July 25, 1929 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11

July 25, 1929 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 1719—34 Gebe, çocuk neşvü nüma buldukça, karın bü- yüdükçe serbest nefes alamaz; kolayca yürüye- mez, çabuk yorulur; öne doğru gittikçe ilerliyen karnın ağırlığına karşı gövdesini, omuzlarını arkaya devirerek muvazeneti son zamanlarda günde bir kaç saat uzanmalı, geniş bir koltukta oturarak bacaklarını bir san- daliyeye koyarak ayaklarını kaldırmalı Ayakta Son aylarda temine savaşır; hareketsiz durmak iyi değildir. otomobile, arabaya binmemeli: gebe hiç olmaz- sa yemeklerden bir sanat evvel yürüyecek, mütedil hareketlerde bulunacaktır. Beşinci aydan itiba- ren gebelik ilerledikce, çocuk büyüyüp öne doğru gittikçe karın etlerine yardım etmek, de- rinin gerilip çatlamasına mani olmak, havsala- daki damarları ezgiden kurtarmak üzre karın korsası, gebelik kuşağı kullanmalıdır. w Temizlik, derinin pâk tutulması gebelikte husule gelen zehirlerin kolaylıkla vücutten çı- karılması, loğusalıkta hümmaya sebebiyet ve- rebilen çıbanların, kabarcıkların önünü alması için cok faydalıdır. sıyrıkların, Gebenin yiyeceği sade ve hazmi kolay şeylerden olacaktır; salçalı ve baharlı yemekler, av etleri, çoket ve yumurta, tuzlu balıklar, sardalya ve konserveler iyi değildir. Gebeye ve çocuğuna yeşil sebze, nişastalı unlu şey- ler, çok «Vitamin»li taze pişmemiş mey- valar, ve Suları, taze süt pek iyidir. Yeşil seb- zede çocuğa çok faideli mâdenler vardır. Gebe ve emzikli müskirat istimalinden çekinecektir. Görülüyor ki gebenin sıhhi tedbirlere riayeti kendi kadar çocuğuna faidelidir; gebe vatani vazifesini temamile yapabilmek üzere doğum- dan evvel tıbbi müuayenelerden geçmeli ve bu bapta istişarede bulunulmalıdır. > Çocuğa ait sıhhi tedbirler ne doğmadan evvel gebeliğe ve ne doğduktan sonra uzun bir zamana münhasir değildir; velev pek kısa olsun doğum esnasında ittihazı lâzım bazı sıhhi esaslar, kaideler vardır ki asla ihmal edi- lemez. Doğum zamanında muavenet yalnız dünyaya gelecek çocuğa lüzum eden şeyleri hazırlamak olmayıp en ziyade annenin ve ço- intan a mâruz kalmamasını temin ey- Eski doğuran kadınların çuğun lemektir. zamanda, UYANIŞ 537 loğusalık sıtmasından, çocuklarda çoğu albastı dan, siyahı kan damarı iltihabından, çene olmasından, göbek yılancığından has- talanır ve ölüp giderlerdi. Bu hastalıklar sebebi anlaşıldıktan, mikrobu bulunduktan sonra bu gibi intan lar çok azalmıştır. Büyük şehirlerde fenni bir surette inşa olunan velâdetanelerde hastalık hemen gaybolmuştur; halbuki köylerde fena Şerait altında, dar yerlerde doğumlar böyle zararsız geçmez. Kötü bir mesken, pis bir ma- hal, cahil bir el doğumun intana ve bu suretle hastanın tehlikeye ve her türlü illetlere maruz kalmasına sebebiyet verir. Loğusanın, yeni doğan çocuğun bakımın- da kullanılacak eşya mikropsuz, «aseptik» olacaktır. Doğum temiz, geniş ve sade, tozdan ve luzum- suz eşyadan âri bir yerde yapılacaktır. Köyde evın, odanın etrafı gübreden, pislikten temizlene- cek, avlu krezilli (Cr&syls)suyla sulanacak sinek- ler öldürülecek, hayvanlar uzaklaştırılacaktır . Loğusa ve çocuk, her ikisi yaralıdır; loğusa çoçuğun geçdiği yerlerden, sonun ayrıl- dığı mahalden, çocuksa göbeğinden mecruhtur. Loğusanın yarası çok defa yalnız içerde ve geniş- tir; çocuğunki ise dişarda ve dar bir yerdedir. İşte bu yaraları mikroptan korumalıdır. Doğum zamanında ve sonra her türlü temiz- lik temin olunmalı,hastaya ve çocuğa bakacaklar nezafete, asepsiye çok riayet etmelidir. Doğum zamanında çoçuğun hayatına âit en muhim vazife yüreği çarpıntısının annesi karnından dinlenmesidir. Dakikada 130 dan az veya çok yürek vur- ması çocuğun iztırabını gösterir. Bazen doğarken eziyette, sıkıntıda kalan ve bu halde baygın, şaşkin, hatta boğuk dünyaya gelen çocuğu buga- zında toplanan sümük gibi şeyleri tülbente sarılmış parmakla ayıklayarak suya daldırmak, banyoya sokmak, vücudunu ispirto ve ya sirkeyle ovmak, senai teneffüse müracaat etmek suretile dirilt- melidir. Çocuk iyice temizlendikten, gözüne ilaç damlatıldıktan, göbeği bağlandıktan sonra kun- dağa sarılırki bunlardan eserin «doğduktan sonra çocuk» kısımlarında bahsedeceğiz. D' Besim Ömer

Bu sayıdan diğer sayfalar: