17 Eylül 1931 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 18

17 Eylül 1931 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SERVETİFÜNUN “No. 1891—146 Kk i İstidailar : b | SA ADEDİ Bir kış günü idi. Mektepten dönüşümde imamın başında, Miril harıl imtihan derslerini hazırlışardum: O kadar rwoğenl ilim ki annemin odaya girdiğini duymadım bile, Annem — Meral, çok mu imeşgulün” Diyinee başımı döndürdüm. Ünmu ber zamanki serimi yüzünü daha ciddi olarak karşıda gördüm. — Ne var, anneçiğim, evet (derslerim- pek çok, dedim, O'uğır bir mevzun başlıyacağını iiade eden bir tayurla iskemleyi çekti, karşıma oturdu ve bir vigafa yakarak söze başladı: — Bak kızım! şimdi eski küçük Merallie değil Pu günkü Meral apımla konuşacağım. — K, peki anneciğim. Diyerek sözüni kestim, e Bus behi diriet dedi, , donem gâyet ciddi idi. Suslüüm ve bü dlülaliği başladım. O devam etti: — Bu sene orta tahsilini “bitiriyorsun! bu tahsil genin İçin İchfidir. Biliyorum seni kâtip, hekim yapmak giyetinde değiliz. Ev idaresini benden anieli, mektepten nüzari gördün, Saz çalıp dikiş dik mesini biliyorsun; ahlâkın de benim gözümle gördü. güm gibi'ise seni yetiştirdiğim için ifüler ederim. Kismi bir kadin ne kidar evlenmemekte israr etse yitie böşbur: çünkü çillkinin dönüp dolüşıp geleceği yer kürkçü dükkünder.. Kadınm da bir hile yüvasdir, yani bir erkekle teşriki hayatıdır, ankuln ni? © Ama bir dişinin kanım olması da kadın olması da kendi “elindedir. Lâkin kizün #eti' sen olup kadın ol. Unu vevap olarak: — Fakat #hneciğim bön bu mukaddemeden hiç bir Şey anlamadım. Diyines © gözkapaklarınmn ağır geldiği gözlerini gürürlü açıp kapayarak maksadım iğalin buzları: — Şunu demek istiyorum ki kızın, artik büyüdün, Mâyatimizın son günlerinde toruülarımızı sevmek, Öp “mek, etrafımızda dolaştıklarım görmek isteriz. Baban muvaffakat citi. Geçen perjembe günü seni istetheğe “gölüiler. Halleri vakitleri yerinde kibar bir aile imiş “oğlü doktormuş, iki sene evvel Avrupadan tahsilini bitirip gelmiş, burada namlı biramayene banesi vara miş. Bir kaç gündür. tetkikat yaptık netice hayırlı ğa Şimdi de sana haber veriyorum, perşembe gürü we oihüğe gelecekleri. Birden beynim attı: — Yoo imkânı yok, anne! Dedim, « — Anpemi bu isyakle itiresima kızdı, beni ikna öf mek İçin kâh gert kâh yumuşak hareketlerde bulundu. Tialbuki ben nasıl olurda biç yüzünü görmediğim, ahlâkını bilmediğim bir erkeğe razı olurum! Asalet zenginlik davalarını ler zönınn görüyoruz, oküyara, la ünüemin bu kararı benin taliime karanlıkta ii, LR, gi” m © kurşun sıkmak demekti. Yar benim üç aydanberi hü yalimi kaplıyan saz benizli, kalivereugi elbiseli, yeşil gözlü, derin bakışlı gölgeyi nasl olukda yüzünü gör wediğim bir erkeğe tercih ederim? Aramızda hiç söz yuvarlamaları olnndı ama gözlerimiz bakıştı, Eniple imiz kohuştu güldü, güldüm, güldüm. güldü. kay bölüncüya Kadir birbirimizi gözlerimizle tekip ettik, Ben onunla evlenemesem, hattâ yine hiç konuşumüsani imkân yok vüzünü görmediğim erkekle değiştusin. Varım o hayalimde kara kalemle yapılmış canlı muh. teşem ile erkek tablosu halinde kalan: Bn benim en büyük garürüni! Çünkü ben onu seviyorum. ihtimal ö dü beki seviyor. Kalp kalbe karşıdır, kalpten kalbe yol vardir derler. Anü&min fazla israrını görünce bana düşünmek için meülfilet vermesini söyledim Beuce mühletin hiç ehemmiyeti yok, bet kararımı bir andn vermiştim, s ı # ErLesi günü mektepten. dönerken o gölgeyi yine gördüm, gön Böze bakıştık, kajplerimiz konuştu, güldü, güldüm, güldüm, güldü. Yalnız bugün bir fazlalık var. dı. İler zaman üzüklaşıncaya kadar birbirini takip edeti gölgeler yaklaştı, ellerimiz birbirini sıktı, yanyana yürüdük, aramızda töze vakit kalmadan karşı, kaldız rında bir ses bizi ürküttü... Ve beni ümit etmediğim bir hakikati kucağına birakarak, yakından başlayıp- ta gittikçe uzaklaşın bir saz nağmesi gibi uzaklaştı. Bu #es 6 saz benizli yeşil gözlü derin bakışlı er. keğin hüviyeti idi. — Merhaba Rıza Bey! Fakat bakalım her Riza Bey ikinci delil çok Iuvvetli ; — Doktorum, yarın öğleden sonra Befik bizim küçük kızı muayenehaneye getirecek »... Konuştuk... Sez Anlaştık, O miydi? Lakin Bve e giğlündn aki: ARR yakin alam Annemin yanına koştum, boynuna sarılarak ; — Atnediğini, düşündüm, babama sen bilirsin. beni kime verirseniz ben onü tüzıyım.. Dedim... “ , Bü gün fiy senelik evli bir kadınım, Yirmi yaşında olduğum halde, inaeerasız geçen hayatım gerç kızlı: giımın bitim yolumda yalnız bir gölgeyi seçti, onuda kalbit ürkek ve içli bir samimiyetle takip etti, 5-0-1931 Neriman Hikmet

Bu sayıdan diğer sayfalar: