14 Mart 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

14 Mart 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ye ene Ekonomi Avrupa rakı isteyor İngiltere ve Fransada rakıya karşı fazla rağbet gösteriliyor İngiltere ve Fransada von zâmaân- larda rakıya rağbet artmıştır... Rakı adeta aranılan bir içki olmuştur. Bunun en ziyade iki sebebi var- dır: 1 — Mütarekede İngiliz ve Frap- tiz askerlerinin şarkta bu şark içki- sine alışmaları. 2 — Bu memleketlere müstemle- ke askerlerinin rakıyı sokmaları. Gelen haberlere göre, Yunanis- tan bu vaziyetten istifade ederek en pimi İngiltereye rakı satmakta- Bu işle uğraşanlar bizim de bu eri rakı satmamız yolla- rmi araştırmaktadırlar. Rıhtım şirketinden son süal Rıbtım şirketine dün Ticaret O- dası halı işi için son bir müracaat gri heyeti İktisat Vekâle- tinden selen enin sonra, hususi bir içtima yaparak meseleyi araştır. mış, halıcıların isteklerini gözden we sonunda Rıhtım şirketin- den son bir sorulma yapılmasına ka- h antreposunda yer ücretlerini indi- rip, indirmiyeceğini son olarak sor muştur. İtalyan zeytinyağları İtalyada *op haftada içtima ed. Faşist iktmadi şubesine bağlı ie cilik bütosu değimli bazı kararlar almıştır. Bu kararın başlıcaları aşa- #ndakilerdir: 1 — Yabancı zeytinyağlarma kar- şı ağır gümrük resmi konulması. anlaşmalarında “ta- ze zeytin ithalâtı gümrük resmin- den muaftır” kaydının kaldırılması. zey tinyağlarm İtalyan malı karşılığile memlekete sokulması. Bunlardan en çok bizi birinci ve dördüncü fıkralar nIakadar etmek- tedir. İtalya bizden daha çok tasfi- ye ederek ve kendi yağlarile karıştı de satmak bni muamele Doların muamele dolayı hiç bir müracaat yapılmadı- ğmdan alâkadarlar tetbir almak ihtiyaemi evvelce Dolar üzerine yapılan muameleler diğer paralar üzerinden ve en çok frank ü- zerinden yapılmaktadır. Almanyadaki Türk Ticaret Odası 9 Almanyada Türk Ticaret Odan şimdi Almanlara da secilmek ve seç- mek hakıkı verilmiştir. Süngerlerimiz için bir lâyiha İktisat Vekâleti epeyi zamandır. süngerciliğimizin genişlemesi ve tu. Akşam Fiatları 1: Tahvilat hatükrezı dahili 96— — Şark yolları 640 $ Tramvay > Mide 0075 $ Tünel — Seydi maki © ŞİŞ Ruha .— Bağdat ME Anadeln 1 4335 r. mii rs - Mm 44 İzmir p . Mü. İstikenzz ME menzil 80,0 ESHAM W Ba, Nama .. $ Bomonri : Terkos ei ve Mele İNS çam ai m an $ Çimen an la Par... 2340 yeri e. nene" 15 o ve az Balya ia 34,— $ Şark m oca zag Sizorin 11 $ Telefon — ÇEK FİATLARI Paris, vi, MADA $ Pes 2004 3 an “728 Viyana 425 it 562 Mina © BRİ Berlin 19,16 Brükeci ; “338715 $ Varşova 425 Atina 53,93 $ Peşte 390,75 Cene, ZAAIZ8 $ Bükreş (o 34923 Setin ST,ARZ5 $ Balara 3490 Amstersam 1740 5 Moskova 1047 NUKUT (Satış) Kurun Kuruş MER ve li 1 Silim, Av. 2 amel a Er Em HE 1 Dolar 1 Mark s0, 20 irt 217,— $ 1 Zeleti U— 20 £ Belçika 117— $ 1 Penex 3 20 Drahmi o Z8— $ 20 Ley we 20 i İsviçre #20 $ 0 Diner Lora 2— 1 Çernaveç — 1 Florin 6— 4 Alin 057 21 Kur. Çek 122— 1 Mecidiye 34. t 223 | tunması içim araştırmalar yapmakta idi. Aldığımız habere göre, k sara sularmdaki süngerlerden istifa» e için bir kanun lâyihası yapılmıpı “Ba lâyiha ile süngercilik işle uğ raşmak üzere devletin de iştirakile bir şirket teşkil edilmektedir. Şirke- te sünger çıkarıcıları gireceklerdir. Çıkarış içerde ve yabancı mem- leketlerde satış bu şirket tarafından yapılacaktır, İspirtolu benzin Ticaret Odasi Iktisat Vekâletinin emrile benzine ispirto karıştırılması ile temelli şekilde o meşgul olmağa başlamıştır. Dün odada bazı büyük benzin kum- panyaları mümessillerinin iştirakile bir toplantı yapılmıştır. Bir taraftan da Dön daha bazı kumpanyaların lerini sormuştur. Aldığımız habere göre, yakında Odada benzin ve ispirtocuların da çağırılacağı bir toplantı yapılacak- tır. Hattâ bu toplantıya şoförlerin de çağırılması düşünülmektedir. e Macar Ticaret Odası haberl: eştede bir Türk - Macar Teni Ödem e pılması için uğraşılmaktadır. Beynelmilel konşimentolar Beynelmilel konşimentolarn bir- leştirilmesi için evvelce Brüksel bey- nelmilel konferansında karar veril. mişti. Bu iş için bir de proje hazır lanmıştır, İktisat Vekâleti bu proje» yi tetkik etmektedir. Döviz izni 10 N.lı karamameye tevfikan Kambiyo mürakaba heyeti, döviz müsaadesi verebilmek için talipler. den ne Türkiye'de, ne de hariçteki bankalarda ecnebi dövizleri bulun- madığına dair birer beyanname al- mıya başlamıştır. Bu beyanname ve- rilmedikçe, döviz izni verilmemekte- dir. İtalya ile takas mukavelesi Türkiye ile diyem Ge bir takas mukavelesi yapılmak Ankara'da İktisat Vekâleti ile İtal ya sefiri M. Lejacomo arasında mü- zakereler olmaktadır. Bu müzakere. ye mütehassıs olarak girecek olan İtalya Harici Ticaret ofisi” müdürü M. Mezi, şehrimize geliniş ve dün akşam Ankara'ya gitmiştir. M. Ma- zi, dün Tokatlıyan otelinde kendisi- le Ya bir muharririmize demiş- tir ki: — Türkiye ile Italya arasında ya- pılacak takas mükavelesinin teknik kısımları hakkında fikir vermek üze- re Ankara'ya gidiyorum. Bu müzakerelerde her iki tarafın iyi niyetler beslediği şüphesizdir. nasebetlerinin artması esasını göz ö- nünde ktar.” Amerikadaki moratoryom Washingtonda geçenlerde âyan azasından mürekkep olarak teşkil edilen komisyon, bazı muameloler- deki yolsuzlukları araştırmak için büyük bankalar ve hilbassa O Natio- nal City Bank nezdinde tahkikata girişmişti. Neticede bu son bankanın Mişigandaki şubesinin, Peruda karı- sıklık hüküm sürdüğü sıralarda, ve hükümet kasasında on para yokken, Peru ile 90 milyon dolerlik bir ikraz. mwamelesi yaptığı anlaşılmıştır. Tah- kikat neticesi halk arasmda belli o- lunca, Mişigan hükümeti dahilinde panik başlamış ve herkes banka gi- şelerine ber etmiştir. Bunun üze- rine bankalar moratoryom istemeğe mecbur kalmışlardır. Bu hal diğer bankalara da sirayet etmişti. Ayan. tahkikat tahkikatna © göre, National City Bank müdürleri kendi imüceseseleri- ne 23 milyon borçlu bulunmaktadır. lar, Lyon panayırı PARİS, 13 (A.A.) — Havas A. jansından: Roisicümhur M. Albert Lebrun, dün M. Ferriot ve birçok <cnebi diplomatları hazır olduğu halde Lyon panayirinin açılması münasebetiyle verilmiş olan ziya - fete riyaset etmiştir. — se mee— Bir konser de ilk defa EE vâki olan em mühim bir musiki hareketine güz de okuyucularımızdan Safiye, Ef. balye hanımlar da iştirak edecek. dir. Mahkemelerde Vekil tutulacak i Rumeli Han cinayeti da vasına devam ediliyor Rumeli hanı cinayetini yapan Sokratla, diğer maznun berber To dorinin duruşmalarna dün Ağır cezada devam edildi. Müddeiumu mi, Sokratın vekili olup olmadığı nı sordu. Sokrat: — Yoktur, Vekil tutmadım! ce- vabını verdi. O zaman İddia makamı Sokra- tın kendini müdafaa edecek vazi- yette bulunmadığını, esasen türk- çesi de az olduğunu ileri sürerek Baroya münasip bir vekil intihabı için tezkere yazılmasına karar ve rilmesini istedi. Mahkeme de bu isteği kabul © derek duruşmayı 24 Nisana bırak- tı. Polonez soygunculuğu Paşabahçe - Polonez yolunda geçen ağustos ayında bir soygun- culuk vak'ası olmuştu. Polonez kö yü muhtarlarından Bico, refakatin de Ferdinand isminde bir çocuk olduğu halde araba ile Poloneze gelirken yolda iki şahıs arabayı çe virmiş. Arabada ne varsa soyup soğana çevirmişler. Muhtarın sika yeti üzerine yapılan araştırmada Cemil ve Hamit isminde iki şahıs yakalanmışlar. Dün ağırcezada bunların duruşmaları yapıldı. Şa- hit olarak dinlenilen Beykoz Jan- darma çavuşu Celâleddin Ef. Po- lonez yolunda bir soygunculuk yapıldığı hakkında kendisine bir ihbar yapıldığını, bunun üzerine Cemil ve Hamidin yolda görülerek yakalandıkları, ancak sonradan Hamidin soygunculuğa iştirak et- mediğini, cebinde çıkan tütün ek ketlerini Cemilden satm almış ol- duğunu ötekinden berikinden duy duğunu söyledi. Suçlu Cemil: — Efendim, ben sabıkalıyım. Ondan dolayı herşeyde benden şüphe ediyorlar, dedi. Hamit te: — Bir şey yapmışsam cezama razıyım. Bigünah olarak yatıyo- rum, dedi. Mahkeme, suçluların zabıtada sabıka kayıtlarmın sorulması için durusmayı başka güne bıraktı. Ölüme sebebiyet davası Mehmet Ef. isminde birinin de- nizde boğulmasına sebep olduğu İ- | iddia edilen Salih kaptanm duruş masına dün Ağır cezada devam e- dildi. Dinlenen şahitler vak'aya dair esaslı bir şey söyleyemediler. Diğer şahitlerin dinlenmesi için duruşma başka güne bırakıdı. Neşriyat davaları “Gece gelen telgraf” isimli şii- rinden dolayı isticvabına lüzum gö rülen Nâzım Hikmet Beyin rabat- sızlığı devam ettiğinden henüz ife desine müracaat edilmemiştir. Nümayiş hâdisesi Vagon - Lit şirketindeki nüma- yiş hâdisesi tahkikatma devam e- dilmektedir. Tahkikat son safha- sma gelmiş bulunmaktadır. Hâdi- seye sebep olan M. Jannone he- nüz isticvap edilmemiştir. — —.— — Gayrimübadiller kon- gresi pazara kaldı Gayrimübadiller kongresi, An- karadan dönen heyetin yeni bono tevzii için Maliye vekâleti nezdin deki teşebbüsat neticelerini izah etmesi için cuma günü içtima ça- ğmılmıştı. Cuma günü Halkevi sa- lonunda başka bir toplanma yapı- lacağından gayrimübadiller kon- gresi pazar gününe tehir edilmiş tir. Ankaradan dönen heyet, kon- grede okumak üzere hazmladığı raporunu (Oo cemiyet o reisliğine vernfiştir. Raporda, Maliye vekâ- letinin hazirandan sonra yeni bo- no tevziini muvafık görmekte ol- duğu bildirilmektedir. İzmirdeki firari emvalinin satışı yapan ko misyona seçilen | gayrimübadiller murahhası Rauf Bey İzmire git miştir. Rauf Beyden evvel bu ko- misyonda gayrimübadiller murah- hası olarak bulunan Hamdi Beyin arkadaşlarile geçinemediğinden is tifa ettiğini bir refikimiz yazmış- Hamdi Bey bize böyle bir ge- ik vâki olmadığım söyle. Büfeli vagonlar —— Adi tren seyahatinde yolculara kolaylık Vagon - Li şirketi müfettişlerin- den M. Lacombe evvelki gün şeh- rimize gelmiş ve dün akşamki tren le Ankaraya gitmiştir. M. Lacom- be, Vagon - Li şirketi Beyoğlu ve Karaköy acentelerinin taşlanması meselesi ile meşgul olmuş ve bu mesele hakkında tahkikat yapmak ta olan müfettiş M. Touchefeu ve acente müdürü M, Jannone ile u- zun uzadıya görüşmüştür. M. La- combe dün bize bu hususta demiş- tir ki: — Hâdise bizce kapanmıştır; Şirket bu hâdisenin çıkmasından dolayı çok üzülmüştür. Bununla beraber kapanmış olmasından da çok. » Lacombe'a Ankaraya gidişi nin MED sorduk; bize şu ceva- bi verdi: — Ankaraya gidişim Haydarpa şaile Adana arasında işliyecek âdi trenlerde büfe vagonları ko- nulması içindir. Toros ekspresin- de öteden beri lokanta vagonu vardır. Şimdi yolculara kolaylık olmak üzere âdi trenlere kompar- tımanlarda yemek tevzi eden va- gonlar ilâve etmek istiyoruz. Bu mesele esas itibarile hükümetle şirketimiz arasında kararlaştırıl. miştar; Haydarpaşa - Adana £trenleri- ne büfe vagonu koymaktan mak- sat Suriye ve Mısıra işliyen vapur lara rekabet etmek ve o taraflara gidecek yolcularm kara yoluna rağ bet etmelerini temin etmektir. Bunda hükümetle şirket arasında menfaat birliği vardır.” Soy adı Kanun lâyihasında başlıca maddeler Dahiliye Vekâleti soy adı lâyi- hasını (o hazırlamıştır. Lâyihaya göre her Türk vatandaşı soy adı ve bunu müfusa, nü- Tüs köyidina yazdırmağa mec burdur. Ayrıca her vatandaşın res mi, hususi bütün işlerinde öz adı ile beraber soy adını kullanması mecburiyeti vardır. Soy adı aileler arasında şöyle konacaktır. Henüz soy adı seçme- miş bir ailede bu adı seçmek hakkı aile reisinindir. Eğer evde reşit erkek yoksa soy adımıaile reisi olan kadın seçer. Soy adı şöyle kullanılacaktır: Yazarken de söylenirken de soy adı başa öz at ta sona gelecektir. Tarihçe meşhur zatlara kadar uzanan 80y atları res mi, taribi kayıt ve siciller devlet- çe tasdik olunmadıkça hiç kimse tarafından alınamıyacaktır. İsbat etmedikçe bunları kul- lanmak kat'i surette memnudur. Umumi edebe uymıyan iğrenç ve gülünç soy atları kullanılmıya- caktır. Bu kanun neşredildikten bir sene sonra mıntakalarında henüz soy adı seçmemiş vatandaş bulu- nan muhtar ve ihtiyar heyetleri para cezasına çarpılacaklardır. yvilâyette Geri alınan emlâk bordroları Bir kısım mübadillere teffiz da- hi edilmiş olan mülkler, son Türk- Yunan anlaşmasına göre, eğer sa- hipleri etabli Rum olduğu anlaşı- lırsa geri alınıyordu. Bu geri alı- nan mülklere karşılık olarak mü- badillere teffiz tutarı üzerinden paraları hükümetçe verilecekti. Di vanı mühasebat bu gibi alacaklı - lardan bir kısmının alacak bor- drolarını vize ederek vilâyete gön dermiştir. Bunların paraları veril- meğe başlanmıştır. K Mülkiye Müfettişleri Teftiş için Ulukışla'ya gitmiş o- lan Mülkiye Başmüfettişi Hacı Hüsnü Bey teftişlerini bitirmiştir. Bu günlerde İstanbula gelecektir. em Ecnebi piyango biletleri Dahiliye Vekâletinden vilâyet- lere gelen bir emirde, ecnebi memleketlerinde çıkan piyango biletlerinin memleketimize sokul- maması emredilmiştir. Tedabir it tihaz edilmektedir. i Hi edi Yeni teşkilât Gençler çalıştırılacaklar Halkevinin yeni sene faaliyet programı tesbit edilmiştir. Yeni programda bazı esaslı faaliyet şe- killeri vardır. Darülfünun ve yük- sek mektepler talebesini Halkevi- ne bağlamak için bazı teşkilât ya- pılacacaktır. Halkevi içinde bu gençlere bir takım vazifeler verile- cektir. Gençlik teşkilâtı için ayrı bir program yapılmıştır. Poliste Biraz hesap Bir gazete Aptürraham ismin- de bir sabıkalınm Sanasaryan ha- nına giderek hamalların odasında ki bir çekmeceden 2000 altın lira ve 1555 mecidiyeyi çalıp dışarı çıktıktan sonra yakalandığını yaz mıştı. Meraklı bir zat hesap etmiş ve bir muharririmize anlattığına göre, bir altın liranın ağırlığı 2 dirhem, bir çekirdek (yani 1/4 dir bem) dir. 2000 altının ağırlığı 11 okka 100 dirhem gelir. Bir gü- müş mecidiyenin sikleti de 7,55 di- rhemdir. 1555 mecidiye de aşağı yukarı 30 okka geliyor. Şu hesap- ça bir çekmeceye bu kadar para girse bile 40 küsur okkalık bir pa- ranm cebe konur gibi nasıl taşma bileceği tereddüdü mucip olmak- tadır. Anlaşılan para olunca, sik- let hâtıra bile gelmiyor. Çarpan otomobil Küçükpazar'da oturan şoför Ce mal Efendinin idaresindeki oto- mobil İhsan Hanıma çarparak ba- cağından yaralamıştır. Sigara kâğıdı Kumkapıda Esirci hamal soka- ğmda oturan sabıkalı Hacı İsma- ilin evi aranmış; bahçesinde 2700 cigara kâğıdı bulunmuştur. İsma- ilin karısı Hanife ve oğlu Sedat hakkında zabıtaca tahkikata baş- lanmıştır. Kanapede 15 lira Kadiköyünde hal önünde çocuk larının ayağını boyatan Zeynep H. kanapenin üzerine 15 lira koymuş tur, Zeynep Hanımın kanape üze- rine koyduğu 15 lirayı çalan boya cı Reşat yakalanmıştır. Çocuğun elbisesine göz koymuş Şehremininde İbrahim Çavuş mahallesinde oturan terlikçi Hulü si Efendinin 6 yaşındaki çocuğu- çal nun üzerindeki elbiselerini mak istiyen Kirkor yakalanmıştır. Saç saça.. Kasımpaşada Mesçit sokağında lar dövmüştür. Suçlular yakalan- mışlardı ir. Emanet para Tarlabaşımda oturan Hüseyin Efendi zabıtaya müracaatla çay- cı Hatçe Hanıma emanet bıraktığı 70 lirasının iade edilmediğini bil- dirmiştir. Hatçe Hanım yakalan- mıştır. Tramvay çarptı Hüseyine vatman Ziyanın idaresin dek ramazan haf trt te yaral Kar sepeledi Mart ayı ileriledikçe bahar ha- vasını beklerken soğuklar artti- y ğı üşütmüştür. ne kânunlarda ve e li liği bile pek az görülen soğuklar: idi. Dün hava yarı açık, Ri lu olarak devam etmiş, sabahtan akşama kadar fasıla ile kar serpe- lemiştir. Bununla beraber hava ru aşağı 3 dereceye dü ür. Yeşil köy rasat merkezine göre bugün kar yağmak ihtimali yoktur. Mersin emniyet müdürü Emniyet müdürlüğü ikinci şube müdürü Atâ Bey, Mersin Emni- yet yeğ ürlüğüe deyin edilmiştir. Bugünün adamı Eski şairler, âşıklar ve feragat sahibi sanatkârlar paradan nefret ederlerdi. Tevfik Fikret paraya adeta kin bağlamıştı. Gönülleri aşk kivılcım- lariyle tutuşan genç sevdalılar pa- rayı temiz aşkın düşmanı telâkki ederler, Kendilerini san'atin derinlikle. rine salıverip bırakan feragat ve tevekkül sahibi insanlar parayı ha» sis, zalim bir işkence vasıtası ola- rak kabul ederler. Bi bunlara rağmen para his- lere fikirlere, hayatımıza hâkimdir. Eski bir Fransız mizah gazetesinde okumuştum. Zengin bir fabrikatö- rün güzel kızı geriç ve parasiz bir musikişinasa kaçmış, Sevdazedeler bir kaç gün ilti- haplı bir aşkın humma nöbetleri içinde yaşamışlar, fakat nihayet karmları acıkmış, Para (ihtiyacı bâsıl olmuş, genç kız (o babasına bir mektup yazarak yardım iste miş. Fahrikatör tecrübesiz sevda- lılara para yerine şu cevabı yolla- “Musiki gıdayi ruhtur. Parayı ne yapacaksınız! Bu cevap en sıcak sevgilerin Üzerine bir soğuk duş gibi gelir. İstanbul'da başlayup Atina'da nihayet bulan aşk macerası bana bu fıkrayı hatırlattı, Para nihayet aşka galebe çaldı. Şairler kasaların derinliğine de- ğil gönüllerin enginliğine bakar- lar. Onları banka gişelerindeki para destelerinden ziyade lâcivert geceye gömülen altın başlı yıldız. lar alâkadar eder. Fakat gözlerin ve (hayalin bu zevkini acıkan bir midenin ıstıra- bı pek çabuk unutturur. Aşıklar sevgi nöbetleri arasında acıktıklarını ancak yirmi dört saat unutabilirler. Fakat saat (yirmi dördü geçince kalplerini dolduran aşkım midelerinden © gelen feryat la çarpıştığı hissederler. Kendini san'atin bedii enginle- rine kaptıran feragat sahibi san'- atkâr ancak yırtık papuçla gezme- ğe razı olur. Fakat hayalinin zen- ginliği, kesesinin fakri karşısında ancak bir kâse çorba buluncaya kadar kendisine teselli verir. Mah- rumiyetin bundan sonrası feragat değil felâkettir. Ve zannediyorum ki artık para- dan nefret eden şair, parayı saa- dete engel gören bir ve nihâ- yet para için değil san'at için ça- ıştığını iddia eden feragat sahibi san'atkâr kalmamıştır. Dünya bir ihtiras kasırgası için- de maddiliğe gidiyor. o Bu belki yek kemi elle dücülerin geli; yeşil gözlerin âşıkı, inziva âlemi- nin san'atkârı değil parayı taştan çıkaran iş adamıdır! Burhan CAHİT Cenevreden dönen İran murahhasları imtiyazm İran hükümeti taraf dan feshi üzerine İngiltere ile | ran arasında çıkan ibtilâfın Mil letler cemiyetinde müzakeresinde bulunmak için Cenevreye gitmiş olan İran murahhasları bugün Ce nevreden şehrimize geleceklerdir. İran Adliye Nazırı Mirza Ali Ek- ber Han Daver, İranın eski Paris isi Mirza Hüseyin Han Alâ 3 Mirza Nasrullah Han İn- tizam” m ibarettir. Heyet Perapa- las oteline misafir olacak ve yarın Halep yolu ile İrana gidecektir. MI. Şor nerede? Yunan artisti Papasla birlikte Atinaya kaçtıktan sonra babasına avdet eden Matmazel Şor ve pede- ri, dün de gelmemişlerdir. M. Şor un kızını alarak Atinadan bir müd det için Avrupaya gittiği muhak- kak görülmekle beraber ne vekili- ne, ne de şerikine dün yeni malü- eli M. kr — İse NE e | mate İmemiştir. M. Şor ve kızının bir müddet sonra ansızın şebrimi- ze dönmeleri kuvvetle muhtemel dir. ATINA, 13 (A.A) — M.Şor ile kızı, ecnebi memlekete hareket etmişlerdir. Bu suretle genç kızın Yunan arttisti M. Papas ile İstan- buldan tayyare ile kaçmaları hâdi sesi nihayet bulmuştur. i Bl la sela rm il İM ma

Bu sayıdan diğer sayfalar: