vİ terzişi Yine aynı sokekta bir başka terzi, rakibinin bu. reklâmını Sörünce, o da dükkânın üs- tüne bir lâvha | koydurmuş: rikanın en iyi terzisi, İçüncü bir terzi daha var. Miş. O da müşterilerini kay- betmek körleusile bir lâvha Yap || tirmiş: “Dünyanın en iyi ter ii, N Aksi desadüf bu ya! Aynı). tokakta dördüncü bir terzi da- ha varmış. “O da lâvha koydu- Tâcak, Fakat lâvhaya ne yaz- dirmak lâzım £ geleceğini bir baylı düşünmüş ve sonra $0Y- « bir lâvha yaptırıp (asmış: u sokağın en (iyi terzisi, Ninni — Çocuğunuz ağladığı 28 Man, karmız niçin ninni söyle“ | yor? pk Efendim, evvelce söyledi. at bir gün komşular geldi- , dediler ki: “Siz ninni söyle Yi dünç istedi. eler cüzdanın lira çıkardı: “ dele şu beş lirayı, dedi, bem siz kazanmış — olursunuz, hem de ben. işterim olsun, yötişir. zayi amma, ben bir şey a almadım ki... E e İşte onun için ya Benim in gibi en aşağı beş yüz ts Açık ve sarı bir otomobil Hollyvood bolvarımın köşesi döndü, durdu ve Gary Cooper aşağıya indi. Konuşa konuşa yürüyoruz. nezlesi varmış ve doktor da bir çıkartmak istiyormuş. de dim ki: — Nezleyi, dişi sonra konu- şuruz. Hakkınızda bir takırs ri vayetler dolaşıyor. “Yanmış Kalpler” i beraber çevirdiğiniz günlerden beri Marlöne Diet- rich'e âşık olmuşsunuz. Hattâ Lupe Velez bunu işitmiş ve si- ze öyle bir..... Gary bir kahkaha Ben devam ettim: — Evet, Lupe eVlez ile ni- şanlarmışsıniz ve pek yakınlar da da evlenmek üzere imişsiniz. — Demek benden bahszden- ler var. Fakat ne suretle bun- ların hi çbir ehemmiyeti yoktur Yeni otomobilimi tecrübe et- mek istemez misiniz? Belki ren gi hoşunuza gitmedi? Halbuki ben açık ve şen renklerden hoş lanıyorum. Kravatımda ve göm leklerimde de böyleyim. kopardı. Gary Cooper İ distraya gitmiş, bir düzine $aj ka ısmarlamış. Herkes hayret edince, ömründe henüz toptan bir düzine şapka almadığını iylemiş. Bu ne zevktir değil İ mi? Halbuki Mary Pikfort bu | gün bunu yapamaz, Çünkü pa- ranm kıymetini anladı ve zev- kini baltaladı. Ben kat'iyyen pa varın kıymetini anlamak iste- miyorum., — Fakat herkes sizin gibi si nemada şöhret ve servet kaza- namaz. —Ah, biliyor o musunuz? Ben de tesadüfen sinema arti: ti oldum. Ailem beni tahsilim için dokuz yaşında iken İngilte i reye göndermişti. Orada büyük bir şey yapmadan üç sene kal- dım ve memleketime döndüm. Tekrar mektebe başladım. Fa- kat on beş yaşında bir otomo- bil kazası yüzünden mektebe gi demez oldum. O vakit çiftelik- te uğraşıyor, babama yardım 6- diyordum. Babamın büyük bir çiftliği vardı. İki sene burada Kovboy hayatı yaşadım, Sonra nasıl olduğunu bilumiyorum. Herkes sinema artistleri gibi | On dokuz yaşında doğduğum para sarfederse iktısadi buhra, Gary Cooper nın önüne geçilird. Bakınız, ben hayatı nasıl anlayorum: Şu nemiz var. Bu senenin.günleri- ni mümkün olduğu kadar neşe içinde geçirmek isterim. Gamlı geçmiş bir gün benim için kay- bedilmiş demektir. Yani en kıy metli sermayeyi bir daha avdet etmemek üzere heba ediyoruz. — Demek ki siz bir hedonis- tesiniz? — O da ne demek? — Yani sırf kendi zevki için yaşayan adam... — O halde beni tam hedonis te tipi olarak kabul edebilirsi- niz, Bazı insanlar var ki genç- liklerinde swf bir kenara para koymak için çalışırlar, çalışır- lar. Neden? elli yaşında istira- kat etmek için. Sanki elli da bir adam, otuz yaşındaki gibi eğlenebilirmiş gibi.. * Elli yaşında insanlarda artık heves bile kalmaz. Bana dediler ki, Mary Pikford ilk defa para ka- zandığı zaman hemen bir mo- Dita Parlo'nuş en 5 şehirde bir gazetede ressam ol (| muştum. İki sene sonra sinema İ| ya geldim ve orada Paramunt müdürlerinden birine tesadüf ettim. İşte bu! Sinemada gazetecilik Sinema âleminde, gene Ame rikalılardan öğrenilmiş, bir ye niliğe şahit oluyoruz. Almanya ve Fransada sırf aktüalite ve dokomanter filmler gösteren sinema salonları açılıyor. Ame rikada çok muvaffakıyet kaza- nan bu sinemaların Avrupada | da rağbet gördüğü anlaşılmak | tadır. Halbuki bizde aktüalite j filmler, çerez kabilindendir ve programda küçük bir kısmı iş- gal ederler. , Amerikada sihemii ile hava» |! dis vermek ve vaktinde vermek p ük gayretler sarfedil- | için bi il mektedir. Bu nevi sihemaların büyük şehirlerde Muhabirleri vardır. Yani sinemada gazeteci liğin bir başka şekli gün geçtik ir. | rade yaşayacak daha beş on s€ | çe telârmül etmektedi Glorio Swanson'a ame- liyat yapıldı Gloria Swanson'a ameliyat yapılmıştır. Ameliyat muvaf- fakıyetle neticelenmiştir. Bü- yük artist yakında hastaneden çıkacaktır » Ispanyada sinemalar bom boş İspanyada son © hadiseler, sinema sanayii üzerinde büyük bir tesir hasıl etmiştir. Serma- yeler sadece sinema aanayiini terketmekle kalmamıştır. Ay- ni zamanda (pek çok sinema salonları bom boştur. Clara Bow Paramunt mukavelesini feshetmiştir. Cla. sinemayı terkedeceğini söyle. miştir on resimlerinden biri İ naslıra çekileceği bildi Clara Bow'un | ra esbabı sıbhiyesinden dolayı | Ramon Novarro İ papaz oluyor Ramon Novaro'nun bi Ben Hur'un unutulmaz İ sili hakkında çıkarılan bir çok rivayetlere bakılırsa, bu habere de o kadar inanmamak lâzım. Çünkü artistler hakkında bu ne viden reklâm vasıtaları kullan- mak, Amerikada şu sıralarda donald'ı da İtalyan veliahdının zvcesine öidürtmemişler miy- di? Fakat Ramon Novarro'nun manaştıra girip papas olmağa karar verdiiğüi muhakkak gös terenler de var, Zaten gençliğin do de papas olmak istiyordu O | tarihte Meksikada oturuyordu. | Demek sinema âleminde kazan İ dığı şöhret cv servet fkrini de- giştirmemiş. Fakat Rainon No varro bir defa papas olsun da | ondan sonra bu habere inanı- vız. | LA ai W > Fransız gıldızlarından — Jeanne Helbling Constance Beneti evleniyor İ- Gilov'a Swanson'un eski ! kocası Margins de la Falaise | talak muamelesi ikmal edilir edilmez, bu £ teşrinievvelde Constance Banett ile evlene- cektir. Her iki nişanlı elyevm Paristedirler, Pulenegrinin yeni filmi Polenegri yeni | bir filmin Fransizca, Almanca; ve İngi- lizcesini çevirecektir . | Mac Murrey boşanmak isteyor Pola Negri prens Serge Me. divaniden nasıl ayrıldı ise, şim Da- is İdi Mac Murrey de prens İ vid Medivoniden ayrılmak teyor. Sebebi: kendisine son de İ rece zalimane muamele ediyor muş, Halbuki Pola Negri ta- lak talep ettiği zaman Mac Murrey hayret etmiş ve koca- sını göklere çıkarmıştı. Halbu ki şimdi o da ayrılmak isteyor. Bir artist öldü Tolon'dan bildirildiğine gö- re, sinemada olduğu kadar, op Yet ve komedi: lerde de bü- tün şöhret ka- Zanmış — olan- lardan o Janie Marâze bir oto mobil kazasın- da telef olmuş tur. Janie Ma- röze “banyo e- den kızların en güzeli,, ni bul- mak üzere tertip müsabakaya iştirak edecek Kardeşi ve diğer üç kişi il beraber giderlerken, otomobil kapaklanmış, oJonie Maröze derhal ölmüş ve kardeşi de a- Sır edilmiş bir pek revaçtadır. Jannette Mac- | Gi MehmetB. avda | Sabahın saat dokuzundan | beri avcı Mehmet Bey ovalar" ' enine boyuna dolaştı. Bir kuş | vuramadı. Acaba kuşlara meş hur avcı Mehmet o Beyin ava çıktığını yine küşlar haber al: dılar da, hepsi birden başka bir diyara mı göçettiler? Mehmet Bey kuşların bu korkusundan gurur düymayor dâ değildi. Bir aralık uzakta ayna gibi bir göl gördü ve sevindi: — Oh, dedi, mutlaka bu gölde yaban ördekleri vardır. | Elleri boş eve dönmeyiz . Fakat Mehimet Bey gölün | kenarına geldiği zaman, bak | & ki, orada köylü kıyafetli bir g # adam duruyor. Eğer gölün sa- hibi ise, hiç ördekleri avlatır mı ya? Mehmet Böy zengi fer olduğu için, para ile k ö kandırabileceğini © düşündü. Köylünün yanma yaklaşarak: | — Merhaba © ağam, dedi, al sana beş lira! o Bırak taşu bir kutu fişeği yakayım. Belki rasip olur da bir iki ördek vu- rurum, Köylü kıyafetli adam : — Hay hay! dı ları cebine indirdi. Mehmet Bey memnun ol- | muştu : Iyi bir müdâfat aldığın için seni tebrik ederim. Olı, ne gü Zel kitâp, Ne güzel resimleri var, hari külüde.., Z* ; Ben bile gıpta ettim. i ve para- — Hay yaşayasın. Sen ne | iyi adamsın yahu! dedi . Gölün üstünde ördek sürü- leri dolaşıyordu. o Anlaşılan İ kuşlar Mehmet ( Beyin orays / geleceğini ördeklere haber ver memişler. Mehmet Bey, o ördeklerin kalabalıl. durdukarı yere doğ- ru tüfeğini çevirdi ve ateş et- ti: Pannnı Ördek sürüsü silâh sesini duyunca havalandılar. Fakat içlerinden ikisi yaralanmış, öl müştü. Onlar havalanamadı. lar. Mehmet Beyin köpeği koş- tu ve vurulan ördekleri yaka': yıp getirdi . Mehmet Bey köylü dayıya “döndü: — Ağam, © dedi, al şu beş firayı da.. Bir daha ateş ede- Do- ğrusu böyle kitabım “olsun is İ terdim. — Ama bey, öyleyse sana bir teklif var, Bu kitabı ucuz yin. ad © Köylü dayı ikinci beş ire, (<< erer yı'da cebine indirdi. Bir ateş daha: Panna! Köpek yine * seğirtti. İki ördek daha getirdi. Mehmet | Bey sevincinden kabına: st muyordu. Bir beş * “lira daha verdi. “Bir beş lira daha, bir beş lira daha! İ Her defasında ördek vur du ama; köylü dayıya da, gö- Tün sahibi «“zanmederek yirmi İ Beş lira vermişti, | Fakat Mehmet Bey zen. gindi. Köylü dayıya dedi — Bir çift yağlı ördeğ i liraya satmış oldunuz. Doğru- | su ucuz satıyorsunuz Köylü dayı çubuğunu ağ- | zından çıkardı. Dedi ki : | | — Oh, dedi, bana nef'Göl de benim değil, ördekler de.. | İstediğin kadar (o vur. Yalnız | gönlün istedi. Bana pa | din. Allah senden ra Tavşaı Kardeş fil kanı- mın resmini alıyor kıymet komisyonu Riya- setinden: Ellerindeki karar numaraları 117 ile 150 arasında bulunan arazi es- habı gayrimübadillerin yüzde yirmi hesabile verilecek olan bonolarını almak üzere 26 Ağustos çarşamba günü saat 9 buçuktan saat 18 e ka- dar Galatada Gayrimübadiller tak- idiri kıvmet komisyonuna müracaat- ları. ki aid na İİ Gayrimübadiller Takdir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: