2 Eylül 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

2 Eylül 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fİ Kendi aramızda Geçen haftalar içinde İstanbula uğrayan bir Fransız mubarriri bu- rada işi az, ağzı kalabalık bazı mes İektaşlarla edebiyat ve inkılâp mev zuları üzerine görüşmüş, bunlar- 'dan biri demiş ki: — İçtimai inkılâp henüz sun'i ve zahiridir. İçimize hulâl etmemiştir. Meselâ kadınlarımız kafesten ve peçeden kurtulmuşlardır. (Fakat ruhban henüz dünkü hayatın esiri- dirler.,, Fransız muharriri bu seyahate ait intibalarını neşrettiği zaman bu mütalealar meydana çıktı ve bir kaç meslektaş arasında ouzunbir münakaşaya sebebiyet verdi. İki yıl evvel İsviçrede idim. zı münevverler o bana memleketteki tesirlerini sordular. — Kadınlarınız haremden çıktı ler. Fakat medeni muaşerete inti- bak edebildiler mi? — Bizim medeni kanunu aldınız. Fakat halk seviyesi bazı Avrupa cemiyetleri için bile hafif gelen bu kanunu hazmedecek kadar kuvvet- lendi mi? Bu sualler samimi idi ve ayni sa- mimiyetle cevap vermek lâzımdı. Yedi asır mecelle (o ahkâmı ile hallihamur olmuş bir o cemiyetin derhal en yüksek bir medeni kanu- Ba ayak uydurması müşküldür. Yal. larca kafes arkasında o nebatibir hayat geçiren mahlükun bir anda güneşle, açık havaya alışması tabi- at konunlarma (aykırıdır. Fakat, hangi inkılâp Aspirin gibi yirmi dakikada tesirini göstermiştir. Ne Koca Petro, ne de Napolyon kurdukları nizamların feyizli seme- ya derhal idrak edememişler- İnkılâpta müshil tesiri beklemek lünç bir iddia olur. Fakat inkı- maksat acil bir şifa değil şi- falı bir gayedir. Biz bunu kendi aramızda takdir ederiz. Fakat harice karşı vazife- miz tecezzi kabul etmiyen inkılâp ei sekiz on yıl içinde me gl bir âlem yarattığı İk Simi Bae rel edilen ssle ban de böyle umumi çerçeve içinde muka- bele ettim, Bundan başka şey de yapmıya milli gururum müsaade e- demezdi. Bugün bütün medeni teşekküller iktisadi mücadele | içinde eğri ve doğru bir çok mühim nizamlar ve kanunlarla sây ve aineli tahdit edi- yor, gümrükleri mürakabe ediyor, alışverişi kontrol altna alıyorlar, Bu cemiyetlere mensup her hangi bir münevvere: — Döviz için bir kanun yaptınız. Nasıl, bari faydası oluyor mu? Diye sorarsanız mesele (aksine , po olsa alacağınız cevap müspet- gebe cemiyet içinde sivril miş fertlerin de milli davalarda da- ima müspet cephe almaları, sami olmıya çalışmalarından daha sami- midir. Kendi aramızda hayatımızın iyi veya fena taraflarını istediğimiz gibi münakaşa edebiliriz. Fakat yabancılar arasında menfi ruh ve ve düşüncelere yer vermemek lâ- zımdır. Burhan CAHİT BORSA (İş Bankasından salman cetveldir) 31 AĞUSTOS 1933 Akşam Fiatları ii ii a Sarki m. sma. ÇEK FİATLARI “MİLLİYET CUMARTESİ 7 EyLüL y. yesin 1933 ŞEHİR HABERLERİ Ekonemi Ticaret eşyası Boşaltma ve yükletme tamamen şirkete geçti Dahili ticaret eşyasını yükletilme ve boşaltılması işi dünden itibaren mün basman Liman şirketine intikal etmiştir. Türk limanlarından eşya getiren vapru- larla limana (gelen eşyanın boşalması, gerek vapurlara ve gerek ihracat için eşya yüklenmesi dünden itibaren Liman şirketi tarafından yapılmağa | başlamış- tir. Liman şirketi bu iş için ayrıca terti. bat almıştır. Ölçüler nizamnamesi kanumunan tatbiki İk içim. tan- sim olunan «ölçüler mizamnamesinin» meriyete konması icra vekilleri heyetin €e kabul olunmuştur. Çay ithalâlı Çay tacirleri, İktısat Vekâletine mü racantle çay itbalâ ticaretinin bir ek den idare edil şikâyet etmiş- Terdir, İletsat Vekâleti ithalât haklımı benüz bir mücssescye vermemiştir. Çay tacirleri, Türk ihracat eşyası mukabilin de, çay getireceklerine dair Iktısat Ve- kâletine teminat vermişlerdir. Avrupada bulunan İktısat Vekili Ce ui Beyin imize dönüşünden sonra, mesele etrafında kati bir karar verilecektir, Sovyetlerle ticaretimiz. Sovyet Rusyanın Türkiyeye olan it- halit: azalmaktadır. İstatistiklere nazar ran, Sovyet Rusya, 932 senesinin yedi ayında Sovyet ithalâtı 2 milyon 169 bin liralık mal göndermişti, 833 senesinin yedi ayında Sovyet it- halâtr 2 milyon 28 bin liraya inmiştir. Türkiyenin Sovyet Rusyaya olan ihra- catı #öçen seneden farkıdır... Sovyet Rusyasının bize zalmasındeki sebeplerden biri ez — dir, Bir seneden fazla bir zamandanberi Sovyetler a Key göndermi- yorlar Halbuki sene evvel, piya sadaki şekerlerin üçte biri Sovyet şeker Kü mn 931 senesindeki şe- kor istihsalâtı azalmıştır. Sovyet fabri- il ihracata ayırdıkları şekeri de İra na göndermişlerdir. Buğday ihracatımız satışlar ehemmiyetli miktarlar üzerinde cereyan etmiyor. Yapılan tahminlere göte, ba seneki Peğday Haramtm bir yan Sana be m ihracatımız Bu senenin yedi ayma dair yapılan İstatistiklere göre, tütün ihracatımız ge gen seneye nazaran farksızdır. is nenin yedi aymda 12 milyon küsur kile tütün satılmış, bu yüzden memleketimi ze 1l milyon 844 bin lira girmişti. Bu senenin yedi ayında memleketimize gi- yam yekünu, 10 milyon 538 bin Arpa fiatları Son günlerde arpa fintleri düşmüş. tür. Söylendiğine göre, takas ile Avru- pa malı getirmek suretiyle, mühim mile Son günleri dan Gatler düşmüştür. Harp yerine.. 500 İngiliz askeri elleri- mizi sıkmağa geliyor İngiliz imparatorluk ordusuna men- şap çlup te Çanakkalede. harp etmiş 500 İngiliz askeri 1934 senesi ille veba rında Çanakkaleyi ziyaret edecek, ayı cephede harp etmiş 500 Türk zabit m neferleri tarafından giliz ziyaretçiler Azmak koyunda karaya şıkacaklar ve tıpkı bir harp hareketi ya i i tepeye lardır. Karşılayıcı Türk askerleri, Ingi- Tiz misafirlerini tepede bekliyecekler. i- ki tarafın karşılaşması tam ve samimi bir musafaha şekil ve suretinde olacak- tr. Bu suretle de takriben yirmi sene evvel harbe: istedikleri Başkumandanı Ami Tal Sir Roce Keys ba Ai meyal el etrafında muş, tasavvur Lon- dradaki sefaretimizle anlaşılarak muta- bakat hâsıl olmuştur. Bu projeye, ayrı- ca, İngiliz ve Türk Hariciye ve Milli Müdafaa nezareileri de muz. vi siyaretçi ve misafirler Çanak kaleden İstanbula gelecekler, burada parlak bir surette karşılanacaklardır. yede Yol İ parası Vermiyenlerin erin çalıştırılmak üzere listeleri çıkarılıyor Yol parası taksitleri zamanı geç- tiği balde henüz bir çok kimseler borçlarını vermemişlerdir. Belediye şubelere bir tamim göndererek yol parası vermiyenlerin İistelerinin çı- kartılmasını ve bunlardan paralarını veremiyecek vaziyette olanların der- > ol yola sevkedilmelerini bildirmiş- on aylık belediye faaliyeti Belediye istatistik müdürlüğü cüm- buriyetin ilânımdan bugüne kadar belediye faaliyeti ve yaptığı işlere da- ir resimli bir kitap hazırlamaktadır. Eser 29 teşrinievvelde neşredilecek- tir. Otomobiller muayene edilecek Belediye şehri mobilleri fenni bir muayeneden ge- çirmeğe karar vermiştir. Her semtin otomobilleri için mu- ayyen yerler tesbit edilmiştir. Fe muayeneler bir hafta sürecektir. Bu bir hafta sonunda lâzım gelen şartla- rı haiz bulunmadığı görülen otomo- biller işlemekten Sinemalar teftiş edilecek Şehrimizde mevcut bulanan bü- tün sinemalar tetkik edilecektir. Şimdiye kadar yapılan tetkikat ne- tcesinde mevcut sinemalardan ba- zılarmın evvelce Heyeti Vekilece ta- yin edilen yangmdan koruma talimat narmesine uygun olmadıkları anlaşıl- mıştır. Bu müşahede karşısında bele- diye sincma binalarında yangınlara karşı tertibat almmasmı, yangın vu- kuunda halkın sinemaları yea ilecek methaller lecek, bu tadilâtı belediyeye bir mektup gelmiştir. M. Agache, bu mektubunda şehir hakkımda hazırladığı imar projesile " M Proeteden henüz yani bir ba” ber gelmemiştir. Bazı zevat, İstanbul imar plânının bir an evvel hazırlan. bula gelemiyeceğini yeni bir mektup” la bildirirse © zaman müsabaka şim- diye kadar şehrimize gelen Alman Her Ergüz, Fransız M. Agache ve Fransız M. Lamberte arasında yapi- lacaktır. Maarifis Orta tedrisat Kadro tamamlandı, mual- limler vazifeye başladılar Orta tedrisat kadroları tamam- dır. Bugünden itibaren mekteplerde bakalorya ve ikmal im- tihanları başlamaktadır. İmtihanları yeni hocalar yapacaklardır. Yeni ta- olunan hocalardan bir “veri isimlerini dün neşretmiştik. kısım tayinleri daha he rafya hocalığma tayin edilmiştir. Kadıköy lisesi riyaziyo muallim- lerinden Esrar Bey Kabataş lisesi ri- yaziye hocalığma, Kadıköy lisesi ta- rih hocası ÇA Ali Şevki Bey ye- ni teşkil edilen Vefa lisesi tarih ho- calığma, Kadıköy bisesi e eyi den Mehmet'Ali Nasfet Bey Kandil. Ki kes'lidesi iiyaziye hocalığına, tarih muallimi Raşs Bey Eyüp orta mek- hocası Ek Hulüsi Bey Kadıköy lisesi calığma tayin edilmişlerdi. ta 'ekâlet meclisi inzibat kararı ile dilim Anadoluya gönderilen üç lise mualliminin isimleri alâkadar- halen mektum tutulmaktadır. Üniversitede kayıt ve kabul Ünivertise fakültelerinde yeni ta- ebe kayıt ve kabulüne eylülün se seki- zinden itibaren başlanacaktır. Yeni vaziyete kayıt ve kabul şartları de- ğişmemiştir. Fakültelere eski şernit- le talebe kabul edilmektedir. Sanatlar mektebinde tamirat Istanbul Sanatlar mektebi çatısı ve dahili aksamında, geçen sene bazı tadi- lât yapılmış, mektep kısmen tamir edil Bu sene de mütebaki kısmının tamiri beri bin lira sarfedilmesine karar ve mi Bu da bizim gezintimiz.. Filurya çakan. İl ve nihayet güz Boğaziçi. Mürekkebi az mı geldi? — Tereciye tere.. — Kedi ciyere bakar gibi. — Ağustosta suya girdik! — Birinci tabı, ikinci tabı: — Atlamağa niyetim yok.. İstanbul Matbuat Cemiyetinin va- pur gezintisi, matbuat işçilerine, s6- nede bir gün olsun kendi mera mg gezip eğlenmek fırsatını verir. Bu seferki gezinti de ei parlak değilse de, oldukça eğlenceli oldu. Saat iki buçuğa gelmeden vapur dol- muştu. Fakat üç oldu, üç buçuk ol- de, dört oldu. Hâlâ yerinde sayıyo- Sanki köprüye mıhlanmışız. A- pervane işliyor, makine tıkır- dıyor, düdük ötüyor. Hattâ, şöyle yan- dan bir parça açılır gibi o oluyoruz. Sonra gene rampa... Bu hareketsiz Tikten içi sıkılanlar var. Birisi, sabır. sızlıkla:: — Peki ama, meye kalkmıyoruz? diye sordü. /apurun i Arasıra, biz de yazı yazarken kurşun kalemin ucu yahut mürek- kep bitince böyle ansızın durmaz mı- yız? Müvezsiler, aramızda mekik doku- — Akşam var, Sonposta var! — Haber, çıktı... Haber.. Habe- rim yok.. diyeni... Elindeki gizeteyi burnumuza sol cakmış gibi uzatıyordu: — Oğlum, dedim, hadi işine. . Biz onlardan kaçtık ta buraya Yanımdaki sordu: — Bu ne satıyor kuzum? Güldüm: — Tereciye tere satıyor! Vapur, saat dörde doğru nihayet u- çaldı. Vapurla beraber biz de açıldık. Kadıköy iskelesinden sonre, vape ran kıç tarafmda bir hareket oldu, ağ iie San Bizim bayrak, imip çıkarken, (Zal torpitomuzdan da bir takım işaretler. Çevik deniz askerlerimiz terpito- mun küpeştesine de mendil sallıyanlar da vardı. Res- #am Ratip Tahirin eski denizellik gay Teti uyanmış olacaktı. Kollarile çapraslama bazı hareket- ler yaptıktan sonra: — İşte, dedi, buna denizci dilinde , derler. Ve bu merhabalar, torpito ile bizim vapur arasında epeyce devam etti. purdan yok. kar gibi uzaktan bakıp döneceğiz. Birisi sordu: — Neden Fluryaya yanaşmadık!, Ne e denir girecekler Çağ eni ri edilmi ll ları tutan bazı misafirleri göstererek? yanlar da olurdu. Böyle teyemmüm et mek daha iyi! Fluryadan sonra, hadi bir dümen kırı daha... Bu sefer, doğru Ada- Akşam karanlığı çökerken Heybe- iye geldik. Burada iki saat kalacak- uk. İstekli olanlar Sadık Beyin o ca- oturacak, di. Fakat iskelede, yarım saatten faz- la kalamıyacağımızı öğrenince hepi- mizde hoşafın yağı buz kesti. Ancak, iskeleye çıkıp | sahilde bir Eri dakika dolaşacak vaktimiz var. Bu kısacık fırsattan yarım yamalak istifade edebildik. Vapurda, nevale- leri bitenler, m eksiklerini açılırsak sanıyorum ki bu sünepelik üzerimizden kalka- cak... Marmaranın havar, bu sıcak a- ğustos akşamında, insana uyku geti- riei bir ilâç gibi tesir ediyor. Sant dokuzda köprünün yolunu tut- tuk. İşlerinin başından syrılamıyan arkadaşları alıp tekrar açılacağız. Köprüde hava bozdu. sırsıklam, üşüyerek vapura girdiler. Birisi, uzaktan vapurdakilere sesle- niyer: — Ağustosta suya girdik, balta kes mez buz oldu! Gülüşüyorlar: — Teklif edelim de Matbuat Ce- miyeti, senelik gezintisini kânunlar- da yapsın! O zaman hiç olmazsa pal tolar sırtımızda geliriz! Tenezzühün bundan sonraki yl na âit program şu idi: “8.30... köprüden hareket.. Ve gene Sundiye ve Adalar açıklarında dolaşıldıktan sonra, Boğaziçine gidi- lecek, Tarabya iskelesine oyanaşıla- cak, ve bir buçuk saat tevakkuf edile- cek, saat 11-30 da hareketle Bebek, Yolda çok geciktiğimiz için rk ye ve Adalar açıklarını açığa çıkardık. Kaldı bir Boğaziçit. , Vaj ükü nü tutmuştu. Alt kat kamarada yer yok. İlk vapura niçin gelmediğini soranlara nükteyi og arkadaşlar dan biri cevap — Matbuat Cemiyeti, tenezzühle- rinde bile gazeteleri örnek alıyor. 3 vapuru birinci tabı.. 9.30 postası i- kinci tabı. .. Biz ikinci tabı makine- ye verilirken zor yetişebildik? arar dir iskeleden ayrıldık, ver e- Jini Boğaziçi... Daha Beşiktaşı geç- yaar ki, hepimize bir dirilik, bir bir Mi alar rahatsız olan ha- sımlar, birer birer, uzandıkları yer. den başlarını kaldırıyorlar. Sanki bir- den bire iklim değişti. Marmarada küçük bir yağmur serpintisine tutul. muştuk. Halbuki Boğaziçinde yıldızlı bir gökyüzü bulduk, Ya iştahımızm ansızm açılmasma me dersiniz? Se- petlerde ne var, ne yoksa ortaya dök- tük. Yediklerimizi midemize indirmi- iz da denize atıyor . gibiyiz.. bardak su, bir parça hava, iki pat kcan dolmasını eritmiye kâfi geliyor. bir vapura binip Boğaziçini Kavakla- ra kadar dolaşsınlar!,.. Saat 11 de Tarabya iskelesindey- dolaşmak kaptırmaktan korkuyordu. Saat 11.30 da tekrar hareket ettik ve Boğaz iskelelerine uğrıyarak ikiye seyrek kala kala köprüye yanaştık? İskeleye Ya yea dan dönen bir arkadaş sordu: — Nereleri dolaştımız bakalım? Önden sallana sallana gidenleri işa- ret ettik: — Görmüyor musun? o Kandilliyi sıyırıp Karaağaca kandil astık! M. SALAHADDİN Rusyada staj 25 usta ve muavin gönderiliyor Sümer Bank, memlekette yeni yapı- galışmak ü Corciyas ye açıklarına demirlemesi temin edilmiş tir, "Gemi begün tamir edilmek üzere ha- vuza çekilecektir, Hep Türküz.. “ Bu camianın içinde ırk j farkı kabul etmiyoruz,, Matbuat cemiyetine bir çok im- zalarla gönderilen iki telgraf: Matbuat cemiyetine iki mabtelif den ve bir gok imzalarla | iki gelmiştir. Ayni mealde olan bu tel ların bir nüshasını aşağıya alıyoruz: OVACIK, 29. — Cümhüriyet gazetesinin 21 ağustos tarihli nüs- ee itibaren Dersim hatırala Atalarımızın aslı nesli tarihen meydandadır. Hâlâ halkımızın ta- şıdığı atlar ve âdetlerimiz o Türk rkma mensup olduğumuzu açık- ça göstermektedir. Biz Kürt diye bir millet tanımıyoruz. Türküz ve Türklükle öğünürüz. Bazı gafille- rin delâletile isnat edilmek isteni- len kürtlük unvanını kemali cid- diyetle reddediyoruz. Bu sebeple ille gazetesinin neşriyatı kazamız muhitinde pek ziyade teessür uyandırdı. Bu yazıları ya- zan zatın her halde bizi tanımamış oruz. Çok yanlış o lan bu hatanın derhal düzeltilme- sini dileriz. reisi Ferhat, aza Aza Necip, Aza Hıdır, Aza Ali Külsapdere, Ova, Kl men Deyimmendere. Dagyan. Bab ca, Nazmiye belediye reisi Niyazi ihtiyar heyetleri, Fan Bakır yerine Parayı alarak odun ve kömür göndermiş Sabıkalılardan Tahir namında bir sahıs Malatya bakır tüccarlarından Haci Muhittin efendiye müracaat e- bahisle (205) Tira almıştır. Seyit Tahir de bu paraya muka- bil bir sandığın içine kömür ve odun doldurarak sandığı kapatmış ve Ma- latyada Haci Muhittin efendiye gön- dermiştir. Haci Muhittin efendi san dığm içinden odunların çıktığını gö- rünce zabıtaya müracaat etmiştir. Se- yit Tahir yakalanmıştır. Hırsız çırak Kantarcılar civarında İsmail isminde birinin dükkânında İsmail ismin deki çırak geçen gün dükkünda çekme üstünde bulunan yirmi beş lirayı de ibadillerin. Fatma Hanımın eviniz Esi katında Bi den ateş çıkmış, yarım metre kadar yer yandıktan sonra söndürülmüştür. Manitacılık da Kömürcü Alinin mani-

Bu sayıdan diğer sayfalar: