29 Ocak 1931 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 18

29 Ocak 1931 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

n — 1 kreş —ç gil. İni No. 1795—113 küçük kürdeşimi önüne katamık sürükledi eötlürmlü, Be sükün bulan fatma lardan sonra, dare srtlarındı yaprakları dökülmüş, dalları ! kurılmmış, sallanan eliz ağüçlar gibi katdıd,. i Hiç thutmam, soğuk bir gece yanını küdar bükledikten sonra, hüvada sallanan 4ç eilerde İkapı- şilan san phsır ekmefine mzanın parmakların, cü murlu kaldırımları ayağım Küyarık, boşta kalmıştı, ere tipüzmu serilerek bayalişımı.. Şi Benim govukluğum böyle geçti, Bubalır.. Bokolu yiyen, plajladu suyun Üstünde biskiivi swktircü yocuklardın, Adada şaripanya #maaasının altında sirke biambuç oymyan çocuklardan debildin Sabahat... Şimdi bu hataraları andiıkça talim © göçen ala- yindan sonra, yan yana olumduğum zepelin, giizel kazların alayımlan ne çikar, diyor. Men herşeyi hüzmetmek için yummlulanığılın. Kalbim parçuilandıkça eğilir, ok ildikçe nölat el Ba son, senemi, tativ İmlyaların arifesindeki bir kokainoman gibi gözlerim yaşarırık, başım İç İçe daireler eti findu. koşarak düşünürken, Betürün acı, oldüren bir oyunu ile harap oldum. Keşke, ömrümün soyunu ilân edecek gizli çan izaktan uzağı bir hatta #wvel çalsayılı,, Simdi önüme düşen başının ormz- harımu sarsan açlarıklarında yakın bir Ölümü huber veren bit Küş hüzmü var... * * » «»lisesinin son sınıfındaki kızların en fakiri, > en çirkini benim BSabalınt... Kaç kere, bazı soysuz türedilerin yüzüme vurdukları bu hukikat beni hiç imütecasir etmiyor. Asıl benliğimi rencide eden şey onlar hükaret kılıklı istihzalarile alav eimeleri... Bazan, bunlarin içinde öyle hodbin kızlar var ki zekânın yülniz kendilerinde olduğunu kaniler.. Biz, zavallı fakirler, bundan hiç nasip alamamışız... Üsküdürdan o hergün mektebe kadar yamalı papuçla gittiğim için mi bana gülüyorlart.. Evimizin basık bir İira odası olduğuna mı gülüyorlar?.. Bazan ay sonları, babümdan kalan birkaç yüz kuruş maaşı da alamınyınca,mektepte, bir dilim ekmekle peyniri de yeniyorum. İçim böylerik dolüşiyorum... Acaba, buna mı gülüyorlar? Meziyeti, rügün çiz “ melerin erkek gözlerini kaniştıran parıltanda arayan “o kızlar, eski iskarpinlerime imi gülüyorlür!,. Betil... işte bu kiz, o şımarık, hödbin ve meziyet giz kızların ehlik pazamudu vitrine kotümüş bir mankeni. Bütün kıymetini, kaşlarım düzeltmekte, “şık, zarii elbiseler giyerek, #portmen jestlerle 'yiü- güekte bulun kızl, Ben de köpükten bir bulan gili mp bakalım... Bu kız, izeti nelklmi, kanayan cururümu o küdar yaraladı ki İuncımdau bir gece sabahın kadar ağladım, Ark o dakikalarda ölüm, gözüme, açilan delilikesiz bir kucak gibigöründü. Aklımdan hertey geyti.. Alemin gülmesi için Yapilan bu uğır seviyi- sizlik, düşümlükçe, gönlümde üstü küllenen bir dez sibi icin İçin tntuştu... Bettile, genç kızlığımın. bütün mukaddes hizlerile lüyet ettim. i sabahat, bu hikâyenin bütln istirabını, gaya arının geldiği acı kaynıklarım tanıyan sana, ağla yurak anlatayım. İszeti nefsim, sanki, yanan bif kızıl ufkun önüne atilmiş gibi, solarak eridi, eridi... & # 8 SERVETİFÜNUN * im: Geçen haft, mektepte o kadar twliş ve sevin vardı ki göyüllerde, esurette kurtuluş müjdesini Ne Hürbi umumüinin o Mısır çöllerindeki, dikenli, £ örgüler içinde senelerce yaşamış esir askerlerin m cam dalgalamıyordu,. Bilmem neden, tatile birkan; gün kala, çocuklarda derslere karşı 0 kadar isteksizlik ölür ki, hatta, mübatilerden çüğu bu sevinçle büz günler gelmezler hile. Sınfta İm son hüflanın, son günleri konuşulur. yezâne şey: yılbaşı gecesi idi, Herkez bir türlü eğlen- veye davetli, hepsi bir neşenin yaklaşan iç gıcıklayıcı sarhoğluğü içinde deli gibi idi, Felsefe huras dere anlatırken araların altından bir tünel şüratile yüzili kâğıtlar gidip geliyordu. Fizik dersinde davet mek- tübü yazan çok yarımaız Kızlar bile vardı. Ayrılan birçok eğleğve gurupları içinde yenginler zümresi Şüphesiz on haraketli ve ateşli olanı idi, Sınıfım arka srilarinda birer köşe bulan Betül, Nevin, Sevim, Samahut ve arkadaşları, teneffüste, Bödimeleri, arasinda, ihtişam ve gururlu oturu önsekizinci Asr kraliçeleri gibi müzakerelerini kahkahalarla devam etiriyorlurdu Güzelliklerine ve zenginliklerine mağrur bu kızların istedikleri şey, Denim ve benim gibi yirkin, fakir olanların olanımadıklımı, bilmedikleri meşelir. Acabi 6 nege, güceleri annemin dizine yatarak ağladığım zamanlar, yürüme sürünen beyaz saçlarıma altında, yılların cenk meydanına döndürdüğü buruşuk yanaklarında yuvarlanan darılalamı göslermemek isteyerek beni teselli etmesi, bana dur etmesi mif,.. Başımı kaldırıp annemin yüzüne mi vakit ağır ağır mırıldanan o dudaklar yiçin titriyor, duvarda asılı bir resime bükarak dulan gözleri küçülerek niçin yaşanıyor”. Başım ağır bir yük gibi birden dizlerine düşüyor, hçkiri hiçkıra: — Büba,, babal,, diye ağlıyorum, ağlıyorum... Acaba, onların neşe dedikleri, bu mut. Biliyorum, tatiyorum... İstemem, ci onu ezelden beri tanıyanların olsn... Salt günü idi, Üçüncü dersten çıkarken merdiven başında, Betil; — Belma, dedi, dür sana birşey söyli yeceğim., Bü bünimelendiye karşı nezaketli davranmak lüzımadız — Böyle kardeşim, ne var? ©, bakışlarile bilmem hatgi urtisti, yan duruş- larile bir diğerini, ellerini havada sallayıp bir ötekini taklit eden suyi jestlerle; — Bu akşım bize gel, Belma, dedi, biliyorsun ya yalısı... Müthiş eğleneceğiz... Akşiim sekizde Çimi vaya gel. Muluteknk boklerim.. Arımızda şair olmas dün ölür ran 1. Tem bir bit zevk geçesi.... — Gene lay ediyorsun... Betül, Fakat... benim sizin uranızdı De işim var?, Ralıntaz etmekteti kork: MAEFAMTİ i — Vallahi. değil... gelevekelii., dünyada olmaz. muhakkak

Bu sayıdan diğer sayfalar: