1 Aralık 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

1 Aralık 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 “na taraftardırlar. Fransızlar İ Haftalık Siyasi İcmal |! Diplomatlara gün doğdu: Silâhsızlanma konferansı Cenevre'- den diplomatlara intikal etti. Konfe- rant inkıtadan kurtarmak için Hen- let murahhaslarmın iştir bir içtimada Cenevre'de müspet bir netice vermek şöyle dursun, böyle (neticeye varmayı işkâl ğini söyliyerek konferansın iflâsını il Cenev- | re'den dışarı ayak © atılamıyacağını söylediler. Nihayet bir formül bulun- du: Konferansın bazı teknik komis- yonları Cenevrede müzakereye devam ederek güya | konferans devam eder- miş gibi bir oyun oynanacak, Fakat silâhsızlanma işinde bir neticeye var- mak için “diplomasi teşkilâtında isti- teşkilâtın- fade edileceği müp- etlerin sefirleri ve Yı ayrt ayrı temas ederek ikişer üçre taraflı müzakere ve pazarlıkla mese- leyi halletmeğe çalışacakları anlaşıl- Esrarengiz ve gizli efkârımumiyenin itimadmı kaybet işleri. Şzedi Müller Cemiyeti lâhuzlanma işinin içinde ca diplomatlar gene yardı önüne esrar perdesi çekilmiş oluyor. Diplomatlar ananevi usüllerinden ay- rılamazlar, z .. İngiliz Parlâmentosu açıldı: Hafta arası İngiliz & Parlâmentosu açıldı. Kral George mutat merasimle parlâmentoyu açtı. Bu merasim daima vekarln yapılır. Ancak bu sene vekarı bo zan bir hâdise oldu: e Amele meb'usla- rndan biri merasim esnasında yerin- den kalkarak kralın yüzüne şa yolda Parlâmenie açıldıktan sonra artık Liberal Fırka resmen Oo muhalefete geçmiş bulunu; fete geçtiklerini göstermek için meb” ikten sonra milli hükü- met liberallerin yardımından mahrum. kalmıştı. Şimdi resmen muhalefete geçmekle fırkanın siyaseti tavazzuh etmiş oluyor. Ancak eski Liberal Fır- kanın mütesanit — olmadığını ve üç zümreye ayrıldığını hatırlamak lâzım- dır. Biri resmi Liberal Fırka ki şimdi muhalefete geçiyor. İkincisi Simon deri kabineye dahil ol zürsre de hükümete m- zahirdir.Üçüncüsü de Lloyd George'un küçük zümresidir ki bunlar o daima muhalefette idi. Resmi Libera! Fırkasınm muhal. feta geçmesile milli namı altında hü- kümet teş! 9! eden Mac Donald kabi- mesi bu “milli” ssfatmı azıcık o daha kaybediyor ve bir fırka hükümeti ha- ini alıyor. Esasen Muhafazakârlar arasmda da fırka hükümetine avdet diki hükümetten mem. Dun olmadığını gösteriyor. Sir John Simon niçin istifa etmedi? Eğer İngilterede hükümetin “milli,, sıfatını barice karşı muhafaza etmek mülâhazası olmasaydı, belki de Hari- ciye Nazırı Sir John Simon kabineden çıkarılncaktı. Almanyanın o Milletler Cemiyetinden çekilmesile matbuatta Hariciye Nazırma karşı tevcih edilen tenkitler umumidir. Sir isini parlâmentoda müdafaa etmekle beraber, bu müda- faasında bile €şki noktainazarından lerden kurtaramamıştır.Ancak Sir John Simon şu iki mülâhaza ile kabineden çıkarılmadı: 1 — Simon'un kabineden çıkmasile hükümetin milli karakteri büsbütün zail olacak ve Mac Doraid bir Muha- fazakâr Fırka hükümetine “riyaset eden başvekil vaziyetinde kalacaktı. 2 — Simon'u feda etmek Hitler ta- rafından bir o muvaffakıyet telâkki edilecekti. Bunun için Simon Hariciye Nazır- lığını muhafaza etti, Fransa'da “kabi ine e buhranı: Fransada kabine değişiyor. 1932 ma- tihabatından sonra ( Herriot geç- . Sonra Amerikaya olan borç ih- tilâfı yüzünden Herriot çekildi. Da- iadier geçti. Bundan sonra Daladier ve Sarraut hükümetlerinin (o sukutu ü ığı dolayısiledir. hükümetinin istifasına - se- meselesi de vardır. F: mur maaşlarından kat'iyat yapılacak? Hükümet senede on bin frank maaş On bir bin üzerinde uyuşmağa | razı ilmeyince itimat ekalliyette münasebetlerin bu derece gergin ol- duğu bir zamanda küçük bir mesele yüzünden Fransız Hükümetinin suku- tu Fransız efkârında mıştır. Daba bir kaç gün lini parlâmentoların lüzumsuz oldu- ğunu söylemişti. Galiba Fransız Par- lâmentosu, İtalyan şefinin bu iddin- sında haklı olduğuru ispata çalışıyor. ... İspanya inihabatı: 1 İspanyada intihabat sağ cenah fır- kaların kuvvetlenmelerile neticelendi. 473 meb'usluk için iki bin namzetlik ileri sürülmüştü. İntihubatın neticesi- De göre, 1931 senesinden beri İspan- yanın mukadderatını idare © eden sol cenah Azana zümresi o kaybetmiştir. Marksizm aleyhine hareket etmek için ihat eden sağ cenahlar kazanmıştır. ağ cenah zümrelerinin kazanmaları- na sebep, hükümetin sosyalistlik siya» setinden korkulmasıdır korku emlâk ve arazi sahiplerini; yüksek sa nayi erbabını, papasinır ve krat taraf” larlarını bir araya getirmiş ve intiha- battaki muvaffakıyeti temin etmiştir. İntihabata ilk defa olarak kadınlar da iştirak etmişlerdi. Bu sınıf müntehip- lerin dini te'kinat altmda hareket edö- rek sağ evnah zümrelere rey verdik- Jeri anlaşılmıştır. : # Rusya'nın tanınmasından sonra: Amerika ile Rusya arasmdaki siyasi münasebetler (iade edildikten sonra ve iki hükümet te sefirlerini tayin et- Amerikanın Moskova Sefi in Mir. Bullitt tayin edilmiştir. Sovyet Rusyanın . tarınmasında çok mühim bir emi! olmuş. Bu tanınma- ya müncer clan müzakerelere Londra iktisat konferansında Enliitt tarafın- dan başlanııştı Rusyanm (tayin etiği sefirde M Trianovski'dir, Yeni setir (vazifesi başına gitmek üzere iken bazı beya- natta bulunmuştur. ki dikkate değer, ce komünizm her memleketin dahi meselesinden ibarettir, Bu, Sovyet Rusyanın o Amerika ta. KIR ÇİÇEĞİ BURHAN CAHİT. — Pek acele mi efendim? | Suat Bey cevap verdi: — Hayır Efendim. Boş vakitle- rinizde, eğer mümkünse, — Hay hay, yazarım efendim. — Yalnız bir ricam var. Yazım okunur gibi değil, Sonra bu siyasi bir muahedenin mühim bir parça- smın tercümesidir. Bir takım ıstı- > lahlar var. Bunları okumakta müş- külât çeke. vinizi zannediyorum. Lütfen bana sormadan geçmeyiniz. — İcap ederse sorarım efendim. — Çok teşekkür ederim. Kalmca bir defteri uzattı. Dışarıya çıkarken Reşit Bey be- ni methediyordu: — Bizim Çiçek Hanım çok ze- kidir. Ona her şey emniyet edile- bilir. Odama geldiğim zaman defte- re göz gezdirdim. Hakikat pek ka-| ler. — rışık bir yazı. Hep te siyasi rstılah- Maamafih (dictionere) sağol- Şi . Beyin okuyamadığınız | bir iki kelime olursa sorunuz demesi cüme gitti. Şunu bir kelimesini bi- le sormadan hiç yanlışsız yazabil. sem... Reşit Bey pek meşgul.. Bu ak- sam yazıhanede çok kaldı. Hattâ saat yedi buçukta bana: — Sen çık, ben bir dosya tetkik ediyorum! Dedi. Mubhtelit mahkemede büyük bir davası var. Ona çalışıyor. Başını kaşıyacak vakti yok. Çıkarken Suat B.in yazılarmı da yanıma aldım. Vakit bulursam yaz mazdan evvel bir kere okumak, anlamadığım yerleri işaret etmek istiyorum. Yemekten sonra o Mösyö Girot yeni bir filmden bahsetti. Madam da görmek istedi. Hemen karışı ar - ramızda olan Elhamra sineması- na gittik. Güzel bir film. Haftada iki akşam sinemaya gidiyoruz . Vakit geçiyor. Suat Beyin yazılarını ancak er. MLLEYET CUMA 1 KANUNUEVVEL 1933 REZ MüsaPim Bir tavsiye mektubu Geçenlerde ressam arkadaşlar- | dan biri, tanımadığı bir adamın imzasiyle bir tavsiye mektubu a- lır. Mektubu getiren adam, mat- baaya gelir, ressamı bulamaz, Ad- resini öğrenir: “Tophanede, Akar su caddesinde, (...) numaralı ev... Elinde mektup, kanter içivde Alrarsu yokuşunü çıkar. Kapıyı 4 çın ressanıla mektubu getiren a- dam arasında şöyle bir muhaverr, cereyan eder: — Buyurun efendim!.. Aradı. nız ressam benim... -- size bir mektup Takdim edeyim... Ressam, mektubu alır, kapı ö- nünde okumağa başlar. o Mektup şöyle bes'iyor: “Zatıâlinizle şahsan tanışmam. Arada bir dostluğumuz da yoktur. | Fakat, yüksek bir sanatkâr oldu ğünuzu bıldığim !cin tanrarklarınız arasında mevki sahibi pek çok ze- vat bulünabilece; tahmin ede- a adam hakkında himayenizı ricaya karar verdim.,, Mektubun buraya kadar — olan kısmında pek (şaşılacak birşey yok. Tanımadığı bir zat, düşmüş bir ahbabına iş bulmak için kendi- sine müracaat ediyor, Olur ya... Niçin olmasın?., Yalaz mektubun alt kısmında şöyle bır kayıt var: “Tavsiye ettiğim (adamcağızı bendeniz hiç tanımam. Kendisine geçen gün, hat boyunda gözyaş'arı dökerken rastladım. Ve hatine acı- yarak. ..., Ressam, mektubu bitirince afal- lar: — Peki ama, der, o buimzanın sahibi, tavsiye gönderdiği adamı tanımıyor, tavsiye ettiği adamı da tanımıyor! Tavsiye edilen ise ne tavsiye edeni, ne de tavsiye gön- derdiği adamı tanıyor. Bu üç meç- hüllü muadeleyi halletmek © için ben ressam değil, riyaziyesi kuv- vetli bir mühendis olmalı idim!.. M. SALAHADDIN Dr. Hafız Cemal Dahiliye mütehassışi Cuma pazardan başka günlerde bahleyin (9 - 11) Beyoğlu » Tâksim Altın bakkal No, 2 Telefon 42519. “le den sonra (230 - 6) İstanbul Divanyo- Iu No. 118 Telefon 22398. getirdim. Perşembe günleri sabstleyin Beyoğ- Tundaki kışlık ikametgâhta fukara mec- canen, 8530 nmmasını temin etnek için fedakâr lık ve müsandekârlik yolunda hayli adımlar attığını gösterir. Roosevelt'e muhalefet; Amerika Cümhivrewi Rooteve'i karşı şiddetli hir muhalefet başlıyor. Geçşn hafta müşavir Sprague, hükü- metin gnflâsiyon siyasetine (taraftar olmadığını söyliyerek istifa etmişti. UL mensup olduğu en ehemmiyetli erkanından arel Smith nlener mubalerer baş lamıştır. Sm'th diyor ki: — Ben tecrübe yapılmasına taraf- tar değilim. Tecribep 'dayansrak yü- Kamera bö eğim yk rından çok hoşlanırlar, Malümdur ki Roosevelt iktisadi temiyor. Yapılan tecrübelerden fade edilerek eski yollarda yürüni. sini istiyor. Yani sağlam pataya ta“ yz kelimeler geçiyor. Hep- sini işaret ederek bir kâğıda ge- çirdim. Sonra birer © birer lügate baktım. İmlâlarını, mânâlarını öğ rendim. Bu iş hemen benim bütün bir günümü işgal etti. Fakat yazıyı âdeta dechifre ettim. Bereket yazı- hanenin işleri o kadar sürekli de- gil. Buna rağmen itinalı yazdığım i- çin günde ancak on sayfa yetişti- rebiliyorum. Üç gün sonra yemek- ten henüz kalkmış o kahve içiyor- “dum. Suat Bey geldi. Reşit Bey yoktu. Ali Efendi de | bankaya kadar gitmişti. İ — Size mahcup olacağım gali- ba Beyefendi, dedim. Henüz ye- tiştiremedim. Güldü, Hürmetle elimi siktı, Ke. limeler ağzmdan tane tane, fakat ahenkli çıkıyordu: | — Rica ederim hanımefendi, de- di. Telâş etmeyiniz. Sizi o üzmek için gelmedim. Belki sormak iste- diğiniz bir yer vardır, diye uğra- mak istedim. Karşırılaki koltuğa oturdu: — On beş sayfa kadar yazdım. Henüz anlaşılmayan bir yere tesa- düf etmedim. Yalnız fırsat bulduk. ça yazabildiğim için biraz ağır gi- | Bugünkü Program ISTANBUL : 1200 Türkçe plâk. mapriya, 1451 Tabii konfaranı. 18,38 Stenografi dersi. 1948: M. Vasarhelyi). 20,35: Bı nakil, Müleakiben: Harvath hit Kayalar. (Olgar Kak- hain). 19: Seyahat mey eşriyat. 20,201 lekeler) 2420: İle K ei mke el ere Pili. 183. Pl Zir Benknk ke 31,10: Filharmonik takımı konser. (Polonyalıların 228: | İş ve İşçi | Milliyet bu sütunda iş ve işçi yenlere tavassit ediyor. i istiyenler bir mektupla İş bii muza müracaat etmelidirler. İşçi aranıyor * Lise veyahut orta mektep mezu- nu tecrübeli bir türk erkek kâtibe ve ayrıca bir de daktiloya ihtiyaç vardır. Müsbet evrakları ile yeni postahane arkasında Beyker hanı birinci kat bir No. ya müracaatları. ” İş aranıyor Ingilizce, fransızca, itilyanca ve türk- çe bilen bir matmazel büroda daktilo- luk ve kâtiplk arayor. Milliyet matbaa- sında “La Turguie” idarchanesine mü- racaat edilebilir. R. 5. İSTANBUL BELEDİYESİ ŞEHİR TİYATROSU Buzün gündüz matine: saat 15 te Pu aksam'saat 21 de Li Konserin GÜNEŞ BATARKEN Yazan ; Gerhardt | Hipimann Türkçeye çeviren Seniha Bedri 5 Perde Umuma raftardır. Böyle kelime oyunları Ame- rikanın politika hayatında buyük Yol. ler oynar. Esasen Roosevelt “tecrü- be,, sine başlıyalı için için bir muha- lefet kayütyordu, Şimdi — bu mubalefet patlak veriyor. Ancak Cümhurreisi muhalefet önünde boyun eğecek bir adam değildir. İki haftadan beri inki- şaf eden ve kuvvetlenen muhalefete karşı şiddet'i mukabelelerde © bulun: muş ve bunların kendiri yolundan ayı- ramıyacaklarım bi tir. Efkârm- mumiyenin Cümhurreisi ile | beraber iphe yoktur. o Mücadele bankalar, yüksek sonavi, Wall Street yani yüksek maliy» mehafili ve büyük is adamlari'e Roossveit a i 1 şek a tır. Ancak iktısadi alime mücade lesinin mu noktasından bu muhalefetin issirleri © olacağı şüphesizdir. Ahmet ŞÜKRÜ diyor. * — Ehemmiyeti oyok efendim. Böyle arasıra gelirsem bunu acele edişime vermeyiniz. Reşit Bey yok- mu? — Hayır, Bir kaç pek İ — Yazdıklarınızdan bir parça görebilir miyim. On On beş sayfalık kısmı gösterdim. Ben yazıhaneye sit “işlere baş- lamıştım. Arasıra gözüm iliştikçe farkediyordum, dikkatle okuyor. gündenberi lu. Birdenbire âdeta haykırır gibi bağırarak ayağa kalktı : — Bravo, Tek yanlış yok. Siz nerede tahsil ettiniz Çiçek Ha- nım. İe cevap vereyim. Ben bir tah- sil hayatı değil, bir * macera.. Ve artık bunu herkese anlatmaktan o kadar usandım ki! Suat Bey bu mühim bir şeymiş gibi yüzüme bakarak bekliyordu: Kısa kesmek içi — Muntazam bir tahsil yapama- drm beyefendi, dedim, o Hayatım o kadar parçalandı ki! O buna kanaat etmedi. Tekrar koltuğa gömülerek sordu: — Sizi rahatsız etmezsem bu- Mevs.müu «buyuk muva.tâniydua ve tünenen , Türkçe sözlü ve şarkılı zengin CİCİ BERBER sek eğlenceli sahnelerle dolu, muazzam film bugün İp ek ve Elhamra SİNGaMM 1 ARİN Bugün sanat 11 de her iki sinemada tenz'lâtlı mstine vardır. arms Kaklıai saba oumıyan sevi ğin timsali olan la MARCEL DLE CHANTALLE Guy de Maupassant'nın eseri AŞK KURBANI filminin sehhar yıldızıdır. Pek vakında ARTİSTİK te olursunuz. ği iye a e gıt ve boyası, kâğıt ai Bugün MELEK sinemasında CECİ BERBER filminin Rumca nüshası göste- rilmektedir. Ayrıca: saat 4,45 ve 6,45 sennslarile gece 9,45 te filmin birinci artistlerinden Melle 7070 DALMAS filmin en güzel şarkılarını sah- nede bizzat söyliyecektir. DOKTOR Rusçuklu Hakkı Galatasarayda Kanzük eczahanesi karşısında Sahne sokağında 3 numa- ralı apartımanda İ numara, Asrın ümdesi “ MİLLİYET ” tr. ABONE ÜCRETLERİ : ii kabul etmez. | DEVLET DE. .RYOLLARI İDARESİ İLANLARI | İdaremiz ihtiyacı için pazarlıkla satın alınacak olan E- lektrik malzemesi, Hırdavat; sıhhı edevat, Cam, matbaa kâ- rabası ve saire gibi (41) kalem muhtelif «eşyanılı 6-12-933 çarşamba : günü saat 11 de pazarlığı yapı- İacaktır.. İsteyenlerin mezkür la tabriren teklifte bulunmaları ve mağaza dahilinde asılı lis- tede (X) işaretli malzeme için nümüne getirilmesi ve nümu nesiz tekliflerin kabul edilmeyeceği ân olunur, (6637) saalte mağazamıza müracaat Zi anlaşılıyordu. Gülümsemeğe çalıştım. — Benim tahsil hayatım bir çok acr hatıralardan ibaret. Sizi alâ- kadar edeceğini zannetmem, Acele acele sözümü keser gibi: — Bilâkis, bilâkis, dedi. Mem- nuniyetle dinliyeceğim. Teferruata ait izleri yavaş ya- vaş dımağımdan silinmeğe başlı- yan bu uzun macerayı, bugüne ka- dar geçen hâdiseleri Mahir Beyle bermek ait ği dahil Suat Beyço- colluğei ait hislerimi, hâlâ gece- leri kulaklarımda sesini duyduğum çağlayanlara ait hatıralarımı dik- kattle, gözleri parlıyarak dinledi. Bereket Ali Efendi gecikmişti. Odacı Ahmet te dışarıda öteki ka- pıcılarla çene çalıyordu. Ne zaman- danberi tekrarlamadığım bu ma- cerayı sekteye uğratmadan anlata» bildim. Suat Bey galiba benden böyle bir macera (o beklemiyordu. Ben piya sonra uzun uzun düşün- lü. Sonra gözlerini üzerime çevirdi. Bakışlarında sıcak bir sevgi var- dı. Buna t — demiyorum, çünkü merhamet edilmekten kor- kuyorum. Kelimeler dudakların. nu anlatmanızı rica edeceğim. Suat Beyin halinden israr edece-| dan tane tane döküldü: Istanbul Üniversite Rektörlüğünden: Yabancı bir dil bildiklerine dair beyanname dolduran bü tün Üniversite talebesinin imtihanları 7 Kânunuevvel Per- şembe günü saat 15 te İstanbul Lisesinde yapılacaktır. Alâ kadarlara ehemmiyetle tebliğ olunur. (6641) Bodrum Belediyesinden: Su Borusu Münakasası Şartnamesi mucibince ve 21 gün müddetle kapalı zarf u sulile aşağıdaki çelik . borular ni sellümünden sonra bedeli peşinen tediye edilecektir. Talipler Bodrum Belediyesine müracaatları, 100 milimetrelik 876.80 milimetrelik 1036.50 milimet relik 437 1 - 5 parmaklık galvenizli 583.100 milimetrelik brit li 512 80 milimetrelik britli 20 metre ve 11 adet Vana.(6640) münakasadadır. Boruların te — Takdir edilecek bir kızamız Çiçek Hanım, hayatınız — yaşınıza rağmen öyle vak'alarla dolu ki. Bir genç kızın bu hayata muka- vemet etmesi pek kolay değil! Ali Efendi bankadan gl Suat Beyi görünce sevindi. Ba- na: — Beyefendiyi ben mini mini iken tanırım: İftihar edilecek bir genç oldu. Dedi, sonra (o babasını sordu: — Doktor Bey, gene bahçeile meşgul oluyorlar mı? Onun yalıya, balık avına, çiçek merakına dair konuşuyorlardı. Ben işime devam ettim. Suat Bey de o- nun odasına geçmişti. Reşit B.in avdet zamanı yaklaşıyor du. Suat Beyin başı kapıdan gö- ründü: — Şimdilik Allaha ısmarladık Çiçek Hanımefendi. Size telefon numaramı da bırakayım. İcap eder- se... Güldüm: — Zannetmiyorum, beyefendi, çünkü defteri sonuna kadar oku- — O halde hafta sorunda hazır. dır. — Çok teşekkür ederim. “Bitmedi,

Bu sayıdan diğer sayfalar: