11 Ağustos 1938 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 6

11 Ağustos 1938 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

bins #rab ettiren bir mu- İşmealamıştı. Bu defada, Mile. tcaret anlaşması mr heyetin reisi ©- AML 25 Tem- slağış ha yi 7 coklu Kâçlertek va- ağğınlatmak- i ba suretle pek eilpkiyet “elde etmiş Bize daha zevkli bir sını hazırlamıştır. Numan Menemencioğlu Türk malları kayıtsız ve tah- ditsiz Almenyaya girecek Türk - Alman tediye vazi- yeti ihrdcatımıza konulan kon- tenjanların hiç değilse tevsii imkânını bahşedecek kadar mü- dait bir manzara arzediyordu. Şu kadar ki Almanlar bu te- vessüü arzu ve kabul ettikleri halde ihracatımızı büsbütün ser- best bırakmayı, son zamanlarda ittihaz ettikleri umumi tedbir- İere nazaran, mavafik bulmu- yorlardı. Müzakerelerin esasını No. 2190—305 bu nokta teşkil etmiş ve binne- tice de bütün Türk mellarının hiç bir takyit ve tahdide tâbi olmaksızın Almanyaya ihraç edilebilmesi temin olmuştur. Anlaşmanın esasları neşrolunacak Almanların son sene zarfın- da gösterdikleri ihraç kabiliyeti de önümüzdeki sene içinde, Türk ihracatının karşılanabile- ceği ve tediye muvazenelerinit bir taraf leh veya aleyhine o- larak ihlâl olunmıyacağı ümi- di kavisini vermektedir. Tür- kofis, yakında yaptığımız an- laşmalar hakkında icab eden et- taflı malümatı gazetelerimize vercektir. Ben, şeflerimize ma- lâmat arzetmeden daha fazla tafisilâta giremem. Şız kadarını ilâve edeyim ki, ticaret itilâ- fından başka bu defa bankalar yerine hükümetlet tarafından imza olunan bir kliring anlaş- ması, bir de Avusturyanın Al- manya ile birleşmesinden mü- tevellit vaziyetleri derpiş eden bir hususi protokol Berlin mü- zakereleri neticesinde imza olu- nan vesaiki teşkil etmektedir. Bütün bu vesikalar mümkün olduğu kadar sâdeleştirilmiş ve Türk - Alman mübadelâtının esas vasfını teşkil eden tabiiliğe Bade vazifemin başından izinli : önğedaki annemi Ziyarete gidebilirim, iğ ön sene sonra olâcak ve mutlaka Bu bir delikanlıydı, gözleri samimiyetten parlıyordu. İşte Avrupa bizi böyle tanımağa başladı; Büyük Önder Atatürk'ün adını bilmiyen yoktur. Bu dediğim sade Almanyada değil, İsviçrede de böyledir. Bu yıl gittiğimiz Danimarka Kopenhagda dahi ayni halin baş- Jangıcını gördüm. Bunu da haftaya yazarım. Ahmed İhsan TOKGÖZ

Bu sayıdan diğer sayfalar: