29 Ekim 1931 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 15

No, 1837 — 152 SERVETİFÜNUN BİR'SAHNE YILDIZI Mile HELENE PAPADAKİ Bu sahnenin yıldızı Mile. Helöne Papadaki büyük bir san'at- kârdır. Trupun heyeti umumiyesi de en yüksek eserleri muvaffakıyetle oynıyacak ahenge maliktir, Bü hafta şelirimizde temsiller vermekte olan Vw nat trupunun Etien piyesini seyrettiri ve bu temü- gadati İki süretle istifade etmiş oldum 2 Bir istifade İerin birincisi temsilin seyrinden aldığım derin zevk- tir, ikincisi de bugüükü Yunan tiyatrosunun, sat'nl itibarile, her hususta mütekümil Avrupa salinelerinin derövesinde müterakki ulduğunu dair bizzat cörerek ve dinliyerek edindiğim kanaşitir. Vakıf geçen sene de iki ayrı Yünan operet irüpunun bazı temisillerinde hazır bul stali kiy i görmüştü Fakat ne de olsa o temsiller nihayet şuh veşen ape retlerdi, ve bü sebepten asil rülm ve L(ikre hitap eden yüksek temaşa nev'inde Yunanlı dostlarımızın husu- siyetlerini bana izahı edebilmekten uzuktular. İşte bn defa ciddi ve edebi eserler temsiline gelen bu yeni trapat. bir piyesini seyrederek hu arzumu tatmin ötmiş ölüyorum. Temsil heyeti umumivesi itibarile gok ahenkli idi. Artistler rollerini muvaf/akıyetle öy. nıyorlar, pek tabii sesler ve jestlerle bu zarif kome i Ti. 1 üve mü rini £ dinin muhtelif safhalarını yaşatıyorlardı. Manmafih Bticu npamındıki bu inec Frinsaiz piyesi sonlarıla doğru çok hissi bir cephe almağa başlıyordn ve İşte o zaman ilk perdeden itibaren kocasının ihanetlerine mütevekkilâne katlanan bir kadın rolü oynyan Mat mazel Heölöne Papadaki'nin yavaş yavaş kabaran ve nihayet bütün bir ruh fırtınüsile isyan eden #ihme- deki muyvaffakıyeti önünde âdetâ başım dönüyor, büyük ve asil bir san'atın vewlini, bheyecünmni canlı bir timsal halinde karşımda görüyordum, Bir kelime rumen bilmediğim ve bu piyesin evvelce okumamış öldüğüm halde sahnedeki ateş ruhlu kadının ses, jeşt, mimik ve tyvırlarile yarattığı lisan, bana söz kadar vüzili geliyordu. Bilhassa, he- fratsızca aslım «da nüz yirmi dört yaşındaki bir kadın artiştin yaşlı bir anne rolüne girmekteki bu kudreti, aynen düşü- nülecek ve takilir edilecek bir san'at niştnesi idi. Bu dn banu her zaman iddim ettiğim bir hakikari hir ker& daha tekide yardım etmişti > Filbukiku sanatkâr için sahnede yaş meselesi âsla mevzuubahs olmam hlır, San'atkârm yaşı oynadığı rolün yaşıdır ve ral telif yaşlarda muhtelif haleti rahiyeleri izhar edebilme sidir ki sahne artistinin en “büyük meziyetidir. İşte Matiazel Helöne Papadaki, san'at mübedinin bnen wüksek sütununu alnını dayamış, başımda binbir aşık- tan bölesile fanilere heyecan sunan ilâhi bir kadın- dır. Bü ince Kadın, güzel asil yüzünde san'atı müru, narin vücudünde esatir perilerinin hiram ve onzibe şile sülineden müucizeli bir âlem yaratıyor ve pürür. süz, berrak sesinde ruh ve gönül bülbüllerinin en hafif rüşedeti eni çoşkun isyan ponlelerine kadur yilk- selen ükisleri çirpımyor.. Onu dinlemek. bir zevk, görmek ayrı bir zevktir. Hakili, büyük san'mtın ya valtığı bu bedii heyecani bütün haşmetile tablil için bazan en kuvvetli tenkitler.bile ölrün bir akistir, Halbuki ben burada böyle bir tahlile bir dakika gir miş bile değilim. Bu satırlar yalmz büyük san'afa ve yüksek. bir san'atkâra karşı hissettiğim heyecanın ifadesidir. Suan'atın vatanı yoktur, derler. Bu sözün hakikati- ni bütün derinliğile kavramak için Matmazel Helene Papadaki gibi bir sahne artistini bir kere seyretmek kâfidir ve ba, bin ölü formül ezberlemekten daha canlı bir ispatlar. İnsanlara İnttâ istirahı tekdis etti ren kudret te ancak büdereecye yükseliniş olan #an'- ntkârlarin o isktirapları talililde gösterdikleri hariku- ide imuvaffakiyetleridir. Halit Fahri Mile Helene Papadaki | ıle mülâkat | Yazan; Mehmet Selim Gelecek nüshamızda, çıkacaktır. | ii